Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Hertha 0-1 G.Saray [Tek BaşLık][UEFA B Grubu IV.Maç]
G.Saray'a İtalyan hakem
Galatasaray'ın, UEFA Kupası 2. Tur B Grubu'ndaki 4. maçında Alman ekibi Hertha Berlin ile deplasmanda oynayacağı karşılaşmanın hakemleri açıklandı.
3 Aralık 2008 Çarşamba günü Berlin Olimpiyat Stadı'nda oynanacak ve TSİ 21.45'de başlayacak karşılaşmayıİtalyan Futbol Federasyonu'ndan Nicola Rizzoli yönetecek. Rizzoli'nin yardımcılıklarını Andrea Stefani ve Giuseppe De Santis yapacak. Maçın dördüncü hakemi ise Luca Marelli.
Bu maçı kesinkes aLmamız gerekiyor.GerekLi tedbirLeri aLmaLıyız..Kadro oLarak grupta en iyi kadroya sahibiz fakat i$ orda bitmiyor adam gibi oynamaLı ve de $aka gibi defans hataLarı yapmamaLıyız.Eğer Hertha'yı yenerek gruptan 1. oLarak çıkarsak o saatten sonra kimse durduramaz takımı =) qönLümüz gaLatasaraydan yana tabii ki ama zorLu bir maç gibi görünüyor goLLü bir maç oLacak bence
Bizim Türk TopçuLarına Rahat Batar Her Zaman Bu Yüzden Bu RahatLıktan Kaybettik MetaList Maçını Ama Bu Maçta İşin Ciddiyetini BiLen OyuncuLarımız Bu Maçtan Puan ALacakLardır...
Maçı Kazanmamız Çok Zor, Hatta İmkansız ÖzeLLikLe Son HaftaLardaki Herta BerLin'in Ligdeki Performansını Da Göz Önüne ALacak OLursak Ama BizimkiLerde Bu Kez Rahat OLmadıkLarı Bir MaçtaLar...
Galata Saraylı değilim ama Galata Sarayın Türkiye'yi çok iyi temsil edeceğine inanıyorum.Galata Sarayda o güç var.Avrupa korksun bizden GS den BJK den FB den v.s.
Galata Saray değil,Galatasaray arkadaşım.
Öyle içimde fazla bir umut yok.Liderlik hayal gibi bir şey zaten.
Puan çıkaralım,en azından ileriki tur için umut versinler yeter
Alman gazeteleri, UEFA Kupası 2. tur (B) Grubu'nda yarın oynanacak olan Hertha BSC Berlin-Galatasaray karşılaşmasına geniş şekilde yer verdi. Bild gazetesi, ''Hertha kendi sahasında deplasman maçına çıkacak'' başlığıyla verdiği haberde, Hertha kulübünün karşılaşmaya yaklaşık 40 bin Türk seyircisi beklediğini belirtilerek, ''Bir düşünün evinize geliyorsunuz ve evinizde tanımadığınız kişiler oturuyor. Hertha için yarın böyle olacak'' şeklinde görüşe yer verildi.
Hertha'nın mali işler sorumlusu Ingo Schiller, statta Türklerin üstünlüğünün olacağını belirtirken, Hertha'nın oyuncusu Pal Dardai ise bu sezon deplasmanda çok iyi oyunlar çıkarttıklarına işaret etti.
Dardai, Hertha BSC Berlin ile Galatasaray arasında 26 Ekim 1999 tarihinde oynanan ve Galatasaray'ın 4-1 kazandığı maçı hatırlatarak, ''Bizim için çok kötü bir geceydi. Sahada da Galatasaray tarafından alaya alındık. Bunun tekrarlanmaması lazım'' dedi. Türk takımlarının her zaman yürekten oynadıklarını, önemli maçlarda yeteneklerinin üzerine çıktıklarını kaydeden Dardai, Türk futbolcuların, kendilerine karşı sert bir şekilde yakın oynanmasını sevmediklerini ve böyle bir durumda sabırlarını kaybettiklerini söyledi.
Dardei, takımda herkesin sert bir şekilde mücadele etmesi durumunda maçı kazanacaklarını savundu. Hertha'nın Ukraynalı oyuncusu Andrey Voronin de bu karşılaşmanın kendileri için bir final maçı olduğunu, Galatasaray'a karşı yenilmeleri durumunda Olympiakos maçına turist gibi çıkacaklarını söyledi.
