zerkli
New member
- Katılım
- 7 Eyl 2008
- Mesajlar
- 2,738
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Erdoğan: Halkım İsrail’i istemedi, kulak verdik
Başbakan Erdoğan, Anadolu Tatbikatı’na İsrail’in katılmamasının gerekçesini net açıkladı: “Bu yılki tatbikatlar, İsrailsiz olacak. Halkımızın vicdanını göz önüne aldık.”
TÜRKİYE’NİN İsrail’in de katılacağı Anadolu Kartalı Tatbikatı’nın uluslararası bölümünü iptal etmesiyle iki ülke arasındaki gerginlik devam ederken, tartışmaya Başbakan Erdoğan da katıldı. Erdoğan Dubai merkezli Arapça haber kanalı El Arabiya’ya verdiği röportajda, “Anadolu Kartalı Tatbikatı”na İsrail’in katılmamasına ilişkin bir soru üzerine, Türk halkının hassasiyetleri ve diplomatik hassasiyetleri göz önünde bulundurduklarını söyledi. Erdoğan’ın sorulara verdiği yanıtlar şöyle...
İSRAİL: İsrail’in Gazze’de düzenlediği, 1500 kişinin hayatını kaybettiği harekata karşı sessiz kalmamazı mümkün olamazdı. Neden göz yumalım ki? O halde İsrail’i kapılarını açmaya ve diplomatların geçişine izin vermeye çağırıyorum. Olanları, İsrail’in Gazze’de neden olduğu yıkımı görmeleri için İsrail’i, Gazze’ye girişlere izin vermeye çağırıyorum. İsrail’in, bu dönemden sonra Türkiye’ye yönelik tutumunun özellikle de Suriye ile ilişkilerinde nasıl olacağını bilmiyoruz. Bu olaylardan sonra İsrail’in Türkiye’ye olumlu ve umutlu baktığını düşünmüyorum. Orta Doğu’da barışı sağlamamız gerek. Bu konuda Güvelik Konseyi’nin büyük sorumluluğu var. Ancak görüyorum ki Güvenlik Konseyi, uygulama yetkilerini kaybetmiş.
ANADOLU KARTALI: (İsrail her zaman Konya’da düzenlenen tatbikatlara katılırdı.Bu yıl katılmıyor. O mu katılmak istemedi, siz mi katılmamasını istediniz? sorusu üzerine) Bunu diplomatik bir çerçeveye oturtmak istemiyorum. İsrail ile Türkiye arasında pek çok alanda asker, ticari, ekonomik işbirliği var. Ancak şu sıralar bölgede, göz önünde bulundurmamız gereken birtakım diplomatik hassasiyetler var. Bu aslında diplomatik hassasiyetlerin göz önüne alınmasıyla gelen bir ertelemeydi. Erteleme kararı aldığımızda halkımızın vicdanını göz önüne aldık. Halkımın vicdanının sesi olmalıydım. Çünkü halkım, İsrail’in katılmasını istemiyordu.Yetkililerimizle istişarelerde bulunduk ve tatbikatların, İsrail katılmadan yapılmasına karar verdik. Öneri kabul edildi. Sanırım gelecek sefere tatbikatları kendi birliklerimizle yapacağız ancak bu yılki tatbikatlar, İsrailsiz olacak.
221. MADDE: Esad K.Irak’ta Suriye asıllı 1500 PKK’lı bulunduğunu, silahı bırakmaları durumunda kabul edeceğini söyledi. Aynı şey bizim için de geçerli. Biz de silahı bırakmaları durumunda, terör eylemine karışmamışlarsa kendi vatandaşımız olan PKK’lıları kabul edeceğimizi söyledik. TCK’nın 221. maddesini yeniden yürürlüğe koymak istiyoruz.
AÇILIM: Biz (demokratik açılım) bu projeyle sadece Kürt kökenli vatandaşlarımızın sorunlarını çözmeye çalışmıyoruz. Projedeki en önemli madde, terörle mücadele ve ırksal sorunlardan kaynaklı problemleri çözmekle ilgili. Ben konuşmamda sadece on veya 15 isim andım. Ancak örnekleri yirmiye, otuza hatta elliye çıkarabilirim. Bazı görüşler hoşumuza gitse de, gitmese de açılım projemizi başlattık. İnancını, görüşünü sev ya da sevme, biz yaratılanı yaratandan ötürü severiz.
