Iktisat Teorisi – ünite 1

N i h i L

New member
Katılım
18 Ara 2005
Mesajlar
2,748
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
Adana
Iktisat Teorisi – 1-2-3.üniteler..

İKTİSADIN ÇALIŞMA ALANI
İktisat üretim, tüketim, bölüşüm, fayda gibi konuları araştırır. İktisat bilimi, kıt kaynakların sınırsız ihtiyaçları karşılamak için nasıl dağıtılması gerektiğine çözüm aradığı için, bu kıt kaynaklarla ve sınırsız ihtiyaçlarla ilgili tüm konular iktisadi olayı oluşturur.
İktisat üretim, tüketim, kıt kaynaklar ve ihtiyaçlar gibi konularla ilgilendiği için bunların miktarları ile de ilgilenecektir.
İktisat ayrıca, iktisadi olayların yönünü belirleyen kurumlar ve organizasyonları da incelemektedir. Daha açık bir ifadeyle iktisat, kişilerin ekonomik davranışlarını incelemenin yanında ülkelerin ve firmaların da ekonomik davranışlarını inceler.
İktisat bilimi, iktisadi olayları inceler ve analiz eder. İktisadi olayların analizi, olayların nedenleri ile sonuçları arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarır. Yani iktisadi miktarlar arasındaki ilişkileri açıklamaya çalışır. Mesela bir ürünün fiyatının artışı ile talep edilen miktarı arasındaki ilişkinin incelenmesi ve bu iki değişken arasındaki ilişkinin ortaya çıkarılmaya çalışılması...
İktisat, olayların yalnızca iktisadi yönlerini araştırır ve inceler. Mesela, yaralanmayla sonuçlanan bir trafik kazasında iktisatçının ilgileneceği durum ortaya çıkan maddi kayıp ve bunun sonuçlarıdır. Başkaları, mesela trafik polisi hatalının kim olduğunu, psikolog kazadan sonra yaralıların psikolojik destek ihtiyaçlarıyla ilgilenebilir. Ancak iktisat olayın yalnızca iktisadi boyutunu inceleyecektir.
Ancak unutulmaması gereken nokta iktisat, miktarlar arasındaki sebep-sonuç ilişkilerini incelerken mutlaka diğer unsurları da göz önünde bulundurur. Yani ölçülebilen, tartılabilen ve sayı ile ifade edilebilen değerlerin anlaşılabilmesi için ölçülemeyen ve sayılamayan unsurların da göz önünde tutulması gerekir.

İKTİSATTA KULLANILAN YÖNTEMLER
İktisat diğer sosyal bilimlerde olduğu gibi gözlemlere dayalı mantıksal akıl yürütmeyle olayları analiz etmeye çalışır. Yani doğal bilimlerde olduğu gibi iktisatta deney yapama olanağı bulunmamaktadır.
İktisadi araştırmalarda iki temel yöntem kullanılır. İktisadın kullandığı yöntemlerden ilki olan istatistiksel yöntem, geçmişte derlenmiş veriler arasındaki ilişkileri bulmaya çalışır. Diğer bir yöntem olan mantıksal akıl yürütmede ise, gerçeklerde herhangi bir değişme olması durumunda sonuçların nasıl değişeceği bulunmaya çalışılır.

1) İstatistiksel Yöntem:
Geçmişte kişilerin iktisadi davranışları ile ilgili veriler kaydedilmişse, bu bilgilerden hareketle bazı sonuçlar çıkarılabilir. Ancak bu yöntemin her sorunun çözümü için uygulanması mümkün değildir. Mesela, geçmişte kişilerin tavuk tüketimlerine ilişkin davranışlarını gösteren veriler bulunabilir. Bu verilerden hareket ederek tavuk fiyatlarındaki değişikliğin talepte hemen değişikliğe neden olduğunu iddia etmek her zaman mümkün değildir. Fiyatlar önemli derecede etkili bir unsur olabilir, ancak diğer etkenler de (“Kuş Gribi”, tüketim kültürü, kırmızı et fiyatları, mevsim vs.) mutlaka göz önüne alınmalıdır.