Hertha'nın menajeri Dieter Hoeness de sportif açıdan başarı sağlamak, Türklerle birlikte büyük bir şenliği kutlamak istediklerini belirtti. Alman Birinci Ligi (Bundesliga) takımlarından FC Energie Cottbus'ta oynayan Cağdaş Atan da karşılaşmayı statta izleyeceğini ve Galatasaray'a şans dilediğini belirterek, ''Ben Türküm ve Galatasaray'ın kazanmasını istiyorum. Ancak karşılaşmanın 1-1 berabere biteceğini tahmin ediyorum'' dedi.
''Berliner Morgenpost'' ve ''B.Z'' gazeteleri de maç hakkında Berlin'de yaşayan Türklerin görüşlerine yer verdiler. Mehmet Yılmaz adlı vatandaş ''Berliner Morgenpost'' gazetesine yaptığı açıklamada, heyecanlı bir maç olmasını dilediğini, önemli olanın, dostluğun kazanması olduğunu söyledi. Mehmet Yıldız adlı bir vatandaş ise ''Stada giderek Galatasaray'ın galibiyetini görmek istiyorum'' dedi.
Galatasaray Spandau kulübünün yöneticisi olan Burak Işıkdağlıoğlu ise ''B.Z'' gazetesine yaptığı açıklamada, gençliğinde Hertha BSC Berlin'de oynadığını, bu nedenle Hertha'yı tuttuğunu belirtti.
UEFA Kupası'ndaki temsilcimiz Galatasaray, B Grubu'ndaki son maçında alman ekibi deplasmanda Hertha Berlin ile karşılaşacak. Gruptaki ilk üç maçında 6 puan toplayan sarı-kırmızılılar bu maça rahat çıkacak. Grupta henüz galibiyeti bulunmayan ve Bundesliga'da son iki sezonu da 10. sırada tamamlayan Hertha Berlin için ise bu maçın önemi büyük. Önemli bir Türk nüfusunu barındıran Berlin'de oynanacağı için bu maç belki de Galatasaray açısından pek de deplasman olarak nitelenemeyecek. 3 Aralık Çarşamba günü oynanacak bu zorlu karşılaşma öncesinde Hertha Berlin'i mercek altına aldık.
ALMANYA'NIN EN KÖKLÜ KULÜPLERİNDEN BİRİ
Almanya'nın en köklü takımlarından olan Hertha Berlin, son yıllarda eski günlerini arar durumda. Bundesliga'da son iki yılda ilk 10'un içinde zorlukla yer alan Berlin ekibi, bu sezon ligin ilk haftalarında istikrarsız bir görüntü sergilese de özellikle son haftalardaki üstün performansıyla dikkat çekiyor.
Hertha Berlin maçlarını, tarihi Berlin Olimpiyat Stadı'nda yapıyor ve neredeyse tüm maçlarını Bundesliga'da oynayan diğer takımlar gibi dolu tribünlere karşı oynuyor. Kulüp 1892 yılında 4 gencin bir buharlı gemiyle çıktıkları bir gezi sırasında kuruldu. Geminin adı Hertha kulübe adını vermiş, geminin bacasının renkleri olan mavi- beyaz ise kulübün renklerini oluşturmuştur.
Hertha Berlin tarihinin en başırılı günlerini 1930'lu yılların başında yaşamıştır. Berlin ekibi 1930 ve 1931'de iki şampiyonluk kazandı. Yine bu dönemde 6 kez ligde final oynadı.
2. Dünya Savaşı'nın getirdiği olumsuz şartlardan etkilenen Hertha Berlin kulübü bu dönemde kapatılmış, 1945 yılında ise SG Gesundbrunnen adıyla yeniden kurulmuştur. Hertha Berlin gerçek ismine dört yıl sonra yeniden kavuşmuştur.
Hertha Berlin'in tarihindeki en kötü günleri ise 1965 yılında rüşvet nedeniyle ligden düşürülmesi ile yaşadı. Bu dönemden sonra uzun yıllar bocalama dönemi yaşayan kulüp 1997'de yeniden Bundesliga'ya yükselmeyi başardı.
