- Katılım
- 11 Mar 2008
- Mesajlar
- 20,694
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Evet ha bire yazanlar
Sizin tuttuğunuz takım acaba ne kadar temiz
Onuda merak ettinizmi
Sizin tuttuğunuz takım acaba ne kadar temiz
Onuda merak ettinizmi
Fenerbahçe Hakkında Şike Soruşturması
- Konbuyu başlatan gezegen64
- Başlangıç tarihi
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Olaylara bir taraftar olarak değil, mümkün olduğu kadar objektif bakabilmemiz lazım.
Bu sadece Fenerbahçe taraftarı için değil tüm takım taraftarları için geçerli.
Takımını ne olursa olsun haklı çıkarmaya çalışmak yanlış.
Ama daha olaylar yargı sürecinde iken Fenerbahçe'yi suçlu ilan edenlerde yanlış yapıyor.
Bu sadece Fenerbahçe taraftarı için değil tüm takım taraftarları için geçerli.
Takımını ne olursa olsun haklı çıkarmaya çalışmak yanlış.
Ama daha olaylar yargı sürecinde iken Fenerbahçe'yi suçlu ilan edenlerde yanlış yapıyor.
- Katılım
- 11 Mar 2008
- Mesajlar
- 20,694
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
'Şike'de 15 tutuklama
Şike soruşturması kapsamında mahkemeye sevk edilen 20 kişiden 15’i tutuklandı, 5 kişi serbest bırakıldı
Futbolda şike soruşturması kapsamında sevk edildikleri mahkeme tarafından tutuklanan 15 kişi arasında Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçeli Yönetici İlhan Ekşioğlu, Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz, Eskişehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun ve eski futbolcu Cemil Turan da bulunuyor.
TUTUKLANANLAR
15 kişi mahkemeye sevk edildi
Foto galeri için tıklayın
Şekip Mosturoğlu
İlhan Ekşioğlu
Mecnun Odyakmaz
Bülent Uygun
Ümit Karan
Korcan Çelikay
Cemil Turan
Ali Kıratlı
Bülent İşcen
Tamer Yelkovan
Sami Dinç
Yusuf Tarçınlı
Abdullah Başok
Ahmet Çelebi
Mehmet Yenice
SERBEST BIRAKILANLAR
Yavuz Ağırgöl
Doğan Ercan
Mehmet Şen
Erdem Konyar
Cengiz Demirel
DÜN SERBEST BIRAKILANLAR
Sezer Öztürk
Emmanuel Emenike
Mahmut Boz
Tuğrul Çağrı Özer
Mustafa Efe
MOSTUROĞLU RAHATSIZLANDI
Strese bağlı olarak tansiyonunun yükseldiği öğrenilen Mosturoğlu'na adliyeye gelen sağlık görevlileri müdahale etti.
Şike soruşturması kapsamında tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk edilen Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, adliyenin nezarethanesinde rahatsızlandı. Görevlilerin haber vermesi üzerine adliyeye ambulans geldi. Sağlık görevlileri, Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'na müdahale etmek için saat 01.30 sularında adliyeye giriş yaptı. Bu sırada çevik kuvvet ekipleri de adliye içinde geniş güvenlik önlemi aldı. 20 dakika içeride kalan sağlık görevlileri, saat 01.50 sıralarında adliyeden ayrıldı. Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'nun strese bağlı olarak tansiyonunun yükseldiği öğrenildi. Mosturoğlu'nun hakime ifade verdikten sonra nezarethanede beklediği sırada rahatsızlandığı belirtildi.
NÖBETÇİ MAHKEME SORGULADI
Soruşturma kapsamında 20 kişi tutuklanma istemiyle dün akşam saatlerinde nöbetçi mahkemeye sevkedildi. Emenike ve Sezer Öztürk’ün de aralarında olduğu 5 futbolcu dün akşam serbest bırakıldı.
Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilen 25 kişi, soruşturmayı yürüten özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk ve adliyede görevli diğer savcılarca sorgulandı. Avukat olmaları nedeniyle emniyette ifadeleri alınmayan Mosturoğlu ve Dinç’in ifadesini soruşturma savcısı Mehmet Berk aldı. Zaman zaman ara verilen Şekip Mosturoğlu’nun ifadesi yaklaşık 4 saat sürdü.
Adımızı çıkardılar
Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilen şüpheliler, Çırağan Caddesi’ndeki bahçe kapısında indirilerek savcı ve hakimlerin kullandığı girişten adliye binasına alındı. Yoğun güvenlik önlemleri altında adliyeye girişleri sağlanan şüphelilerden Bülent Uygun, basın mensuplarına yönelik olarak “Adımızı çıkardılar, adımızı” diye seslendi. Şüpheliler soruları yanıtsız bırakırken Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz, “Az kaldı herşey belli olacak. Hepsinden temizleneceğiz” diye konuştu.
7 kişi daha önceden tutuklanmıştı
Şike soruşturması kapsamında daha önce mahkemeye sevk edilen 18 kişiden aralarında Olgun Peker’in de bulunduğu 7’si “haksız çıkar elde etmek amaçlı örgüt kurmak ” tutuklanırken, 11 kişi serbest bırakılmıştı. Serbest bırakılanlar arasında Eskişehirsporlu Futbolcu Mehmet Yıldız ve Adanaspor Teknik Direktörü Levent Eriş de vardı.
KADIN KONGRE ÜYELERİNDEN DESTEK
‘Fenerbahçe 300’le 500’le uğraşmaz’
Fenerbahçe Spor Kulübü Kadın Kongre Üyeleri Çalışma Komitesi’nden bir grup kadın, destek için adliye önüne geldi. Basın mensuplarına açıklama yapan Gönül Çayla, Fenerbahçe’nin sadece spor alanında değil aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri açısından da önde giden bir kulüp olduğunu söyledi. Şüphelilere yöneltilen suçlamalara inanmadıklarını, yanlarında olduklarını ifade etmek için adliyeye geldiklerini belirten Çayla, “Fenerbahçe kesinlikle, 300, 400, 500 dolarla iş görecek kadar basit işlerle uğraşmaz. İnanamıyoruz. Çok üzgünüz. Şampiyonluğumuza leke sürmek istiyorlar. Alın teriyle alınmış bu kupamıza leke sürülmesine müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Şike soruşturması kapsamında mahkemeye sevk edilen 20 kişiden 15’i tutuklandı, 5 kişi serbest bırakıldı
Futbolda şike soruşturması kapsamında sevk edildikleri mahkeme tarafından tutuklanan 15 kişi arasında Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçeli Yönetici İlhan Ekşioğlu, Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz, Eskişehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun ve eski futbolcu Cemil Turan da bulunuyor.
TUTUKLANANLAR
15 kişi mahkemeye sevk edildi
Foto galeri için tıklayın
Şekip Mosturoğlu
İlhan Ekşioğlu
Mecnun Odyakmaz
Bülent Uygun
Ümit Karan
Korcan Çelikay
Cemil Turan
Ali Kıratlı
Bülent İşcen
Tamer Yelkovan
Sami Dinç
Yusuf Tarçınlı
Abdullah Başok
Ahmet Çelebi
Mehmet Yenice
SERBEST BIRAKILANLAR
Yavuz Ağırgöl
Doğan Ercan
Mehmet Şen
Erdem Konyar
Cengiz Demirel
DÜN SERBEST BIRAKILANLAR
Sezer Öztürk
Emmanuel Emenike
Mahmut Boz
Tuğrul Çağrı Özer
Mustafa Efe
MOSTUROĞLU RAHATSIZLANDI
Strese bağlı olarak tansiyonunun yükseldiği öğrenilen Mosturoğlu'na adliyeye gelen sağlık görevlileri müdahale etti.
Şike soruşturması kapsamında tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk edilen Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, adliyenin nezarethanesinde rahatsızlandı. Görevlilerin haber vermesi üzerine adliyeye ambulans geldi. Sağlık görevlileri, Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'na müdahale etmek için saat 01.30 sularında adliyeye giriş yaptı. Bu sırada çevik kuvvet ekipleri de adliye içinde geniş güvenlik önlemi aldı. 20 dakika içeride kalan sağlık görevlileri, saat 01.50 sıralarında adliyeden ayrıldı. Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'nun strese bağlı olarak tansiyonunun yükseldiği öğrenildi. Mosturoğlu'nun hakime ifade verdikten sonra nezarethanede beklediği sırada rahatsızlandığı belirtildi.
NÖBETÇİ MAHKEME SORGULADI
Soruşturma kapsamında 20 kişi tutuklanma istemiyle dün akşam saatlerinde nöbetçi mahkemeye sevkedildi. Emenike ve Sezer Öztürk’ün de aralarında olduğu 5 futbolcu dün akşam serbest bırakıldı.
Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilen 25 kişi, soruşturmayı yürüten özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk ve adliyede görevli diğer savcılarca sorgulandı. Avukat olmaları nedeniyle emniyette ifadeleri alınmayan Mosturoğlu ve Dinç’in ifadesini soruşturma savcısı Mehmet Berk aldı. Zaman zaman ara verilen Şekip Mosturoğlu’nun ifadesi yaklaşık 4 saat sürdü.
Adımızı çıkardılar
Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilen şüpheliler, Çırağan Caddesi’ndeki bahçe kapısında indirilerek savcı ve hakimlerin kullandığı girişten adliye binasına alındı. Yoğun güvenlik önlemleri altında adliyeye girişleri sağlanan şüphelilerden Bülent Uygun, basın mensuplarına yönelik olarak “Adımızı çıkardılar, adımızı” diye seslendi. Şüpheliler soruları yanıtsız bırakırken Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz, “Az kaldı herşey belli olacak. Hepsinden temizleneceğiz” diye konuştu.
7 kişi daha önceden tutuklanmıştı
Şike soruşturması kapsamında daha önce mahkemeye sevk edilen 18 kişiden aralarında Olgun Peker’in de bulunduğu 7’si “haksız çıkar elde etmek amaçlı örgüt kurmak ” tutuklanırken, 11 kişi serbest bırakılmıştı. Serbest bırakılanlar arasında Eskişehirsporlu Futbolcu Mehmet Yıldız ve Adanaspor Teknik Direktörü Levent Eriş de vardı.
KADIN KONGRE ÜYELERİNDEN DESTEK
‘Fenerbahçe 300’le 500’le uğraşmaz’
Fenerbahçe Spor Kulübü Kadın Kongre Üyeleri Çalışma Komitesi’nden bir grup kadın, destek için adliye önüne geldi. Basın mensuplarına açıklama yapan Gönül Çayla, Fenerbahçe’nin sadece spor alanında değil aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri açısından da önde giden bir kulüp olduğunu söyledi. Şüphelilere yöneltilen suçlamalara inanmadıklarını, yanlarında olduklarını ifade etmek için adliyeye geldiklerini belirten Çayla, “Fenerbahçe kesinlikle, 300, 400, 500 dolarla iş görecek kadar basit işlerle uğraşmaz. İnanamıyoruz. Çok üzgünüz. Şampiyonluğumuza leke sürmek istiyorlar. Alın teriyle alınmış bu kupamıza leke sürülmesine müsaade etmeyeceğiz” dedi.
