Gidin lan işinize

TuğяuL

Banned
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,259
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Ne gülüyorsun bu anlattığım senin hikayen!
Bir önceki Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer ne yaptı, biliyor musunuz? Gazi, Fırat, Erciyes, Cumhuriyet ve Trakya üniversitelerinde, seçim sonuçlarını ve YÖK’ün yaptığı ‘sıralama’yı es geçerek, kendi ideolojik cemaatinden kişileri rektör olarak atadı.

Kimse itiraz etmedi.

Bağımsız bir kurul olduğunu öne süren ÜAK sustu.

Sendikalar oralı olmadı.

Hep şahane, hep mükemmel, hep ‘hayran olunası’ tepkiler veren solcu lider ağzını açmadı.

Sağa sola çemkirmekten başka marifeti olmayan kalem sahipleri derin bir sessizliğe büründü.

Sezer bunu hep yapıyordu...

Süleyman Demirel Üniversitesi’nde de aynını yapmıştı.

Seçimde ikinci ve üçüncü gelen kişiyi değil, ‘toplist’te adı dahi olmayan birini rektör olarak atamıştı. Üstelik, o ‘biri’nin oy oranı yüzde 10 bile değildi. Siyasette olsaydı, baraj altında kalacaktı.

Kimse itiraz etmedi.

Sosyalist solcularımız sustu.

Bağımsız bir kurul olduğunu öne süren ÜAK kılını dahi kıpırdatmadı.

Hep şahane, hep mükemmel, hep hayran olunası tepkiler veren solcu lider yine ağzını açmadı.

Kadrolu ‘Baykal yalakaları’ yine derin bir sessizliğe büründü.

Sezer dur durak bilmiyordu...

Kocaeli’nde, Kahramanmaraş’ta, Malatya’da... Daha birçok yerde, liste birincilerini değil, ‘yakınlık’ derecesi yüksek adayları rektör olarak atadı.

Mesela, hem liste birincisi olan, hem de ‘güvenilirlik’ sorunu bulunmayan (üstelik YÖK’ten icazetli) eski rektör Prof. Rıza Ayhan’ı değil, kendi ideolojik cemaatine yakın bir ismi, muhtemelen daha da ‘güvenilir’ bulduğu Prof. Kadri Yamaç’ı tercih etti.

Üstelik, bu tercihinde duygusal davranmıştı.

Prof. Rıza Ayhan, çünkü, rektörlüğü döneminde, Yükseköğretim Yasa Taslağı çalışmalarında hükümetle diyalog kurulması gerektiğini söylemiş, bazı laik yürekleri ağızlara getirmişti.

Sizin anlayacağınız, bir ‘cezalandırma’ sözkonusuydu.

Buna da kimse itiraz etmedi.

Elbette, yasalar gereği seçme yetkisini kullanan kişinin, yani Cumhurbaşkanı’nın, ‘demokratik teamüllere’ uyması gerekmiyordu. İsterse, en az oyu alan kişiyi rektör olarak atayabilirdi. Tamamen ‘seçicinin keyfine’ kalmış bir durumdu.

Fakat, seçicinin keyfi, bazen ‘ilginç durumları’ da ortaya çıkarıyordu.

Ne gibi?

İnönü Üniversitesi rektörü Prof. Fatih Hilmioğlu’nun ikinci kez atanması gibi...

Hilmioğlu kim mi?

Hilmioğlu, Ergenekon’dan dolayı tutuklu bulunan bazı kişilerin düzenlediği ‘Kıbrıs mitingine’ üniversite kesesinden öğrenci taşımış, AB sürecini ‘ihanet’ sayan, yönettiği üniversitenin senatosuna sık sık ‘darbeleri meşrulaştırıcı’ kararlar aldıran bir kişidir.

Üstelik, yolsuzluk dosyası YÖK’te beklemektedir.

Şimdi...

Sezer’e sessiz kalanlar, İstanbul Üniversitesi’ndeki rektörlük seçimini bahane ederek, ‘atama usulüne’ (ve tabii Cumhurbaşkanı Gül’e) itiraz ediyorlar...

İyi de, ‘itirazcı’ sıfatını hak etmek için bugüne kadar ne yaptınız?

Hangi demokratik yararı gözettiniz?

Hangi ‘ulusalcı laikçi cemaatçiliğe’ karşı çıktınız?