2) Mantıksal Akıl Yürütme:
Mantıksal akıl yürütme, iktisadi olaylar arasındaki sebep-sonuç ilişkilerini ortaya koymaya çalışmaktır. İktisadın ilişkileri ortaya koymak için kullandığı temel yöntem mantıksal akıl yürütmedir.
Öncelikle kişilerin basit ekonomik davranışlarından başlanıp, bu davranışların analizi yapılabilir. Kişilerin basit ekonomik davranışlarındaki sebep-sonuç ilişkisi ortaya çıkarılabilir ve bu davranışların analizi yapılabilirse, bu sonuçlardan yola çıkarak tüm ekonomi için genellemeler yapılabilir.
Mantıksal akıl yürütmenin temelinde matematikte kullanılan teknikler bulunur. Genellemeler yapabilmek için basit ekonomik modeller kurulur. Bu modeller, ekonomik gerçeğin soyutlanmış temsili bir örneğidir. Model kurmadaki amaç, karmaşık olayların anlaşılır düzeye indirilmesidir. Modeller iki amaç için kurulur: Tahmin ve analiz yapmak.
İktisat teorisi, ekonomik modeller kurarak ekonomik faaliyetleri ve bunlar arasındaki ilişkileri ortaya çıkarmaya çalışır.

ÖRNEK SORU
İktisadın araştırmalarda değişkenler arasındaki ilişkileri ortaya çıkarmada kullandığı temel yöntem hangisidir?
A) İstatistiksel yöntem
B) Deney
C) Mantıksal akıl yürütme
D) Matematiksel yöntem
E) Grafik tekniği
ÇÖZÜM: İktisadın araştırmalarda değişkenler arasındaki ilişkileri ortaya çıkarmak için kullandığı temel yöntem mantıksal akıl yürütmedir. Diğer bir yöntem ise, geçmişteki verilerden hareketle değişkenler arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmaya çalışan istatistiksel yöntemdir.

Doğru cevap (C) seçeneğidir.

FONKSİYONEL İLİŞKİ
Olaylar arasında bir ilişki varsa, bu ilişki matematiksel denklemlerle ya da grafiklerle gösterilebilir. Olaylar arasında sebep-sonuç ilişkisi bulunuyorsa, yani bir şeyin başka bir şeye bağlı olarak değiştiği düşünülüyorsa bu iki değişken arasındaki ilişki basit bir denklemle ifade edilebilir.

Belirtilen kural matematiksel olarak şu şekilde ifade edilebilir:
T = f (F)
Bu denklem, sol taraftaki değerin (T) sağ taraftaki değer (F) tarafından belirlendiğini gösterir. Yani tüketimi fiyatlar belirlemektedir. Denklemde yer alan “f” ise, sağ ve sol taraftaki değerler arasındaki ilişkiyi gösterir.
Bir değişkenin değeri belli iken diğer değişkenin değerini bulmaya imkan veren ilişkiye fonksiyonel ilişki denir. Eğer yukarıda verilen örnekte fiyat ve fiyatla miktar arasındaki ilişki biliniyorsa, talep miktarı bulunabilir.

DEĞİŞKENLER
Y = f (X) modeli, Y ile X arasında fonksiyonel bir ilişkinin varlığını gösterir. X ve Y birer değişkendir.
Y = 2X fonksiyonu, X’in 1 birim artması durumunda Y’nin 2 birim artacağını göstermektedir. X yerine 1 yazıldığında (2 ile 1’in çarpımında) Y değeri 2 çıkacaktır.
Y= – 4X fonksiyonu ise, X’in 1 birim artması durumunda Y’nin 4 birim azalacağını göstermektedir. X yerine 1 yazıldığında (– 4 ile 1’in çarpımından) Y değeri – 4 çıkacaktır.

 X’in önündeki işaret pozitif (+) ise, X değeri arttıkça Y değeri de artacaktır. X arttığında Y’nin de arttığı bu tür fonksiyonlara artan fonksiyon denir. Artan fonksiyonun grafiği sol alttan sağ yukarıya doğru çizilir (/).
 X’in önündeki işaret negatif (–) ise, X değeri arttıkça Y değeri azalacaktır. X arttığında Y’nin azaldığı bu tür fonksiyonlara azalan fonksiyon denir. Azalan fonksiyonun grafiği sol yukarıdan sağ aşağıya doğru çizilir (\).

