Ece Temelkuran'a şok soru!

herkül88

New member
Katılım
27 Ağu 2008
Mesajlar
1,391
Reaction score
0
Puanları
0
'Özür diliyorum' kampanyasında imzalanan metnin sözde Ermeni soykırımını kabul etme anlamı taşıdığını söyleyen Emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ, canlı yayında sorusuyla Ece Temelkuran'ı zor durumda bıraktı.


Bir grup aydın, 1915 Ermeni tehciriyle ilgili bir kamyanya başlattı. “1915’te Osmanlı Ermenilerinin uğradığı ‘büyük felaket’in inkar edilmesini vicdanım kaldırmıyor” diye başlayan imza metni, “Özür diliyorum” başlığını taşıyor.

Habertürk ekranında sunucular Milliyet yazarı Ece Temelkuran ile Habertürk Haber Müdürü Erdoğan Aktaş'ın konukları belgeyi imzalayan avukat Kezban Hatemi ve yazar Ömer Laçiner ile emekli büyükelçi Nüzhet Kandemir ve CHP İstanbul Milletvekili Şükrü Elekdağ idi.

BELGEDE NE YAZIYOR?

Belgeye imza atanlar arasında yer alan Ece Temelkuran, bildirideki ifadeyi şöyle aktardı:

"1915'de Osmanlı Ermenileri'nin maruz kaldığı Büyük Felaket'e duyarsız kalınmasını, bunun inkâr edilmesini vicdanım kabul etmiyor. Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum"

ŞÜKRÜ ELEKDAĞ'A GÖRE BU SOYKIRIMI KABUL BELGESİ

Bu metinde yer alan 'Büyük Felekat', 'inkar' ve 'adalet' kelimelerine itiraz eden Şükrü Elekdağ, 'Büyük Felaket' kelimesinin Ermenice karşılığı olan kelimenin, Ermenilerce 'Soykırım' olarak kullanıldığını belirtti. 'İnkar' kelimesinin kullanılabilmesi için ortada bir olay olması gerektiğine değinen Elekdağ, 'adalet' kelimesine de metinde Ermenilerce katledilen Türklerden bahsedilmediği için karşı çıktı.

Ermeni tarafında 'Büyük Felaket' kelimesinin 'soykırım' kelimesi gibi algılandığını ve metni imzalayanların 'soykırımı' kabul etmiş olduğunu ifade eden Elekdağ, şöyle konuştu:

"Bu bildiride sözü edilen 'büyük felaket' soykırım demektir. Bu bildiriyi imzalayan ve bunu kaleme alanlar Türkiye'nin 'soykırım' suçunu işlediğini iddia etmektedirler. Bunun böyle bilinmesi lazımdır."

'BÜYÜK FELAKET', SOYKIRIM ANLAMINA GELMİYOR

Elekdağ'ın ısrarla tekrar ettiği bu ifadelere Kezban Hatemi ve Ömer Laçiner karşı çıktı. Ermenilerin 1917'den beri 'Büyük Felaket' kelimesini kullandıklarına vurgu yapan Laçiner, "Soykırım anlamına gelmiyor. Soykırım lafı, soykırım sözcüğü bir tabirdir, bir deyim, bir kavramdır. Hukuki de bir kavramdır. Bu da 1940'larda ortaya çıkan bir sözdür. Ermenilerin kendileri daha bu söz icat edilmemişken, yokken bu olaya bir şey diyorlar. O sırada soykırım lafı, jenosit lafı dünya piyasasında yoktu" dedi.

HATEMİ, SOYKIRIMI KABUL ETMİYOR

Avukat Kezban Hatemi, soykırımı kabul etmediğini vurgulayarak, "Soykırım lafını ağzımıza almıyoruz. Soykırım Allah'a çok şükür ki olmadı. Hiçbir zaman Türk halkı böyle bir şeyi asla tasvip etmiyor. Kabul etmedi. Ben Hrant'ın ölümünden sonra çektiğim acıyı bir daha çekmemek için bunu imzaladım" şeklinde konuştu.

ECE TEMELKURAN ZOR DURUMDA KALDI

Emekli Büyükelçi Nüzhet Kandemir, programdaki konuşmalardan yaptığı çıkarımda Hatemi ve Laçiner'in de soykırımı kabul etmediğini anladığını belirtti ve "Türk halkına bir soykırım fiilini işlemiş olduğunu iddia eden bir metnin kesinlikle kabul edilemez olduğunu ben burada söylüyorum. Burada da hepimiz o konuda mutabık olduğumuz ortaya çıkıyor" dedi. Laçiner ve Hatemi, metinde böyle bir ifade yer almadığını söyledi.