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Trabzonspor da tehlikede!
Şike soruşturması kapsamında hazırlanan polis fezlekesinde, Trabzonspor'a yönelik ciddi iddialar yer alıyor.
Bordo mavililerin, Fenerbahçe'nin ligin ikinci yarısında karşılaştığı Sivasspor ve Karabükspor'a teşvik primi göndermeye çalıştığı ancak para toparlanamadığı için bunun sadece teşebbüs olarak kaldığı daha önce basında yer almıştı.
Dün, konu ile ilgili önemli bir bilgi daha alındı. Buna göre Trabzonsporlu yöneticilerin, ligin ikinci yarısında yaptıkları Eskişehirspor (0-0) ve Sivasspor (3-2) karşılaşmalarında rakip takım oyuncularına şike teklifinde bulundukları ancak yine para engeline takıldıkları ifade edildi.
kaynak
Şike soruşturması kapsamında hazırlanan polis fezlekesinde, Trabzonspor'a yönelik ciddi iddialar yer alıyor.
Bordo mavililerin, Fenerbahçe'nin ligin ikinci yarısında karşılaştığı Sivasspor ve Karabükspor'a teşvik primi göndermeye çalıştığı ancak para toparlanamadığı için bunun sadece teşebbüs olarak kaldığı daha önce basında yer almıştı.
Dün, konu ile ilgili önemli bir bilgi daha alındı. Buna göre Trabzonsporlu yöneticilerin, ligin ikinci yarısında yaptıkları Eskişehirspor (0-0) ve Sivasspor (3-2) karşılaşmalarında rakip takım oyuncularına şike teklifinde bulundukları ancak yine para engeline takıldıkları ifade edildi.
kaynak
- Katılım
- 11 Mar 2008
- Mesajlar
- 20,694
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Millet olarak karekterimizdir düşene vurmak
Helede düşman olarak görüyorsak üstünde tepeleniriz
Helede düşman olarak görüyorsak üstünde tepeleniriz
icemen
New member
- Katılım
- 7 Şub 2007
- Mesajlar
- 20,136
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Fenerbahçe maçının hakemini değiştirdi
Dosya içinde bu kapsamda İnönü Stadında oynanan ve Beşiktaşlı Ferrarinin kırmızı kartla oyun dışı kalmasının ardından 4 - 2 Fenerbahçenin üstünlüğüyle biten maçla ilgili de önemli bilgilere yer verildi.
TFF Başkanı Özgenerin 20 Şubatta oynanan bu maçla ilgili atanan Bülent Yıldırımın değiştirilmesi için federasyon yetkilisi Ufuk Özertem ile görüşme yaptığı tespit edildi. Özgenerin maça Cüneyt Çakırın atanması yönünde Özerteme talimat verdiği belirlenirken, Özerten, bu konuda MHK Başkanı Sarvanla görüştü. Ardından hakem Yıldırım Bank Asyadaki Çaykur Rize - Orduspor maçına, Çakır ise Beşiktaş - Fenerbahçe maçına verildi.
Bu konuda 15 Şubat günü yapılan iki telefon görüşmesi şöyle yansıdı:
Özerten: Oğuzla görüştüm de derbiye Bülent...
Özgener: Abi Cüneyt dedi bana manyak mı bu versin Cüneyti. Kimsenin gıkı çıkmaz, niye Bülent abi.
Özerten: O oturmuyor dedi hatta onu Bursa - Antepe vermişler.
Özgener: İyi, Cüneyt niye oturmuyormuş anlamadım.
Özerten: İşte daha önce Beşiktaş - Trabzonu yönetti.
Özgener: Gül gibi maç yönetti.
Özerten: Konuşayım, seni ararım.
Haber Kaynağı: Milliyet
Fenerbahçe maçının hakemini değiştirdi
Dosya içinde bu kapsamda İnönü Stadında oynanan ve Beşiktaşlı Ferrarinin kırmızı kartla oyun dışı kalmasının ardından 4 - 2 Fenerbahçenin üstünlüğüyle biten maçla ilgili de önemli bilgilere yer verildi.
TFF Başkanı Özgenerin 20 Şubatta oynanan bu maçla ilgili atanan Bülent Yıldırımın değiştirilmesi için federasyon yetkilisi Ufuk Özertem ile görüşme yaptığı tespit edildi. Özgenerin maça Cüneyt Çakırın atanması yönünde Özerteme talimat verdiği belirlenirken, Özerten, bu konuda MHK Başkanı Sarvanla görüştü. Ardından hakem Yıldırım Bank Asyadaki Çaykur Rize - Orduspor maçına, Çakır ise Beşiktaş - Fenerbahçe maçına verildi.
Bu konuda 15 Şubat günü yapılan iki telefon görüşmesi şöyle yansıdı:
Özerten: Oğuzla görüştüm de derbiye Bülent...
Özgener: Abi Cüneyt dedi bana manyak mı bu versin Cüneyti. Kimsenin gıkı çıkmaz, niye Bülent abi.
Özerten: O oturmuyor dedi hatta onu Bursa - Antepe vermişler.
Özgener: İyi, Cüneyt niye oturmuyormuş anlamadım.
Özerten: İşte daha önce Beşiktaş - Trabzonu yönetti.
Özgener: Gül gibi maç yönetti.
Özerten: Konuşayım, seni ararım.
Haber Kaynağı: Milliyet
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
'Fener yenilirse yandık'
TFF Eski Başkanı Mahmut Özgener ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın bazı maçlarda telefonla görüştükleri iddia edildi.
Ekimde başlatılan ve birçok ünlü spor adamının adının karıştığı "organize suç örgütü kapsamında şike ve teşvik primi" soruşturmasında, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) eski başkanı Mahmut Özgener ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım arasındaki ilişkiler de yer aldı.
Yıldırım ile şüpheli konumunda ifadesine başvurulacağı iddia edilen Özgener ile ilgili özel bir bölüm, soruşturma dosyasında şöyle yer aldı:
- Giresunspor Kulübü'nün futbolculara olan borcundan dolayı kapanan transfer tahtasının usulsüz açılması için Olgun Peker'le görüştü. Peker'in yetkisiz menajerlik faaliyetlerinde bulunduğu yönünde bilgiler elde edilmesi üzerine Özgener hakkında adli çalışma başlatıldı.
YETKİSİ OLMADIĞINI BİLİYORDU
- Özgener'in, organize suç örgütü lideri konumundaki Peker'in yetkisiz menajerlik yaptığını bildiği halde bu duruma göz yumduğu, halen herhangi bir spor kulübünün başkanı olmaması ve menajerlik yetkisi bulunmamasına karşın Peker'in, Özgener ile olan yakın ilişkisi sayesinde futbol camiasında etkin konumda bulunduğu ve federasyon nezdinde yaşanan sorunları bu ilişki sayesinde lehine çevirdiği belirlendi.
TARAFSIZ OLMASI GEREKİYORDU
- Özgener, futbol camiası içindeki konumunu korumak için Aziz Yıldırım'ın desteğini de almak istedi. Özgener'in Yıldırım ile yakın ilişki içinde bulunduğu, federasyon başkanı olarak tarafsız olması gerekirken diğer kulüp başkanları aleyhine Yıldırım ile görüşmeler yaptığı, Yıldırım'dan gelen her türlü talebe de olumlu cevap verdiği iddia edildi.
- Özgener ile Yıldırım'ın teknik takip çalışmalarına karşı son derece duyarlı hareket ettikleri,
- Beraber görüntü vermemek adına görüşmelerini kimsenin olmadığı yerlerde yapmaya çalıştıkları,
- Kendi kullanımlarında bulunan telefon hatları yerine üçüncü şahısların telefonları üzerinden görüştükleri,
- Önemli görüşmelerde TFF Başkanlık Koordinatörü Mümtaz Karakaya'yı aracı olarak kullandıkları belirlendi.
7 Şubat 2011 günü Özgener ile Yıldırım arasındaki telefon görüşmesi:
"BUNLARA ÇOK KÖTÜ GEÇİRECEĞİM"
Yıldırım: Okudun mu?
Özgener : Ben geçen hafta size söyledim, bu şerefsiz bir adam, selam verilecek adam değil, ikisi de öyle, al birine vur ötekine...
Yıldırım: ...
Özgener : Bunlara çok kötü geçireceğim.
Yıldırım: Elinde çok koz var, ben sana bir şey söylerim, fikir birliği yaparız.
"FENER YENİLİRSE YANDIK"
Aziz Yıldırım'ın, takımının kaybettiği veya berabere kaldığı her maçta, sonucu müsabaka hakemlerine bağlayarak federasyon yetkililerine baskı yaptığı belirlendi.
3 Nisan 2011 günkü Fenerbahçe-Bursaspor maçının 0-0 sonuçlanması sonrasında Yıldırım, hemen Özgener ve Karakaya'yı aradı. Ancak Özgener ve Karakaya, telefonlara çıkmaya çekindikleri için telefonlarını açmadı, ancak birbirlerini arayıp durum hakkında konuştu.
16 Nisan 2011 günü Fenerbahçe-Gaziantepspor (1-0) maçı son dakikalara kadar berabere devam etti. Maçta yaşanan tartışmalı pozisyonlarda Yıldırım; Özgener, Karakaya ve Levent Kızıl'ı aradı. Üç futbol adamı da çekindikleri için telefonlarını açmadı. Hatta kendi aralarında "Fener yenilirse yandık" biçiminde konuşmalar yaptı. Karakaya ile görüşen Yıldırım, kendisine ceza verilmesi halinde "Duman ederim" tehdidinde bulundu.
Aziz Yıldırım'a 41 gün, Fenerbahçe yöneticisi Murat Özaydınlı'ya 15 gün hak mahrumiyeti cezası verilmesi sürecinde Özgener devamlı olarak PFDK Başkanı Reşat Bostan'ı arayıp, Yıldırım'a ceza verilmemesi yönünde isteklerde bulundu.
FENERBAHÇE MAÇLARININ HAKEMLERİNE MÜDAHALE
"Tamam başkanım, merak etme"
Savcılığın hazırladığı şike soruşturması dosyasının en önemli bölümlerinden birisini de Fenerbahçe'nin maçlarını yönetecek hakemlere yönelik yapılan müdahaleler ile ilgili girişimler oluşturdu.
Dosyaya göre, başkan Yıldırım, TFF Başkanı Özgener'le kurduğu ilişki üzerinden takımının oynayacağı maçlarda görev alacak hakemleri belirlemeye ve etkilemeye çalıştığı iddia edildi. Özgener'in Yıldırım'la yaptığı telefon konuşmasında Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören için "Yıldırım efendi" tanımı yaptığı belirlendi.
Bu çerçevede, Aziz Yıldırım'ın, Fenerbahçe'nin 2-0 galibiyetiyle sonuçlanan ve hakem Fırat Aydınus'un yönettiği Şükrü Saraçoğlu Stadı'ndaki Kayserispor maçıyla ilgili yaptığı hakem ayarlaması sırasında TFF Başkanı Özgener ile görüşerek MHK Başkanı Oğuz Sarvan'la irtibata geçtiği tespit edildi.
