Futbolda teknolojiye şiddetle karşı olan FIFA Başkanı Sepp Blatter, 2010 Dünya Kupasında Frank Lampardın Almanyaya karşı attığı golün sayılmaması sonucu gol çizgisi teknolojisi çalışmaları için onay vermişti.
Blatterin geri adım atması üzerine, 8 ayrı şirketin geliştirdiği sistemler, bağımsız bir kuruluş tarafından geçen yılın eylül ve aralık ayları arasında test edildi. Futbolun kural koyucu organı Uluslararası Futbol Birliği Kurulu, bu ay içinde İngilterede yaptığı toplantıda test sonuçlarını inceledi. Buna göre Hawk-Eye ve GoalRef şirketleri ikinci etap için 2 temmuza kadar çalışmalarına devam edecek.
İki şirketten Hawk-Eye, futbol sahası çevresine yerleştirmiş 18-20 kameradan alınan görüntülerin, bir bilgisayar programı tarafından analiz edilerek, çok kısa bir süre içinde radyo vericisi aracılığıyla hakeme iletilmesini sağlıyor. Hali hazırda tenis maçlarında da kullanılan sistemin şansı daha fazla gözüküyor.
Diğer şirket olan GoalRef , topun içine yerleştirilen çip ve kale alanı içerisine yerleştirilen sensörler yardımıyla çalışacak. Topun kale çizgisini geçmesi durumunda bir saniye içerisinde hakeme sesli ve titreşimli uyarı gönderecek.
Söz konusu teknolojiyi kullanmaya en hevesli ülke olan İngiltere, 2012-13 sezonundan itibaren Premier Ligde teknolojiyi kullanmayı amaçlıyor. FIFA da, 2014 Dünya Kupasında gol çizgisi teknolojisini kullanmaya sıcak bakıyor. Yaklaşık stad başına 200 bin avro maliyeti olacak sistemden, şirketlerin beklediği kar (eğer başlıca ligler kabul ederse) 100 milyon avro. Hakemin sadece topun çizgiyi geçmesi yönündeki kararını kesin belirlemek için harcanan paraya bakılırsa, bir hakemin değeri en az 10 milyon avro eder gibi.