Emperyalizmin İslamiyeti

TraFoo

Banned
Katılım
3 Ağu 2009
Mesajlar
2,032
Reaction score
0
Puanları
0
thumbnail.php


Emperyalizmin İslamiyeti

XIX.yy'da bilimsel buluşların gelişmesi,bilinmeyenlerin açığa çıkartılması,diyalektik materyalizmin doğruluğunu ispatlamıştır.Doğadaki olayları,sürekli bir hareket ve değişme içinde gören,doğadaki gelişmeleri,doğadaki çelişkilerin gelişmesi sonucu doğadaki karşıt güçlerin birbirlerini karşılıklı etkilemeleri ile açıklayan öğretiye ''Diyalektik Materyalizm'' adı verilir.Bu öğretinin toplum bilimine uyarlanması sonucu ortaya çıkan felsefe ise ''Tarihsel Materyalizm''olarak ifade edilir.

Diyalektik dünya görüşüne göre,herşey zıtlıkların birliğini ifade eder ve herşey zıtlıkların savaşımı sonucu oluşur.Bu,maddenin yapısında da böyledir;toplumda da.Antik Klasik dönemde köle-efendi,feodal dönemde serf-senyör,kapitalist dönemde burjuvazi-proleterya, savaşımları toplumun da uzlaşmaz karşıt sınıflardan oluştuğunu ispat eder.Yakın tarihimizde 1917 ile 1991 yıllarına kadar geçen evre,birbirleri ile uzlaşmaz iki ideoloji olan Kapitalizm ile Sosyalizm'in egemenlik savaşımına tanıklık etmiştir.1991 yılında Sovyetler Birliği'nin parçalanması ile dünya siyasetinde yalnız kalan kapitalizm,egemenliğini bütün ulusların iç pazarını ele geçirterek hakim ideoloji haline geldi.Komünizm'in yıkılması,Kapitalizm için büyük bir zaferdi;ama diyalektik felsefeye göre siyasette karşıt bir düşman yaratmak kaçınılmaz gerçekti.Komünizm'in sona ermesiyle Kapitalizm'in karşısına nasıl bir güç çıkacaktı?Bu sorunun cevabını dönemin İngiltere Başbakanı Margret Teatcher,1991 yılında toplanan Davos Zirvesinde şu şekilde açıklamıştır:''Bugün gelinen noktada en büyük rakibimiz Sovyetler Birliği'nin parçalanmasıyla Komünizm tehlikesi,sona ermiştir.Bundan sonraki aşamada yeni bir düşman yaratmak gereklidir.Bu düşman ise İslamiyet olacaktır.''

Margret Teatcher'in bu sözleri üzerine biraz düşünülecek olunursa,şu anda Yakındoğu'da hakim fikrin neden islamcılık olduğu oldukça kolay anlaşılacaktır.Birtakım dinci akımların iddia ettiği gibi dünyanın islama yöneldiği,müslüman ülkelerin şeriat idaresine özlem duyduğu safsataları sadece islami hiziplerin görmek isteyipte erişemediği rüyalardan ibarettir.Emperyalizm'in günümüzde destek verdiği en güçlü oluşumlar,dini kullanan örgütlerdir.Yakındoğu'da FKÖ(Filistin Kurtuluş Örgütü)'ye karşı muhalif olarak kurulan direniş örgütleri,düşmanımın düşmanı dostumdur mantelitesi ile Yaser Arafat'ın gücünü kırmak için İsrail tarafından yeşertilmiştir.Filistin'de eyleme geçen bu örgütlenmeler ile laikliği savunan El-Fetih örgütü arasında meydana gelen kanlı çatışmalar,iç savaşa dönüşmüş, bu ise İsrail'in ekmeğine yağ sürmüştür.
Afganistan'da devrik devlet başkanı Necibullah'a ve Kızılordu'ya karşı gerilla mücadelesine giren mücahitler,bizzat ABD tarafından silahlandırılarak savaşa sokulmuştur.Yıllarca süren savaşın ardından Sovyetler Birliği'nin yıkılmasıyla bölgede meydana gelen boşluk,gene ABD askerleri ile doldurulmuştur.

Irak'ta Saddam Hüseyin'in devrilmesinden önce mevcut devlet düzenine karşı girişilen örgütlenmelerin birçoğu şeriatçı ideolojiye sahiptir. İslami Devrim Hareketi,bu örgütlerin en güçlü olanıdır ve ABD-İRAN desteğinden en fazla yararlanan örgüttür.Fakat ne hikmetse Irak'ta meydana gelen ABD işgali sonrasında bu örgütün ne izine ne de adına rastlanılmaktadır.

