Fener Neden Son 13 Hafta İstanbul-Ankara’da ?

Fatih Hoca

Banned
Katılım
19 Nis 2006
Mesajlar
13,612
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
43
Konum
ßeşiktaş'ın Kalbi KAPALI'dan
Süper Lig fikstürüne 3 büyük müdahale


890520090713101308675.jpg


Üç büyükler ligin ilk 4 haftasında niye karşılaşmıyor? F.Bahçe, neden son 13 hafta İstanbul ve Ankara’da? Lig fikstüründeki ilginç tesadüfler ve üç büyüklere tanınan çok tartışılacak ayrıcalık


Milliyet gazetesi yazarı Uğur Meleke, Süper Lig fikstüründeki ilginç tesadüfleri ve üç büyüklere tanına tartışmalı ayrıcalıkları irdeledi...

Fenerbahçe, neden son 13 hafta İstanbul ve Ankara’da?

Tahmin ediyorum, futbolda bizim düzeyimizdeki diğer Avrupa ülkelerinde (mesela Hollanda’da, Belçika’da vs.) fikstür çekimi çok sıradan bir iştir. Belki sporseverler, kendi tuttukları takım ilk hafta kimle karşılaşıyor diye merak ederler, sonrasına bakmazlar bile muhtemelen... Lâkin bizde her fikstür çekiminin ardından soru işareti, soru işaretini kovalıyor çünkü çok garip tesadüfler olabiliyor önümüzde...

Mesela üç sezondur üst üste Trabzonspor’la Fenerbahçe’nin ligin 17’nci haftasında karşılaşması herkesin dikkatini çekti ister istemez. Enteresan, iki ekibin, üç sezon üst üste ligin son haftasında karşılaşma ihtimali tam 4913’te 1...

Bir de fikstür çekiminde, aynı şehir takımlarının yani Ankara ve İstanbulluların toplarının önden teslim edilmesi detayı var. Bu topların seçimi bu sene yeterince düşünülerek yapılmamış, kusursuz dağıtılamamış. 5 İstanbullu ile 3 Ankaralı’ya seçilip verilen numaralar ardışık olmuş. Bu da Beşiktaş’ın ilk 9 hafta, Galatasaray’ın 2 ile 11’inci haftalar arası, Fenerbahçe’ninse son 13 hafta İstanbul-Ankara dışında bir ile gitmemeleri gibi garip bir sonuç doğurmuş! Sanırım özellikle Fenerbahçe’nin son 13 hafta boyunca Ankara dışında seyahat yapmayacak olması, sarı-lacivertli takım yetkililerini bile şaşırtmıştır!

Tamam bunlar, binde bir yaşanacak (pardon neredeyse beş binde bir yaşanacak), üstünde çok durulmayacak tesadüfler... Ama her sezon fikstür çekiminde tesadüf olmadığını gayet iyi bildiğimiz önemli bir teamül var: Tam 8 sezondur 3 büyük İstanbul takımı ligin ilk 4 haftasında karşılaşmıyorlar! Zira fikstür çekimi yapılmadan ve diğer sıradan(!) Süper Lig takımları toplarını seçmeden önce, ilk olarak 3 özel(!) İstanbul ekibine ayarlanmış topları ikram ediliyor ve ilk haftalarda eşleşmemeleri sağlanıyor.

Bu konuyla ilgili resmi bir açıklama olmasa da, geçen sezon Hürriyet’te Atilla Türker, bu talebin yayıncı kuruluştan geldiğini yazdı. Çünkü eğer bir tesadüf olur da, üç büyük takımın birbiriyle oynayacağı 3 maç ilk 4-5 haftaya denk gelirse, kalan bölümde ligi kimse izlemezmiş! (18 takıma eşit mesafede olması gereken futbol federasyonu yönetimleri, tam 8 yıldır bu talebi nasıl kabul etmişler, aklım almıyor)

