Devlet Bahçeli ile Ahmet Türk'ün el sıkışmasına Medya tam destek verdi

innuendo

HANZALA
Moderatör
Katılım
5 Nis 2007
Mesajlar
9,878
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
FİLİSTANBUL
Devlet Bahçeli ile Ahmet Türk'ün el sıkışmasına Medya tam destek verdi

01.jpg
02.jpg
03.jpg
05.jpg
07.jpg
08.jpg


MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Demokratik Toplum Partisi (DTP) lideri Ahmet Türk'ün el sıkışması, gazete sayfalarına olumlu yansıdı. Başlangıcın 'iyi' olduğunu vurgulayan gazeteler, Meclis'in böyle devam etmesi temennisinde birleşti.

Yeni Şafak gazetesi, ilk günde ortaya çıkan tabloyu 'Hep böyle olsun' başlığıyla manşetten verdi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Parlamento'daki yerinin boş kaldığına dikkat çeken gazete, birinci sayfasında Bahçeli ve Ahmet Türk'ü tokalaşırken gösteren fotoğrafı kullandı.

Hürriyet'in fotoğraf tercihi de iki liderin el sıkıştığı tarihi anı gösteren kare oldu. Fotoğrafa 'Buzları eriten tokalaşma' ifadesi eşlik etti.

Sabah gazetesi, yemin törenini 'Başladığı gibi sürsün' başlığıyla manşetine taşıdı. İç sayfada ise 'Türkiye'nin özlediği tablo' başlığı kullanıldı. Gazetenin genel yayın yönetmeni Ergun Babahan, yazısında şu yorumu yaptı: "Meclis'te tanık olduğumuz tokalaşma, sıradan bir olay değildir. Karşılıklı yanlışların kabulü, çözümün diyalog ve karşılıklı saygıdan geçtiğinin bir kanıtıdır. DTP, diyalog yönünde adım atarak işe başladı."

Vekillerin yemin törenini manşetten duyuran gazetelerden Star, 'Yeni döneme zarif başlangıç',

Radikal ise 'Başladığı gibi bitsin' başlığını tercih etti.

Vatan gazetesi, 'Güzel başladı' başlığıyla verdiği haberde DTP'li vekillerin Devlet Bahçeli'nin yanına giderek tokalaşmasını 'şık bir jest' olarak değerlendirdi. Gazete yazarlarından Güngör Mengi de 'Güzel bir Meclis' başlıklı köşe yazısında Parlamento'nun açılışının TV kanallarına bayram coşkusu havasında yansıdığını kaydetti.

Milliyet gazetesi, diğer gazeteler gibi Ahmet Türk ile Devlet Bahçeli'nin tokalaştığı fotoğrafı birinci sayfasından yayınladı. Tarihi anı "Meclis'te sıcak başlangıç" başlığıyla okurlarına aktaran gazetenin yazarlarından Güneri Cıvaoğlu, Meclis tarihinde yer etmiş olaylara gönderme yaptı. Cıvaoğlu, "Meclis salonuna anıların penceresinden bakarken, sıralardaki milletvekili dağılımı yüreğimizle örtüşmese de demokrasi adına günün keyfini çıkarmak gerektiğini düşündüm. Hayırlı olsun." dedi.

Hikmet Çetin (Eski Meclis başkanı):
Herkes yaşananlardan ders almış Bahçeli ile Türk'ün vermiş olduğu fotoğraf her şeyi ifade ediyor. Fotoğraf, 1991'de yaşananlardan ders alındığını gösteriyor. Özellikle yemin töreni bunun en önemli göstergesi. 1991'de Kürtçe yemin edilmesi olumsuz bir başlangıçtı ve her şey oradan başladı, öyle devam etti. Fakat bunun ülkeye de bölgeye de hiçbir yararının olmadığı anlaşıldı. Bu kez her şey olumlu başladı ve inşallah böyle devam eder. Bu ülkenin barışa, istikrara, huzura ihtiyacı var. Oradaki herkes halkın oyuyla gelmiştir. Demokratik kurallar içerisinde hoşgörü, diyalog ve uzlaşmayı sürdürmek lazım.

Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş (Eski milletvekili): Meclis'te çok güzel sahneler yaşanıyor Seneler önce aynı bölgelerden gelmiş olan bazı milletvekillerinin Türkçeden başka bir dilde yemin etmek istemeleri ve benzeri halleri, Türk halkında büyük üzüntüye yol açmıştır. Ondan sonra ortaya çıkan müessif olayları hepimiz hatırlıyoruz. Yeni Meclis'imizin açılışında ise bu tip endişe verici olaylar olmamıştır. Türk halkını ümitlendirici, çok güzel sahneler yaşandı. Bundan önceki Meclis'in çok yoğun bir çalışmayla önemli kanunları çıkardığını ve diğer faaliyetleri yürüttüğünü biliyoruz. Şimdiki Meclis ise bazı ağır problemleri çözme göreviyle karşı karşıyadır. Bunlar terör, Irak meselesi, AB'nin bize kabul ettirmek istediği bazı olumsuz hususlardır. Yeni Meclis'imiz açılışta verdiği olumlu manzarayı devam ettirir ve partilerimiz yapıcı bir şekilde çalışırlarsa bu ağır meselelerin de üstesinden Türkiye gelebilir. En kötü ihtimal Meclis'te ideolojik çekişmeler, aşırı istekler, militanca beyanlar ve kavgalardır. Böyle bir durum Türkiye'ye, Türk demokrasisine ve milli bütünlüğümüze ağır faturalar ödetebilir.

Cem Özdemir (Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu üyesi): MHP de, DTP de Türkiye gerçeği Gerek MHP gerekse DTP birer Türkiye gerçeği. Önümüzdeki beş yılda rekabetin bu şekilde devam etmesini temenni ediyorum. Biz de Avrupa'da farklı partilerde politika yapıyoruz. Ancak karşıdakileri düşman olarak görmemek gerekiyor. Önceki Meclis'e göre bu Meclis'te toplumun farklı kesimleri de kendilerini temsil imkanı buldu. Umarım ileriki zor dönemlerde dünkü görüntüler hatırlanır ve ona göre hareket edilir. Meclis'teki bu tür bir hareket tarzı, toplumda da olumlu hava oluşmasına katkı sağlar.

Gazeteci-yazar Mehmet Barlas:
Halk gerginliğe 'hayır' dedi Bu son seçimde de Türk seçmeni görüşünü açıkladı. Gerginliğe ve kavgaya 'hayır' denildi. Toplumun çok farklı kesimleri ve ülkenin değişik coğrafyalarında yaşayan insanlar, oylarını 'istikrar' yönünde kullandılar. Yeni TBMM'nin yemin törenindeki hava da, bunun büyük çoğunluk tarafından algılandığını gösteriyor. Bu gerçeklerin ışığında, varlık sebeplerini gerginliklerde ve siyasi gerilla savaşçılığında bulanların, kendilerine hakim olmaları şart. Seçim öncesi yaptıkları tahminlerle bu toplumun eğilimlerini algılamaktan aciz oldukları kanıtlananların, aynı aymazlığı seçim sonrasında da sürdürmeleri, en azından umursamazlıktır.

Hürriyet Gazetesi yazarı Oktay Ekşi: Göstermelik olmamasını diliyorum Dilerim bu başlangıç, yasama dönemimizin sonuna kadar aynı anlayışla devam eder. Bu tavırların göstermelik olmamasını diliyorum. Parlamento görüşmeleri her zaman heyecanlı, sinirlerin kontrolünün zor olduğu günler geçirdi. Dünkü tablonun sadece DTP ve MHP arasında değil Parlamento'nun bütün kanatları arasında yaşanmasını diliyorum. Siyaset bu olgunluğa ve adaba sahiptir. İleriye iyimser bir şekilde bakmalıyız. Siyaset pratiğinin bu tabloyu ciddi bir biçimde sınayacağını düşünüyorum.

Gazeteci-yazar Ahmet Selim: Bölücülük ve terör söner Meclis'teki durumun farklılaşmaya yol açmasını, farklılaşma niyetinin doğmasına veya güçlenmesine katkı yapmasını diliyorum. Kesin bir kanaatim var: Aydınlarımız, kutuplaşmaya doğru değil itidale doğru değişirse, hem Kürt kökenli aydınlar farklılaşmak zorunluluğunu hisseder hem de bölücülük ve terör düşüncesi gerileyip söner. Olabilirlikler algısının realist yönde değişmesi kaçınılmazdır. İmkansızları bilmek, imkanlardan yararlanmanın temel şartıdır. Bunu daha fazla gecikmeden sağlamak aydınların namus borcudur. Fikrî olgu, her türlü belirleyici faktörden daha çok ve daha öncelikli belirleyicidir. İhanet gafletle, gaflet nefsaniyetle beslenir. Sorumluluk şuurunun temiz, berrak, hakikat sevgisini üstte tutan, itidal cesaretine sahip düşünce üretimleriyle kardeşliğin, gerçekliğin çözümü gelir.

