aykutd64
New member
- Katılım
- 31 Ocak 2006
- Mesajlar
- 119
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
Kanaltürk yazarı Melike İlgün'ün yazısı
Hangi vatan sağolsun?
Pamuklara sarıp yetiştirdin çocuğunu. Bebekken geceleri kalkıp
> > > ayakucunda nefesini yokladın, içinde her anne gibi hep bir garip
> > > korku, ya ölürse...
> > >
> > > Önce okul kapısında bekledin, sonra "arkadaşlarım dalga geçiyor"
> > > dedi, pencere önünde gözledin dönüşünü... 5 dakika gecikse ruhun
> > > sıkıldı hep, araba mı çarptı, biri mi sataştı, düştü dizi mi?
> yarıldı.
> > >
> > >
> > > Sonra büyüdü, "aman okusun" dedin, binbir zorlukla bir
Üniversiteye
> > > girdi, hiç bir şeyini eksik etmedin. Evde, malda, mülkte değildi
> > > gözün. Yemedin yedirdin, giymedin giydirdin. Oğlunu üç kuruş
> "helal"
> > > maaşınla adam ettin.
> > >
> > > Ve birgün askerlik geldi dayandı kapıya... Senin gibilerin evladı
> > > nerelere giderse o da oralara gitti. Otobüs terminalinde
> arkadaşları
> > > " En büyük asker bizim asker" diye omuzlarına aldığında bile için
> > > titredi. "Aman düşeceksin oğlum, bir yerin incinecek, aman oğlum"
> > >
> > > O nöbetteyse sen de nöbette, operasyondaysa tetikdeydin. Bebekken
> > > nasıl dinliyorsan öyle dinledin nefesini kilometrelerce öteden.
> > > İçinde hep bir garip korku, ya ölürse...
> > >
> > > Bir Eylül günü kara haberi geldi oğlunun subaylar eşliğinde.
Sonra
> > > kameralar yığıldı kapının önüne.. Haberi duyan geldi, duyan
> geldi...
> > > Ertesi gün cenazede tanıdığın, tanımadığın bir sürü insanın
Önünde,
> > > için taş kesmiş, damarların koparılmışken, son bir kez
Saramadığın
> > > oğlunu buz gibi çerçevelenmiş bir resimde arıyorken, herkes
Senden
> > > aynı iki kelimeyi bekledi. Sen demedin, diyemedin, "vatan
sağolsun"
> > > diye. "Hakkımı helal etmiyorum" diye haykırdın, "etmiyorum,
> > > hakkımı helal etmiyorum"
> > >
> > > Hakkını helal etmediğin kendi çocukları Amerika'da okurken
> seninkini
> > > ateşe atanlardı.
> > >
> > > Hakkını helal etmediğin senin oğlun çelik yeleksiz kimin eliyle
> > > beslendiği belli düşmana koşarken, uğruna savaşılan vatan
Toprağını
> > > pazarlıkla satanlardı.
> > >
> > > Hakkını helal etmediğin "haram" yiyip "helal" üzerinden politika
> > > yapanlardı.
> > >
> > > Şimdi "Vatan sağolsun" demeni bekliyorlar senden. Yarın Lübnan'da
> > > muhtemelen üzerinde made in USA yazan bir kurşunla "yanlışlıkla"
> > > öldürülen bir başka evladın annesinden de aynı şeyi
Bekleyecekler.
> > > Sen oğlunun hasretinden bayram sabahları şehitlikteki taş
> mermerleri
> > > severken, onlar havaalanında Amerika'dan dönen oğullarını
> > > bekleyecekler. Akşam haberlerinde onların oğullarının açtığı
> > > pastörize yumurta fabrikalarını göreceksin. Onların oğulları
> Amerikan
> > > bankalarında çalışacak. Onların oğullarının yaptığı ölümlü trafik
> > > kazaları usta ellerce örtbas edilecek. Sen hergün taş keseceksin,
> > > biraz daha, biraz daha...
> > >
> > > Analar uyanıyor, anaların isyanından korkun beyler.
> > > Siz ki hak üzerinden politika yaparsınız hep, anaların haklarını
> > > helal etmemesinden korkun, hiçbirşeyden korkmadığınz kadar.
> > >
> > > Çünkü artık inanmıyorlar size. Sizin vatan bildiğinizle onların
> vatan
> > > bildiği aynı değil, biliyorlar. Ve artık yüksek sesle soruyorlar.
> > > Hangi vatan sağolsun, sizinki mi, bizimki mi?
> > >
> > > Siz ki kanundan, kuraldan, halktan, haramdan korkmazsınız. Ama
> > > anaların isyanından korkun.
> > >
> > > Onlar ki Riksos Otel'de bir gecelik konaklamanın bir çelik
Yelekten
> > > daha pahalı olduğunu bilirler. Teşvikiye Camii'nden hiç şehit
> > > cenazesi çıkmadığını bildikleri gibi...
> > >
> > > Onlar ki Lübnan'a neden asker göndermek istediğinizi de bilirler,
> > > vatana ihanetin ne olduğunu bildikleri gibi....
> > >
> > > Onlar ki sıksan şüheda fışkıracak toprak için yıllarca oğullarını
> > > başlarına kına yakıp yolladılar askere. Artık "vatan sağolsun"
> > > diyemiyorlarsa bir bildikleri vardır.