Teknik takipte yeralan görüşme şöyle:
MAHMUT ÖZGENER: Beşiktaş hemen açıklama yapmış, Yıldırım efendi pazartesi cevap verecekmiş.
AZİZ YILDIRIM: Verse ne olur kafanı takma.
ÖZGENER: Tamam, Levent'in selamı var.
YILDIRIM: Bu pazartesi günkü adam için Oğuz konuşsun, bir şey istediğimiz yok ama bu Beşiktaşlı mı değil mi? Bizi aradan çıkarmasın.
ÖZGENER: O etki altında kalmaz.
YILDIRIM: Yine de uyarsın.
ÖZGENER: Tamam başkanım merak etme.
YILDIRIM: Olmazsa onunla gelsin.
ÖZGENER: Merak etmeyin.
YILDIRIM: Ben korkuyorum.
ÖZGENER: İnşallah iyi geçecek.
kaynak
TFF Eski Başkanı Mahmut Özgener ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın bazı maçlarda telefonla görüştükleri iddia edildi.
Ekimde başlatılan ve birçok ünlü spor adamının adının karıştığı "organize suç örgütü kapsamında şike ve teşvik primi" soruşturmasında, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) eski başkanı Mahmut Özgener ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım arasındaki ilişkiler de yer aldı.
Yıldırım ile şüpheli konumunda ifadesine başvurulacağı iddia edilen Özgener ile ilgili özel bir bölüm, soruşturma dosyasında şöyle yer aldı:
- Giresunspor Kulübü'nün futbolculara olan borcundan dolayı kapanan transfer tahtasının usulsüz açılması için Olgun Peker'le görüştü. Peker'in yetkisiz menajerlik faaliyetlerinde bulunduğu yönünde bilgiler elde edilmesi üzerine Özgener hakkında adli çalışma başlatıldı.
YETKİSİ OLMADIĞINI BİLİYORDU
- Özgener'in, organize suç örgütü lideri konumundaki Peker'in yetkisiz menajerlik yaptığını bildiği halde bu duruma göz yumduğu, halen herhangi bir spor kulübünün başkanı olmaması ve menajerlik yetkisi bulunmamasına karşın Peker'in, Özgener ile olan yakın ilişkisi sayesinde futbol camiasında etkin konumda bulunduğu ve federasyon nezdinde yaşanan sorunları bu ilişki sayesinde lehine çevirdiği belirlendi.
TARAFSIZ OLMASI GEREKİYORDU
- Özgener, futbol camiası içindeki konumunu korumak için Aziz Yıldırım'ın desteğini de almak istedi. Özgener'in Yıldırım ile yakın ilişki içinde bulunduğu, federasyon başkanı olarak tarafsız olması gerekirken diğer kulüp başkanları aleyhine Yıldırım ile görüşmeler yaptığı, Yıldırım'dan gelen her türlü talebe de olumlu cevap verdiği iddia edildi.
- Özgener ile Yıldırım'ın teknik takip çalışmalarına karşı son derece duyarlı hareket ettikleri,
- Beraber görüntü vermemek adına görüşmelerini kimsenin olmadığı yerlerde yapmaya çalıştıkları,
- Kendi kullanımlarında bulunan telefon hatları yerine üçüncü şahısların telefonları üzerinden görüştükleri,
- Önemli görüşmelerde TFF Başkanlık Koordinatörü Mümtaz Karakaya'yı aracı olarak kullandıkları belirlendi.
7 Şubat 2011 günü Özgener ile Yıldırım arasındaki telefon görüşmesi:
"BUNLARA ÇOK KÖTÜ GEÇİRECEĞİM"
Yıldırım: Okudun mu?
Özgener : Ben geçen hafta size söyledim, bu şerefsiz bir adam, selam verilecek adam değil, ikisi de öyle, al birine vur ötekine...
Yıldırım: ...
Özgener : Bunlara çok kötü geçireceğim.
Yıldırım: Elinde çok koz var, ben sana bir şey söylerim, fikir birliği yaparız.
"FENER YENİLİRSE YANDIK"
Aziz Yıldırım'ın, takımının kaybettiği veya berabere kaldığı her maçta, sonucu müsabaka hakemlerine bağlayarak federasyon yetkililerine baskı yaptığı belirlendi.
3 Nisan 2011 günkü Fenerbahçe-Bursaspor maçının 0-0 sonuçlanması sonrasında Yıldırım, hemen Özgener ve Karakaya'yı aradı. Ancak Özgener ve Karakaya, telefonlara çıkmaya çekindikleri için telefonlarını açmadı, ancak birbirlerini arayıp durum hakkında konuştu.
16 Nisan 2011 günü Fenerbahçe-Gaziantepspor (1-0) maçı son dakikalara kadar berabere devam etti. Maçta yaşanan tartışmalı pozisyonlarda Yıldırım; Özgener, Karakaya ve Levent Kızıl'ı aradı. Üç futbol adamı da çekindikleri için telefonlarını açmadı. Hatta kendi aralarında "Fener yenilirse yandık" biçiminde konuşmalar yaptı. Karakaya ile görüşen Yıldırım, kendisine ceza verilmesi halinde "Duman ederim" tehdidinde bulundu.
Aziz Yıldırım'a 41 gün, Fenerbahçe yöneticisi Murat Özaydınlı'ya 15 gün hak mahrumiyeti cezası verilmesi sürecinde Özgener devamlı olarak PFDK Başkanı Reşat Bostan'ı arayıp, Yıldırım'a ceza verilmemesi yönünde isteklerde bulundu.
FENERBAHÇE MAÇLARININ HAKEMLERİNE MÜDAHALE
"Tamam başkanım, merak etme"
Savcılığın hazırladığı şike soruşturması dosyasının en önemli bölümlerinden birisini de Fenerbahçe'nin maçlarını yönetecek hakemlere yönelik yapılan müdahaleler ile ilgili girişimler oluşturdu.
Dosyaya göre, başkan Yıldırım, TFF Başkanı Özgener'le kurduğu ilişki üzerinden takımının oynayacağı maçlarda görev alacak hakemleri belirlemeye ve etkilemeye çalıştığı iddia edildi. Özgener'in Yıldırım'la yaptığı telefon konuşmasında Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören için "Yıldırım efendi" tanımı yaptığı belirlendi.
Bu çerçevede, Aziz Yıldırım'ın, Fenerbahçe'nin 2-0 galibiyetiyle sonuçlanan ve hakem Fırat Aydınus'un yönettiği Şükrü Saraçoğlu Stadı'ndaki Kayserispor maçıyla ilgili yaptığı hakem ayarlaması sırasında TFF Başkanı Özgener ile görüşerek MHK Başkanı Oğuz Sarvan'la irtibata geçtiği tespit edildi.
Teknik takipte yeralan görüşme şöyle:
MAHMUT ÖZGENER: Beşiktaş hemen açıklama yapmış, Yıldırım efendi pazartesi cevap verecekmiş.
AZİZ YILDIRIM: Verse ne olur kafanı takma.
ÖZGENER: Tamam, Levent'in selamı var.
YILDIRIM: Bu pazartesi günkü adam için Oğuz konuşsun, bir şey istediğimiz yok ama bu Beşiktaşlı mı değil mi? Bizi aradan çıkarmasın.
ÖZGENER: O etki altında kalmaz.
YILDIRIM: Yine de uyarsın.
ÖZGENER: Tamam başkanım merak etme.
YILDIRIM: Olmazsa onunla gelsin.
ÖZGENER: Merak etmeyin.
YILDIRIM: Ben korkuyorum.
ÖZGENER: İnşallah iyi geçecek.
kaynak
3 Ayrı Dilekcemiz Var
Şike soruşturması kapsamında gözaltına alınan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın avukatları, üç ayrı yere dilekçe verdi. Avukatlar, TBMM’ye gönderdiği dilekçede şike iddialarının TFF dahil ayrım yapılmaksızın tüm taraflarıyla incelenmesi için komisyon kurulmasını istedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede sanık haklarını ve gizliliği ihlal edenlerin cezalandırılması talep edildi. HSYK’ya ise dosyada hukuka aykırılıklar bulunduğu gerekçesiyle sorumluluğu bulunan yargı mensupları hakkında şikayette bulunuldu.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın avukatları Faik Işık ve Abdurrahim Erol, benzer ifadelerin yer aldığı dilekçelerini üç ayrı kuruma gönderdi.
"DOSYADAKİ GİZLİLİK KARARI, SADECE AVUKATLARA UYGULANMAKTADIR"
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK)’ya sunulan dilekçede, soruşturmanın gizli olmasına rağmen polis tarafından hazırlanan bütün doküman ve ayrıntıların internet, gazete, radyo ve televizyonlardan yayınlandığı belirtildi.
Dilekçede, "Sadece şüpheliler ve müdafilerine uygulanan bu tür gizlilik kararları nedeniyle, polis tarafından hazırlanmış olan bu dokümanların hukuksal nitelikleri ve doğruluk dereceleri hakkında bilgi sahibi olmak şöyle dursun, içeriklerinin ne olduklarına dahi ancak medyadan öğrenen bir avukatlık mesleği kalmıştır. Medyamızın, savunma avukatlarını açık ara yendikleri bu şartlar altında bütün avukatların ayrıca birer basın kartı alma zorunluluğu doğmuş bulunmaktadır." denildi.
Çok sanıklı olayda örgütlü suçluluk şeklinde hukuki tasvirler yapan emniyet ve yargı mensupları nedeniyle sanık ve savunma haklarının ağır şekilde ihlal edildiği öne sürülen dilekçede şu ifadelere yer verildi "Emniyette çekilen sanık resimleri, nerede, ne şekilde elde edildiği belli olmayan görüntüler ve ’deliller çok sağlam, sanıklar konuşamıyorlar bile’ diye yapılan emniyet ve hatta savcılık beyanları medyayı süslemektedir.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bu suretle oluşturulmuş kamuoyu infiali ve ilgisi altında sorgu ve savunması alınmak üzere İstanbul Adliyesi’ne götürülecektir. Halen delillerin neler olduğu, hukuksal açıdan geçerli olup olmadıkları konusunda bilgi sahibi olmamız mümkün olamamıştır.Örgüt diye başlayan soruşturmalarda, şu ana kadar yapılan tutuklamalar sadece şike suçlamasıyla yapılmıştır. Şike CMK’nın 100/3 ve devamında yer alan tutuklamayı ihtiyari kılan suçlardan değildir. Takdire bağlıdır. Eğer örgüt yok ise neden savunma hakkı kaldırıldı.
"NİÇİN BİRBİRİYLE ALAKASIZ OLAYLAR AYNI SORUŞTURMA KAPSAMINDADIR?"