Sırrı Sakık (DTP Muş milletvekili): Halk 'kavga istemiyoruz sorunlarımızı çözün' dedi Halkımız, 'Gidin sorunlarımızı çözün. Biz kavga, kan ve şiddet istemiyoruz' dedi. Biz de bunun ruhuna uygun davranacağız. Diyaloğu, hoşgörüyü sürekli kullanacağız. Dilerim bu hava sürer. 1991'in mağdurları bizleriz, çok acı çektik. Resmen Parlamento'da darbe yapıldı, yaka paça dışarı atıldık. Ama yaralarımızı kaşımak istemiyoruz, sorunlarımızı çözmek istiyoruz. Bir kural vardır, yaralanan yere ateş basılır nüksetmesin diye. Biz de nüksetmemesini istiyoruz.

Nevzat Ercan (DP Gen. Bşk. Yard.):
Çözüm için evvela barış ve huzur olması lazım Evvela istikrar, barış ve huzur olması lazım ki ülke, sorunlarını çözerek yol alsın. 1991'de olanlar keşke yaşanmasaydı. O dönem dokunulmazlıkların kaldırılmasını eleştirenler de olabilir, ben o kanaatte değilim. Bırakıp onları geçmişte, önümüze bakalım. Hepimiz bu ülkenin insanıyız, kardeşçe yaşamalıyız. Belli birtakım mihraklar, insanları birbirine düşürecek senaryoları gündeme sokmuştur. Bu oyunları birlikte bozmalıyız. Meclis, böyle bir görüntü verdi.

Hasan Korkmazcan (Türk Parlamenterler Birliği Başkanı): Olumlu havanın devamı her vekilin sorumluluğu Her bir milletvekili için özel sorumluluk gerektiren bir dönem. TBMM'nin 23. dönem çalışmaları bütün ülkede iyi izlenimler yaratan bir atmosferde başlamıştır. Bu durumun korunmasında, siyasi partiler ve gruplar kadar milletvekillerinin kişisel tutumları da rol oynayacaktır. Bu dönmede görev alan TBMM üyelerinin ülkemizin içinde bulunduğu şartları dikkate alarak daha duyarlı davranacakları umudu içindeyiz.

Ömer Barutçu (Eski bakan): Fotoğrafı, iki liderin aklına bağlamak lazım Bahçeli ile Türk'ün verdiği fotoğraf, iki liderin şahsı ve duruşuyla ilgili. Türk'ü yakından tanıyorum. Kendisi fevkalade düzgün bir insan ve eski bir siyasetçidir. Türkiye'nin durumunu da iyi bilen bir siyasetçidir. Keza Sayın Bahçeli de aynı duyarlılıklara sahip. Bu fotoğrafı, iki liderin tecrübesine ve aklına bağlamak lazım. İnşallah bu görüntü bir fotoğraf olarak kalmaz. Cumartesi günkü manzara, geleceğe olumlu bakmamız için tek başına yeterli değil; ama önemli bir göstergedir.

Dr. Cezmi Bayram (Türk Ocağı İstanbul Şube Başkanı): El sıkışmayı bir diyalog başlangıcı olarak görüyorum Türkiye'nin iç meselelerle kaybedecek zamanı yok. İnsanlığın bizden beklediği görevler var. Bu manzaranın sağduyulu ve akılcı bir şekilde devam ettirileceğini ümit ediyorum. Bu fotoğraf, meselelerin soğukkanlılıkla müzakere edilmesi imkanını doğuracaktır. Diyaloğun ilk şartı selamlaşmak ve el sıkışmaktır. Ben bunu, bir diyalog başlangıcı olarak görüyorum.


gazeteler.jpg
 
gayet güzel görüntüler..
en demokratik ortamda işlerin bu şekilde yürümesi zaten olması gereken şeydir..
umarım böyle devam eder..
 
ben boyle devam etmemesini umuyorum. ve bana teroristlerle, istiklal marsimizi soylemeyenlerle el sıkısmak cok sacma geliyor..
eminim ŞEHİTLERİMİZİN ve rahmetli Türkeş'in kemikleri sızlamıştır..
 
