Cumali Cumalioğlu Şiirleri

cumali22

New member
Katılım
3 Eki 2008
Mesajlar
6
Reaction score
0
Puanları
0
DOKUN FURKAN BEBEĞE

Sekte yemiş bir yaşam/kesintili düşlerin
Buz tutmasın, donmasın/eğreti gülüşlerin

Her yokuş bitiminde/düze adım atacak
Her gecenin sonunda/yepyeni gün doğacak!

Tut ucundan yaşamı/değil dünyanın sonu
Dokun Furkan bebeğe/yarınından öp O'nu

Bil ki güzel yarınlar/umut gökten ağacak
O masum yavrucağın/gülüşünden doğacak!

Artık bundan öteye/tek aşkın yavrun olsun
Yavrusuna sarılmış/sevinçli bir çift kolsun!

Özlemlerin kırılmış/umutların bir bebek
Yaşayarak gör bunu/boşa gider mi emek?

x x x x

Şirin çocukluk aşkı/sevdiğiyle evlendi
Hem serveti, hem aşkı/günden güne devlendi

Aradan çok geçmeden/Şirin hamile kaldı
Hemen bir bilet alıp/Avrupa'ya yol aldı

Baba bir psikolog/anne uzman danışman
Düşler kırık perişan/aşkından olmuş pişman

Durmadan çalışıyor/hem anne hem de baba
Çırpınıyor yavrucak/boşuna bütün çaba

Henüz izni dolmadan/hemen ilân verildi
Binbir çeşit seçenek/ayağına serildi

Anne işin derdinde/bebek anne özlüyor
Bir yudum sevgi için/akşama yol gözlüyor

x x x x

Özlem bir çığlık olmuş/yırtıyor şu semayı!
Çocuk seni istiyor/sen tıkıştır mamayı

Annesini özlüyor/biraz ilgi bekliyor
Daha küçücük yavru/sadece emekliyor

Para ile değil mi/hemen tutup bir dadı
Eşi ile işine/kendisini adadı

Bakıcı gitti gider/anne işi başında
Furkan bebek küçücük/henüz kucak yaşında

Çantalar kucağında/eve iş getiriyor
İhmal etmek yavruyu/sevgiyi bitiriyor

Eve iş taşımaktan/boş kalmıyor kucağı
Unutur gibi olmuş/o masum yavrucağı

x x x x

Yavrusunu unutup/işe başlamış hemen
Oluyormuş arkadaş/bu kadar olmaz demen!

Kendi egosu için/hem sevdi hem sevişti
Eş gitti yavru kaldı/şimdi işler değişti..

Her şeyi unutturmuş/küçük yavruyu bile..
Mutluluk zehir olmuş/şimdi çekiyor çile.

Lüks villada bir yaşam/boğaza manzaralı
İnsan hep aynı kalmaz/şimdi yürek yaralı!

Servetinin içine/fark etmeden kimbilir
Bir yoksulun hakkı da/karışmış olabilir!

Deme bunlar başıma/neden geliyor, niçin?
Oysa sen yaşıyordun/eşin sevgisi için!

x x x x

Belki ilgin artacak/o masum yavrucağa
İki kişilik sevip/basacaksın kucağa..

Çocuğun olmasaydı/ne çareler arardın
Dilek ağaçlarına/çaput bile bağlardın

Yoksulları doyurup/sadaka verecektin
Adaklar adayacak/hekimler görecektin

Şimdi varken çocuğun/sımsıkı sarıl O'na
Sevgini esirgeme/varmadan kötü sona

İşleri karıştırmış/bunu gören yaradan
Koca yeni dost bulmuş/çok geçmeden aradan

Anne Furkan Bebeği/Avrupa'da doğurmuş
Çok seven kişi bile/ayrılıktan soğurmuş

x x x x

Hiç deme ki başıma/bunlar neden geliyor?
Yavrunun çığlıkları/yürekleri deliyor!

Anlamış güzel anne/işler sarpa sarınca
Yavruya kucak açmış/bu noktaya varınca

Önce mal, mülk diyerek/olmaz düşlere daldın
O küçük yavrucaktan/azıcık sevgi çaldın!

Furkan Bebeğin ile/şimdi mutlu bir dulsun
Artık bugünden sonra/iyilik seni bulsun!

Arabalar, villalar/para getiren bir iş..
Hizmetçiler, uşaklar/hem çok sevdiği bir eş.