: "Soruşturmalarda ve kovuşturmalarda seçicilik olarak adlandırılacak tarzda, Türkiye Futbol Federasyonu’nun yetki ve görev alanında kalan futbol karşılaşmalarına ilişkin iddiaların doğrudan emniyete ve ancak seçici tarzda konu edildiği, niçin diğer kulüp ve futbolcuların ’bu yıl kupa bizim, şampiyonluk falan takımın’ veya ’FB’ye karşı TS için hırsla oynadık’ diyen kişilerin inceleme alanı dışında bırakıldığı, niçin sporun bütün branşlarının inceleme konusu edilmediği, niçin birbiriyle alakasız olayların aynı soruşturma kapsamına alınarak sanıkların suçsuz ise aklanabilme süreçlerinin uzatıldığı ve imkansızlaştırıldığı, niçin sorumlu ve yetkili TFF’nin bütün karar makamlarının eğer gerçek ise bu olayları incelemeyerek görevi ihmal veya suiistimalden yargılanmadıkları konularıyla ilgili hakim ve savcı işlemleriyle kararları HSYK’nın görev alanında incelenecek bir husustur. Emniyet birimlerinin de durumu da İçişleri Bakanlığı yanında yine yargının görev alanıdır."
"BASINA YAYILAN DÖKÜMANLARIN AĞIR ETKİSİYLE ADİL YARGILAMA OLABİLİR Mİ?"
Temiz topluma ve saygın hukuk devletine, kirli ve hukuka aykırı yollarla ulaşılmasının mümkün olmadığına dikkat çekilen dilekçede, "Basının her alanında, bu soruşturmaya ilişkin emniyetin delillerin içeriğine ilişkin üstelik kesin doğru tarzında bilgi vermesi yanında soruşturma savcısının ’Belgeleri görünce cevap bile veremiyorlar’ demesi bizatihi sorgu ve savunmayı gerektirir. Yargılama aşamasında anlaşılacak hukuki sıfatlandırmanın, basına yayılan kendi hazırladığı dokümanların ağır etkisi altında, adil yargılama olabilir mi? Eğer olabilecek olsaydı, birkaç saat sonra müvekkil Aziz Yıldırım’ın tutuksuz yargılanmasına karar verilebilirdi. Verilmeyeceğini bu dilekçenin size ulaştığı saati incelediğinizde hep beraber göreceğiz." ifadelerine yer verildi.
MECLİSE KOMİSYON ÇAĞRISI YAPILDI
TBMM dilekçe komisyonu başkanlığı’na sunulan dilekçede de, yürütülen soruşturmadaki hukuka aykırılıklar nedeniyle sorumluluğu bulunan emniyet mensuplarıyla yargı mensupları hakkında şikayetlerin sonuçsuz kalması ihtimaline karşı soruşturmanın takibi, sporun bütün alanlarındaki şike iddialarının bütün taraflarıyla incelenmesi için komisyon kurulması, sanık hakları ihlallerinin önlenmesi ve kanun değişikliğinin bir an önce yapılarak yargılamayı etkileyecek şekilde yayın yapılmasının önüne geçilmesi talep edildi.
Avukatlar, TBMM dilekçe komisyonu başkanlığı’na gönderdikleri 3 sayfalık dilekçede genel kurul’da bekleyen kanun değişikliğinin bir an önce çıkarılarak, "yargılamalar esnasında basında kamuoyu infiali oluşturacak ve yargılamayı etkileyecek şekilde yayınlar yapılmaması konusunun belirginleşmesini" talep etti.
SORUŞTURMADA GİZLİLİK VE ADİL YARGILANMA HAKKI AÇIKCA İHLAL EDİLMİŞTİR
Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet başsavcıvekilliği’ne sunulan dilekçede ise henüz sorgusu yapılmayan aziz yıldırım’ın yerinin hazırlanacak iddianamede tüm ülke ve dünya basınına ilan edildiği aktarılarak, aziz yıldırım’ın bir çok sağlık sorunu bulunmasının dikkate alınması ve hastanede yatarak tedavi edilmesi için hasta ve şüpheli hakları kapsamında gerekli tedbirlerin alınması talep edildi.
Soruşturmada gizliliği ve adil yargılanma hakkını açıkça ihlal eden kişiler hakkında gerekli sorgulamanın başlatılması ve bu kişilerin cezalandırılması istenen dilekçede, içerikleri bilinmeyen polis dokümanının hukuki niteliklerinden haberdar edilmeksizin yapılacak sorgulamanın hukuka aykırı olacağının dikkate alınması ve dokümanların içeriği, hukuki nitelikleri hakkında bilgi sahibi olunmasının ardından sorgu ve savunmanın yapılması da talep edildi.
Sporun futbol ve futbol liginin de sadece bir kaç kulüpten ibaret olmadığının aktarıldığı dilekçede, soruşturmanın incelenmesi gereken tüm hususları da içine alarak genişletilmesi istendi.
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, Aziz Yıldırım’ın ve pek çok milli futbolcunun toplumsal linç ve nefrete muhatap bırakılması karşısında topyekün yok etme operasyonun hukuksal zeminlerden taştığı iddia edilen dilekçede, yasa maddelerini ihlal eden tüm kişilerin cezalandırılması için gerekli yasal yolların işletilmesi, türkiye futbol federasyonu ve merkez hakem kurulu ile bütün karar organlarının görevi ihmal veya suistimal suçları açısından yargılanması talep edildi.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın avukatları Faik Işık ve Abdurrahim Erol, benzer ifadelerin yer aldığı dilekçelerini üç ayrı kuruma gönderdi.
"DOSYADAKİ GİZLİLİK KARARI, SADECE AVUKATLARA UYGULANMAKTADIR"
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK)’ya sunulan dilekçede, soruşturmanın gizli olmasına rağmen polis tarafından hazırlanan bütün doküman ve ayrıntıların internet, gazete, radyo ve televizyonlardan yayınlandığı belirtildi.
Dilekçede, "Sadece şüpheliler ve müdafilerine uygulanan bu tür gizlilik kararları nedeniyle, polis tarafından hazırlanmış olan bu dokümanların hukuksal nitelikleri ve doğruluk dereceleri hakkında bilgi sahibi olmak şöyle dursun, içeriklerinin ne olduklarına dahi ancak medyadan öğrenen bir avukatlık mesleği kalmıştır. Medyamızın, savunma avukatlarını açık ara yendikleri bu şartlar altında bütün avukatların ayrıca birer basın kartı alma zorunluluğu doğmuş bulunmaktadır." denildi.
Çok sanıklı olayda örgütlü suçluluk şeklinde hukuki tasvirler yapan emniyet ve yargı mensupları nedeniyle sanık ve savunma haklarının ağır şekilde ihlal edildiği öne sürülen dilekçede şu ifadelere yer verildi "Emniyette çekilen sanık resimleri, nerede, ne şekilde elde edildiği belli olmayan görüntüler ve ’deliller çok sağlam, sanıklar konuşamıyorlar bile’ diye yapılan emniyet ve hatta savcılık beyanları medyayı süslemektedir.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bu suretle oluşturulmuş kamuoyu infiali ve ilgisi altında sorgu ve savunması alınmak üzere İstanbul Adliyesi’ne götürülecektir. Halen delillerin neler olduğu, hukuksal açıdan geçerli olup olmadıkları konusunda bilgi sahibi olmamız mümkün olamamıştır.Örgüt diye başlayan soruşturmalarda, şu ana kadar yapılan tutuklamalar sadece şike suçlamasıyla yapılmıştır. Şike CMK’nın 100/3 ve devamında yer alan tutuklamayı ihtiyari kılan suçlardan değildir. Takdire bağlıdır. Eğer örgüt yok ise neden savunma hakkı kaldırıldı.
"NİÇİN BİRBİRİYLE ALAKASIZ OLAYLAR AYNI SORUŞTURMA KAPSAMINDADIR?"
: "Soruşturmalarda ve kovuşturmalarda seçicilik olarak adlandırılacak tarzda, Türkiye Futbol Federasyonu’nun yetki ve görev alanında kalan futbol karşılaşmalarına ilişkin iddiaların doğrudan emniyete ve ancak seçici tarzda konu edildiği, niçin diğer kulüp ve futbolcuların ’bu yıl kupa bizim, şampiyonluk falan takımın’ veya ’FB’ye karşı TS için hırsla oynadık’ diyen kişilerin inceleme alanı dışında bırakıldığı, niçin sporun bütün branşlarının inceleme konusu edilmediği, niçin birbiriyle alakasız olayların aynı soruşturma kapsamına alınarak sanıkların suçsuz ise aklanabilme süreçlerinin uzatıldığı ve imkansızlaştırıldığı, niçin sorumlu ve yetkili TFF’nin bütün karar makamlarının eğer gerçek ise bu olayları incelemeyerek görevi ihmal veya suiistimalden yargılanmadıkları konularıyla ilgili hakim ve savcı işlemleriyle kararları HSYK’nın görev alanında incelenecek bir husustur. Emniyet birimlerinin de durumu da İçişleri Bakanlığı yanında yine yargının görev alanıdır."
"BASINA YAYILAN DÖKÜMANLARIN AĞIR ETKİSİYLE ADİL YARGILAMA OLABİLİR Mİ?"
Temiz topluma ve saygın hukuk devletine, kirli ve hukuka aykırı yollarla ulaşılmasının mümkün olmadığına dikkat çekilen dilekçede, "Basının her alanında, bu soruşturmaya ilişkin emniyetin delillerin içeriğine ilişkin üstelik kesin doğru tarzında bilgi vermesi yanında soruşturma savcısının ’Belgeleri görünce cevap bile veremiyorlar’ demesi bizatihi sorgu ve savunmayı gerektirir. Yargılama aşamasında anlaşılacak hukuki sıfatlandırmanın, basına yayılan kendi hazırladığı dokümanların ağır etkisi altında, adil yargılama olabilir mi? Eğer olabilecek olsaydı, birkaç saat sonra müvekkil Aziz Yıldırım’ın tutuksuz yargılanmasına karar verilebilirdi. Verilmeyeceğini bu dilekçenin size ulaştığı saati incelediğinizde hep beraber göreceğiz." ifadelerine yer verildi.
MECLİSE KOMİSYON ÇAĞRISI YAPILDI
TBMM dilekçe komisyonu başkanlığı’na sunulan dilekçede de, yürütülen soruşturmadaki hukuka aykırılıklar nedeniyle sorumluluğu bulunan emniyet mensuplarıyla yargı mensupları hakkında şikayetlerin sonuçsuz kalması ihtimaline karşı soruşturmanın takibi, sporun bütün alanlarındaki şike iddialarının bütün taraflarıyla incelenmesi için komisyon kurulması, sanık hakları ihlallerinin önlenmesi ve kanun değişikliğinin bir an önce yapılarak yargılamayı etkileyecek şekilde yayın yapılmasının önüne geçilmesi talep edildi.
Avukatlar, TBMM dilekçe komisyonu başkanlığı’na gönderdikleri 3 sayfalık dilekçede genel kurul’da bekleyen kanun değişikliğinin bir an önce çıkarılarak, "yargılamalar esnasında basında kamuoyu infiali oluşturacak ve yargılamayı etkileyecek şekilde yayınlar yapılmaması konusunun belirginleşmesini" talep etti.