ÖRNEK SORU
Bir mala ilişkin sol yukarıdan sağ aşağıya doğru çizilen talep eğrisi nasıl bir fonksiyondur?
A) Bağımsız fonksiyon
B) Bağımlı fonksiyon
C) Azalan fonksiyon
D) Artan fonksiyon
E) Sabit fonksiyon

ÇÖZÜM: Eğer fonksiyon yukarıdan aşağıya doğru çiziliyorsa azalan (\), aşağıdan yukarıya doğru çiziliyorsa artan (/) fonksiyondur. Soruda sol yukarıdan sağ aşağıya çizilen bir fonksiyondan bahsedildiği için bu fonksiyon azalandır. Ayrıca Y = aX+b şeklindeki bir fonksiyonda X’in önündeki a değerinin işareti (+) ise artan, (–) ise azalan fonksiyondur. Eğer fonksiyonda “a” değeri bulunmazsa bu fonksiyon sabit fonksiyon olarak adlandırılır.

Doğru cevap (C) seçeneğidir.

1) Bağımlı-Bağımsız Değişken: Değeri bağımsız değişkenin değerine bağlı ise bu değişkene bağımlı (açıklanan) değişken denir. Bağımlı değişkenin değeri bağımsız değişkenin değerine bağlıdır.
Değeri fonksiyonel ilişkinin dışında belirlenen değişkene ise bağımsız (açıklayıcı) değişken denir.

T = f (F)
T : Tüketim (Açıklanan-Bağımlı)
F : Fiyat (Açıklayıcı-Bağımsız)
f : Fonksiyonel ilişki
Bu fonksiyonda tüketimdeki (T) değişiklikler fiyattaki (F) değişikliklere bağlıdır. Yani tüketim fiyata bağlı olarak değişir.

2) İçsel ve Dışsal Değişken
Değeri model dışında belirlenen değişkenlere dışsal değişken, değeri model içinden belirlenen değişkenlere ise içsel değişken denir.

Y : Milli Gelir
I : Yatırım Harcaması
C : Özel (Kişisel) Tüketim Harcamaları
G : Devlet (Kamu) Harcaması
X : İhracat
M : İthalat
M = M0 + mY C= C0 + cY
Burada birer dışsal değişkendir. Çünkü değeri model dışından belirlenir. Yani Y’nin değerini belirleyen değişkenlerdir. Değeri model dışında belirlenen bu tür değişkenlere dışsal değişken denir.
C ile M ise Y’ye bağlı olduğundan yani model içinden belirlediğinden içsel değişkendir.

UYARI

Soruda “Model” ifadesi geçerse “içsel ya da dışsal değişken” sorulmaktadır.
Eğer “değeri model içinden” deniliyorsa → içsel
Eğer “değeri model dışından” deniliyorsa→ dışsal
değişkendir.

3) Stok ve Akım Değişken
Bir zaman boyutuna bağlı olarak değişen değişkenlere akım değişken denir. Örneğin üretim, tüketim miktarı, milli gelir gibi.
Değeri bir anda belirlenen değişkene stok değişken denir. Örneğin, mal stoğu, sermaye, servet.

ÖRNEK SORU
Servet nasıl bir değişkendir?
A) Akım
B) Stok
C) Bağımlı
D) Bağımsız
E) İçsel

ÇÖZÜM: Servet bir zaman boyutuna bağlı değildir. Yani serveti incelerken ya da hesaplarken onun belirli bir andaki durumunu inceleriz. Bunun için de servet stok değişkendir. Akım ve stok değişken arasında farkın daha iyi anlaşılabilmesi için şu benzetme yapılabilir: Barajdaki su miktarı stoktur. Bu stoğun oluşması için derlerden zaman içinde akan su ise akım değişkendir. Sermaye birikimi, aylar veya yıllar süren gelirlerin birikmesiyle oluşur. Gelirin elde edilmesi için belirli bir zaman dilimine ihtiyaç vardır. Gelirler biriktiğinde ise sermaye birikimi oluşur. Değeri zamanın belli bir anında ölçülebilen değişkenler stok, belirli bir dönemi kapsayan değişkenler akım değişkenlerdir.

Doğru cevap (B) seçeneğidir.