Sezer’in yöntemi ‘demokratik’ olacak, bu yöntemi daha makul çizgilere çeken ve ‘rektör atama yetkisini benden alın, böyle olmuyor’ diyen Gül’ün yöntemi ‘antidemokratik’ sayılacak...

Öyle mi?

Bunlara verilebilecek en güzel cevap şu:

Gidin lan işinize...

Derdinizi bu harikulade sistemin mucidi Kenan Evren’e... Kenan Evren’in yaptığı anayasayı (dolayısıyla atama sistemini) değiştirtmemek için ölümüne mücadele veren ‘şahane’ önderiniz Deniz Baykal’a anlatın...



Ahmet KEKEÇ
 
Kadrolu Baykal Yalakaları hım tuttum bu lafı tam oturmuş
 
Ahmet necdet Sezer sadece üniversitelerin bilim yuvasından siyasi kamplara dönüşmesini engellemiş,Takkeci tayfasından torpilli profların rektör olmasına göz yummamıştır.
 
çok güzel anlatışsın beynine sağlık fakat kardeşş bunlar mart kedisi biraz açayım mart kedileri hem s...r hem barır anladın
 
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nda, ''kısmi statüde görev yapan profesör ve doçentlerin rektör, dekan, enstitü, yüksekokul müdürü ve bölüm başkanı olamayacakları ve bunların yardımcılıklarına seçilemeyeceklerinin'' öngörüldüğü hatırlatılan kararda, kamu hizmetlerinin, devamlı şekilde görev yapan memurlar ve diğer kamu görevlileri tarafından yerine getirilmesi gerektiğinin açık olduğu kaydedildi.

''Cumhurbaşkanının, geniş takdir yetkisi bulunmakla birlikte, zincir işlemler sonucu belirlenerek kendisine sunulan üç rektör adayından birini atama hususunda bağlı olduğu, üç adayın belirlenmesi aşamasındaki hukuka aykırılığın Cumhurbaşkanının nihai atama işlemini de sakatlayacağı ve bu anlamda hazırlayıcı zincir işlemler esnasında Kanun'un belirlediği usul ve esaslara uyulmadan tespit edilen adaylar arasından Cumhurbaşkanınca seçilerek yapılan atama işlemini de hukuka aykırı kılacağı kuşkusuzdur.
Bu durumda, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 36. maddesinde kısmi statüde görev yapan profesör ve doçentlerin rektör, dekan, enstitü, yüksekokul müdürü ve bölüm başkanı olamayacakları ve bunların yardımcılıklarına seçilemeyecekleri hükmü karşısında, Dokuz Eylül Üniversitesi rektörlük görevine atandığı tarih itibariyle kısmi statüde görev yaptığı hususunda tartışma bulunmayan Prof. Dr. Mehmet Füzün'un Dokuz Eylül Üniversitesi rektörlük görevine atanmasına ilişkin işlemde mevzuata uyarlık görülmemiştir.''
 
güzel yazı gerçekten ama Gül'ün yaptığı atamanın durdurulmasının sebebini AntidepresaN yazmış.

olayı bu kadar büyütmeye gerek yok.

bildiğim kadarıyla atamayı yine Gül yapacak. :D
 
Arkadaşlar siz yazıyı nerenzile okuyorsunuz önce onu söyleyin.

Siz okuduğunuzuda anlamaktan acizsiniz

Yukardaki yazıda İzmirdeki rektör atamasından ve atamadaki usul hatasından bahsetmiyor.

Şimdi...

Sezer’e sessiz kalanlar, İstanbul Üniversitesi’ndeki rektörlük seçimini bahane ederek, ‘atama usulüne’ (ve tabii Cumhurbaşkanı Gül’e) itiraz ediyorlar...

kısaca İstanbul Üniversitesinde yapılan seçimde 16 oy farkla kazanan adayın atanmasının yapılması için baskı yapmaya çalışıyorlar.
 
A.N.Sezer'in ne kadar adil oldugunu
biliyoruz canim.. Hic oy almamis, 1 oy almis, listede olmayip
kardesi vatandasliktan atilmis insanlari ozellikle
istetip rektor yapan A.N. Sezer'in neyini savunuyorsunuz?
Bu ulkede hukuk ezilen cogunluga ve onun temsilcilerine isler..
 
A.N.Sezer'in ne kadar adil oldugunu
biliyoruz canim.. Hic oy almamis, 1 oy almis, listede olmayip
kardesi vatandasliktan atilmis insanlari ozellikle
istetip rektor yapan A.N. Sezer'in neyini savunuyorsunuz?
Bu ulkede hukuk ezilen cogunluga ve onun temsilcilerine isler..