SORUŞTURMADA GİZLİLİK VE ADİL YARGILANMA HAKKI AÇIKCA İHLAL EDİLMİŞTİR
Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet başsavcıvekilliği’ne sunulan dilekçede ise henüz sorgusu yapılmayan aziz yıldırım’ın yerinin hazırlanacak iddianamede tüm ülke ve dünya basınına ilan edildiği aktarılarak, aziz yıldırım’ın bir çok sağlık sorunu bulunmasının dikkate alınması ve hastanede yatarak tedavi edilmesi için hasta ve şüpheli hakları kapsamında gerekli tedbirlerin alınması talep edildi.
Soruşturmada gizliliği ve adil yargılanma hakkını açıkça ihlal eden kişiler hakkında gerekli sorgulamanın başlatılması ve bu kişilerin cezalandırılması istenen dilekçede, içerikleri bilinmeyen polis dokümanının hukuki niteliklerinden haberdar edilmeksizin yapılacak sorgulamanın hukuka aykırı olacağının dikkate alınması ve dokümanların içeriği, hukuki nitelikleri hakkında bilgi sahibi olunmasının ardından sorgu ve savunmanın yapılması da talep edildi.
Sporun futbol ve futbol liginin de sadece bir kaç kulüpten ibaret olmadığının aktarıldığı dilekçede, soruşturmanın incelenmesi gereken tüm hususları da içine alarak genişletilmesi istendi.
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, Aziz Yıldırım’ın ve pek çok milli futbolcunun toplumsal linç ve nefrete muhatap bırakılması karşısında topyekün yok etme operasyonun hukuksal zeminlerden taştığı iddia edilen dilekçede, yasa maddelerini ihlal eden tüm kişilerin cezalandırılması için gerekli yasal yolların işletilmesi, türkiye futbol federasyonu ve merkez hakem kurulu ile bütün karar organlarının görevi ihmal veya suistimal suçları açısından yargılanması talep edildi.
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
FIFA Başkanı'ndan şike açıklaması.
Uluslararası Futbol Federasyonu (FIFA) Başkanı Joseph Blatter, birçok ülkede dava konusu olan şikeli maç ve bahislere karışan oyuncu, antrenör ve hakemlerin ömür boyu men edilecekleri uyarısında bulundu.
Meksika'da bugün sona erecek 17 yaş altı Dünya Futbol Şampiyonası için bu ülkede bulunan Blatter, ülkenin orta kesimlerinde bulunan Pachuca'da düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bu konudaki çözümümüz, oyuncu, antrenörü veya hakem kim olursa olsun bu kişileri ömür boyu men etmek” dedi.
Bu konunun FIFA için çok hassas ve endişe verici olduğunu, bir taraftan kanundışı bahisler, bir taraftan da şikeli maçlar konusunda değişik bilgiler aldıklarını ve almaya devma ettiklerini söyleyen Blatter, “Çok büyük kararlılıkla hareket etmeliyiz. Son haftalarda veya son günlerde, Yunanistan'da, Türkiye'de, Malezya'da ve başka Avrupa ülkelerinde bu sorunlar birdenbire ortaya çıktı. Tüm dünyada bu sorunlar var” diye konuştu.
FIFA Güvenlik Başkanı Chris Eaton da bu hafta El Salvador'da olası bir şikeli maçla ilgili soruşturma yaptığını söyledi.
kaynak
Uluslararası Futbol Federasyonu (FIFA) Başkanı Joseph Blatter, birçok ülkede dava konusu olan şikeli maç ve bahislere karışan oyuncu, antrenör ve hakemlerin ömür boyu men edilecekleri uyarısında bulundu.
Meksika'da bugün sona erecek 17 yaş altı Dünya Futbol Şampiyonası için bu ülkede bulunan Blatter, ülkenin orta kesimlerinde bulunan Pachuca'da düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bu konudaki çözümümüz, oyuncu, antrenörü veya hakem kim olursa olsun bu kişileri ömür boyu men etmek” dedi.
Bu konunun FIFA için çok hassas ve endişe verici olduğunu, bir taraftan kanundışı bahisler, bir taraftan da şikeli maçlar konusunda değişik bilgiler aldıklarını ve almaya devma ettiklerini söyleyen Blatter, “Çok büyük kararlılıkla hareket etmeliyiz. Son haftalarda veya son günlerde, Yunanistan'da, Türkiye'de, Malezya'da ve başka Avrupa ülkelerinde bu sorunlar birdenbire ortaya çıktı. Tüm dünyada bu sorunlar var” diye konuştu.
FIFA Güvenlik Başkanı Chris Eaton da bu hafta El Salvador'da olası bir şikeli maçla ilgili soruşturma yaptığını söyledi.
kaynak
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Yıldırım tutuklandı!
14. Ağır Ceza Mahkemesi Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım için tutuklama kararı verdi.
Tedavi gördüğü hastaneden taburcu edilen Fenerbahçe kulübü başkanı Aziz Yıldırım bir kez daha hakim karşısına çıktı ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ifade verdi. İfadenin ardından Yıldırım için verilen karar açıklandı. Yıldırım şike soruşturması kapsamında tutuklandı. Yıldırım mahkemedeki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Metris Cezaevi’ne gönderilecek.
Kararın açıklanması Fenerbahçeli taraftarlar ve polis arasında da arbede çıkmasına neden oldu. Olaylar sonrasında bir basın mensubu yaralandı.
ADLİYE SAATLERİ
Pazar günü saat 14:00'e kadar hastanede kontrol altında tutulan Yıldırım, sağlık durumunun normale dönmesinin ardından tekrar adliyeye götürüldü.
Basın mensuplarının görüntü almasını önlemek isteyen polisin arka kapıdan çıkardığı Yıldırım'ı bir saat önce de avukatı ziyaret etmişti.
Yıldırım'ın Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde nöbetçi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan yaklaşık 5 saati bulan sorgusu sırasında, duruşma salonuna 2 kez sağlık ekipleri çağrıldı.
Aziz Yıldırım'ın sorgusu başladıktan yaklaşık 2 saat sonra duruşmaya kısa bir süre ara verildi. Sorgulama, verilen aranın ardından devam ederken, bir süre sonra mahkeme salonundan dışarı çıkan Yıldırım'ın avukatı, çağırdığı doktorla birlikte salona geri döndü. İçeriden bir süre sonra çıkan sağlık ekipleri, aradan zaman geçtikten sonra tekrar içeri çağrıldı.
Sorgu sırasında adliye binası dışına getirilen bir ambulansın dışında, ilerleyen saatlerde ikinci bir ambulans da adliye giriş kapısının tam yanına çekildi.
Aziz Yıldırım'ın sorgu sırasında şekerinin yükselmesi ve geçen zamanda düşürülememesi üzerine Yıldırım, İstanbul Adliyesinden bugün taburcu edildiği Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne yeniden gönderildi.
Aziz Yıldırım'ın doktoru Serdar Erkan, adliye çıkışında basın mensuplarına yaptığı açıklamada ''iki defa kendisini kötü hissettiğini söyledi ve kontrol ettik. Şekerine baktık. 240 çıktı. 112 Acil doktorlarını çağırdık. Ambulansa gidildi ve serum takıldı. Şekeri düşmedi. Bunun üzerine, ifade veremeyecek duruma geldiği için hastaneye sevk edildi'' diye konuştu.
Bu arada, Aziz Yıldırım'ın Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinden saat 21:00 sıralarında getirildiği İstanbul Adliyesi önünde de Fenerbahçeli taraftarlar sorgu boyunca bekleyişini sürdürdü.
Polis, basın mensuplarına zaman zaman sözlü sataşmalarda bulunan taraftarlar ve gazeteciler arasında ise barikat kurarak, taraftarların bir taşkınlık yapmasını önledi.
kaynak
14. Ağır Ceza Mahkemesi Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım için tutuklama kararı verdi.
Tedavi gördüğü hastaneden taburcu edilen Fenerbahçe kulübü başkanı Aziz Yıldırım bir kez daha hakim karşısına çıktı ve İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ifade verdi. İfadenin ardından Yıldırım için verilen karar açıklandı. Yıldırım şike soruşturması kapsamında tutuklandı. Yıldırım mahkemedeki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Metris Cezaevi’ne gönderilecek.
Kararın açıklanması Fenerbahçeli taraftarlar ve polis arasında da arbede çıkmasına neden oldu. Olaylar sonrasında bir basın mensubu yaralandı.
ADLİYE SAATLERİ
Pazar günü saat 14:00'e kadar hastanede kontrol altında tutulan Yıldırım, sağlık durumunun normale dönmesinin ardından tekrar adliyeye götürüldü.
Basın mensuplarının görüntü almasını önlemek isteyen polisin arka kapıdan çıkardığı Yıldırım'ı bir saat önce de avukatı ziyaret etmişti.
Yıldırım'ın Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde nöbetçi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan yaklaşık 5 saati bulan sorgusu sırasında, duruşma salonuna 2 kez sağlık ekipleri çağrıldı.
Aziz Yıldırım'ın sorgusu başladıktan yaklaşık 2 saat sonra duruşmaya kısa bir süre ara verildi. Sorgulama, verilen aranın ardından devam ederken, bir süre sonra mahkeme salonundan dışarı çıkan Yıldırım'ın avukatı, çağırdığı doktorla birlikte salona geri döndü. İçeriden bir süre sonra çıkan sağlık ekipleri, aradan zaman geçtikten sonra tekrar içeri çağrıldı.
Sorgu sırasında adliye binası dışına getirilen bir ambulansın dışında, ilerleyen saatlerde ikinci bir ambulans da adliye giriş kapısının tam yanına çekildi.
Aziz Yıldırım'ın sorgu sırasında şekerinin yükselmesi ve geçen zamanda düşürülememesi üzerine Yıldırım, İstanbul Adliyesinden bugün taburcu edildiği Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne yeniden gönderildi.
Aziz Yıldırım'ın doktoru Serdar Erkan, adliye çıkışında basın mensuplarına yaptığı açıklamada ''iki defa kendisini kötü hissettiğini söyledi ve kontrol ettik. Şekerine baktık. 240 çıktı. 112 Acil doktorlarını çağırdık. Ambulansa gidildi ve serum takıldı. Şekeri düşmedi. Bunun üzerine, ifade veremeyecek duruma geldiği için hastaneye sevk edildi'' diye konuştu.
Bu arada, Aziz Yıldırım'ın Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinden saat 21:00 sıralarında getirildiği İstanbul Adliyesi önünde de Fenerbahçeli taraftarlar sorgu boyunca bekleyişini sürdürdü.
Polis, basın mensuplarına zaman zaman sözlü sataşmalarda bulunan taraftarlar ve gazeteciler arasında ise barikat kurarak, taraftarların bir taşkınlık yapmasını önledi.
kaynak
ARCHANGEL!
New member
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Sadri Şener gözaltına alındı
Şike ve teşvik operasyonu kapsamında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ve Levent Kızıl gözaltına alındı.