Milliyet gazetesi yazarı ve programın sunucularından Ece Temelkuran ise, "Belki de bu imzacılar arasında soykırımın olduğunu kabul edenler var" diyerek, Kandemir'in değerlendirmesine göndermede bulundu. Araya giren Şükrü Elekdağ ile Temelkuran arasında şu diyalog yaşandı:

Şükrü Elekdağ: Size sorayım ben. Soykırım sözü orada geçseydi imzalar mıydınız?

Ece Temelkuran: Bir saniye şunu soracağım Nüzhet Bey.

Şükrü Elekdağ: Hayır, cevap verin.

Ece Temelkuran: Niye cevap vermek zorunda değilim.

Şükrü Elekdağ: Değilsiniz. Beyefendiye de hanımefendiye de şunu soracağım.

Ece Temelkuran: Ben de tamda sizin bu tavrınızla ilgili Şükrü Bey...

Şükrü Elekdağ: Diyeceğim ki, metinde soykırım sözü olsaydı imzalar mıydınız?

Ece Temelkuran: Lütfen, çok tehlikeli bir şey yapıyorsunuz. Beni bu pozisyona sokmayın lütfen. Benim karşı çıktığım şey bu metni imzalamaktaki amacım, 'soykırım' sözcüğünü kim kullanıyor diye peşine koşulan bir ortamı zaten protesto etmek. İsteyen soykırım sözcüğünü de kullanır. Böyle bir düşünce özgürlüğü var burada. O yüzden Nüzhet Bey'in o dediği laf doğru değil.

TEMELKURAN NEDEN İMZALADIĞINI ANLATTI

Ece Temelkuran, 'Özür diliyorum' başlıklı belgeyi imzalamasının sebebini şöyle ifade etti:

"O zaman ne olduğu, soykırım lafı üzerinden iki tarafta da kurulan endüstri beni çok rahatsız ediyor bu tartışma. Benim en çok önemsediğim şey şu; bu dünya üzerinde şimdi bu topraklarda yaşayan kadar Anadolu'lu olan tek bir halk var, o da Ermeniler. O en sert Ermeniler bile, diasporanın en beter Ermenileri bile ben Türkçe konuştuğum zaman kendi ninelerinden öğrendikleri Türkçe ile konuşup, ağlıyorlar. Siz ne kadar kabul etmeseniz de biraz duygusal bu mesele. Kendi payıma düşen duygusal görevi yerine getirmek istedim, o yüzden imzaladım."

HATEMİ, ELEKDAĞ'IN SÖZLERİNE ÇOK KIZDI

Şükrü Elekdağ'ın imzalanan bildiride Türklere yönelik yapılanların yer almaması ile ilgili çeşitli değerlendirmeleri Kezban Hatemi'yi çok kızdırdı. Sesini yükselten Hatemi, "Beyefendi siz, şu ana kadar söylediğimiz hiçbir şeyi anlamadınız. Yeter artık. anlatıyoruz tekrar tekrar. Siz bizi neyle isnad ediyorsunuz? 1 saattir anlatıyorum. Lanet olsun diyorum Asala'ya, Müslüman köyleri basanlara..."


Televizyon Gazetesi
 
HATEMİ, ELEKDAĞ'IN SÖZLERİNE ÇOK KIZDI

Şükrü Elekdağ'ın imzalanan bildiride Türklere yönelik yapılanların yer almaması ile ilgili çeşitli değerlendirmeleri Kezban Hatemi'yi çok kızdırdı. Sesini yükselten Hatemi, "Beyefendi siz, şu ana kadar söylediğimiz hiçbir şeyi anlamadınız. Yeter artık. anlatıyoruz tekrar tekrar. Siz bizi neyle isnad ediyorsunuz? 1 saattir anlatıyorum. Lanet olsun diyorum Asala'ya, Müslüman köyleri basanlara..."

Evet bende anlamakta zorluk çekiyorum hatta hiç anlanıyorum.
Bir insan niçin böyle bir işe girişir, sonuçta Vatan millet sözkonusu...
Geçmişte katledilen atalarımıza ne cevap veririz .Eğer vijdanlarını
rahat ettireceklerse Her iki tarafın da arşivleri incelensin.Tabi amaçları
farklı değil ise.
 
Geri
Üst