ÖRNEK SORU
Bir zaman boyutuna bağlı olmadan ifade edilebilen değişkenlere ne ad verilir?
A) Akım
B) Stok
C) Bağımlı
D) Bağımsız
E) İçsel

ÇÖZÜM: Soruda “zaman boyutu” ifadesi varsa, akım ya da stok değişkenden biri sorulur. Bu soruda da akım ya da stok değişkenlerden biri sorulduğu için C, D ve E seçeneklerini eleyebiliriz. Eğer bir zaman boyutuna bağlı olmadan ifade ediliyorsa bu değişken stok, eğer bir zaman boyutuna bağlı olarak ifade ediliyorsa bu değişken akım değişkendir.

Doğru cevap (B) seçeneğidir.

FONKSİYONEL İLİŞKİNİN ANLATIM YOLLARI
İki veya daha fazla değişken arasındaki ilişki farklı şekillerde ifade edilebilir. Bunlar:
• Sözle anlatım
• Geometrik (çizimle) anlatım
• Cebirsel anlatım
1. Sözle Anlatım: Bu anlatım yolunda, değişkenler arasında ilişki matematiksel denklemler kurmadan normal bir cümle ile anlatılır. Mesela, “İnsanlar hiç gelir elde edemeseler dahi hayatlarını devam ettirebilmek için tüketim harcamalarında bulunmak zorundadırlar.” Bu zorunlu tüketim harcamalarının aylık 200 YTL olduğunu kabul edelim. Eğer insanlar gelir elde ederse bu gelirin % 80’ini tüketime harcıyorlarsa bu durum: “Kişiler gelir elde etmeseler dahi 200 YTL harcamak zorundadırlar ve gelir elde ettiklerinde ise gelirlerinin % 80’ini tüketime ayrılmaktadır,” şeklinde sözle anlatılabilir.
2. Cebirsel (Matematiksel) Anlatım: Değişkenler arasındaki ilişki çeşitli sembollerle, matematiksel denklemler kurularak da anlatılabilir. Yukarıdaki örneği matematiksel denklemle şu şekilde anlatabiliriz:
C : Toplam tüketim
Y : Gelir
C0 : Gelir olmasa dahi yapılmak zorunda olunan tüketim (Otonom tüketim)
c : Tüketim eğilimi
Toplam Tüketim = Otonom Tüketim + Gelire Bağlı Tüketim (gelirin %80’i)
C= C0+ cY
C= 200+0,80Y
Yukarıdaki denklem bize hiç gelir elde edilemediğinde (Y=0 olduğunda) tüketimin toplam 200 YTL olduğunu gösterir. Eğer gelir Y = 400 olursa toplam tüketim, denklemde Y’nin yerine 400 yazılarak bulunur. Y yerine 400 yazdığımızda; C= 200+0,80.400 olacaktır ve toplam tüketim (C), 520 YTL olacaktır.
3. Geometrik (Çizimle) Anlatım: Matematiksel ya da sözle anlatılan durumun yani değişkenler arasındaki ilişkinin grafik üzerinde gösterilmesidir.

SINAVA YÖNELİK DEĞERLENDİRMELER

• İktisadın kullandığı yöntemler (“Hangisi iktisadın kullandığı temel yöntemdir?” ya da istatistik ve mantıksal akıl yürütme yöntemlerinden birinin tanımı verilerek bu tanımın hangi yönteme ait olduğu…)
• Değişkenlerle ilgili soru (ya bu değişkelerden birinin tanımı yapılarak soru oluşturulur ya da milli gelir, servet gibi kavramların ne tür değişken olduğu sorulur)
• İhtiyaçların özellikleri
• Fonksiyonel ilişkinin anlatım yolları

2.ünite

ihtiyaç:
fizyolojik ve kültürel ihtiyaçlar olmak üzere ikiye ayrılır.fizyolojik ihtiyaçlar beslenme, giyinme ve barınma, kültürel ihtiyaçlar ise sinemaya gitmek, tiyatroya gitmek gibi ihtiyaçlardır.

mal:insan ihtiyaçlarını karşılayan her türlü fiziksel varlığı ifade eder.

Tüketici:mal tüketerek ihtiyaçlarını karşılayan kimseye denir.