İRAN’A GİDECEĞİM: Ne İran’ın Türkiye’ye bakışında, ne de Türkiye’nin İran’a bakışında herhangi bir sorun var. Kimilerinden ilişkilerimizi olumsuz yönde etkileyecek talepler alıyoruz. Ancak o talepleri yerine getirmemiz imkansız. İran nükleer silah yapma niyetleri bulunmadığının altını çiziyorlar. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı da İran’ın nükleer silah ürettiğini kanıtlayamadı. Bu ayın 25’inde, İran’a bir heyet göndereceklerini söylediler. Aynı dönemde İran’ı ziyaret edeceğim. Ama kimse ne İsrail’den söz ediyor, ne de suçluyor. Adil davranmaya çağırıyoruz.
DEMOKRATİK ÜLKEYİZ: Biz, laik, demokratik bir ülkede yaşıyoruz, kanun ülkesiyiz. Bu ülkenin yüzde 99’u Müslüman. Şiiler ile Sünniler arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz. Aslında bazıları bunu yapmamızı istiyor. Küçük lokmalara ayrıldıkları zaman yutmaları kolay olacak. Düşman değil, dost edinmeyi amaçlıyoruz.
ERMENİSTAN: (“Brüksel’in sizden talepleri çerçevesinde mi imza gerçekleşti? sorusu üzerine) Öncelikle Ermenistan’ın AB ile ilgisi yok. Protokolü Zürih’te imzaladık. AB’den bu yönde herhangi bir baskı görürsek derhal her şeyi durdururuz.
AB: (Nabucco projesine verdiğiniz desteği durdurmakla tehdit ettiniz. Ciddi miydiniz? sorusu üzerine) Olumlu adımlar atıyoruz, ancak AB’nin mesailerimizi engellemeye çalıştığını görüyoruz. Durum bu şekilde devam ederse kendimizi ve projeyi yeniden gözden geçirmek zorunda kalacağız, bunu söyledik.
ŞAMGEN VİZESİ: Suriye ile ortak sınırdaki vize uygulamasını kaldırdık. AB’de Schengen vizesi olduğunu söyledik, biz de Şamgen vizesi yapmaya karar verdik.
AZERİ VEKİLLERİ AĞIRLADI
Başbakan, Azerbaycan Parlamentosu’ndan 11 milletvekili ile Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Zakir Haşimov’u kabul etti. Azerbaycan Heyete başkanlık eden Samed Seyidov, kabulden sonra yaptığı açıklamada, Başbakan Erdoğan ile Türkiye-Azerbaycan ilişkileri konusunda önemli görüşme yaptıklarını söyledi.
'Halkımız böyle istedi'
1-acaba erdoğan halkının istedikleriyle ilgili herzaman böyle duyarlı mı?
halkın isteyip istemediğini kuşlar mı söyledi kendine?
2-daha önceki yıllarda filistinde ölenlerle son çatışmalarda ölenler arasında ne fark varki bu sene özellikle halkı istemiyor israili. daha önce 10 kere bu tatbikata katılan israil önceki senlerde hiç adam öldürmemeş mi?
3-sakın ola halkı değilde haması istemiş olmasın bu olayı?
4-demokratik ve laik bir ülkenin başbakanın partisi ve daha önce üyesi ve yöneticisi olduğu aprtiler acaba neden hep "laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak" şuçuyla ya kapatılıyor yada hazine yardımının kesilmesi cezasına çarptırılıyor? bunda bir tuhaflık yok mu?
5-ülkesindeki şiilerle ve sünnilerle alakalı bir ayrım olmadığını söyleyen başbakan acaba türkiyedeki şii nüfusunu biliyor mu? bu cevabı aleviler ve sünniler arsında bir ayrım yapmıyoruz şeklinde verseydi daha doğru -ama asılsız- bir cevap olmaz mıydı? )zira şiiler ve aleviler aslında aynı mezhebe (caferi mezhebine) bağlı olmalarına rağmen dünya görüşü ve inanaış açısından taban taban zıtlardır.)