Rahmetli Türkşey Bey ve Devlet Bey Siyaset geleneği devlet geleneği dışına hiç bir zaman çıkmamış ve tüm gerekli şeyleri yapmıştır. Bazen bu hareketler büyük oy kaybına neden olsa bile.
Bazılarının tanımladığı gibi Ülkücü Milliyetçi camia uyumsuz kavgacı bir üslüp takınmaz. Normal şartlar altında gereğini herzaman yapmış ve kendisine uzanan eli hiç birzaman geri çevirmemiştir. Fakat Milletin çıkarlarına örfüne adetine ters durumlarda gereken tepkiyi koymuştur.

Erdoğanın ve onun yardakçılarının seçimden önce Milliyetçi camiayı kavgacı düzen bozucu göstermesine en büyük cevap verilmiştir.

Bu durum dtp'nin Milli görüşümüzü ülkümüzü zorlayacak durumuna gelene kadar bu sakin üslüp devam edecektir. Ne zaman çizgi dışına çıkarlarsa karşılarında MHP yi göreceklerdir.

Türkeş Beyin Kemikleri o tokalaşmadan dolayı değilde onları meclise sokanlardan dolayı sızlayabileceğini düşünmekteyim.(Bu ülkede törere verdiğimiz Şehitlerinde).

Kimse unutmasınki Türkün Töresinde örfünde adetinde uzanan el hiç birzaman geri çevrilmez. Bu koynunda beslediği yılan olsada.

Şimdi Recep Tayyip Erdoğan Küplere biniyordur.

Cumhurbaşkanlığındaki Fiyasko ve AKP nin Mağdur rolünü Milliyetçi Hareket Meclise gireceğini söyleyerek sonra erdirmiştir. Fakat Bu cesareti AKP hala adayını açıklamamakta gösterememektedir. Bu mağduriyet politikasını sonra erdirdikten sonra Erdoğan'ın Tüm politikaları suya düştü.

Seçimden önce erdoğanın Mhplilerle dtp ler kavga edicek. Bunlara mecliste selam verilmez bunlar terörist gibi söylemlerinin. Uzlaşmacı tavrımızla boş söylem yalan söylem olduğunu ortaya koydu.

Milliyetçi hareketin Muhalefeti hiç bir zaman yıkıcı olmamıştır. Bunu her dönem her şekilde kanıtlamışızdır.

Erdoğanın ve Akp'nin Kapak Durumlarını bu yeni dönemde sıklıkla göreceğiz.



Dip not olarak : Millyietçi Hareket Partisi artık tabanına bu durumları iyi anlatmalı. Eskisi gibi sessiz duruşunu bozmalı. Yapmak istediklerini yapacaklarını yaptıklarının nedenlerini tabanına iyi bir dille anlatmalı.
 
Yalaka satılmış basın adı türk ama kendi yahudi basınımız bir taraflarını bayrak etmiş.
DTP nin ne mal olduğunu bilmeyen kalmadı hala zeytin dalları uzatanlar var.
Bu arada çok milliyetçi MHP li ülküdaşlarım muhsin başkan leyla zanayla aynı karede fotoğraflandığı, üstelik uzattığı elini havada bırakarak sıkmadığı halde demediğinizi bırakmamıştınız şimdi bu manzarayada bi açıklama getirirsiniz muhakkak, elinizde bilimum temizlik maddeleri hemen pisliğin üstünü örtmeye çalışırsınız. İnsanın kafası parti taassubu ile doluysa kendini aklayacak mazereti çok olur.
PKK lı terörist hapisten çıkarılıp meclise konuluyor, sekiz milyar maaşa bağlanıyor, üstüne üstlük kendine milliyetçi diyenlerlede barış kardeşlik mesajları veriliyor el sıkışılıyor. YAZIKLAR OLSUN..!!!! hepiniz aziz şehitlerimize bunun hesabını vereceksiniz..
YA SUSTURACAĞIZ YA KAN KUSTURACAĞIZ!!!
 
Türkiye tarihinde en çok şehit kanı döken terör örgütünün temsilcileri meclise giriyor milliyetçi(!) olan partinin başkanı ayağı kalkkıp onlarla tokalaşıyor'!!' Ve aynı gün 3 şehidimiz var ! Meclise girenler arasında pkk üyesi birde kadın var bu partinin başkanıda pkk ya terör örgütü diyemiyor..Yani adamlar tescilli!! Milliyetçilik bu kadar sulandırılmamalı.Aynı şey Muhsin Yazıcıoğlu içinde geçerli.
 
bu tablo güzel . demokratik ortamlarda hoşgörüde çok önemli. karşılıklı anlayış ve hoşgörüde kimse kaybetmez...
 