Milli maç haftaları

Bir de derbilerin oynanacağı tarihler ayarlanırken, milli maçlar öncesi haftaya da denk getirilmiyormuş. Zira ulusal futbolcular yoğunlukla bu takımlardan geliyor ve milli kadroya yorgun/moralsiz/sakat katılmaları istenmiyormuş. Gerçekten de ne geçen sezon, ne de bu sezon ulusal maçlar öncesi 3 büyükler birbiriyle hiç karşılaşmadı. (Bakınız: 2009-2010 fikstürü, 4-8 ve 12’nci haftalar)

Ama mesela (milli takımın gayet de önemli bir elemanı olan) Trabzonsporlu Gökhan Ünal, 14 Ekim’deki Türkiye-Ermenistan müsabakasıyla, 14 Kasım’daki muhtemel Dünya Kupası baraj maçımız arasında ligde sırasıyla şu takımlarla karşılaşacak: G.Saray, Kayseri, Ankaraspor ve Beşiktaş... Yine bir başka milli oyuncu Kayserili Eren Güngör’ün, 14 Kasım’daki muhtemel Dünya Kupası baraj maçımız öncesi 3 resmi karşılaşması sırasıyla Trabzonspor, Fenerbahçe ve Sivasspor’la...

Ne yazık ki, bu verilerden şöyle acayip bir sonuç ortaya çıkıyor: Eren veya Gökhan’ın yıpranması/moralinin bozulması/sakatlanması, Kazım’dan Ayhan’dan ya da Rüştü’den daha önemsiz...

2010-2011 sezonu, bu konuda bir milat olmalı; 18 takım eşit şartlarla, hiçbir ön çekiliş olmadan kuraya girmeli (Yalnızca aynı stadı paylaşan G.Birliği ve A.Gücü’nün özel durumu var)... Geçtiğimiz 8 yıl, lig tarihimizde bir utanç dönemi olarak tarihin tozlu sayfalarındaki yerini almalı... Zaten futbol literatürümüzde çok kuvvetli yerleri olmayan adalet/güven gibi sözcükler, anlamını daha fazla yitirmemeli.

Trabzon-F.Bahçe -Sivas dehlizi

Aşağıda okuyacağınız eğlencelik bir detay, tamamen tesadüf eseri oluşmuş bir durum:

Geçen sezon İspanya’da fikstür çekilirken olağan dışı bir tesadüf yaşanmış; ligi ilk 5’te bitiren takımların 4’ü, Sevilla, Barcelona, Real Madrid ve Villarreal kurada ardışık numaraları çekmişlerdi. Durum böyle olunca ligdeki diğer takımlar, sıraları geldiğinde bu 4 devle peş peşe oynadılar ve bu süreçten genelde çok yıpranarak çıktılar (İlk hafta bu trafiğe giren Santander 1, ikinci hafta giren Gijon 0, üçüncü hafta giren Betis 1 puanla çıkabilmişler bu 4 maçtan).

Bu yılın Süper Lig fikstüründe de küçük bir benzeri oluştu İspanya’nın... Ligin tepe dörtlüsünün üçü Trabzon, Fenerbahçe ve Sivas dizildiler art arda (Örneğin Diyarbakır, iki-üç ve dördüncü haftalarda; Manisaspor da üç-dört ve beşinci haftalarda peş peşe Trabzon-F.Bahçe-Sivas üçlüsü ile karşılaşacaklar)

Peki Türkiye’de de İspanya’da olduğu gibi R.Madrid’le Barcelona fikstürde birbirlerini takip edebilir mi? Ne yazık ki, hayır... Çünkü 3 büyüklere kura öncesi ardışık olmayan 2,6 ve 18 numaralı toplar teslim ediliyor. Dileğimiz, ilerleyen yıllarda Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin de böyle tesadüfen peş peşe dizilebilecekleri müdahalesiz bir kuranın çekilebilmesi..


