Hilafetin kaldırılması

MARCUSX

New member
Katılım
19 Ocak 2008
Mesajlar
2,051
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Kaf Dağının Ardı
Hilafetin kaldırılması

‘TEVHİD-İ Tedrisat Kanunu’ ile ‘Halifeliğin Kaldırılması ve Osmanlı Hanedanının Türkiye Cumhuriyeti Toprakları Dışına Çıkarılmasına Dair Kanun’ önerileri 2 Mart 1924 tarihinde verildi. Ve 3 Mart 1924 tarihinde TBMM tarafından kabul edildi.

Bu iki yasadan birincisi, Devrim Yasaları denen yasalar bağlamında Anayasa’nın 174. maddesi tarafından korunmaktadır. Bu iki yasa “Türkiye’yi Laikleştiren Yasalar” (Atatürk Araştırma Merkezi Yayını) olarak kabul edilir.

DEVRİM YASALARI

Şu anda Türkiye’nin içinde bulunduğu bunalım ve hatta Erzurum/Erzincan savcılıklarının yaptığı mücadele bu iki yasa yüzündendir. Abartmıyorum! Türkiye’deki iktidar mücadelesi sözünü ettiğim Devrim Yasaları bağlamında yapılmaktadır.
Şimdi Tevhid-i Tedrisat Kanunu’ndan söz etmeyeceğim. Sayemde bu yasayı neredeyse herkes ezberledi.

2 Mart 1924 günü TBMM’ye verilen ikinci yasa önerisi şöyle başlamaktadır. “Türkiye Cumhuriyeti içerisinde halifelik makamının bulunması Türkiye’yi dış ve iç politikasında iki başlı olmaktan kurtaramadı. Bağımsızlığında ve milli hayatında ortaklık kabul etmeyen Türkiye’nin, görünüşte bile olsa, dolaylı bile olsa ikiliğe tahammülü yoktur.” (s. 31)

Dikkat ederseniz bu iki yasa da iki başlılığı ortadan kaldırıp Cumhuriyet’e özgü bir yönetim ve eğitim düzeni getirmeyi amaçlamaktadır.


KARABEKİR PAŞA

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası da (1924), Serbest Cumhuriyet Fırkası da (1930), temelde bu iki yasaya karşı olanların sığınağı olmuş ve onlar tarafından yönlendirilmiştir.

Günümüzde, kendilerini liberal demokrat olarak sunan çıkarcı ve fırsatçılar, dedikoduyu tarihçilik sanan Mete Tunçay gibi tarihçiler, bu iki yasanın halka danışılmadan yapıldığını ileri sürerler. Çok güzel! Peki duvarında “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!” yazan TBMM, halkı değilse kimi ve neyi temsil etmektedir?


Milli Mücadele kahramanı Kâzım Karabekir Paşa da bu iki yasaya karşıdır: “M. Kemal Paşa’nın, çıkamadığı bir makamı (hilafet) yıkma kararı vermiş ve fiiliyatına geçmiş olduğuna şüphe kalmadı.” // “Tıpkı Cumhuriyetin ilanı gibi hilafetin lağvı ve hanedanın yurtdışı edilmesi? Bana bile haber verilmedi?” (Şevket Çizmeli, Cumhuriyet Gazetesi, 17.02.2010) Cumhuriyet’in ilanı ve halifeliğin kaldırılması konusunda Karabekir Paşa’ya danışılmamış. Karabekir Paşa kendini TBMM’nin üzerinde sanıyor. Karabekir Paşa’nın Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın başına neden geçtiği anlaşılmıyor mu şimdi?

FELÇ KURŞUNLARI

27 Mayıs’tan 17 gün sonra 13 Haziran 1950’de Meclis grubunda yaptığı konuşmada, “Biz seçim beyannamesinde ‘Millete mal olmuş inkılapları mahfuz tutacağız’ demiştik. Şimdi gene aynı noktada duruyoruz. Millete mal olmamış, millet vicdanına değirmen taşı gibi çökmüş bazı tedbirleri kaldıracağız” diyen Adnan Menderes, 1955 yılında, gene grup toplantısında milletvekillerine “Siz isterseniz hilafeti bile getirirsiniz” diye yaltaklanıyordu. (Şevket Çizmeli, “Menderes, Demokrasi Yıldızı?”, Arkadaş Yayınları, s. 148 ve 164)

Türkiye’yi felç eden kurşunlar 1924’te, 1950’de sıkılmıştı. Devrim Yasaları ve Halifelik’i kaldıran yasalar olmasa Türkiye bugün Yemen’den, Sudan’dan, Afganistan’dan farklı olamazdı. Başarılan ne varsa Cumhuriyet yarattı. 1923’ten bu yana Cumhuriyet’e ve onun çağdaş mirasına karşı ve düşman olanlar, şimdi, onun “servetine el koymak” istiyorlar!