Ortada yanlış bi durum göremiyorum sonuçta üç yaşında çocuklar değil koca koca siyasetçiler elbetteki bazen hissiyatlarını kenara bırakıp Ülke için ters kutuplarlada el sıkışmaları gerekirse bunu yapmaları gerekir

Ama Başka bi arkadaşın dediği gibi başbakan yapsaydı ayağa kalkacak olan mhpli kardeşlerimizin şimdi gelenek töre demeleri çokta samimi olmamış
 
Bence Çok Güzel Bir Davranış...
Sonuna Kadar Böyle Olsun...
 
hemen sıkıntı yaratmayın durun bakalım neler olacak bunlar ne fitne çıkartacaklar ulan hazmedemiyorum walla neyse ben anlamam siyasetten.
 
şimdi olayı bir mhp-bbp veya kürt-türk savaşına sokmanın anlamı yok arkadaşlar. bu iki parti Türkiyenin bir gerçeği kuşkusuz. bölgeden önemli derecede oy aldılar ve mecliste temsil ediliyorlar. Daha önceki seçimlerde o bölgenin büyük bir çoğunluğu temsil edilmiyordu.

Bence yaşananlar olumlu. herşeyin başı diyalog. orası Türkiye'nin meclisi herkes temsil edilebilmeli
 
konuyla alakasız mhp-bbp kavgasına dönen mesajlarınızı sildim..
ayrıca yazdıklarınız hakaret içermesin !
 
mecliste herkezin temsil edilmesi denirken aklima tarihten bikac olay geldi

``19 Mart 1877 senesinde Meclis-i Mebusan büyük bir merasimle açıldı. Dârülfünûn (Üniversite) için yapılan bina, ilk Osmanlı parlamentosuna tahsis edildi. Meclisi bizzat İkinci Abdülhamid Han açtı. Padişahın nutkunu Mâbeyn Başkâtibi Küçük Said Bey okudu. Mısır, Romanya, Sırbistan, Karadağ, Necd, Umman gibi kendi iç idarelerinde muhtar eyaletler dışındaki yerlerden milletvekilleri, iki dereceli bir seçimle parlamentoya girdi. Ahmed Vefik Paşa, ilk Meclis Reisi oldu. Meclisin, hükümeti düşürme yetkisi yoktu. Birinci Meşrutiyetin Osmanlı parlamentosunda, ana dili Türkçe olan milletvekili sayısı % 50’yi bulmuyordu. Rum, Bulgar, Romen, Ermeni, Yahudi, Sırp gibi gayrimüslim milletvekilleri olduğu gibi, Müslüman fakat Türk olmayan ayrılıkçı milletvekilleri de vardı. Bunlardan Rum, Ermeni Patriki Narses, Rus Çarına başvurarak Doğu Anadolu’da bağımsız bir Ermenistan Devletinin kurulması için yardım yapılmasını isteyebiliyordu. Türk milletvekilleri de müsbet bir icraat ortaya koyamıyorlardı. Bunun üzerine İkinci Abdülhamid Han, 13 Şubat 1878’de Meclis-i Mebusan’ı süresiz olarak tatil etti. Böylece, Birinci Meşrutiyet, bir yıl bir ay 21 gün sürmüş oldu. ``

bunlari hic okumus muydunuz? belki hatirlarsiniz...
 
