Bilimkurgu Çılgınlığı: Voivod Biygrafisi
Yıl 1982: Thrash Metal camiası açısından hareketli olayların yaşandığı dönemler. Bu hareketli dönemden nasibini alan gruplardan biri de Voivod. Rush gibi bir grubun memleketinde, Kanada'nın Quebec eyaletinde kurulmuştur. Direk kemik kadro ile kurulan gruplardandır.
Vokalde Denis "Snake" Belanger, gitarda Denis "Piggy" D'Amour, davulda Michel "Away" Langevin ve bassgitar da Jean-Yves "Blacky" Theriault” dörtlüsü ortaya, çok uç noktalara da değinmiş, çok karmaşık konulara da imza atmış bir grubu çıkardılar.
Ama her yeni grupta olduğu gibi bu grup için de; 'Hangi tarz metal yapıyor?' sorusu akılları kurcalamaya çoktan başlamıştı.
Nitekim Voivod, ilk başlarda edindiği speed öğelerini thrashe kaydırmaya başlamış temellerinde yatan Pink Floyd, Rush, King Crimson gibi grupların tarzlarını da repertuarlarına ekleyerek progressive tadına gelmiş bir gruptur.
Biyografinin Tamamı ve Çok Özel Fotoğraflar Devamında!
O halde grup için ne demeli? Speed öğeli thrash-progressive grubu olan "Spethrashsive" grubu mu?
Elbette hayır. Bu tür gruplarda [King Diamond,Metal Church türü] tarza pek takılmamak işin en doğrusu olacaktır. Bana kalırsa Voivod direk thrash grubudur. İçinde progressive öğelerini bulunduran thrash metal grubu...
Grubu iyi sindirmiş birisi de bu kanıya varacaktır diye düşünüyorum. Birleşik Devletler ve Sovyetler arasında devam edegelen soğuk savaş, elemanların gelecekleri ve ülkelerinin ve dünya düzeninin geleği hakkındaki kaygıları, ilk başlarda müziklerinin temel konusu idi. Nitekim 'War And Pain' bu anlamda Voivod'un ilk ve tek didaktik albümüdür. İlk ve tek olması da kendisini camiada metal resitali sunmuş profesyonel bir albüm olmasına yetmiştir. Sene 1984'tür... Aradan geçen 2 senede [sene 1986] elemanların kafa yapıları, ilerleyen dönemin getirilerine mi bakarak, yoksa ütopya insanları gibi gelecek teorileri mi kurarak [öyle birşey varsa yüzde doksan başarılı oldukları kesin] değişmeye başladı, bilinmez. Ancak bilinen birşey ortaya çıktıki Voivod artık tamamıyle bir bilimkurgu grubu olmuştu. Yani grup için baştan aşağıya "konsept grup" dememiz yanlış olmaz. Bu sene içinde çıkan 'Rrroooaaarrr' albümü de 'War And Pain' ile birlikte grubun, camiada ne kadar önemli bir konumda olduğunun göstergesidir. Çünkü bu iki albüm, zamanının Slayer'ı, Metallica'sı, Anthrax'ı gibi grupların her türlü yetenek savaşlarına, arkalardan yetişen bir grubun önemli iki albümü konumundadır. Ve kemik grup yapısının tam oturduğu 97 senesinde Voivod, Killing Technology ile isminin hakkını vermeye başladı.
Voivod; Nükleer savaştan ortaya çımış ütopik bir yaratığın ismi.
Ardından aynı gibi görünen ama aslında çok farklı bir soundun yakalandığını bizlere gösteren Dimension Hatross'un geleceği Killing Technology albümü, kurgu ve tarz açısından alışılagelmişliğin dışındadır kesinlikle. Kulağı thrash metalin o keskin sounduna alışmış bir insan için Voivod'un bu tarzı ilk başta çok feci bir şekilde itici gelebilir. Ancak thrash metal de farklılığı yakalayabilmiş bir grup olan Voivod kafa yapısında insanların anında dikkatini çekeceği bir albümdür KT. 88'de piyasaya sürülen Dimension Hatross, progressive öğelerinin aşırı derecede işlendiği bir thrash metal albümüdür. Albümde göze ilk çarpan parçalardan 'Macrosolutions To Megaproblemas' ilk sıradadır bende. 'Technocratic Manipulators' ve 'Cosmic Drama' ise oldukça başarılı yapıtlardır. Batman parçası da gözden kaçmayan ilginç parçalardan. Thrash metal de farklılığı yakalamış bir gruba göre, uç noktalara çekilme işinin biraz erken yaşandığı Voivod grubunda 'Nothingface' albümü yayınlanır 1989'da.