6- "şamgen" vizesi şengen vizesinin muadeli midir? yoksa müslüman kardeş dayanışmasının bir ürünü müdür?
başka sorum yok.
Başbakan Erdoğan, Anadolu Tatbikatı’na İsrail’in katılmamasının gerekçesini net açıkladı: “Bu yılki tatbikatlar, İsrailsiz olacak. Halkımızın vicdanını göz önüne aldık.”
TÜRKİYE’NİN İsrail’in de katılacağı Anadolu Kartalı Tatbikatı’nın uluslararası bölümünü iptal etmesiyle iki ülke arasındaki gerginlik devam ederken, tartışmaya Başbakan Erdoğan da katıldı. Erdoğan Dubai merkezli Arapça haber kanalı El Arabiya’ya verdiği röportajda, “Anadolu Kartalı Tatbikatı”na İsrail’in katılmamasına ilişkin bir soru üzerine, Türk halkının hassasiyetleri ve diplomatik hassasiyetleri göz önünde bulundurduklarını söyledi. Erdoğan’ın sorulara verdiği yanıtlar şöyle...
İSRAİL: İsrail’in Gazze’de düzenlediği, 1500 kişinin hayatını kaybettiği harekata karşı sessiz kalmamazı mümkün olamazdı. Neden göz yumalım ki? O halde İsrail’i kapılarını açmaya ve diplomatların geçişine izin vermeye çağırıyorum. Olanları, İsrail’in Gazze’de neden olduğu yıkımı görmeleri için İsrail’i, Gazze’ye girişlere izin vermeye çağırıyorum. İsrail’in, bu dönemden sonra Türkiye’ye yönelik tutumunun özellikle de Suriye ile ilişkilerinde nasıl olacağını bilmiyoruz. Bu olaylardan sonra İsrail’in Türkiye’ye olumlu ve umutlu baktığını düşünmüyorum. Orta Doğu’da barışı sağlamamız gerek. Bu konuda Güvelik Konseyi’nin büyük sorumluluğu var. Ancak görüyorum ki Güvenlik Konseyi, uygulama yetkilerini kaybetmiş.
ANADOLU KARTALI: (İsrail her zaman Konya’da düzenlenen tatbikatlara katılırdı.Bu yıl katılmıyor. O mu katılmak istemedi, siz mi katılmamasını istediniz? sorusu üzerine) Bunu diplomatik bir çerçeveye oturtmak istemiyorum. İsrail ile Türkiye arasında pek çok alanda asker, ticari, ekonomik işbirliği var. Ancak şu sıralar bölgede, göz önünde bulundurmamız gereken birtakım diplomatik hassasiyetler var. Bu aslında diplomatik hassasiyetlerin göz önüne alınmasıyla gelen bir ertelemeydi. Erteleme kararı aldığımızda halkımızın vicdanını göz önüne aldık. Halkımın vicdanının sesi olmalıydım. Çünkü halkım, İsrail’in katılmasını istemiyordu.Yetkililerimizle istişarelerde bulunduk ve tatbikatların, İsrail katılmadan yapılmasına karar verdik. Öneri kabul edildi. Sanırım gelecek sefere tatbikatları kendi birliklerimizle yapacağız ancak bu yılki tatbikatlar, İsrailsiz olacak.
221. MADDE: Esad K.Irak’ta Suriye asıllı 1500 PKK’lı bulunduğunu, silahı bırakmaları durumunda kabul edeceğini söyledi. Aynı şey bizim için de geçerli. Biz de silahı bırakmaları durumunda, terör eylemine karışmamışlarsa kendi vatandaşımız olan PKK’lıları kabul edeceğimizi söyledik. TCK’nın 221. maddesini yeniden yürürlüğe koymak istiyoruz.
AÇILIM: Biz (demokratik açılım) bu projeyle sadece Kürt kökenli vatandaşlarımızın sorunlarını çözmeye çalışmıyoruz. Projedeki en önemli madde, terörle mücadele ve ırksal sorunlardan kaynaklı problemleri çözmekle ilgili. Ben konuşmamda sadece on veya 15 isim andım. Ancak örnekleri yirmiye, otuza hatta elliye çıkarabilirim. Bazı görüşler hoşumuza gitse de, gitmese de açılım projemizi başlattık. İnancını, görüşünü sev ya da sevme, biz yaratılanı yaratandan ötürü severiz.