Üzüntü yavrusu mu/kaybetmek mi kocayı?
Yıkılan bir yuva mı/gördük uzman hocayı!

x x x x

Üç kuruşun ucundan/çok da sıkı tutmuştun
Asıl servet bebekti/sen bunu unutmuştun!

Egonu doyum için/tüm bunlara değer mi?
Dadıyla barışık mı/aç mı, mamayı yer mi?

Üzülüp dövünüyor/gözü yaşlı bir anne
Bir yaşam sürüyordu/ihtişamlı, şahane..

Her işte hayır vardır/ademoğlu şaşırma
Burda olduğu gibi/sen de sabır taşırma!

İyi oku güzelim/Furkan'ın şiirine
İnan seni severim/esin oldun Şirine!

Sözlerimi unutma/tedbir çok belâ savar
Bu öykünün içinde/belki başkası da var!

x x x x

Artık bundan öteye/tek aşkın yavrun olsun
Yavrusuna sarılmış/sevinçli bir çift kolsun

Hiçbir şeye değişme/sana muhtaç oğlunu
Diren zorlu olsa da/bu aşkın mutlu sonu

Sen sevgi gösterdikçe/yağmur gibi yağacak
Senin için mutluluk/belki gökten ağacak!

Bir ölüye can verir/kor-ateş dokunuşun
İhanet karşısında/aslan gibi duruşun!


Acı dediğin nedir/silinip gider bir gün
Geriye sevgin kalır/düğün bayramdır her gün!

Bil ki çok uzak değil/senin için mutluluk
Elini uzat da gör/seni sarsın kutluluk!

x x x x

Artık bunu hakkettin/yüreğin huzur bulsun!
Mutlu ol güzel anne/gönlün neşeyle dolsun

Yavru için yaşıyor/işte kutlu bir anne
Direnen bir inançtır/çocuk sevmek bahane!

Dadının kucağında/merdivenden çıkarken
Belki açtı dadıcık/sen parayı sıkarken

Dadısı bayılarak/merdivenden düşürmüş
Gürültüye koşarak/cansız yatarken görmüş..

Anne eve dönünce/günlük işine dalmış
Kan içinde görünce/kalbini korku almış..

Furkan kırkiki saat/öyle tepkisiz yatmış
Henüz onbir aylıkken/böyle acılar tatmış..

x x x x

Şimdi haberi aldım/yüreğim paramparça
Sıkı tut o yüreği/hemen kırılır sırça!

Vücudunda morluklar/bir kolu kırık imiş
Hangi zamana kadar/nereye varır bu iş?

Sevginle kuşatarak/O'nu sakın gözünden
Nerdeyse ölüyormuş/para hırsı yüzünden..

Evine iş getirme/gel sen sözümü dinle
Furkan Mert buna muhtaç/sarmalısın sevginle..

Mutluluğun sırrı da/sevgindedir arkadaş
Yüreğine basarak/sev O'nu yavaş yavaş..

Yumuşacık dokunup/sev O'nu usul usul
Mutluluk verecektir/bundaki huzuru bul

x x x x

Yanılmadan arkadaş/gel bu sözümü dinle
Mutluluk bulur seni/hem de gelir sevginle

Beynini kemirmesin/intikamlar, öfkeler..
Öyle keskin sirkeler/kendi küpünü deler!

Bu dost diyor ki sana/yüreğini geniş tut
Sen de istersen dinle/ister hazırla tabut!

Affetmezsin bilirim/sana yapınılanı
Kendi zehriyle öldür/içindeki yılanı

Belki biraz ögüttür/birazcık eleştiri
Boşuna söylenmedi/bu sözlerin hiç biri..

Sana lâzım olanı/içinden seçip al kız
Yüreğini karartıp/bana darılma BalKız!

x x x x

Kendi dertlerin ile/gece-gündüz inlerken
Dertlere çare olup/sen herkesi dinlerken..

Sıkıntıları atıp/dertlere çare olur
Kapına gelen kişi/sende huzuru bulur!

Ben de çaldım kapını/çok şanslı bir günümde
Mutlu pencere açtın/koşar adım önümde..

Nasıl oldu bilmeden/hemen içime daldın
Kucakladın sevginle/karasevdaya saldın!

Net'te şaşkın gezerken/rastladın Cumali'ye
Çok hoşgörü gösterdin/benim gibi deliye!

Yeri gelince sana/ben içimi dökerim
Sabırlı yüreğinden/saygı ile öperim!