TRANSFER DÖNEMİNİ HAREKETLİ GEÇİRDİLER
Sezon başında 9 futbolcuyu takımdan gönderen Hertha Berlin, 14 futbolcuyu kadrosuna kattı. Hertha Berlin, tıpkı AC Milan ve Fenerbahçe gibi kadrosunda birçok Brezilyalı futbolcuyu barındırıyor. Hertha'nın kadrosunda 5 Brezilyalı oyuncu (Kaká, Cícero, Raffael, Rodnei, Lucio) bulunuyor.
Kadrosuna geçen sezon büyük ümitlerle transfer edilen oyuncuları başka takımlara kiralayan Hertha'nın, yeni sezon öncesi bir çok futbolcuyu kiralık olarak kadrosuna katması dikkat çekti. Bu sezon ise Andrej Voronin (Liverpool), Mohamed Amine Chermiti (Etoile Du Sahel), Kaka (Academica), Waleri Domovychiski (Levki Sofia), Maximilian Nicu (Wehen), Rodnei (Jagiellonia Bialystok), Marc Stein (Hansa Rostock), Cicero (Flumiense), Sascha Bigalke, Sascha Burchert, Lennart Hartmann, Shervin Radjabali - Fardi, Florian Riedel (Genç Takım) kadroya dahil edildi. Takımdan ise Andre Lima (Sao Paolo), Solomon Okoronkwo (Saturn), Bilal Çubukçu (Gençlerbirliği), Tobias Grahn (Gimnastic Tarragona), Rudolf Skacel (Southampton), Amadeus Walschlager (Carl Zeiss Jena), Dennis Cagara (Nordsjaelland), Chinedu Ede (MSV Duisburg), Pascal Bieler (Nürnberg), Srdjan Lakic (Kaiserslautern), Mineiro(Chelsea) başka takımlara gitti.
LİGDE HERTHA BERLİN
Bundesliga'da 2008-09 sezonuna Frankfurt'u 2-0 mağlup ederek başlangıç yapan Başkent ekibi, Hoffenheim'ın 34 puanla zirvede bulunduğu ligde şu anda (15. hafta sonunda) 30 puanla 3. sırada yer alıyor. Ligde oynadığı 15 maçta 9 galibiyet 3 beraberlik alan Hertha, rakip kalelere 23 gol atarken kalesinde ise 19 gol gördü. Kendi sahasında oynadığı 8 maçta 5 kez sahadan galibiyetle ayrılan Berlin ekibi, 2 beraberlik alırken 1 kez de mağlubiyetten kurtulamadı. Deplasmanda ise evdekine oranla daha az başarılı olan Alman ekibi, 7 maçta 4 galibiyet 1 beraberlik 2 yenilgi aldı. Dış sahada rakip ağları 10 kez sarsarken, 12 gol yedi.
OYNADIKLARI SON 4 MAÇI DA KAZANDILAR
Lucien Favre'nin öğrencileri Bundesliga'nın 11. haftasında deplasmanda Werder Bremen ile oynadıkları ve 5-1 kaybettikleri farklı yenilgi sonrası çıkışa geçti. Weser Stadı'nda Werder karşısında deyim yerindeyse tel tel dökülen Hertha, sonraki hafta ise ligi flaş ekibi Hoffenheim'ı 1-0 yenerek dikkatleri üstüne çekti. 13. haftada ise lige şampiyonluk parolasıyla giren, Martin Jol yönetimindeki Hamburg'u 2-1 mağlup ederek moral depoladılar. Sinan Kaloğlu'nun formasını giydiği Bochum'u ise deplasmanda 3-2'lik skorla geçen Hertha, son oynanan lig maçında ise Christoph Daum'un çalıştırdığı Köln'ü son dakikalarda Marko Pantelic'in golüyle 2-1 mağlup ederek üst sıralarda yer almayı başardı.
G.SARAY İÇİN TANIDIK BİR EKİP
Temsilcimiz Galatasaray ile daha önce 1999-2000 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde karşılaşan Alman ekibi, Ali Sami Yen Stadı'nda oynanan karşılaşmada sahadan 2-2'lik beraberlikle ayrılmıştı. Almanya'da oynanan mücadelede ise sarı-kırmızılar iyi bir oyunun ardından sahadan 4-1'lik galibiyetle ayrılmış, Galatasaray bu gruptan UEFA'ya kalmış ve UEFA Kupası'nı müzesine götürmüştü.
BU 2 OYUNCUYA KESİNLİKLE DİKKAT!