Utanmasa affettiği terörsitleri bile rektör atayacaktı bu Sezer
 
peki bay bilmiş(yazıyı yazana ve destekleyenlere soruyorum) kürdistan diye bir devlet var mı?.. benim bildiğim yok peki olmayan bir ülkenin tvsini nasıl olurda köşke çıkarır sizin cumhurbaşkanınız?.. gül kürdistan tv nin köşke gelmesine izin vererek kürdistanı tanıdığını göstermiştir... o yüzden ona kesinlikle cumhurbaşkanım demiyeceğim!.. son bombası bu olduğu için bunu yazdım...
 
peki bay bilmiş(yazıyı yazana ve destekleyenlere soruyorum) kürdistan diye bir devlet var mı?.. benim bildiğim yok peki olmayan bir ülkenin tvsini nasıl olurda köşke çıkarır sizin cumhurbaşkanınız?.. gül kürdistan tv nin köşke gelmesine izin vererek kürdistanı tanıdığını göstermiştir... o yüzden ona kesinlikle cumhurbaşkanım demiyeceğim!.. son bombası bu olduğu için bunu yazdım...

Sezerin affettiği200 den fazla PKK lı terörste karşılık Adam gibi adam olan Cumhurbaşkanımız A.GÜL e sırf Kürdistan yazan bir TV yazdı diye çamur atmaya kalkışanların elini kırarız :)

kendinize daha geçer bahaneler bulun komik olmayın
 
ne dersek diyelim ip kimin elinde akp bitmiştir sırası gelen istediğini atıyor buna yapcak bişey yok.dun sezer bugun gül.
 
Sezerin affettiği200 den fazla PKK lı terörste karşılık Adam gibi adam olan Cumhurbaşkanımız A.GÜL e sırf Kürdistan yazan bir TV yazdı diye çamur atmaya kalkışanların elini kırarız :)

kendinize daha geçer bahaneler bulun komik olmayın

gel kır... çamur diosun aç haberleri oku... yazan mazan... türk milletini ağlatanı adam yerine koydumu koydu... sezer yanlış yapan türk vatandaşlarına 1 şans daha verdi... peki gül ne yaptı? 1000lerce müslümanın katili amerikada gitti ezik ezik oturdu... pkk için kandırılan cahillerin başından olan kişileri ziyarete gitti... pkk nın destekçisi tv ye güzellik yaptı... komik olan kim belli oluo... pkk falan fıstık... peki avatarın ne olcak? sen şimdi farklımı oluosun? o siyasi sen dini?
komik çocuktan sert çocuğa sevgilerle!...
 
Arkadaşlar siz yazıyı nerenzile okuyorsunuz önce onu söyleyin.

Siz okuduğunuzuda anlamaktan acizsiniz

Yukardaki yazıda İzmirdeki rektör atamasından ve atamadaki usul hatasından bahsetmiyor.



kısaca İstanbul Üniversitesinde yapılan seçimde 16 oy farkla kazanan adayın atanmasının yapılması için baskı yapmaya çalışıyorlar.

1 yazıya yorum yapabilmek için öce yazıyı okumak gerekiyor

dememki arkadaşlar yazıyı okumadan bodoslamasına dalmışlar tabi faka da basmışlar

2. Yok eğer yazıyı okuyuta okuduklarını anlama problemi varsaki bu daha büyük bir problem

o arkadaşları acilen halk eğitim müdürlüklerinin açtığı okuma yazma kursuna gitmelerini tavsiye ederim

:)
 
Başlığa bak seviyesini ölç -1500 :saskin
 
A.Necdet sezer nasıl 1 ao alanları hatta Liste de olmayanları sırf CHP li diye atadıysa

A.GÜL de A.N.Sezer gibi yapmasa da en azında Önüne gelen listeden hangisini isterse atayacaktır

Bunu eleştirmek için çok geç kaldınız

tren kaçtı
 
A.GÜL ün takdiri dir istediğini atar
 
Arkadaşlar siz yazıyı nerenzile okuyorsunuz önce onu söyleyin.

Siz okuduğunuzuda anlamaktan acizsiniz

Yukardaki yazıda İzmirdeki rektör atamasından ve atamadaki usul hatasından bahsetmiyor.



kısaca İstanbul Üniversitesinde yapılan seçimde 16 oy farkla kazanan adayın atanmasının yapılması için baskı yapmaya çalışıyorlar.


malcolmx, yazıları neremle okuduğumu anlamayacak kadar kıt olduğunu düşünmüyorum..En azından cümle kurup konu açabiliyorsun.