İRAN’A GİDECEĞİM: Ne İran’ın Türkiye’ye bakışında, ne de Türkiye’nin İran’a bakışında herhangi bir sorun var. Kimilerinden ilişkilerimizi olumsuz yönde etkileyecek talepler alıyoruz. Ancak o talepleri yerine getirmemiz imkansız. İran nükleer silah yapma niyetleri bulunmadığının altını çiziyorlar. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı da İran’ın nükleer silah ürettiğini kanıtlayamadı. Bu ayın 25’inde, İran’a bir heyet göndereceklerini söylediler. Aynı dönemde İran’ı ziyaret edeceğim. Ama kimse ne İsrail’den söz ediyor, ne de suçluyor. Adil davranmaya çağırıyoruz.
DEMOKRATİK ÜLKEYİZ: Biz, laik, demokratik bir ülkede yaşıyoruz, kanun ülkesiyiz. Bu ülkenin yüzde 99’u Müslüman. Şiiler ile Sünniler arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz. Aslında bazıları bunu yapmamızı istiyor. Küçük lokmalara ayrıldıkları zaman yutmaları kolay olacak. Düşman değil, dost edinmeyi amaçlıyoruz.
ERMENİSTAN: (“Brüksel’in sizden talepleri çerçevesinde mi imza gerçekleşti? sorusu üzerine) Öncelikle Ermenistan’ın AB ile ilgisi yok. Protokolü Zürih’te imzaladık. AB’den bu yönde herhangi bir baskı görürsek derhal her şeyi durdururuz.
AB: (Nabucco projesine verdiğiniz desteği durdurmakla tehdit ettiniz. Ciddi miydiniz? sorusu üzerine) Olumlu adımlar atıyoruz, ancak AB’nin mesailerimizi engellemeye çalıştığını görüyoruz. Durum bu şekilde devam ederse kendimizi ve projeyi yeniden gözden geçirmek zorunda kalacağız, bunu söyledik.
ŞAMGEN VİZESİ: Suriye ile ortak sınırdaki vize uygulamasını kaldırdık. AB’de Schengen vizesi olduğunu söyledik, biz de Şamgen vizesi yapmaya karar verdik.
AZERİ VEKİLLERİ AĞIRLADI
Başbakan, Azerbaycan Parlamentosu’ndan 11 milletvekili ile Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Zakir Haşimov’u kabul etti. Azerbaycan Heyete başkanlık eden Samed Seyidov, kabulden sonra yaptığı açıklamada, Başbakan Erdoğan ile Türkiye-Azerbaycan ilişkileri konusunda önemli görüşme yaptıklarını söyledi.
'Halkımız böyle istedi'
1-acaba erdoğan halkının istedikleriyle ilgili herzaman böyle duyarlı mı?
halkın isteyip istemediğini kuşlar mı söyledi kendine?
2-daha önceki yıllarda filistinde ölenlerle son çatışmalarda ölenler arasında ne fark varki bu sene özellikle halkı istemiyor israili. daha önce 10 kere bu tatbikata katılan israil önceki senlerde hiç adam öldürmemeş mi?
3-sakın ola halkı değilde haması istemiş olmasın bu olayı?
4-demokratik ve laik bir ülkenin başbakanın partisi ve daha önce üyesi ve yöneticisi olduğu aprtiler acaba neden hep "laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak" şuçuyla ya kapatılıyor yada hazine yardımının kesilmesi cezasına çarptırılıyor? bunda bir tuhaflık yok mu?
5-ülkesindeki şiilerle ve sünnilerle alakalı bir ayrım olmadığını söyleyen başbakan acaba türkiyedeki şii nüfusunu biliyor mu? bu cevabı aleviler ve sünniler arsında bir ayrım yapmıyoruz şeklinde verseydi daha doğru -ama asılsız- bir cevap olmaz mıydı? )zira şiiler ve aleviler aslında aynı mezhebe (caferi mezhebine) bağlı olmalarına rağmen dünya görüşü ve inanaış açısından taban taban zıtlardır.)
6- "şamgen" vizesi şengen vizesinin muadeli midir? yoksa müslüman kardeş dayanışmasının bir ürünü müdür?
başka sorum yok.