1- MARKO PANTELIC
Hertha Berlin'in can damarı Sırp golcü Marko Pantelic... 15 Ekim 1978 Belgrad doğumlu olan Pantelic kariyerine 1996-97 sezonunda Yunanistan'ın Iraklis genç takımında başladı. Pantelic, sonraki sezon Fransa'nın Paris Saint-Germain takımına transfer oldu. Orada öldürücü vuruşları ve tekniği keşfedilen Marko, 1998-99 sezonunda İsviçre'nin Lausanne kulübüne kiralandı ve 21 maçta 14 gol kaydetti. Gösterdiği performans sonrası İspanya'nın Celta Vigo takımından transfer teklifi alan ve İspanya macerası başlayan golcü oyuncu yeni takımında 14 maçta 4 gol kaydetti.
Pantelic daha sonra Celta'dan Sturm Graz'a kiralandı ve 2000-02 sezonlarında 44 kez forma giyip 12 gol attı. Sonraki sezonlarda Smederevo'da 40 karşılaşmada 17 gol, 2004-05 sezonunda ise Kızılyıldız formasıyla 54 maçta 31 gol atarak kariyerinin en iyi sezonunu geçirdi. 31 Ağustos 2005'te Galatasaray'ın eski futbolcusu Falko Götz'ün çalıştırdığı Hertha Berlin'e transferi gerçekleşen Sırp golcü, kariyerinin doruk noktasına Almanya'da ulaştı. Berlin ekibinde, kritik maçlarda hırsıyla ön plana çıkan ve kalitesini ortaya koyan Sırp golcü, İngiltere'den Chelsea ile ülkemizde de Beşiktaş'ın bir dönem transfer gündemine girmişti. Teknik direktörü Lucien Favre'nin göz bebeği haline gelen futbolcu takımına kazandırdığı goller ve mücadeleci oyunuyla dikkat çekiyor.
2- ANDRİY VORONİN
Başkent ekibinin sezon başında İngiliz ekibi Liverpool'dan kiraladığı Ukraynalı yıldızı Andriy Voronin 21 Temmuz 1979 tarihinde Odessa'da (Ukrayna) doğdu. Profesyonel futbol kariyerine 1995 yılında Bundesliga ekiplerinden Borussia Mönchengladbach'ta başlayan Voronin, sadece 9 defa forma şansı bulabildiği M'gladbach'ta 1 gol attı.
Daha sonra Mainz'a transfer olan Voronin, yeni takımında oynadığı futbol ve attığı gollerle dikkat çekti. Mainz formasını 3 sezon boyunca terleten golcü oyuncu 2002-03 sezonunda attığı 20 golle gol krallığına ulaştı. Sonraki sezon futbol hayatına 1 sezon süreyle Köln'de devam eden 1,78 boyundaki Voronin, yeni takımının formasıyla 19 maçta 4 kez gol sevinci yaşadı.
Voronin kendi kimliğine Bayer Leverkusen'de kavuştu. Leverkusen'de çalışkanlığı, azmi ve yıpratıcı oyun anlayışını ön plana çıkaran Voronin, 3 sezon giydiği Leverkusen formasıyla 92 maçta 32 gol kaydederek kalitesini ortaya koydu. Daha sonra her futbolcunun hayalinde olan Premier Lig heyecanı Liverpool'a transfer olması ile yaşayan Voronin, burada 19 karşılaşmada 5 gole imzasını attı. Voronin, İsviçreli teknik adam Favre'nin de isteğiyle sezon başında Hertha Berlin kadrosuna kiralık olarak dahil edildi.
TAKIMDAKİ DİĞER OYUNCULAR
Herta Berlin'de Marko Pantelic ve Andriy Voron'in yanı sıra İsviçre'nin Zürih takımından transfer edilen forvet oyuncusu Raffael, genç olmasına rağmen takıma çok iyi adapte olan Sırp oyuncu Gojko Kacar, orta alandaki çalışkanlığı ve gol atma becerisiyle Cicero, uzun süredir takımda top koşturan Pal Dardai ile orta sahanın dinamosu Maximilian Nicu ön plana çıkan isimler durumunda.
Galatasaray'ın, UEFA Kupası 2. tur (B) Grubu'nda yarın karşılaşacağı Hertha BSC Berlin takımının menajeri Dieter Hoeness, maçın bir final niteliği taşıdığını söyledi.
