Humik Asit Nedir?
Toprağın verimliliği, o toprağın bünyesindeki besin maddelerinin zenginliği ile ölçülür. Besin maddelerinin zenginliğini ise, o topraktaki organik maddenin miktarı belirler. Organik materyalin temel maddesi humustur.
Humus toprak üzerindeki bitkilerin yok olarak toprak altına geçmesi ve uzun yıllar beklemesiyle oluşur. Humus'un oluşması çok uzun bir evrim süreci gerekmektedir. Toprağın üst kademelerinde 10-30 cm aralığında bulunan ince bir tabakadır.
Humus'un ekolojik sistemde toprağın verimliliğini sürekli kılmaktadır. Humus içerisindeki bileşimlerin büyük bir kısmını ise humik asitler oluşturur. Humik asitler bitkilere ve toprağa doğal ve organik bir yolla yaşamsal besin maddeleri, vitamin ve iz elementleri sağlamanın en mükemmel yoludur.
Humik Asidin Kaynağı
Bitkisel ve hayvansal kalıntılar, sıcaklık, nem, basınç, oksidasyon ve özel jeolojik şartlar altında çeşitli kimyasal ve biyolojik reaksiyonlar geçirirler. Mikroorganizmaların biyolojik aktiviteleri sonucu bu reaksiyonlar hızlanır ve bu sürecin sonunda humik asidin kaynağı olan organik madde oluşur. Oluşumu milyonlarca yıl öncesi bitki ve hayvan kalıntılarının gerektirdiğinden tabiatta nadir olarak bulunur ve kalitesi bölgeden bölgeye değişiklik gösterir.
Organik maddenin yapı taşı olan Humik asitler toprakta, torf yataklarında, linyit katmanlarında, taze su kaynaklarında ve Leonardit madeninde bulunur. Bu kaynakların en önemlileri leonardit madenleridir. Leonardit, yüksek oranda humik asit, karbon, makro ve mikro besin elementleri içeren, kömür düzeyine ulaşmamış tamamen doğal organik bir maddedir. İçerdiği yüksek oranda humik asitlerden dolayı önemli bir ekonomik değere sahiptir. Leonarditte bulunan biyolojik aktivite diğer organik maddelere nazaran beş kat daha güçlüdür.
Leonardit içerisinde iki çeşit organik madde bulunur. Bunlar Humik asit ve Fluvik asittir. Humik Asit; Yüksek ph derecelerindeki suda veya alkalik özellikteki çözeltilerde çözünebilir. (Ph= 2'den küçük olan asidik özellikteki sularda çözünmez) Moleküler ağırlığı fazla olup uzun zincir molekül yapısındadır. Rengi koyu kahverengi ile siyah arasındadır. Fluvik Asit; Bütün pH derecelerindeki (asidik veya bazik) suda veya çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı düşük olup, kısa zincir molekül yapısındadır. Rengi açık sarı ile sarı-Kahverengi arasındadır.
Humik Asidin Etkileri
Sıkı ve sert bir yapıya sahip olan killi toprakların parçalanmasını sağlar. Bunun sonucu olarak;
• Toprak daha kolay işlenebilir hale gelir.
• Toprağın sıkışması önlenerek, daha iyi havalanmasını sağlar.
• Toprağın su geçirgenliği artar.
• Kumlu toprakların organik madde miktarını artırır ve daha sıkı bir yapıya sahip olmasını sağlar.
• Toprağın tüm katmanlarında sıcaklık değerlerini düzenler.
• Toprağın su tutma kapasitesini artırır. Buharlaşma ile su kayıplarını azaltarak toprak nemini korur. Böylece bitkinin kuraklığa karşı dayanıklılığı artar.
• Toprağın rengini koyulaştırdığı için güneş enerjisinden daha iyi yararlanmasını sağlar.
• Çok küçük toprak parçacıklarının birleşmesini sağlayarak, erozyonla meydana gelen toprak kayıplarını engeller.
• Topraktaki yararlı mikroorganizma faaliyetlerinin artmasını sağlar.
• Toprağın ph yapısını düzenler. Toprağı nötralize eder.
• Humik asitler topraktaki yüksek tuz oranını ve dolayısıyla tuzlanma sonucu ortaya çıkan toksitlenmeleri düşürme yeteneğine sahiptirler.
