İηvictus
Banned
- Katılım
- 2 Haz 2007
- Mesajlar
- 3,529
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Hakim sordu: Ajan mısın, jandarma mı?
Vatansever Kuvvetler Güç Birliği (VKGB) Hareketi Derneği Genel Başkanı Taner Ünal'ın da aralarında bulunduğu 34 kişinin davasına başlandı. 'Vatansever' Cinali'ye hakim sordu: Ajan mısın, jandarma elemanı mı?
Hakim sordu: Ajan mısın, jandarma mı?
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada aralarında Taner Ünal'ın da bulunduğu 9 sanık serbest bırakıldı. Mahkeme, VKGBH Başkan Yardımcısı Ahmet Cinali ile Konya Başkanı Vehbi Şanlı'nın da bulunduğu 6 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Duruşmada, sanıkların tarihî eser kaçakçılığı ve gasp olaylarıyla ilgili bağlantıları soruldu. Terör ve Organize Suçlara bakan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın sabahki bölümünde sanık Taner Ünal ile Ahmet Cinali savunma yaptı. Girdap Operasyonu'nda, Yargıtay Ceza Genel Kurulu Yazı İşleri Müdürü Murat Özdil adına dosya takip ettiği anlaşılan zanlılardan VKGBH Başkan Yardımcısı Ahmet Cinali ile Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Cinali, Mersin Silifke'de tarihî eser araştıran Yakup Bilir'in kaçırılarak zorla senet imzalattırıldığına ilişkin iddiaları reddetti. Söz konusu işlerin, VKGB ve derneğin başkanı Taner Ünal ile herhangi bir bağının bulunmadığını belirten Cinali'nin savunmasına tepki gösteren Mahkeme Başkanı, sanığa, "Sana ne ki bu işlere girdin. Giresun neresi Silifke neresi? Ne işin var?" dedi. Cinali, "Vatan millet uğruna bu işlere girdik." cevabını verince Başkan Karadeniz, sinirlenerek, "Sen ajan mısın? Jandarmanın elemanı mısın?" dedi. Cinali buna, "Ben devletin tüm birimlerinin adamıyım." karşılığını verdi.
İddiaları 'haksız ve mesnetsiz' olarak nitelendiren Taner Ünal da çıkar amaçlı suç örgütü kurmadığını, bu örgüt adına faaliyette bulunmadığını, dernek çatısı altında suç teşkil edecek herhangi bir şey yapmadığını öne sürdü. Vatanını, milletini, Atatürk'ü seven bir insan olduğunu savunan Ünal, 33 yıldır bu yönde araştırmalar yapıp yazılar yazdığını söyledi. Derneğin çıkardığı Türkeli dergisinde usulsüzlük yaptığı iddialarını da reddeden Ünal, Türk tarihi ve kültürüne ait 70 bin kitabın bulunduğu büyük bir arşivinin olduğunu ileri sürdü. Ünal, derneğin Nisan 2006'dan sonra hukuk dışı işlere dahil olduğu iddialarını da şöyle cevapladı: "Ben derin devletim, ben paşayım diyerek derneği etkilemek isteyenler oldu. Bunların bir kısmını uzaklaştırdık." Ünal, Dernek Genel Başkan yardımcılarından sanık Salih Zeki Balaban'ın telefon dinlemelerinde kendisine 'Komutanım' demesini, Balaban'ın eski bir asker olması, ayrıca kendi babasının ve dedesinin de asker kökenli olmasına bağladı.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma yapan sanık Fatih Koçak, Mersin'in Silifke ilçesinde buldukları tarihi eserleri Bilir'in sattığını söyledi. Bilir'in, Cinali'ye 'Reisim' diye hitap ettiğini aktaran Koçak, Bilir'le aralarında anlaşmazlık çıkınca Davultepe Jandarma Komutanlığı'na ihbarda bulunduğunu, ihbarın telefon görüşmelerinde mevcut olduğunu ifade etti. Koçak, "Remzi adında rütbeli bir şahıs ihbarı değerlendirmedi." iddiasında bulundu. Sanık Hüseyin Ten ise Ahmet Cinali'yi JİTEM'de üst düzey rütbede bir komutan olarak tanıdığını ifade etti. Cumhuriyet savcısı Mehmet Tamöz tarafından açılan davanın iddianamesinde, VKGB Hareketi Derneği Genel Başkanı Taner Ünal'ın da aralarında bulunduğu 19 dernek üyesi hakkında, 23 yıldan 57 yıla kadar hapis isteniyor. Mahkeme duruşmayı ileri bir tarihe ertelerken, aralarında Taner Ünal'ın da bulunduğu 9 kişiyi tahliye etti. Ahmet Cinali ve 5 sanığın tutuklu yargılanmasına ise devam edilecek.