Bu sabah başlayan ikinci dalga operasyonda 22 kişi gözaltında. Sadri Şener'in yanısıra eski Futbol Federasyonu'nda önemli isimler Levent Kızıl ve Mümtaz Karakaya ile bu sezon Gençlerbirliği'den Ankaragücü'ne transfer olan Sedrar Kulbilge de gözaltında...
Bu arada Beşiktaşlı yönetici Serdar Adalı ve İstanbul Büyükşehir Belediyespor'lu futbolcu İbrahim Akın'ın da arandığı öğrenildi.
Şener, "Niye gözaltına alındığımı bilmiyorum"
Garaj kapısından Emniyet Müdürlüğü'ne sokulan Sadri Şener 'Daha niye gözaltına alındığımı bilmiyorum polisler söyleyecek' dedi.
Şike ve teşvik operasyonu kapsamında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, eski TFF Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Levent Kızıl ve Ankaragücü'nün kalecisi Serdar Kulbilge gözaltına alındı. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen Şener, yapılan sağlık kontrolünün ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.
MAHMUT ÖZGENER DE İFADE VERECEK
TFF eski Başkanı Mahmut Özgener’in öğleden sonra İstanbul’a gelerek ifade vereceği iddia edildi.
Görevinden ayrıldıktan sonra İzmir’de tatilini geçiren Özgener’e İstanbul Emniyeti tarafından tebligat gönderilerek, hakkındaki iddialar için ifade vermesi istendi. TFF eski Başkanı’nın bugün öğleden sonra İstanbul’a gelerek ifade vermesi bekleniyor.
ESKİ TFF YÖNETİCİSİ KIZIL DA GÖZALTINDA
Şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında eski Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yöneticisi ve Milli Takımlar sorumlusu Mehmet Levent Kızıl gözaltına alındı.
Alınan bilgiye göre, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen Kızıl, burada sağlık kontrolünden geçirildi.
Eski TFF yöneticisi Kızıl, daha sonra Vatan Caddesi üzerinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirilerek arka kapıdan içeri alındı.
Alınan bilgiye göre, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen Kızıl, burada sağlık kontrolünden geçirildi.
Eski TFF yöneticisi Kızıl, daha sonra Vatan Caddesi üzerinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirilerek arka kapıdan içeri alındı.
ANKARAGÜCÜ'NÜN ESKİ YÖNETİCİSİ KARAKAYA GÖZALTINA ALINDI
Şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında Ankaragücü'nün eski yöneticisi Mümtaz Karakaya'nın Ankara'da gözaltına alındığı bildirildi.
Karakaya'nın sağlık kontrolünün ardından soruşturmanın yürütüldüğü İstanbul'a gönderileceği kaydedildi.
SERDAR KULBİLGE DE GÖZALTINDA
Ankaragücü'nün kalecisi Serdar Kulbilge'nin de gözaltına alındı.
GÖZALTI SAYISI ARTABİLİR
Gözaltı sayısının 20'yi bulabileceği iddia ediliyor.
TS İNTERNET SİTESİ'NDEN DÜN GECE "SAKİN OLUN" ÇAĞRISI YAPILMIŞTI
Dün gece 23.06'da Trabzonspor'un internet sitesinden bir açıklama yapılmış ve 'sakin olun' çağrısında bulunulmuştu. O açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı:
''Yaklaşık 1 haftalık süre içerisinde ülke gündemini meşgul eden futbola yönelik hukuki süreç, kulübümüz tarafından da büyük bir ilgi ve dikkatle takip edilmektedir.
Adalet sisteminin sırasıyla emniyet, savcılık ve mahkeme boyutunda cereyan eden gelişmeler, sonuçları itibariyle üzerinde yorum yapılamayacak kadar hassas bir içerikte sürmektedir.
Bu gerçekler ışığında, camiamızın bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de sağduyu ve sükûnetini koruması büyük önem taşımaktadır.
Böylelikle, başta taraftarlarımız olmak üzere tüm kesimlerin toplumun tansiyonunu daha da yükseltecek eylem ve söylemlerden kaçınmaları, süreci sakinlikle değerlendirmeleri gerekmektedir.
Aksi halde sergilenecek davranışların camiamıza ve toplumsal huzurumuza hiçbir faydası dokunmayacağı gerçeğinden hareketle, konuya gereken duyarlılığın gösterileceğine inanıyor, saygılar sunuyoruz.''
AZİZ YILDIRIM'IN TUTUKLANMASININ ARDINDAN TRABZONLULAR SOKAĞA DÖKÜLMÜŞTÜ
İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen şike ve teşvik soruşturması kapsamında bir hafta önce gözaltına alınan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın dün akşam çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanması Trabzonspor taraftarını sokağa döktü.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın tutuklandığının duyulması üzerine dün akşam sokaklara dökülen Bordo- mavili taraftarlar büyük coşku yaşadı. Açtıkları dev boyutta Trabzonspor flaması ile yürüyüş düzenleyen yaklaşık 200 kişilik taraftar grubu, "Para, şike, işte Fener işte", "Şampiyonluk hakkımız, söke söke alırız", "Trabzon uyuma, şampiyonluk geliyor" şeklinde sloganlar attı.
Trabzon'da ayrıca kentin çeşitli yerlerinde toplanan taraftar grupları da , "Şampiyon Trabzon" tezahüratları yaptı.
Trabzonspor’dan ilk açıklama geldi
Şike Operasyonu kapsamında bugün sabah saatlerinde Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener’in İstanbul'da gözaltına alınması Trabzonspor camiasında şoka neden olundu.
Başkan Sadri Şener’in gözaltına alınması ile ilgili olarak bir açıklama yapan Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar, konuyla ilgili bilgisi olmadığını belirterek “Herhalde başkanın ifadesine başvurmak için almışlardır. Biz de gelişmeleri basından takip ediyoruz” dedi.
Kıbrıs’ta tatilde olduğunu belirten Şakar, bugün İstanbul’a geçeceğini söyledi.
kaynak
Şike ve teşvik operasyonu kapsamında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ve Levent Kızıl gözaltına alındı.
Bu sabah başlayan ikinci dalga operasyonda 22 kişi gözaltında. Sadri Şener'in yanısıra eski Futbol Federasyonu'nda önemli isimler Levent Kızıl ve Mümtaz Karakaya ile bu sezon Gençlerbirliği'den Ankaragücü'ne transfer olan Sedrar Kulbilge de gözaltında...
Bu arada Beşiktaşlı yönetici Serdar Adalı ve İstanbul Büyükşehir Belediyespor'lu futbolcu İbrahim Akın'ın da arandığı öğrenildi.
Şener, "Niye gözaltına alındığımı bilmiyorum"
Garaj kapısından Emniyet Müdürlüğü'ne sokulan Sadri Şener 'Daha niye gözaltına alındığımı bilmiyorum polisler söyleyecek' dedi.
Şike ve teşvik operasyonu kapsamında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, eski TFF Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Levent Kızıl ve Ankaragücü'nün kalecisi Serdar Kulbilge gözaltına alındı. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen Şener, yapılan sağlık kontrolünün ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.
MAHMUT ÖZGENER DE İFADE VERECEK
TFF eski Başkanı Mahmut Özgener’in öğleden sonra İstanbul’a gelerek ifade vereceği iddia edildi.
Görevinden ayrıldıktan sonra İzmir’de tatilini geçiren Özgener’e İstanbul Emniyeti tarafından tebligat gönderilerek, hakkındaki iddialar için ifade vermesi istendi. TFF eski Başkanı’nın bugün öğleden sonra İstanbul’a gelerek ifade vermesi bekleniyor.
ESKİ TFF YÖNETİCİSİ KIZIL DA GÖZALTINDA
Şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında eski Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yöneticisi ve Milli Takımlar sorumlusu Mehmet Levent Kızıl gözaltına alındı.
Alınan bilgiye göre, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen Kızıl, burada sağlık kontrolünden geçirildi.
Eski TFF yöneticisi Kızıl, daha sonra Vatan Caddesi üzerinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirilerek arka kapıdan içeri alındı.
Alınan bilgiye göre, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirilen Kızıl, burada sağlık kontrolünden geçirildi.
Eski TFF yöneticisi Kızıl, daha sonra Vatan Caddesi üzerinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirilerek arka kapıdan içeri alındı.
ANKARAGÜCÜ'NÜN ESKİ YÖNETİCİSİ KARAKAYA GÖZALTINA ALINDI
Şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında Ankaragücü'nün eski yöneticisi Mümtaz Karakaya'nın Ankara'da gözaltına alındığı bildirildi.
Karakaya'nın sağlık kontrolünün ardından soruşturmanın yürütüldüğü İstanbul'a gönderileceği kaydedildi.
SERDAR KULBİLGE DE GÖZALTINDA
Ankaragücü'nün kalecisi Serdar Kulbilge'nin de gözaltına alındı.
GÖZALTI SAYISI ARTABİLİR
Gözaltı sayısının 20'yi bulabileceği iddia ediliyor.
TS İNTERNET SİTESİ'NDEN DÜN GECE "SAKİN OLUN" ÇAĞRISI YAPILMIŞTI
Dün gece 23.06'da Trabzonspor'un internet sitesinden bir açıklama yapılmış ve 'sakin olun' çağrısında bulunulmuştu. O açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı:
''Yaklaşık 1 haftalık süre içerisinde ülke gündemini meşgul eden futbola yönelik hukuki süreç, kulübümüz tarafından da büyük bir ilgi ve dikkatle takip edilmektedir.
Adalet sisteminin sırasıyla emniyet, savcılık ve mahkeme boyutunda cereyan eden gelişmeler, sonuçları itibariyle üzerinde yorum yapılamayacak kadar hassas bir içerikte sürmektedir.
Bu gerçekler ışığında, camiamızın bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de sağduyu ve sükûnetini koruması büyük önem taşımaktadır.
Böylelikle, başta taraftarlarımız olmak üzere tüm kesimlerin toplumun tansiyonunu daha da yükseltecek eylem ve söylemlerden kaçınmaları, süreci sakinlikle değerlendirmeleri gerekmektedir.
Aksi halde sergilenecek davranışların camiamıza ve toplumsal huzurumuza hiçbir faydası dokunmayacağı gerçeğinden hareketle, konuya gereken duyarlılığın gösterileceğine inanıyor, saygılar sunuyoruz.''
AZİZ YILDIRIM'IN TUTUKLANMASININ ARDINDAN TRABZONLULAR SOKAĞA DÖKÜLMÜŞTÜ
İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen şike ve teşvik soruşturması kapsamında bir hafta önce gözaltına alınan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın dün akşam çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanması Trabzonspor taraftarını sokağa döktü.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın tutuklandığının duyulması üzerine dün akşam sokaklara dökülen Bordo- mavili taraftarlar büyük coşku yaşadı. Açtıkları dev boyutta Trabzonspor flaması ile yürüyüş düzenleyen yaklaşık 200 kişilik taraftar grubu, "Para, şike, işte Fener işte", "Şampiyonluk hakkımız, söke söke alırız", "Trabzon uyuma, şampiyonluk geliyor" şeklinde sloganlar attı.