• Gübreleme sonrası meydana gelen aşırı tuz konsantrasyonları sonucu köklerin yanmasını azaltır ve önlerler.
• Topraktaki kireç içerisindeki karbondioksiti serbest duruma getirir.
• Toprakta karbonik aside dönüşen karbondioksit, bitki tarafından alınamayan bazı minarelerin çözünerek bitki tarafından alınabilmesini sağlar.
• Toprakta bulunan besin maddelerinin alımını artırır.
• Suda çok hızlı şekilde çözüp kolayca yıkanabilen besin maddelerinin, kök bölgesinde muhafaza edilmesini ve gerektiğinde bitki tarafından kullanılmasını sağlar. Böylece besin maddesi kayıplarını engellemiş olur.
• Özellikle nitrat yıkanmasını minimuma indirir.
• Toprakta yıkanan nitratın ekolojik olarak da zararları vardır. Çünkü yıkanan nitrat yer altı içme sularına karışabilmektedir.
• Toprağın iyon değişim kapasitesini artırarak daha fazla besin maddesi alımını sağlar.
• Topraktaki fosfor; K, Mg, Al ve Fe iyonları ile reaksiyona girerek, çözünemez duruma geçer ve bitki tarafından alınamaz. Humik asit bu bileşiklerin çözünerek alınabilir hale gelmesini sağlar.
• Humik asit biyokimyasal özelliği ile toprağın zararlı, kirletici ve zehirli maddelerden temizlenmesini sağlar.
• Toprakta mevcut olan kurşun, cıva, kadmiyum ve diğer zararlı ve radyoaktif elementlerin, endüstriyel atıkların, zehirlerin ve çevre için zararlı kimyasal maddelerin çözünebilir durumdan çözünemez duruma geçmelerini sağlar. Böylece, bunların bitki tarafından emilmelerini önler.
• Çözünemez hale gelen bu bileşiklerin zamanla dibe çökmesi sonucu toprak temizlenir.
• Bitki bünyesindeki vitamin miktarlarının artmasını sağlar.
• Ürünlerde erkencilik sağlar.
• Düzenli kullanım sonucunda verimde artışlar sağlanır.
HÜMİKASİT.ORG
Toprağın verimliliği, o toprağın bünyesindeki besin maddelerinin zenginliği ile ölçülür. Besin maddelerinin zenginliğini ise, o topraktaki organik maddenin miktarı belirler. Organik materyalin temel maddesi humustur.
Humus toprak üzerindeki bitkilerin yok olarak toprak altına geçmesi ve uzun yıllar beklemesiyle oluşur. Humus'un oluşması çok uzun bir evrim süreci gerekmektedir. Toprağın üst kademelerinde 10-30 cm aralığında bulunan ince bir tabakadır.
Humus'un ekolojik sistemde toprağın verimliliğini sürekli kılmaktadır. Humus içerisindeki bileşimlerin büyük bir kısmını ise humik asitler oluşturur. Humik asitler bitkilere ve toprağa doğal ve organik bir yolla yaşamsal besin maddeleri, vitamin ve iz elementleri sağlamanın en mükemmel yoludur.
Humik Asidin Kaynağı
Bitkisel ve hayvansal kalıntılar, sıcaklık, nem, basınç, oksidasyon ve özel jeolojik şartlar altında çeşitli kimyasal ve biyolojik reaksiyonlar geçirirler. Mikroorganizmaların biyolojik aktiviteleri sonucu bu reaksiyonlar hızlanır ve bu sürecin sonunda humik asidin kaynağı olan organik madde oluşur. Oluşumu milyonlarca yıl öncesi bitki ve hayvan kalıntılarının gerektirdiğinden tabiatta nadir olarak bulunur ve kalitesi bölgeden bölgeye değişiklik gösterir.
Organik maddenin yapı taşı olan Humik asitler toprakta, torf yataklarında, linyit katmanlarında, taze su kaynaklarında ve Leonardit madeninde bulunur. Bu kaynakların en önemlileri leonardit madenleridir. Leonardit, yüksek oranda humik asit, karbon, makro ve mikro besin elementleri içeren, kömür düzeyine ulaşmamış tamamen doğal organik bir maddedir. İçerdiği yüksek oranda humik asitlerden dolayı önemli bir ekonomik değere sahiptir. Leonarditte bulunan biyolojik aktivite diğer organik maddelere nazaran beş kat daha güçlüdür.