Bülent Arınç insanların dindarlığı ölçüyordu buradaki bazı arkadaşlarda bizim kapasitemizi ölçmeye çalışıyorlar..Sizlerle kapasite yarışına girecek değilim !

Konuya Ankara Bölge İdare Mahkemesinin DEÜ hakkındaki kararından alıntı yaptım..Sizin gibiler gerekçeli kararları okumaz ya..Okuyunda anlayabiliyorsanız birşeyler öğrenin diye..Yök’ün gönderdiği ilk üç adaydan cumhurbaşkanı istediğini atar..Bunu sorgulayamayız çünkü cumhurbaşkanına böyle bir hak verilmiş..Ancak yazarın yazdığı ve Ahmet Necdet Sezer'in atadığı kişilerde hukuki başka sorun varsa(mesela benim mesajımdaki gerekçeli karar gibi) ve mahkemeye başvurulduysa kararı mahkeme verir..Ama tekrar ediyorum ben 500 oy aldım diğeri 100 oy aldı bu demokratik değil diye cumhurbaşkanını eleştiremeyiz..

İstanbul Üniversitesine gelince..En fazla oy alan aday yök tarafından ikinci sırada sunuldu..Ama burada mesela bu değil birinci olarak sunulan aday Tayyip Erdoğan’nın aile doktoru..Şimdi cumhurbaşkanı bu kişiyi atayabilir..Buna da bir şey diyemeyiz..Ancak ben herkesin cumhurbaşkanıyım diyip bugüne kadar köşke gelen kararların %99 unu kabul eden cumhurbaşkanı bu atamayıda yaparsa tarafsızlığı ciddi şekilde sorgulanmayacak mı?Tabi sizin sorgulayacağınızı düşünmemekle birlikte elinizi vicdanınıza koymanızı temenni ederim.
 
Rektörlük tartışması
Prof. Mehmet Füzün, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül kendisini rektör atar atamaz, hemen, 6 Ağustos'ta YÖK'e, "devamlı statüye geçme" başvurusu yaptı. Yürütme Kurulu, bu başvuruyu ancak 3 Eylül'de inceleyerek karara bağladı. Bununla beraber, Mehmet Füzün, 6 Ağustos'ta kısmi statüden, devamlı statüye geçmiş gibi gösterildi; bir başka ifadeyle geriye dönük bir işlem gerçekleştirildi. İşte, Ankara 15. İdare Mahkemesi, bu noktaya parmak basıyor ve Mehmet Füzün'ün sakat bir idari işlem sonucu rektör olduğunu belirtiyor.
Ama:
1) Anayasanın 105. maddesine göre, "Cumhurbaşkanının re'sen imzaladığı kararlar ve emirler aleyhine, Anayasa Mahkemesi dahil yargı merciine başvurulamaz." Bu durumda Ankara 15. İdare Mahkemesi anayasaya aykırı hareket etmiş olmuyor mu?
2) Uygulamada, ancak rektörlüğe atanması kesinleştikten sonra, söz konusu şahıs, kısmi statüden, devamlı statüye geçme talebinde bulunuyor. Herhalde, muayenehane sahibi bir doktorun, rektör olarak atanmadan, işyerini kapaması beklenemez; öyle değil mi?
3) Rektör atanmak için, tam gün gerekli değil; hatta emekli profesörler dahi bu göreve gelebiliyor. Sözgelimi, Prof. Ömer Şarlak, emekli olduğu halde, İnönü Üniversitesi rektörü yapılmıştı.
4) Rektörlüğe atanır atanmaz, YÖK'e, devamlı statüye geçme başvurusunda bulunmasına rağmen, Yürütme Kurulu'nun bir ihmali neticesi, Füzün'ün başvurusu, ancak 3 Eylül'de değerlendirilmiş. Bu gecikmenin, Mehmet Füzün'e fatura edilmesi doğru mu?
Ufak bir hatırlatma:
Halen İstanbul Üniversitesi rektör adayları arasında adı geçen Prof. Ali Akyüz de, kısmi statüde. Rektör seçilirse, göreve geldiğinin ilk gününde tam zamanlı statüye geçmek için müracaat edecek.


http://www.sabah.com.tr/haber,8B156B65BC8640C3A3AA3A4EB352C6B7.html
 
Geri
Üst