Trabzon'da ayrıca kentin çeşitli yerlerinde toplanan taraftar grupları da , "Şampiyon Trabzon" tezahüratları yaptı.
Trabzonspor’dan ilk açıklama geldi
Şike Operasyonu kapsamında bugün sabah saatlerinde Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener’in İstanbul'da gözaltına alınması Trabzonspor camiasında şoka neden olundu.
Başkan Sadri Şener’in gözaltına alınması ile ilgili olarak bir açıklama yapan Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar, konuyla ilgili bilgisi olmadığını belirterek “Herhalde başkanın ifadesine başvurmak için almışlardır. Biz de gelişmeleri basından takip ediyoruz” dedi.
Kıbrıs’ta tatilde olduğunu belirten Şakar, bugün İstanbul’a geçeceğini söyledi.
kaynak
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Eski TFF başkanı Özgener de gözaltında!
Şike soruşturması kapsamında eski Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener de gözaltına alındı...
Görevinden ayrıldıktan sonra İzmir’de tatilini geçiren Özgener’e İstanbul Emniyeti tarafından tebligat gönderildi.
Sabah saatlerine Emniyet Müdürlüğü'ne getirilen Özgener de soruşturma kapsamında gözaltına alındı.
kaynak
Şike soruşturması kapsamında eski Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener de gözaltına alındı...
Görevinden ayrıldıktan sonra İzmir’de tatilini geçiren Özgener’e İstanbul Emniyeti tarafından tebligat gönderildi.
Sabah saatlerine Emniyet Müdürlüğü'ne getirilen Özgener de soruşturma kapsamında gözaltına alındı.
kaynak
gezegen64
New member
- Katılım
- 30 Kas 2008
- Mesajlar
- 568
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Gözaltındayken adresimi Metris yazdılar
İşte Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın mahkemedeki ifadesi: Gözaltındayken adresimi Metris yazdılar, tüm siyasiler Trabzon'u istedi...
Sadece F.Bahçe ile ilgili bir soruşturma yapılması kabul edilebilir değil. Mahmut Özgener’e dargın olduğum ve konuşmadığım bilinmektedir. Onun kanalı ile hakemleri etkileme düşüncem olamaz. Bülent İbrahim İşçen ve Abdullah Başak’ı dövdüreceğim iddiasına ilişkin bir fiilim hiç bir şekilde söz konusu olmamıştır. Ümit Karan’a teşvik parası gönderdiğim söyleniyor. Böyle bir şey varsa bütün futbolculara gönderilmesi gerekirdi.
ÖRGÜT faaliyeti kapsamında birden fazla şike eyleminde bulunmak ve bu eylemleri organize etmek” suçunu işlediği iddiası ile savcı Mehmet Berk tarafından sorgulanan ve tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edilen Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın hakim Hadi Çağdır’ın karşısına çıkarak verdiği son ifadesine Hürriyet ulaştı. İşte o ifade;
Kaliteli hakem istedim
Fenerbahçe-Kayseri maçıyla ilgili benim maçın hakemi olan Fırat Aydınus’u uyarması için MHK Başkanı Oğuz Sarvan’a Federasyon Başkanı aracılığı ile uyarmaya çalıştığım iddiası doğru değildir. Ben şampiyonluk amacıyla müsabakaya çıkan takımımızın iyi hakemler tarafından maçlarımızın yönetilmesi amacıyla girişimlerde bulundum. Bu haklı bir girişimdir.
Kesinlikle art niyetim yoktu
Hakemleri etkilemek anlamına gelmez. Yani maçlarımızın objektif olarak yönetilmesi açısından, FIFA hakemi olan hakemlerimizin maçlarımızda görev almasını talep etmiştik. Zaten federasyon da FIFA hakemi olan hakemlerin maçlarmızı yöneteceğini söylemiştir. Bu diğer şampiyonluğa oynayan takımlar için de geçerlidir. Bu nedenle Cüneyt Çakır’ın da dahil olduğu 8 FIFA hakemi olması ve iyi hakem olması nedeniyle bu maçta görevlendirilmelerini talep ettim. Bu art niyet ya da kaydırma isteği değildir. Kamuoyunda son 1-2 aydır bilindiği gibi benim federasyon başkanı Mahmut Özgener’e dargın olduğum ve konuşmadığım bilinmektedir. Onun kanalı ile hakemleri etkileme düşüncem olamaz. Kaliteli hakemleri istememin hakemleri etkileme düşüncem olamaz. Kaliteli hakemleri istemenin bir art niyet olarak olarak görülmesi ve bu konuda suçlanmam anlayabileceğim bir şey değildir.
Şekip baskı altında ifade vermiş
Eskişehir-Trabzon maçıyla ilgili olarak Ümit Karan’a teşvik parası gönderdiğim söyleniyor. Böyle bir şey varsa bütün futbolculara gönderilmesi gerekirdi. Şekip Mosturoğlu ifadesinde bu maçla ilgili olarak 1,5 tabirini kullanarak bir paranın teşvik amacıyla Eskişehir’e gönderildiğini duyduğunu beyan ettiği söylenmektedir. Ancak, kendisi avukat olan Şekip Mosturoğlu’nun büyük ihtimalle üzerindeki baskıyla böyle bir şey söylemişse de bu tür şeylerin basında yer aldığı ve orada duyduğu şeklindedir.
Kulüpten belli bir paranın çıkması için 2 imzayla onaylanması gerekir. Böyle bir şey olduğuna dair delil de imkan da yoktur. Aslı budur. Fenerbahçe Spor Kulübü daha önceki yıllarda da bir kısım şampiyonlukları son anda kaçırmıştır. Bu sene de son maça kadar şampiyonluğun kimin tarafından kazanılacağı belli olmamıştır. Son maçta bu durum belli oldu. O maçta da ben herkes tarafından görüldüğü gibi maçın denge içerisinde ve Sivasspor’un üstünlüğü yönünde gitmesi nedeniyle büyük bir gerginlik ve rahatsızlık yaşadım. Maçın son anlarını tribünde dahi seyredemedim. Şike veya tevşik söz konusu olsa bu şekilde davranmazdım.
Maçları hak ederek kazandık
Sadece Fenerbahçe Kulübü ile ilgili böyle bir soruşturma yapılması benim tarafımdan kabul edilebilir bir şey değildir. Aynı konumda olan şüphe edilecekse başka takımlar adına da bir takım şüphe sebepleri bulunmakla birlikte sadece takımımız hakkında böyle bir suçlamaya muhatap olmak doğru olmamıştır. Ligin bitimine yakın tarihlerde basından da takip edildiği gibi siyasi baskılar dahi söz konusudur.
Mevlana’nın sözü, Hamdım, piştim, yandım
Gittiğimiz bir kısım küçük takımların maçlarında dahi rakibimiz olan Trabzonspor’un şampiyon olmasını dileyen siyasiler olmuştur. Biz şampiyon olduğumuz bu sezon içerisinde tüm maçlarımızı hak ederek kazandık. Tersini söylemek futbolcularımıza, onların emek sarf ettikleri, döktükleri terlere saygısızlık anlamına gelir. 2006’dan bu yana bir takım dedikodular nedeniyle liglerin incelenmesini değişik vesilelerle söylemişimdir. Hiçbir şekilde şikeyi ve daha önce serbest bırakılması söylenen teşviki dahi onaylamadığımı beyan etmişimdir.
Ben, hakkımdaki iddialarla kulüp başkanlığım devam etsin etmesin mücadele etmek istiyorum. Hiçbir şekilde işlemediğim bir suçlamayla karşı karşıya kaldım. Böyle bir suçlamayla muhatap olmak beni derinden yaralamıştır. Mevlana’nın bir sözünü de buradan tekrar etmek istiyorum, ‘Hamdım, piştim, yandım’ demiştir. Ben de konumum itibarı ile kendimi bu şekilde görüyorum. Yaşım itibari ile ve bugüne kadar gerçekleştirdiğim spor camiasına katkılarım da dikkate alınarak eğer yargılanacaksam, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmamı talep ederim.
Daha gözaltındayken adresi ‘Metris’ti
İSTANBUL Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü Labaratuvarında ait şahsımla ilgili yapılan laboratuar test sonuçlarına ilişkin belgeleri sunuyorum. Sunduğum belgeden de görüleceği gibi hasta adı olarak benim adım yani Aziz Yıldırım yazılıdır. Bunun karşı tarafında ise Metris 1 ve 2 nolu Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu olarak adresim ve istek yapan Murat Başkurt yazılıdır.
Bu test sonucunu biz savcılığa sevkim yapılmadan önce polis tarafından anjiyo yapılmak maksadıyla hastaneye gittiğim sırada düzenlenmiş bir rapor olarak aldık. Dikkat edileceği gibi daha savcılığa sevk edilmeden suçlu bulunup adresimde kapalı cezaevi olarak gösterilemktedir. Bu da yapılan soruşturmanın art niyetli olduğunu önceden kurgulanmış ön yargılı bir soruşturma olduğunu göstermektedir.
Şike olsa Melih Gökçek söylerdi
Bizim Ankara BŞB Başkanı Melih Gökçek ile aramızda sorunlar bulunduğu herkesin malumudur. A.Gücü’nü o maçta 6-0 mağlup ettik. Bunun şikeyle herhangi bir ilgisi yoktur. Böyle bir şey olsaydı aramızda sorunlar bulunan Melih Gökçek’in bunu dile getirmesi beklenirdi. Savcılık huzurunda sorulan sorulara ayrıntılı olarak cevap vermeye çalıştım. Ancak bir kısım sorulan sorulara tam ayrıntılı olarak cevap veremedim.
40 bin doları sordular
Özellikle bunlardan ifade zaptında 18 numara olarak sorulan soruda 8 Mayıs’ta Mali Genel Kurul öncesinde muhalif bir takım kişilerin gazeteye ilan vermesi üzerine muhalefetin önüne geçebilmek amacıyla Sedat Peker grubuyla bağlantılı oldukları söylenen Bülent İbrahim İşçen ve Abdullah Başak’ı yönlendirdiğim şeklindeki iddia.
Peker’le bağlantısını bilmem
Bu şahısları kongre sırasında dövdüreceğim ve dışarı attıracağım şeklinde talimat verdiğim iddiasına ilişkin benim böyle bir fiilim hiç bir şekilde söz konusu olmamıştır. Bu şahıslar Fenerbahçe kongre üyeleridir. Ben muhalif gruba kongreye gelerek varsa eleştirilerini mali konularda burada yapmalarını bildirdim. Bana amatör şube için sponsorlardan temin edilen 40 bin dolarla ilgili bu parayı nerden bulduğumu sormuşlar.