Danıştay saldırısıyla gündeme gelmişti
VKGB'nin ismi, 17 Mayıs 2006'daki kanlı Danıştay saldırısı sonrası gündeme gelmişti. Danıştay'ı basarak hâkim Mustafa Yücel Özbilgin'i öldüren Alparslan Arslan'ın otomobilinde, dernek genel başkanı Taner Ünal'ın kartviziti bulunmuştu. Savcı da iddianamesinde çetenin Nisan 2006'da yani Danıştay saldırısından bir ay önce suç işlemek üzere harekete geçtiğine yer verdi. Derneğe yönelik 'Girdap Operasyonu'nda sanıkların bazı askerler, hâkimler, savcılar ile polislerle görüştükleri de ortaya çıkmıştı. İddianamede çete liderliğiyle suçlanan Taner Ünal'ın, "Danıştay saldırısının ardında Ümraniye soruşturmasında adı geçenler var." dediği öne sürülmüştü. Operasyon kapsamında sanıkların üstünde, ev ve işyerlerinde sekiz tabanca, dört av tüfeği ve bir el bombası, çok sayıda asker ve polis kimliğiyle basın kartları, Özel Kuvvetler Komutanlığı ve Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı ile jandarma giriş kartları bulunmuştu.
Çeteler, PKK'ya istihbarat sağlamış
Terör örgütü PKK'nın Siirt-Ankara seferini yapan Güney Ekspresi'ne bombalı sabotaj girişiminden çete bağlantısı çıktı. Trene bomba koyan teröristlerin, Siirt'te bulunan Osman Tatlı grubu ile ilişkili olduğu saptandı. Gruba dönük gerçekleştirilen 'Tatlı' kod adlı operasyonda çetenin PKK'lılara bilgi ve lojistik destek sağladığı tespit edildi. Operasyonda 10 kişi gözaltına alındı. 'Zorla senet imzalatmak, borç tahsil etmek, haraç almak, nitelikli yağma, uyuşturucu ve silah ticareti yapmak, adli mercileri yanıltmak' suçlamalarıyla hakim karşısına çıkan zanlılardan 8'i tutuklanarak cezaevine gönderildi. Soruşturması kapsamında PKK'ya yardım ve yataklıktan kaydı bulunan Yasin Ç. ile Alaattin T. adlı kişiler aranıyor. Zanlıların ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda ise terör örgütü PKK içerikli çok sayıda CD, uyuşturucu, bir adet silah ile çok sayıda senet ele geçirildi. Ankara'ya 300'ün üzerinde yolcu getiren Siirt-Ankara seferini yapan Güney Ekspresi'ne tahrip gücü yüksek bomba konulmuştu. Uzmanlarca etkisiz hale getirilen bombanın, cep telefonu çekmediği için patlatılamadığı ortaya çıkmıştı. Olayla ilgili I.K., İ.S., Ö.S. ve T.E. yakalanarak cezaevine gönderilmişti.
(Zaman)
Vatansever Kuvvetler Güç Birliği (VKGB) Hareketi Derneği Genel Başkanı Taner Ünal'ın da aralarında bulunduğu 34 kişinin davasına başlandı. 'Vatansever' Cinali'ye hakim sordu: Ajan mısın, jandarma elemanı mı?
Hakim sordu: Ajan mısın, jandarma mı?
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada aralarında Taner Ünal'ın da bulunduğu 9 sanık serbest bırakıldı. Mahkeme, VKGBH Başkan Yardımcısı Ahmet Cinali ile Konya Başkanı Vehbi Şanlı'nın da bulunduğu 6 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Duruşmada, sanıkların tarihî eser kaçakçılığı ve gasp olaylarıyla ilgili bağlantıları soruldu. Terör ve Organize Suçlara bakan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın sabahki bölümünde sanık Taner Ünal ile Ahmet Cinali savunma yaptı. Girdap Operasyonu'nda, Yargıtay Ceza Genel Kurulu Yazı İşleri Müdürü Murat Özdil adına dosya takip ettiği anlaşılan zanlılardan VKGBH Başkan Yardımcısı Ahmet Cinali ile Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Cinali, Mersin Silifke'de tarihî eser araştıran Yakup Bilir'in kaçırılarak zorla senet imzalattırıldığına ilişkin iddiaları reddetti. Söz konusu işlerin, VKGB ve derneğin başkanı Taner Ünal ile herhangi bir bağının bulunmadığını belirten Cinali'nin savunmasına tepki gösteren Mahkeme Başkanı, sanığa, "Sana ne ki bu işlere girdin. Giresun neresi Silifke neresi? Ne işin var?" dedi. Cinali, "Vatan millet uğruna bu işlere girdik." cevabını verince Başkan Karadeniz, sinirlenerek, "Sen ajan mısın? Jandarmanın elemanı mısın?" dedi. Cinali buna, "Ben devletin tüm birimlerinin adamıyım." karşılığını verdi.