Uğur Meleke / Milliyet
 
İsterse Uzayda OLsun. Bu Sene İşi Götüreceğiz. Tesadüftür Tesadüf Contact:D
 
Allah Allaaah nasıl denk gelmiş? (!) :saskin
 
Utanç vesikası lig fikstürü

F.Bahçe, 2008-2009 sezonu ilk yarısında G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un her üçüyle içeride oynayacak... Sarı-lacivertliler, geçen sezon da her üç rakibiyle ilk devrede içeride oynamıştı! Kaba bir hesapla, bu durumun iki yıl üst üste gerçekleşme ihtimali 64’te 1... Bu bir tesadüf tabii ki...
Beşiktaş içinse tam tersi bir durum oluşmuş. 2008-2009 sezonunda her üç ezeli rakibiyle ilk yarıda dış sahada oynuyor siyah-beyazlılar... Yine kaderin garip bir cilvesi, onlar da geçen yıl ilk devrede üç büyük maçı da dışarıda oynamışlar. Bu da bir tesadüf. Ve bence her iki takıma da dikkate değer bir avantaj yada dezavantaj sağlamamıştır/ sağlamayacaktır bu fikstür...
Peki, yine Fstats’ın araştırmasına göre, Süper Lig’de son 7 sezonda altıncı kez 16’ncı haftaya bir derbi maçı (G.Saray, F.Bahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor’un birbirleri ile oynadıkları müsabaka) denk gelmesine ne demeli? Bir devrede 6 derbi olduğu düşünülürse, son 7 sezonda 6 kez 16’ncı haftaya derbi denk düşmesi olasılığı, yaklaşık 800’de 1... İşte bu tesadüf olmamalı...
Ve yine son 7 sezonun ilk 5 haftalarında, G.Saray, F.Bahçe ve Beşiktaş’ın birbirleri ile karşılaşmamış olmaları... Son 7 sezondur en erken İstanbul derbisinin 6’ncı hafta oynanmış olması... Ne yazık ki bu da tesadüf değil... TFF, uzun zamandır fikstür çekiminde üç büyüklere toplarını önceden vererek, ilk 5 haftada birbirleri ile oynamamalarını alenen organize ediyor. Resmi olarak açıklanmamış olsa da, değerli meslektaşımız Atilla Türker’in Hürriyet Spor’daki araştırmasına göre, bu talep yayıncı kuruluşlardan geliyor...