AKP'nin terörle mücadelede büyük bir acz içinde olduğunu, Kuzey Irak'ta yaşananları ABD, Barzani ve Talabani'ye havale ettiğini belirten Bahçeli, AKP'nin, PKK'nın siyasi manevralarının peşinden gittiğini iddia etti. Patenti PKK'ya ait siyasi senaryoların AKP dışındaki muhalefet partilerince de sahiplenildiğini iddia eden Bahçeli, "Terör yuvalarını kurutmak için Kandil Dağı'na gidilmesi gerekirken, Kandil Dağı'nı Ankara'ya getirmek için hamaset ve gaflet yarışına girilmesi üzerine herkes çok iyi düşünmelidir" sözleriyle isim vermeden DYP lideri Ağar'ı hedef aldı. AKP'nin seçim öncesinde milliyetçiliğe soyunduğuna dikkat çeken Bahçeli, "Demokratik Cumhuriyet edebiyatı yapanların, İmralı canisiyle ağız birliğinde olanların, milli değerlere sahip çıkmayanların, Türk milliyetçisi olmaları, bu sıfatı ağızlarına almaları mümkün değil. Milliyetçilik onların zannettiği gibi sadece demir dövmek, poşu bağlamak değildir" dedi.
Öcalan F tipine'
MHP'nin iktidardaki hedeflerini de açıklayan Bahçeli, yoksulluk, yolsuzluk ve terörle mücadele edeceklerini söyledi. Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere tüm sorumluların hesap vereceğini belirten Bahçeli, iktidarlarında, meydanlarda bölücülerin, ovalarda sivil maskeli terör maşalarının cirit atmayacağını, AB komiserlerinin tepeden bakamayacağını belirtti. Terörle mücadelede sınır ötesi harekât da dahil, her türlü önlemi alacaklarını belirterek, Öcalan'ın İmralı'daki 'misafirliğine' son verileceğini ve kalan ömrünü F tipi cezaevinde geçireceğini vurguladı.

KAYNAK

Babayiğit bahçelinin seçimden önce meydan meydan dolaşıp söylediklerine bakıyorumda... neyse başbakanın dediği gibi meydanlarda söylenenler orada kalmalı.
E artık bahçeli bu söylediklerini unutup dtp ile yeni bir sayfa açmak için mi desem nezaketenmi desem tokalaşmış olan olmuş kurtlar kuzulaşmış yapacak bir şey yok. :)
 
Biz Milli görüş gömelğini çıkarıp AB ve ABD gömleği giyip Türküm Demekten çekinenleri utananları gördük.


Kurdun Kuzu olduğu daha hiç görülmedide. Aslını inkar edip Liderine ihanet edip, her biçime her hala girenleri bu ülke hala görmekte.....
 
Meclise girdikten sonra adamla tokalascaksın tabı tutupta sılahlarla vuralım lınc edelım ıcerde tarzı yaklasımı kınıyorum.

Terorıstdır vs , onu sokmadan, sokturtmadan once dusunuceksın oraya!
Atı alan uskudarı gecmıs :durdurun Ulke demokratık bı sekılde yonetılmelıdır bu asamadan sonra her ne kadar kendımde sevmesem DTP yı.
 
yehovan' Alıntı:
Biz Milli görüş gömelğini çıkarıp AB ve ABD gömleği giyip Türküm Demekten çekinenleri utananları gördük.


Kurdun Kuzu olduğu daha hiç görülmedide. Aslını inkar edip Liderine ihanet edip, her biçime her hala girenleri bu ülke hala görmekte.....

her dogru her yerde söylenmez ama anlayan anladı ama anlamak istemeyenler anladıgı gibi bilsinler :)

her neyse vicadanlar rahat degil ama meclise girmiş 3, 5 kişnin elinden ne gelebilr ki koskoca bir iktidara reisi cumhur seçtiremeyenler 22 kişi için mi korku alıyor bırakın olsunlar en azından yandaşları mecliste vekilimiz var desinler

bu tablolar hoş devamını bekleriz önemli olan demokratik çatı altında olması
 
ßahçeLi iLe Ahmet TüRk yakında ittifakta yaparLar. .. :)
 
Devlet Bey ve diğer milletvekillerimizin bu tokalaşmayı sevinçle yapmadıklarını sanırım herkes farkındadır.Ancak MHP sıralarına yönelen ve ilk el uzatan dtp liler olmuş.Eğer karşılık verilmeseydi buda çok daha çirkin polemiklere neden olacaktı.Bence Devlet Bey burda en doğru davranışı sergilemiş.Mutlaka yapılması gerekeni yapmışlardır.Yoksa MHP bir misyon partisidir ve mecliste bulunma amacı siyasi sov yapmak değildir.Türk milliyetçilerine düşen liderine ve partisine güvenip sabır ve saygı içinde beklemektir.
 
burası Devletin meclisidir herhangi bi yerde karsılasıp elini sıkmamıştır Devlet bahceli.. ki hala 7-8 yasında cocuklar gibi küstüm işte elini sıkmıcam mı dicek orası meclis beyler biraz daha dusunerek konusalım
 
Geri
Üst