Ülkemizde ABD destekli islami oluşumların geçmişi, diğer Yakındoğu ülkelerine göre daha eskidir.Ülkemizde 1949 yılında yapılan genel seçimleri,liberalizmi savunan ve devletçi politikalara düşman amerikancı Demokrat Parti'nin kazanması,Nur Cemaati açısından risalelerin tekrar basılmasına neden olmuş,30 Kasım 1925 yılında çıkartılan kanuna rağmen tekke ve zaviyeler,toplum içinde kol gezmeye başlamıştır.Bunların haricinde Emperyalizm'in zaferini Kore'de sağlamlaştırmak için ABD'ye yardım amaçlı asker gönderilmiş,yüzlerce gencin ölümüne sebebiyet verilmiştir.NATO'ya girişi, yüzlerce askerin kanıyla ödeyen ülkemiz,Demokrat Parti'nin ardından herzaman Türk-İslam sentezini savunan sağ iktidarlar tarafından idare edilmiştir.ABD'nin desteği ile açılan ''Komünizmle Mücadele Dernekleri''ve''Milli Türk Talebeler Birliği'',Devrimci Öğrenciler Birliği'ne göre öylesine rahat faaliyetler içinde bulunmuştur ki,bu günün iktidar sahiplerinin geçmişte bu gençlik örgütlerinin mensubu oldukları,şüphe götürmez bir gerçektir.

1699 yılında II.Viyana Kuşatmasının ardından kurulan ''Kutsal İttifak''(Avusturya-Lehistan-Venedik-Rusya),İslam'ı ve müslümanları düşman görmekteydi.Bu nedenle Osmanlı İmparatorluğu'na karşı başlatılan taarruz,yüzyıllarca Sakarya Meydan Muharebesi'ne kadar sürdü.Mondros ve Sevr Antlaşmaları ile fiilen sona eren Osmanlı İmparatorluğu'nun ardından İslam egemenliği bitmiştir.Yüzyıllarca İslam egemenliğini tarihten silmek isteyen batılı güçler,bundan sonra kendi elleriyle İslam'ın gücünü dünyada yeşertecek değildir.Onlar ancak kendilerine kukla olacak bir İslamiyet'in yayılmasını ve güçlenmesini isterler.Kendisini müslüman olarak adlandıran herkes,ABD'nin yarattığı bu İslam modelinin tuzaklarını görmeli ve ona göre hareket etmelidir.Şu anda islami fikirlerin Yakındoğu'da yükselişi,özgücün etkisi ile değil;ancak batılı emperyalistlerin desteği ile meydana gelmektedir.Anlaşılmalıdır ki,güçlenen İslam modeli,Hz.Muhammed'in değil ABD'nin İslamiyetidir.Dine karşı aşırı duyarlı ve dindar kimseler, anlatılan islam modellerinin arkasında emperyalistlerin olduğunu idrak etmeli,ABD'nin ve Batı'nın İslamiyetinden olabildiğince kaçınmalıdır.

Hakimiyet-i Milliye Gazetesi - Emperyalizmin İslamiyeti - Yasin ŞAHİNER
 
Nur Cemaatini de ABD destekliyor yani. Ne kadar güzel yazılar paylaşılıyor burada yahu, sabah sabah hep güldürüyorsunuz beni.

İslam devletlerini desteklemek Osmanlı zamanında yok muydu? Rusya'nın güçlenmesini istemeyen batılı devletler Osmanlı'yı dahi desteklememiş miydi? Çanakkale'de müslümanlar müslümanlara karşı kullanılmamış mıydı? Araplar Osmanlı'ya karşı kışkırtılmamış mıydı? Yeni birşey sanki bu. Batının islamiyeti de dini de olmaz. Bunu bilmeyen insanların yazdıklarından ne beklersin..
 
Nur Cemaatini de ABD destekliyor yani. Ne kadar güzel yazılar paylaşılıyor burada yahu, sabah sabah hep güldürüyorsunuz beni.

İslam devletlerini desteklemek Osmanlı zamanında yok muydu? Rusya'nın güçlenmesini istemeyen batılı devletler Osmanlı'yı dahi desteklememiş miydi? Çanakkale'de müslümanlar müslümanlara karşı kullanılmamış mıydı? Araplar Osmanlı'ya karşı kışkırtılmamış mıydı? Yeni birşey sanki bu. Batının islamiyeti de dini de olmaz. Bunu bilmeyen insanların yazdıklarından ne beklersin..


fetulah gülen dendiğinde aklına herhangi bir cemaat gelmiyormu?

fetullah nerde yaşıyor? ne şartlarda yaşıyor? yaşadığı yer kendini en emniyette gördüğü bir yer olabilirmi? gibi soruları kendine hiç sordunmu?
 
Geri
Üst