F.Bahçe’ye 10 numara
Bu sezon da fikstür, son yıllarda alışılagelmiş biçimde çekildi, aslında büyük bölümü önceden hazırlanmış bir şablondu, deyim yerindeyse “bifteklerin pozisyonunun belli olduğu, sadece bezelyelerin kendilerine uygun bir yere geçeceği bir tabak” hazırlandı. Fikstür çekimi başlamadan önce F.Bahçe’ye 10 numara verildi, Beşiktaş’la G.Saray’a da 16 ve 17... Bu hazır numaraların önceden verilmesindeki amaç, hem derbilerin ilk haftalara denk gelmemesi, hem de üç büyük takımın milli maçlardan bir önceki veya bir sonraki hafta karşılaşmamasını sağlamakmış! Yani hasbelkader, F.Bahçe-G.Saray birinci, G.Saray-Beşiktaş ikinci, F.Bahçe-Beşiktaş üçüncü hafta karşılaşırlarsa, kalan 14 haftayı kimse izlemezmiş! Tabii bir de üç büyüklerin milli futbolcuları önemli, aman onlar demoralize olmasın, kazara derbilerde sakatlanmasın, nasıl olsa Kayserili Mehmet Topuz’un veya Bayern Münih’li Hamit’in yeri doldurulur, üç büyüklerin yıldızlarınınsa yeri dolmaz!
Bayern Münihli Hamit demişken, sayısız milli oyuncusu olan son şampiyon, ilk hafta Hamburg’la, ikinci hafta Dortmund’la oynadı, 6-10 Eylül’deki milli maçlar öncesi Hertha Berlin’le, beşinci haftada da Werder Bremen’le oynayacak! Yine İngiltere’de de milli maçların hemen ardından Liverpool-M.United, beşinci haftada da Chelsea-M.United kapışması var! Anlaşılan oralarda yayıncı kuruluşun da, milli takımın da fikstürle pek alâkaları yok!
Biz fikstür çekimimize dönelim, üç büyüklerin numaralarının belli olmasının ardından, aynı haftada İstanbul’da 3 maç olması ihtimalini ortadan kaldırmak için, Belediyespor’a da doğrudan 5 numara verilmiş... Aynı sebeple Ankara ekipleri, Gaziantep ve Kayseri de kuraya girmemiş ve numaralarını önden teslim almışlar. Yalnız burada da son derece enteresan ve aşağılayıcı bir detay var: Bir hatır şikesi ihtimaline karşılık, Ankara takımlarının maçları sezon ortasına denk getirilmiş! Hacettepe-Ankaraspor 4, G.Birliği-Ankaraspor ve Hacettepe-Ankaragücü 5’inci hafta mesela... Son 3 hafta Ankara takımları birbirleriyle oynayamıyorlar, çünkü şike yapabilirlermiş! Bu önyargı, bu itham, sadece Ankara takımları için değil, tüm bir futbol ailesi için, hatta bütün bir ulus için ağır bir hakaret niteliğinde. Bu ulusça birbirimize duymadığımız güvenin, birbirimizden esirgediğimiz saygının resmiyete dökülmüş, belgeye yazılmış hali...
Bu fikstür çekimi, ulusal bir utanç... Aynı stadı kullanan takımların özel durumu haricindeki bütün detaylar, son derece lüzumsuz ve aşağılayıcı... Ligin son haftasında, Ankara 19 Mayıs Stadı’nda şampiyonluğu garantilemiş Hacettepe ile kümede kalmak için 1 puana ihtiyacı olan Gençlerbirliği oynasa, hatta maçı da Ankaralı hakemler yönetse, sahadaki 22 futbolcu ve 4 hakemin tamamının namuslu ve âdil bir biçimde vazifesini yapacağına inanıyoruz biz...
Eminiz ki, bu fikstürü çekenler de, sporculara, teknik adamlara, hakemlere inanıyor...

Meduna’yı hatırlıyor musunuz?
Fikstürde Ankaralıları lig sonunda karşı karşıya getirmemekten daha önemli detaylar var hayatta tabii... Manisaspor’un 24 yaşındaki Çek forveti Meduna, bundan tam iki yıl önce, 19 Ağustos 2006 akşamı saat 21:40 sularında kalp spazmı geçirerek sahaya yığıldı ve ardından futbol hayatını bitirmek zorunda kaldı. Bu hadiseden iki yıl sonra, 23 Ağustos 2008 günü saat 19:00’da Galatasaray’la Denizlispor karşı karşıya geldiler Süper Lig’de... Meduna hadisesi ile arada yalnızca 4 günlük bir fark var, üstelik o geceki Manisa-Galatasaray maçından 1 saat de önce başladı Galatasaray-Denizli müsabakası... Tamam artık Ağustos başında futbol oynanmıyor, TFF bu konuda çok doğru adımlar attı, ama benzer iklim kuşağında bulunduğumuz İtalya ve İspanya’da liglerin henüz başlamadığını da not etmek gerek...


Uğur Meleke/2008



Fikstür konusunda öküz altında buzağı aranacak bir takım varsa bu en son Fenerbahçe olmalıdır
 
Geçen sezon GaLatasaray son 8 haftada sadece 1 kez İstanbuL dışında maç yaptı.. BunLar mümkün çünkü fikstür çekmesini biLe biLmeyen bi federasyonumuz var..
İnsan takımLarın numaraLarını bi değiştirir ya..
Her sene aynı fikstür ve ayarLı fikstür..
 
her sene hemen hemen aynı fikstür geliyor neredeyse maçların haftalarını ezberleyeceğiz..... ama altında art niyet aramıyorum sadece tek takıldığım fenerin son hafta trabzon maçları biraz kötü olmuş fener açısından...
 
Gereksiz Bir haber ortaLığı karıstırmak için sacma sacma seLer yazıoLar!
 
Geri
Üst