Özdemir İNCE
 
Ulen herekese ne dert oldu bu atatürk hilafet 4 halifeden sonra bitmiştir.Kalkması türkiyeyi büyük bir yobazlıktan kurtarmıştır.Türkiye şu an bu durumdaysa ne olurdu artık allah bilir kalkmasa tayyip halife olurdu artık iice b.ku yerdk.
 
Ulen herekese ne dert oldu bu atatürk hilafet 4 halifeden sonra bitmiştir.Kalkması türkiyeyi büyük bir yobazlıktan kurtarmıştır.Türkiye şu an bu durumdaysa ne olurdu artık allah bilir kalkmasa tayyip halife olurdu artık iice b.ku yerdk.

öncelikle yorumuna ve düşüncene saygı duyuyorum ama 4 halifeden sonra halifeliğin kaldırılması türkiyeyi yobazlıktan kurtarmıştır diyosunda o zaman o 4 halife dönemi yobazlık dönemimi oluyo bana bunu bi açıklarmısın halife dediğin konu senin kafasına göre hareket edemez allahın emirlerini ve yasaklarını uygular bu 4 halife dönemindede böyleydi şimdi olsada yine öyle

konuyla ilgili yorumuma gelincede kim islama kasıtlı bi şekilde zarar verdiyse babamda olsa allah ıslah etsin ıslah olmuyorsa belasını versin
 
GeneL anLamda baktığımızda din ve siyasetin birbirinden ayrıLması gerekir ancak Vatikan örneğinde de oLduğu gibi bu mümkün değiLdir.. Yani dinin siyaset üzerindeki etkisini kaLdırmak için zamanın şartLarınca gerekLi bir karardı..
Ancak bugün bir kaç kendini biLmezin çıkıp da bugünü çarşaf yırtarak kutLaması yakışı kaLmıyor,zira aynı gruba mensub insanLar bir kaç ay evveL çarşafLıLara HaLifeLiği kaLdıran yüce şahsın kurduğu partinin rozetini takmakLa mükeLLef hissetmişLerdi kendiLerini..
 
lafı nerenizden anladınız 4 halifeden sonra halifelik bitmiştir dedim yani kullanılmya başlanmıştır.Bunu demek istedim töbe haşa alla allah.Yani evet cumhuriyete geçilmeden önceki durum yobazlığa teşvik ediyordu dine değil bu arada sen kimsin de atatürkü yargılıyacan haha =)
 
lafı nerenizden anladınız 4 halifeden sonra halifelik bitmiştir dedim yani kullanılmya başlanmıştır.Bunu demek istedim töbe haşa alla allah.Yani evet cumhuriyete geçilmeden önceki durum yobazlığa teşvik ediyordu dine değil bu arada sen kimsin de atatürkü yargılıyacan haha =)


al buyur burdan yak asıl sen nerenden okudun benim yazdıklarımı ben senin yorumuna ve düşüncene saygı duyduğumu söylüyorum senin cevap olarak verdiğin usluba bak atatürkü senmi yargılayacan ben yargılayacak olsam seni muhatap almazdım zaten herkes ne senin nede benim gibi düşünmek zorunda değil burda marifet seninle zıt fikirde bile olsa uslubunu korumak

Saygılarımla
 
Devrim Yasalarını ilk baltalayan menderes efendi bunun bedelini çok ağır bir şekilde ödedi sonra özal çıktı meydana anadoluluk kavramını icat etti şimdikiler türkiyelilik kavramını çıkarttı hadi bakalım hayırlısı.......

her şeyin elbet bir bedeli var.....
 
Allah Rasulü (sav) şöyle dedi: “Allah (cc)’ın bulunmasını dilediği müddet, içinizde nübüvvet (peygamberlik) olacaktır. Onu kaldırmayı dilediğinde onu kaldırır. Sonra nübüvvet metodu üzere HİLÂFET olacaktır. Allah (cc)’ın dilediği kadar kalacak, dilediğinde onu da kaldıracaktır. Sonra ısırıcı (zalim) yöneticiler olacaktır. Allah’ın bulunmasını dilediği kadar kalacak, kaldırmayı dilediğinde onu da kaldıracaktır. Sonra zorba yöneticiler olacaktır. Allah’ın bulunmasını dilediği kadar kalacak, kaldırmayı dilediğinde onu da kaldıracaktır. SONRA NÜBÜVVET METODU ÜZERE HİLÂFET OLACAKTIR.” (Ahmed b. Hanbel, Müs. Kufiyyin, 17680)
 
İngilizlerin bayramıdır hilafetin kaldırıldığı gün..
 
Geri
Üst