Leonardit içerisinde iki çeşit organik madde bulunur. Bunlar Humik asit ve Fluvik asittir. Humik Asit; Yüksek ph derecelerindeki suda veya alkalik özellikteki çözeltilerde çözünebilir. (Ph= 2'den küçük olan asidik özellikteki sularda çözünmez) Moleküler ağırlığı fazla olup uzun zincir molekül yapısındadır. Rengi koyu kahverengi ile siyah arasındadır. Fluvik Asit; Bütün pH derecelerindeki (asidik veya bazik) suda veya çözeltilerde çözünebilir. Moleküler ağırlığı düşük olup, kısa zincir molekül yapısındadır. Rengi açık sarı ile sarı-Kahverengi arasındadır.
Humik Asidin Etkileri
Sıkı ve sert bir yapıya sahip olan killi toprakların parçalanmasını sağlar. Bunun sonucu olarak;
• Toprak daha kolay işlenebilir hale gelir.
• Toprağın sıkışması önlenerek, daha iyi havalanmasını sağlar.
• Toprağın su geçirgenliği artar.
• Kumlu toprakların organik madde miktarını artırır ve daha sıkı bir yapıya sahip olmasını sağlar.
• Toprağın tüm katmanlarında sıcaklık değerlerini düzenler.
• Toprağın su tutma kapasitesini artırır. Buharlaşma ile su kayıplarını azaltarak toprak nemini korur. Böylece bitkinin kuraklığa karşı dayanıklılığı artar.
• Toprağın rengini koyulaştırdığı için güneş enerjisinden daha iyi yararlanmasını sağlar.
• Çok küçük toprak parçacıklarının birleşmesini sağlayarak, erozyonla meydana gelen toprak kayıplarını engeller.
• Topraktaki yararlı mikroorganizma faaliyetlerinin artmasını sağlar.
• Toprağın ph yapısını düzenler. Toprağı nötralize eder.
• Humik asitler topraktaki yüksek tuz oranını ve dolayısıyla tuzlanma sonucu ortaya çıkan toksitlenmeleri düşürme yeteneğine sahiptirler.
• Gübreleme sonrası meydana gelen aşırı tuz konsantrasyonları sonucu köklerin yanmasını azaltır ve önlerler.
• Topraktaki kireç içerisindeki karbondioksiti serbest duruma getirir.
• Toprakta karbonik aside dönüşen karbondioksit, bitki tarafından alınamayan bazı minarelerin çözünerek bitki tarafından alınabilmesini sağlar.
• Toprakta bulunan besin maddelerinin alımını artırır.
• Suda çok hızlı şekilde çözüp kolayca yıkanabilen besin maddelerinin, kök bölgesinde muhafaza edilmesini ve gerektiğinde bitki tarafından kullanılmasını sağlar. Böylece besin maddesi kayıplarını engellemiş olur.
• Özellikle nitrat yıkanmasını minimuma indirir.
• Toprakta yıkanan nitratın ekolojik olarak da zararları vardır. Çünkü yıkanan nitrat yer altı içme sularına karışabilmektedir.
• Toprağın iyon değişim kapasitesini artırarak daha fazla besin maddesi alımını sağlar.
• Topraktaki fosfor; K, Mg, Al ve Fe iyonları ile reaksiyona girerek, çözünemez duruma geçer ve bitki tarafından alınamaz. Humik asit bu bileşiklerin çözünerek alınabilir hale gelmesini sağlar.
• Humik asit biyokimyasal özelliği ile toprağın zararlı, kirletici ve zehirli maddelerden temizlenmesini sağlar.
• Toprakta mevcut olan kurşun, cıva, kadmiyum ve diğer zararlı ve radyoaktif elementlerin, endüstriyel atıkların, zehirlerin ve çevre için zararlı kimyasal maddelerin çözünebilir durumdan çözünemez duruma geçmelerini sağlar. Böylece, bunların bitki tarafından emilmelerini önler.
• Çözünemez hale gelen bu bileşiklerin zamanla dibe çökmesi sonucu toprak temizlenir.
• Bitki bünyesindeki vitamin miktarlarının artmasını sağlar.
• Ürünlerde erkencilik sağlar.
• Düzenli kullanım sonucunda verimde artışlar sağlanır.
HÜMİKASİT.ORG