Hoeness, teknik direktör Lucien Favre ile düzenlediği basın toplantısında, kuraların çekilmesinden sonra grubun güçlü olduğunu söylediklerini, bunun da maçlara bakıldığında doğrulandığını belirterek, ''Karşılaşmanın final karakteri var'' dedi.
Galatasaray'a karşı daha önce oynadıkları karşılaşmayı hatırlatan Hoeness, kendileri için o dönemde sonuç dışında her şeyin iyi olduğunu, karşılaşmanın çok dostça geçtiğini, bu kez de aynı şekilde bir hava dilediklerini, ancak sonucun da bu kez kendileri için iyi olmasını ümit ettiğini söyledi.
Hoeness, başkent Berlin'de çok sayıda Türkün yaşadığına dikkat çekerek, karşılaşmanın Avrupa Şampiyonası'nda Almanya-Türkiye maçında olduğu gibi halkların dostuluğuna katkı sağlamasını diledi. UEFA Kupası için sezon başında bir hedef belirlemediklerini, gruplara kalmanın kendileri için bir başarı olduğunu kaydeden Hoeness, ''Bizim üzerimizde baskı yok. Maça rahat çıkacağız, ancak kazanmak isteğimiz var. Güçlü Galatasaray karşısında alınacak bir galibiyetle futbolcuların kendilerine olan güveni daha da artacak'' şeklinde konuştu.
Gruptan çıkmak için kazanmaları gerektiğini belirten Hoeness, statta Türk ve Alman taraftarların sayılarının yaklaşık aynı olacağını, iyi bir hava beklendiğinden dolayı da mutlu olduğunu sözlerine ekledi.
-TEKNİK DİREKTÖR FAVRE-
Teknik direktör Lucien Favre de Galatasaray'ın iyi bir takım olduğunu ve Şampiyonlar Ligi'nde oynamaya alışık olduklarını yineleyerek, ''Oyunculara baktığınızda farkı görebiliyorsunuz. Ancak bizim kendimize konsantre olmamız lazım. Maçı kazanmak istiyoruz'' dedi.
Favre, Ukraynalı oyuncu Andrej Voronin, Nicu ve Cicero'nun hasta olduklarını, Nicu'nun kesinlikle oynayamayacağını, Cicero ve dün antrenmanı yarıda bırakan, bugün de antrenmana katılamayan Voronin'in durumlarının yarın kesinlik kazanacağını ifade etti. Lucien Favre, Nicu'nun yerine, oynadıkları sistem içinde kimi oynatacağına henüz karar vermediğini söyledi.
Galatasaray'ın, Benfica'ya karşı oynadığı karşılaşmayı DVD'den izlediğini, topu iyi bir şekilde dolaştıran ve yüksek tempoda oynayan bir takım olduğunu ifade eden Favre, ''Ancak Galatasaray, Metalist'e kendi sahasında yenildi. Biz ise deplasmanda berabere kaldık'' diye konuştu.
Kazanmak için oynayacaklarını, bunun için de her şeyin en iyisini yapmaya çalışacaklarını kaydeden Favre, ''Bu takımı yenebileceğimizi biliyoruz'' dedi.
bu teknik heyetle bu maçı almamız zor ama inş. aksilik olmazda çıkarız gruptan yine tek forvet sahaya çıkıp korkak oynatırsa takımı kimse tutmasın sövecem
Galatasaray nerde gazoz takım var ona yenilir. Yoksa Fb bizi nasıl yensın =Pp Hertha B. FC maçında offansif oynayacagız muhtemelen ve gollu bır mac olabilir desemde 0 olma ıhtımalı yuksek. " Almamız gereken bır maç " gibi saçma bir şey soylemeyecegım. İyi olan kazansın. Hacettepe maçı gıbı olmasın.
Bu maçı kesinkes aLmamız gerekiyor.GerekLi tedbirLeri aLmaLıyız..Kadro oLarak grupta en iyi kadroya sahibiz fakat i$ orda bitmiyor adam gibi oynamaLı ve de $aka gibi defans hataLarı yapmamaLıyız.Eğer Hertha'yı yenerek gruptan 1. oLarak çıkarsak o saatten sonra kimse durduramaz takımı =) qönLümüz gaLatasaraydan yana tabii ki ama zorLu bir maç gibi görünüyor goLLü bir maç oLacak bence
çok şahit oldum tuttuğuna bidaha bünyem kaldırmaz