Fayda:malların ihtiyaçları giderme özelliğidir.tüketicilerin amacı malların tüketimi sonucu elde edilen faydayı max. kılmaktır.

mal kümesinin özellikleri:mal kümesinde yer alan mal çeşidine n dersek, n sayılabilir bir sayıdır.yani sonmsuz değildir.ancak tüketim miktarı en fazla sonsuz olabilir en az sıfır.

Homo Economicus Varsayımı:iktisadi insan anlamına gelir.iktisadi insan, iktisadi akılcı insan olarak da isimlendirilir.iktisat biliminin en temel varsayımıdır.
iktisadi akılcılığın özellikleri
1.tam bilgiye sahip olma
2.seçici olma
3.tercihler arasında tutarlı olma
4.çoğu aza tercih etme

fayda Fonksiyonu:tüketicinin tükettiği malla bu tüketim arasındaki ilişkiyi gösteren fonksiyona fayda fonksiyonu denir.
fayda fonksiyonunun özellikleri
1.malların tüketilen miktarlarının artan bir fonksiyonudur.
2.sadece bir malın tüketilen miktarı arttığında toplam fayda azalarak artar.
3.her bireyin fayda fonksiyonu farklıdır.bireyler arası fayda karşılaştırılması yapılamaz.
Fayda kuramları
1.ordinalistler(sıralayıcılar)
fayda ölçülemez fayda karşılaşatırılamaz fayda sıralanabilir fayda subjektiftir bir maldan sağlanan fayda diğer mallardan bağımsız olmaz
2.kardinalistler(sayıcılar)
fayda ölçülebilir (util denilen birim ile) fayda objektiftir. bir maldan sağlanan fayda diğer mallarınkinden bağımsızdır.
diğer malalrın tüketim miktarı sabitken bir malın tüketim miktarı arttığında toplam fayda azalarak artar.bu özelliğe azalan marjinal fayda özelliği denir.
Toplam fayda:bir malın tüketilen tüm birimlerinin sağladığı faydadır.TU ile gösterilir.
Marjinal Fayda toplam:tüketim miktarının bir birim arttırılması durumunda toplam faydada meydana gelen değişmeye denir..Marjinal fayda tüketim arttırıldıkça sürelkli olara azalır bunun nedeni ihtiyaçlar karşılandıkça şiddetinin azalmasıdır.MU ile gösterilir.
Marjinal fayda; toplam faydadaki değişmenin tüketim miktarındaki değişmeye oranıdır.
Toplam faydadaki değişme
Marjinal fayda= ----------------------------------
tüketim mikt. değişme

toplam fayda eğrisine çizilen teğetin eğimi marjinal faydayı verir.
Azalan marjinal fayda yasası:diğer malların tüketim miktarları sabitken bir malın tüketilen miktarı arttırıldığında toplam fayda azalarak artar.
ÖRN: X MU
--- ---
1 10
2 18
3 23
4 25
5 25
6 24 tabloya göre 4. birim mal tüketildiğinde marjinal fayda değeri kaçtır?

Toplam faydadaki değişme 25-23 2
Marjinal fayda= ----------------------------------=---------------=---------=2
tüketim mikt. değişme 4-3 1
farksızlık eğrileri:tüketiciye bellirli bir toplam faydayı sağlayan tüketim bileşenlerini ifade eden noktaların geometrik bileşimine denir.
farksızlık eğrileri üzerindeki her nokta eşit toplam fyadayı gösterir.
farksızlık eğrileri orjinden uzaklaştıkça daha yüksek toplam fayda elde edilir.
farksızlık eğrileri negatif eğimlidir.
farksızlık eğrileri orjine göre dış bükeydir.
farksızlık eğrilerinin birbirlerini kesmeme özelliği iktisadi insanın tercihler arasındaki tutarlılık özelliği ile ilgilidir.
bir malın diğerinin yerine kullanılmasına ikame denir.
farksızlık eğrisi üzerinde bir noktadan dolayında tüketicnin bir malı diğerine tercih ettiği değişim oranına marjinal ikame oranı denir.
farksızlık eğrilerinin orjine göre dış bükey olmasının nedeni azalan marjinal fayda yasasıdır.
farksızlık eğrilerinin negatif eğimli olmalarının nedeni aynı fayda düzeyinde kalabilmek için bir malın tüketimi artığında diğer malın tüketiminin azalmasıdır.
harcama olanaklarının parasal ifadesine bütçe kısıtı denir.
tüketici her mala harcadığı sonuncu liralardan eşit marjinal fayda sağladığında tüketici dengesi sağlanır.
tüketici dengesinin değişmesine neden olan faktörler:fiyatın değişmesi,bütçenin değişmesi,zevk ve tercihlerin değişmesidir.
fiyat tüketim eğrilerinden hareketle talep eğrileri oluşturulur.
gelir tüketim egrilerinden hareketleengel egrileri olusturulur.
hicks fiyat değişimin yarattığı etkiyi iki kısımda inceler.ikame ve gelir etkisi.