Albümde Pink Floyd'dan coverladıkları Astronomi Domine parçası ile grup, çıtasını istemeyerek de olsa çok yükseklere çıkarmıştır.
Albümün tarzı için saf thrash demek çok yanlış olur. Hiç thrash değil demek de çok acımasızca olur. Çünkü her iki unsurun bulunduğu,ancak birisinin daha ağır bastığı bir albümdür bu. Nitekim hafif kalan kısım thrash, ağır basan kısım ise progressivelik özelliğindedir. Thrash diyebilmemizin temel sebebi bana göre bass soundunun ve davul tonlarının gayet thrash tadında olmasıdır. Thrash temelli diyemememizin sebebi ise parçalardaki genel havadır. O genel havaya baktığımızda kesinlike ağır bir thrash havası hissedemeyiz. Daha çok progressivee kayılmış, özellikle bass soundunun thrash standartlarında olmasına rağmen Rush ın bass tarzına benzediği
bir albümdür Nothingface. Into My Hypercube, Sub-Effect ve Pre-Ignition albümün en bulanım parçalarındandır. Elbette kirli sound ve eski 80'ler havası vermesi açısından. Eski progressive havası evet. Bu albüm zamanının en çok satan albümü başarısını da elde etmiş bir albümdür. Albümün ekonomik getirisinin yanı sıra, grubun tanınması açısından önemli bir yıldır 89 yılı. Nitekim grup MCA ile çoktan anlaşma imzalamıştır. Bu albümden sonra kurucu sayılabilecek bass gitar elemanı Jean-Yves "Blacky" , gruptan ayrılır.
Grup, yeni bassçı almadan 1991'de Angel Rat albümünü yayınlar. Konsept açısından Ben Robot kitabındaki 3 robot kuralını ele alan grubun tarzı ise diğer albümlere oranla daha sönük sonuçlar ortaya çıkarmıştır.
Kurgu ve içerikte sorun olmamasına rağmen. Belki de Nothingface başarısından sonra gelen bir albüm olduğu için talihsizlik yaşamış bir albümdür Angel Rat. Bana göre ise Voivod'un kötü bir dönemine denk geldiği ama buna rağmen kendilerine göre gayet başarılı oldukları bir albümdür. Talihsizliklerin devam ettiği 1993 senesinde grup 7.stüdyo albümü olan The Outer Limits'i çıkarır. Yine bir Pink Floyd coverı [The Nile Song] vardır bu albümde. Ancak bu sefer de grubun beyinlerinden birisi diyebileceğimizi vokal Belanger "Snake" gruptan ayrılır. 1995 senesi ise grubun eski Voivod dönemlerine dönebileceğinin sinyallerini veren albüm olan Negatron ile kanıtlanmış oldu.Aslında bu albümde hem eski hem yeni unsurlar vardır. Bir kere tamamıyle eski bir Voivod demek yanlış olur. Çünkü birçok parça aslında ileride çıkacak olan albümlerin habercisidir. Özellikle ileride gelecek olan Phobos gibi bir albümün miladı diye bakıyorum bu albüme. Bu albümde vokal ve bass açığını Eric Forest kapatmıştır.
Bu arada grubun vokal kayıtlarında da bir değişiklik olmuş ve vokal, tarzı açısından oldukça sertleşmiştir. Brutal değil, sert! İşte sevindirici bir haber, evet
Ancak talihsizlikler hengamesi bu dönemde de vurur grubu.Eric,Almanya'da bir trafik kazası geçirmiş ve oldukça ciddi yaralar almıştır. Birçok konsere bastonla çıkmıştır. [Her şeye rağmen aşka bakın!] Ancak grup ne kadar samimi de olsa bu durumun kendilerini olumsuz yönde etkilediklerinin farkındadır. Eric tedavisi sırasında hem grup doğru dürüst işler çıkaramamıştır, hem de Eric in iyileşmesi ile yeni bir bel edinilmiştir. Nitekim Eric trafik kazası için gruba ilginç bir dava açmıştır. Gerçi Eric'in sigorta şirketi gruba dava açtı desek daha doğru ve daha ilginç olurdu evet :=) Tüm bu olaylardan sonra Voivod için çok farklı olayların yaşanmaya başlayacağı yılların miladı olan 98 senesine girilir. Grup toparlanmaya başlıyordu. "Belengaer ise gruba geri dönmüştü."