İddiaları 'haksız ve mesnetsiz' olarak nitelendiren Taner Ünal da çıkar amaçlı suç örgütü kurmadığını, bu örgüt adına faaliyette bulunmadığını, dernek çatısı altında suç teşkil edecek herhangi bir şey yapmadığını öne sürdü. Vatanını, milletini, Atatürk'ü seven bir insan olduğunu savunan Ünal, 33 yıldır bu yönde araştırmalar yapıp yazılar yazdığını söyledi. Derneğin çıkardığı Türkeli dergisinde usulsüzlük yaptığı iddialarını da reddeden Ünal, Türk tarihi ve kültürüne ait 70 bin kitabın bulunduğu büyük bir arşivinin olduğunu ileri sürdü. Ünal, derneğin Nisan 2006'dan sonra hukuk dışı işlere dahil olduğu iddialarını da şöyle cevapladı: "Ben derin devletim, ben paşayım diyerek derneği etkilemek isteyenler oldu. Bunların bir kısmını uzaklaştırdık." Ünal, Dernek Genel Başkan yardımcılarından sanık Salih Zeki Balaban'ın telefon dinlemelerinde kendisine 'Komutanım' demesini, Balaban'ın eski bir asker olması, ayrıca kendi babasının ve dedesinin de asker kökenli olmasına bağladı.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma yapan sanık Fatih Koçak, Mersin'in Silifke ilçesinde buldukları tarihi eserleri Bilir'in sattığını söyledi. Bilir'in, Cinali'ye 'Reisim' diye hitap ettiğini aktaran Koçak, Bilir'le aralarında anlaşmazlık çıkınca Davultepe Jandarma Komutanlığı'na ihbarda bulunduğunu, ihbarın telefon görüşmelerinde mevcut olduğunu ifade etti. Koçak, "Remzi adında rütbeli bir şahıs ihbarı değerlendirmedi." iddiasında bulundu. Sanık Hüseyin Ten ise Ahmet Cinali'yi JİTEM'de üst düzey rütbede bir komutan olarak tanıdığını ifade etti. Cumhuriyet savcısı Mehmet Tamöz tarafından açılan davanın iddianamesinde, VKGB Hareketi Derneği Genel Başkanı Taner Ünal'ın da aralarında bulunduğu 19 dernek üyesi hakkında, 23 yıldan 57 yıla kadar hapis isteniyor. Mahkeme duruşmayı ileri bir tarihe ertelerken, aralarında Taner Ünal'ın da bulunduğu 9 kişiyi tahliye etti. Ahmet Cinali ve 5 sanığın tutuklu yargılanmasına ise devam edilecek.
Danıştay saldırısıyla gündeme gelmişti
VKGB'nin ismi, 17 Mayıs 2006'daki kanlı Danıştay saldırısı sonrası gündeme gelmişti. Danıştay'ı basarak hâkim Mustafa Yücel Özbilgin'i öldüren Alparslan Arslan'ın otomobilinde, dernek genel başkanı Taner Ünal'ın kartviziti bulunmuştu. Savcı da iddianamesinde çetenin Nisan 2006'da yani Danıştay saldırısından bir ay önce suç işlemek üzere harekete geçtiğine yer verdi. Derneğe yönelik 'Girdap Operasyonu'nda sanıkların bazı askerler, hâkimler, savcılar ile polislerle görüştükleri de ortaya çıkmıştı. İddianamede çete liderliğiyle suçlanan Taner Ünal'ın, "Danıştay saldırısının ardında Ümraniye soruşturmasında adı geçenler var." dediği öne sürülmüştü. Operasyon kapsamında sanıkların üstünde, ev ve işyerlerinde sekiz tabanca, dört av tüfeği ve bir el bombası, çok sayıda asker ve polis kimliğiyle basın kartları, Özel Kuvvetler Komutanlığı ve Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı ile jandarma giriş kartları bulunmuştu.
Çeteler, PKK'ya istihbarat sağlamış
Terör örgütü PKK'nın Siirt-Ankara seferini yapan Güney Ekspresi'ne bombalı sabotaj girişiminden çete bağlantısı çıktı. Trene bomba koyan teröristlerin, Siirt'te bulunan Osman Tatlı grubu ile ilişkili olduğu saptandı. Gruba dönük gerçekleştirilen 'Tatlı' kod adlı operasyonda çetenin PKK'lılara bilgi ve lojistik destek sağladığı tespit edildi. Operasyonda 10 kişi gözaltına alındı. 'Zorla senet imzalatmak, borç tahsil etmek, haraç almak, nitelikli yağma, uyuşturucu ve silah ticareti yapmak, adli mercileri yanıltmak' suçlamalarıyla hakim karşısına çıkan zanlılardan 8'i tutuklanarak cezaevine gönderildi. Soruşturması kapsamında PKK'ya yardım ve yataklıktan kaydı bulunan Yasin Ç. ile Alaattin T. adlı kişiler aranıyor. Zanlıların ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda ise terör örgütü PKK içerikli çok sayıda CD, uyuşturucu, bir adet silah ile çok sayıda senet ele geçirildi. Ankara'ya 300'ün üzerinde yolcu getiren Siirt-Ankara seferini yapan Güney Ekspresi'ne tahrip gücü yüksek bomba konulmuştu. Uzmanlarca etkisiz hale getirilen bombanın, cep telefonu çekmediği için patlatılamadığı ortaya çıkmıştı. Olayla ilgili I.K., İ.S., Ö.S. ve T.E. yakalanarak cezaevine gönderilmişti.
(Zaman)