3.ünite

piyasa talep ve talep esnekliği

her bir fiyat düzeyinde bireysel talep eğrilerinin yatay toplanması ile ulaşılan eğriye piyasa talep eğrisi denir.piyasa talep eğrisinin düşey ekseninde fiyat yatay ekseninde toplam talep yer alır.negatif eğimlidir.bunun nedeni fiyat ve talep arasındaki ters yönlü ilişkidir.

piyasa talep fonksiyonu Qd=f(P,P2,P3.....Pn,G,Z)
Qd=telep miktarı P1=malın kendi fiyatı P2,P3..Pn=diğer mallların fiyatı G=gelir Z=Zevk ve tercihler

iktisatta bir değişken dışında öteki değişkenlerin sabit kabul edilmesine CETERİS PARİBUS varsayımı denir.

bir fonksiyonel ilişkide belli bir bağımsız değişkende oluşan nispi değişikliğin bu fonksiyonda yer alan bağımlı yada bağımsız başka bir değişkende oluşturduğu nispi değişikliği ölçen kavrama esneklik denir.en cok kullanılan esneklık hesaplamaları fiyat ve gelir esneklikleridir.
etkilenen (bağımlı) değişkendeki nispi değişikli
esneklik=--------------------------------------------------------------------
etkilenmeyen (bağımsız) değişkendeki nispi değişiklik

talebe ilişkin 3 tür esneklik hesaplanır
1.talebin fiyat esnekliği
2.talebin gelir esnekliği
3.talebin çapraz fiyat esnekliği

bir malın fiyatında olusan nispi değişikliğin talep miktarında oluşturacağı nispi değişikliğe talebin fiyat esnekliği denir.

E=0 HİÇ ESNEK OLMAYAN TALEP
E<0 ESNEK OLMAYAN TALEP
E=1 BİRİM TALEP
E>1 ESNEK
E=sonsuz sonsuz esnek talep

tabeın gelır esneklıgı
EG>1 İSE LÜKS MAL
0<EG<1 ZORUNLU MAL
EG<0 GİFFEN MAL

4.ünite
üretim:mal ve hizmetin meydana getirlmesi stoklanması gibi fayda yaratma sürecidir.
üretim faktörleri emek,sermaye,doğa (toprak), girişimci(müteşebbis)
MARSHALL ANALİZİ:analiz yapılırken sadece bir girdinin değişip diğerlerinin sabit varsayılması yöntemidir.
marshall analizindeki varsayımlar
1.sadece bir değişken girdi vardır.
2.diğer girdilerin hepsi sabittir.
3.sabit ve değişken girdilerdeğişik oranda üretime katılabilir.
girdi:üretimde kullanılan her şey.
1.sabit girdi:kısa dönemde miktarı değiştirtileyen girdi.
2.değişken girdi:kısa dönemde mikratı değiştirilebilen girdiler.
üretimde dönemler
1.cok kısa dönem:sadece mal alış verişine yetecek kadar kısa dönem
2.kısa dönem:sabit girdilerin değiştirilemeyip sadece değişken girdilerin değiştirilebildiği dönem.
3.uzun dönem:tüm girdilerin değiştirilebildiği dönemdir.

üretim fonksiyonu:teknoloji sabitken belirli bir sürede her girdiden belirli miktarlarda kullanıldığında ne kadar ürün elde edilebileceğini gösteriri.
X=f(L/K,H)

X=üretim miktarı L= emek K=sermaye H =hammadde
 
Geri
Üst