Tarih 2001 yılını gösterdiğinde grubun asıl fanı olan, grubu sessizden takip eden ve çocukluk yıllarından beri hastası olduğu, die-hard fan diyebileceğimiz Jason NEWSTED, o müzik adamı Voivod grubuna katılır.
Flotsam & Jetsam ve Metallica'daki o üstün kariyerinden sonra hayranı olduğu gruba girerek bir örnek teşkil etmiştir. Bugün veya dün. Kaç fan, bir zaman sonra hayranı olduğu grupta gitar çalma şerefine ulaşabilir!? Jason'ın gruba katılmasından önce bir albüm var ki, ona değinmeden milenyuma girmek de olmaz. O albümün ismi Kronik'ten de önce çıkmış olan 97 senesinin 9.stüdyo albümü olan Phobos albümüdür. Şimdi tekrardan geriye gidip bu albüme göz atalım. Bu albüm için çok tartışılır. Voivod'un bugüne kadar izlediği farklı yollar, çizdiği farklı çizgiler ve neredeyse her albümde yakaladığı başarı grafiği Phobos için de geçerli olmuş mudur tartışılır. Bana göre Phobos Voivod'un ve thrash camiasının, hazmedilmesi en ağır ve zor albümlerinden birisidir. Phobos'ta gitar tonları, davul tonları, gitar tarzları ve bass soundu tamamıyle değişmiş, durum çekilebilecek en uç noktaya çekilmiş, vokal oldukça yırtıcı ve rahatsız edici bir tarza bürünmüştür. Bunun altında ben elbette ilk olarak içeriğin yattığını savunuyorum. İçerik nedir de sound bu denli ağır bir hale geldi? Quantum, Bacteria, Neutrion, M-Body gibi isimleri duyunca şunları tahmin etmek zor olmasa gerek; bilim kurgu furyasının en ağır eleştrilere maruz kaldığı albüm. Ya da bilim kurgunun en ağır işlendiği albüm. Öyle ya da böyle Phobos'un bana göre kendisine özel bir tarzı var. Phobos Voivod'un en uçuk kaçık ve en kaotik havasına sahip. En karamsar, en karanlık ve puslu. 2001'e, Jason'ın gruba girmesi olayına tekrar dönecek olursak.
Aynı sene içinde hız kesmeden çalışmalara başlayan elemanlar 2000 yılındaki live albüm olacak konserden 3 yıl sonra yani 2003'te grubun aynı adlı albümünü yani Voivod'u piyasaya sürer. Jason'ın, grubun beyni olan elemanlarının yanında gruba olan etkisi ne denli büyüktür tartışılır. Ancak Jason'ın o alıştığımız özgün bass sound unu bu grubun bu albümünde de görmek mümkün. Nitekim F&J ın o ilk albümünü ve o ilk yapılan çılgınlıkları hatırlayın. Metallica'daki kariyerini ve yaptırımlarını hatırlayın. F&J dan sonra en zor geçirdiği dönem olan Metallica döneminden sonra tekrar rahatlama dönemi, Voivod dönemi olsa gerek.
Voivod, hem ticari manada hem de beklenen albüm manasında oldukça başarılı bir albümdür. Ve şunu da hatırlatmak gerekirki hemen arından çıkacak olan [2006] ve yeni Voivod sound unun yakalandığı ve devam ettirileceği sinyallerini veren Katorz albümü ile de grup yeni bir döneme girmiş oldu. Yaklaşık 20 senelik kariyerlerinde oldukça zor dönemler geçirdiler. Ancak yapmak istediklerini her zaman en layıkıyle yaptılar. Bana göre Voivod, thrash metal camiasında farklı bir çizgi yakalamak isteyen birçok gruba esin kaynağı olmuştur. Zaman zaman kendilerini çok uç noktalar da çektiler. Ancak temelde hayranı oldukları NWOBHM ve thrash metal den asla kopmadılar. İlgi alanları ve konserleri ve hayran kaldıklar heavy metal insanları hep belli kalitede idi. Voivod; türünde, kendi türünde, camiada özgünlüğü en güzel şekilde tarif eden gruplardan birisidir. Grubun şuan stüdyoda oldukları ve Mart için albüm kayıtlarını bitirecekleri dedikoduları mevcut. Albümün isminin Debut olduğu da dedikodulardan birisi...