muratcolez
New member
- Katılım
- 28 Nis 2007
- Mesajlar
- 9,287
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Gittin

gittin..
cılız bir avuntu kucakladı beni
yakası bağrı açık hüzünler
ilk kez bu kadar içten
gözlerim kurudu ıslanmaktan
ağarmış saçlarıma örttüm kendimi
zaten yaşlanmıştık beklemekten..
gittin...
kelebekler göçtü gözbebeğimden
kederin gürlemesiyle birden;
kınsız ve zamansız bir rüzgar tıklattı camı
ben bir kuş sandım bakmadan
bir gerilla vuruldu dağın birinde
usulca öptüm alnını
kara gözlerine sormadan
gittin..
bir şarkı duyuldu
hüzzam makamında
açıldı nakaratı
nicedir vuslat arayan dudaklarımızdan
hüzünlü şehirler göçtü yüzümden ilkin
sabırlı ve ağlamaklı bir aşık sonra
görmeden baktığım tüm güller soldu
yurt arayan bir piç gibi gidemedim şiirden
gittin..
bir halk küstü bana
ben bir halka hibe ettim yüzümü
bir iki sözcük
yırtık bir lif
üç beş kitap
kendi ekseninde devinen çapsız bir hüzün
aksayan bir ayak
içimde yıkılmaya terk ettiğim şehirden
bir çocuk çıkıp gitti
yaralı ayağını sürükleyerek
sürgülenmemiş tek kapıdan..
(yemin ederim
ayağım çok ağrımasaydı -tam burada-
lafını bile etmezdim)
gittin..
yoksulluğum arttı
ağladım
tanıdık bir telaş sardı beni
yalnızlığın bayrağını çektim göndere
ki zaten yorgunduk beklemekten
ikircikli adımlarım huylandırdı önce
nedensiz sorular çoğalıp çarptı yüzüme
nadasa bıraktığım ömrümde yittim kendimi
uzadıkça uzadı kabuslu gece
gittin..
büyüyemeyen bir aşkı bitirerek
-ondan huseyni makamında seğirir gözlerim-
bütün servetimi yitirdim;
yani o iri ve kara gözlerin
renkli elbisen
şehla bakışların
kimsenin bilmediği tek adresim
Hasan Tan
Sen Bana Bakma, Ben Senin Baktığın yerde OLurum....