Ben bunun nereden bulunduğunu değil, nereye harcanacağının sorulması gerektiğini bilirim. Bunun dışında adları geçen İbrahim İşçen ve Abdullah Başak’ın söz edildiği gibi Sedat Peker grubuyla bağlantısı olup olmadığını bilemem. Herhangi bir şekilde kongreden dışarı attırmam ya da dövdürmem gibi bir eylemim olmadı. Ben bu dosyada şike ve teşvik primi suçlamasıyla suçlanırken, bununla ilgisi olmayan yukarıda bahsettiğimiz olaylarla ilgili sorular soruldu. Benim anladığım kadarı ile hakkımdaki iddiayı bir örgüt faaliyeti dahilinde göstermek amacıyla bu konularda soruşturmaya dahil edilmiş diye düşünüyorum. Bu soruya savcılıkta ayrıntılı cevap veremedim.
Emenike Trabzon’a karşı da forma giymedi
Bir şike iddiası da Emanuel Emenike ile ilgilidir. Bu futbolcunun Karabükspor maçında oynamamasının sebebi sakat olasıdır. Bu yönde raporları da vardır. Zaten bizden sonra Trabzon maçında da oynamamıştır. (Hürriyet)
kaynak
İşte Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın mahkemedeki ifadesi: Gözaltındayken adresimi Metris yazdılar, tüm siyasiler Trabzon'u istedi...
Sadece F.Bahçe ile ilgili bir soruşturma yapılması kabul edilebilir değil. Mahmut Özgener’e dargın olduğum ve konuşmadığım bilinmektedir. Onun kanalı ile hakemleri etkileme düşüncem olamaz. Bülent İbrahim İşçen ve Abdullah Başak’ı dövdüreceğim iddiasına ilişkin bir fiilim hiç bir şekilde söz konusu olmamıştır. Ümit Karan’a teşvik parası gönderdiğim söyleniyor. Böyle bir şey varsa bütün futbolculara gönderilmesi gerekirdi.
ÖRGÜT faaliyeti kapsamında birden fazla şike eyleminde bulunmak ve bu eylemleri organize etmek” suçunu işlediği iddiası ile savcı Mehmet Berk tarafından sorgulanan ve tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edilen Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın hakim Hadi Çağdır’ın karşısına çıkarak verdiği son ifadesine Hürriyet ulaştı. İşte o ifade;
Kaliteli hakem istedim
Fenerbahçe-Kayseri maçıyla ilgili benim maçın hakemi olan Fırat Aydınus’u uyarması için MHK Başkanı Oğuz Sarvan’a Federasyon Başkanı aracılığı ile uyarmaya çalıştığım iddiası doğru değildir. Ben şampiyonluk amacıyla müsabakaya çıkan takımımızın iyi hakemler tarafından maçlarımızın yönetilmesi amacıyla girişimlerde bulundum. Bu haklı bir girişimdir.
Kesinlikle art niyetim yoktu
Hakemleri etkilemek anlamına gelmez. Yani maçlarımızın objektif olarak yönetilmesi açısından, FIFA hakemi olan hakemlerimizin maçlarımızda görev almasını talep etmiştik. Zaten federasyon da FIFA hakemi olan hakemlerin maçlarmızı yöneteceğini söylemiştir. Bu diğer şampiyonluğa oynayan takımlar için de geçerlidir. Bu nedenle Cüneyt Çakır’ın da dahil olduğu 8 FIFA hakemi olması ve iyi hakem olması nedeniyle bu maçta görevlendirilmelerini talep ettim. Bu art niyet ya da kaydırma isteği değildir. Kamuoyunda son 1-2 aydır bilindiği gibi benim federasyon başkanı Mahmut Özgener’e dargın olduğum ve konuşmadığım bilinmektedir. Onun kanalı ile hakemleri etkileme düşüncem olamaz. Kaliteli hakemleri istememin hakemleri etkileme düşüncem olamaz. Kaliteli hakemleri istemenin bir art niyet olarak olarak görülmesi ve bu konuda suçlanmam anlayabileceğim bir şey değildir.
Şekip baskı altında ifade vermiş
Eskişehir-Trabzon maçıyla ilgili olarak Ümit Karan’a teşvik parası gönderdiğim söyleniyor. Böyle bir şey varsa bütün futbolculara gönderilmesi gerekirdi. Şekip Mosturoğlu ifadesinde bu maçla ilgili olarak 1,5 tabirini kullanarak bir paranın teşvik amacıyla Eskişehir’e gönderildiğini duyduğunu beyan ettiği söylenmektedir. Ancak, kendisi avukat olan Şekip Mosturoğlu’nun büyük ihtimalle üzerindeki baskıyla böyle bir şey söylemişse de bu tür şeylerin basında yer aldığı ve orada duyduğu şeklindedir.
Kulüpten belli bir paranın çıkması için 2 imzayla onaylanması gerekir. Böyle bir şey olduğuna dair delil de imkan da yoktur. Aslı budur. Fenerbahçe Spor Kulübü daha önceki yıllarda da bir kısım şampiyonlukları son anda kaçırmıştır. Bu sene de son maça kadar şampiyonluğun kimin tarafından kazanılacağı belli olmamıştır. Son maçta bu durum belli oldu. O maçta da ben herkes tarafından görüldüğü gibi maçın denge içerisinde ve Sivasspor’un üstünlüğü yönünde gitmesi nedeniyle büyük bir gerginlik ve rahatsızlık yaşadım. Maçın son anlarını tribünde dahi seyredemedim. Şike veya tevşik söz konusu olsa bu şekilde davranmazdım.
Maçları hak ederek kazandık
Sadece Fenerbahçe Kulübü ile ilgili böyle bir soruşturma yapılması benim tarafımdan kabul edilebilir bir şey değildir. Aynı konumda olan şüphe edilecekse başka takımlar adına da bir takım şüphe sebepleri bulunmakla birlikte sadece takımımız hakkında böyle bir suçlamaya muhatap olmak doğru olmamıştır. Ligin bitimine yakın tarihlerde basından da takip edildiği gibi siyasi baskılar dahi söz konusudur.
Mevlana’nın sözü, Hamdım, piştim, yandım
Gittiğimiz bir kısım küçük takımların maçlarında dahi rakibimiz olan Trabzonspor’un şampiyon olmasını dileyen siyasiler olmuştur. Biz şampiyon olduğumuz bu sezon içerisinde tüm maçlarımızı hak ederek kazandık. Tersini söylemek futbolcularımıza, onların emek sarf ettikleri, döktükleri terlere saygısızlık anlamına gelir. 2006’dan bu yana bir takım dedikodular nedeniyle liglerin incelenmesini değişik vesilelerle söylemişimdir. Hiçbir şekilde şikeyi ve daha önce serbest bırakılması söylenen teşviki dahi onaylamadığımı beyan etmişimdir.
Ben, hakkımdaki iddialarla kulüp başkanlığım devam etsin etmesin mücadele etmek istiyorum. Hiçbir şekilde işlemediğim bir suçlamayla karşı karşıya kaldım. Böyle bir suçlamayla muhatap olmak beni derinden yaralamıştır. Mevlana’nın bir sözünü de buradan tekrar etmek istiyorum, ‘Hamdım, piştim, yandım’ demiştir. Ben de konumum itibarı ile kendimi bu şekilde görüyorum. Yaşım itibari ile ve bugüne kadar gerçekleştirdiğim spor camiasına katkılarım da dikkate alınarak eğer yargılanacaksam, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmamı talep ederim.
Daha gözaltındayken adresi ‘Metris’ti
İSTANBUL Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü Labaratuvarında ait şahsımla ilgili yapılan laboratuar test sonuçlarına ilişkin belgeleri sunuyorum. Sunduğum belgeden de görüleceği gibi hasta adı olarak benim adım yani Aziz Yıldırım yazılıdır. Bunun karşı tarafında ise Metris 1 ve 2 nolu Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu olarak adresim ve istek yapan Murat Başkurt yazılıdır.
Bu test sonucunu biz savcılığa sevkim yapılmadan önce polis tarafından anjiyo yapılmak maksadıyla hastaneye gittiğim sırada düzenlenmiş bir rapor olarak aldık. Dikkat edileceği gibi daha savcılığa sevk edilmeden suçlu bulunup adresimde kapalı cezaevi olarak gösterilemktedir. Bu da yapılan soruşturmanın art niyetli olduğunu önceden kurgulanmış ön yargılı bir soruşturma olduğunu göstermektedir.
Şike olsa Melih Gökçek söylerdi
Bizim Ankara BŞB Başkanı Melih Gökçek ile aramızda sorunlar bulunduğu herkesin malumudur. A.Gücü’nü o maçta 6-0 mağlup ettik. Bunun şikeyle herhangi bir ilgisi yoktur. Böyle bir şey olsaydı aramızda sorunlar bulunan Melih Gökçek’in bunu dile getirmesi beklenirdi. Savcılık huzurunda sorulan sorulara ayrıntılı olarak cevap vermeye çalıştım. Ancak bir kısım sorulan sorulara tam ayrıntılı olarak cevap veremedim.
40 bin doları sordular
Özellikle bunlardan ifade zaptında 18 numara olarak sorulan soruda 8 Mayıs’ta Mali Genel Kurul öncesinde muhalif bir takım kişilerin gazeteye ilan vermesi üzerine muhalefetin önüne geçebilmek amacıyla Sedat Peker grubuyla bağlantılı oldukları söylenen Bülent İbrahim İşçen ve Abdullah Başak’ı yönlendirdiğim şeklindeki iddia.
Peker’le bağlantısını bilmem
Bu şahısları kongre sırasında dövdüreceğim ve dışarı attıracağım şeklinde talimat verdiğim iddiasına ilişkin benim böyle bir fiilim hiç bir şekilde söz konusu olmamıştır. Bu şahıslar Fenerbahçe kongre üyeleridir. Ben muhalif gruba kongreye gelerek varsa eleştirilerini mali konularda burada yapmalarını bildirdim. Bana amatör şube için sponsorlardan temin edilen 40 bin dolarla ilgili bu parayı nerden bulduğumu sormuşlar.
Ben bunun nereden bulunduğunu değil, nereye harcanacağının sorulması gerektiğini bilirim. Bunun dışında adları geçen İbrahim İşçen ve Abdullah Başak’ın söz edildiği gibi Sedat Peker grubuyla bağlantısı olup olmadığını bilemem. Herhangi bir şekilde kongreden dışarı attırmam ya da dövdürmem gibi bir eylemim olmadı. Ben bu dosyada şike ve teşvik primi suçlamasıyla suçlanırken, bununla ilgisi olmayan yukarıda bahsettiğimiz olaylarla ilgili sorular soruldu. Benim anladığım kadarı ile hakkımdaki iddiayı bir örgüt faaliyeti dahilinde göstermek amacıyla bu konularda soruşturmaya dahil edilmiş diye düşünüyorum. Bu soruya savcılıkta ayrıntılı cevap veremedim.
Emenike Trabzon’a karşı da forma giymedi
Bir şike iddiası da Emanuel Emenike ile ilgilidir. Bu futbolcunun Karabükspor maçında oynamamasının sebebi sakat olasıdır. Bu yönde raporları da vardır. Zaten bizden sonra Trabzon maçında da oynamamıştır. (Hürriyet)
kaynak