Cumali Cumalioğlu
21.07.2008-13:20
 
malesef gündelik hayata paraya kaptırıp kendinizi nasıl da ihmal ediyorsunuz değil mi size bahşedilen en kıymetli hazineyi..sonra da herşey çocuğumun rahat olması için deyip kendinizi kandırıyorsunuz..o bir daha 1 yaşında olmayacak ya da 4 yaşında size ihtiyacı olduğunda siz yoksunuz..ne kadar acı...umarım bu durumda olanlar varsa bundan ders çıkarır..güzel bir konuya değinmişsin teşekkürler
 
Sadece Aşk Vardı

-Sonlanmamış bir aşkın öyküsü-
-Hatice Yıldırım Tufanoğlu’na-


1.
en bilge sözlerimi
en cahil hatalarımı
en çocuk sevinçlerimi
tüm geçmişimi sildim
saniyenin bilmem kaçta kaçı
bir zaman diliminde
aldı götürdü
dokunuşunda yaşadığım tat

olduğu yerde bıraktım
en yurtsever kavgalarımı
en sancılı günüydü halkımın
oğlumu geride bıraktığım gün
kurusıkı yalanların vurmadan seni
sadece aşk vardı
iki yıllık düş diliminde

delikanlı çiçeklerim açmadan
uyanışında/belki son ilkyazında
riyakârlıkta, yenilmişlikte,
belki en son sevgide
son buldu kıyıcı aşkım
kaldığı yerden yeniden başladı
daha dün gibi
sınıfsal savaşım

artık yoksun alnım galip
umursamaz yüreğim
kazma vurur içimdeki madenci
kapitalizmin şah damarına
barışa bilenir kalemim
emperyalist paylaşımlarda...


2.
yumuşak bakışlarında
düşler ülkesine girmeden
kış uykusuna yatmadan yüreğim
kan irindi yaşam
kıyıcı bir savaştı
yürek acısıydı
beynime işleyen
yüreğimi kanatan en güncelinden
evlât acısıydı/ akşam haberleri

bütün sevdiklerimden
bütün uğraşlarımdan
bütün alışkanlıklarımdan öte
sadece aşk vardı
kış uykusu sevişmelerimde

sildim senden önceki günlerimi
her saniyesini tek tek sildim
o kadar çoktular ki
o kadar yorgun
o kadar kırgın
o kadar sevinç
o kadar üzünç
o kadar acı
o kadar yaşlı
o kadar çocuktular ki
hepsini hepsini sildim
yaşanmamış saydım ilk sevişmemizde

en şuh gülüşünde
en pişkin kahkahasında
orospuluğun
duygularım parçalanır
incinir onurum/vazgeçerim!


3.
delifişek bir arzuydu
kanatlanmış rüzgârda
beni sana getiren
bütün bentleri yıkan aşkındı

beynim işgalin altında
sözcüklerim sana tutsak
bitiremediğim bir türküdür şimdi
çığırdığım sana uzak arzularda

ben sana vurgun
düşlerim sana tutsak
kilometreler ötesinden
haykırışımı duymasan benim
nasıl tutabilirsin ki
yüreğindeki hapishanede
ölüme mahkûm edip
dine dair düşüncelerinde
beni nasıl asabilirsin ki
beynindeki darağacında

bilirim bitanem duyarsın beni
rüzgârlar fısıldar kulağına
yarım aşk şarkılarımı...

sildim senden önceki günlerimi
her saniyesini tek tek sildim
öyle çoktular ki
öyle yorgun
öyle kırgın
öyle sevinç
öyle üzünç
öyle acı
öyle yaşlı
öyle çocuktular ki
hepsini hepsini sildim
yaşanmamış saydım ilk sevişmemizde

sende şekil buldu
seninle doldu yeni belleğim
sonsuza dek
yeni belleğimde
seni de götüreceğim
ölsem de...

sanmıştım ki.../vazgeçtim!
kaldığı yerden yeniden başladı
daha dün gibi
sınıfsal savaşım


Cumali Cumalioğlu
28.01.2008-04:12-MLT.
 
Güzel tanımıyorum ama güzel şiirler
Saol arkadaşım...
 
YÜREĞİM SENDE

-Ebru'ya-

İçimde çığlıklar boğulur
Sensiz kaldığım her gece..
Nefesinle terleyip
Sesinle yıkanmak varken...

Ben yalnız bir özlemi büyütürüm
İçimdeki çocuğun dinmeyen arzularında
Aşk pazarında sensizliğe
Mekik dokurum umarsız, bilirim...

Yokluğunun yakıcı acısına
Hiçbir çırpınış fayda etmez,
Sen ruhum kadar yakın
Düşlerim kadar uzaksın benden!

Ulaşamam, elim bende kalır
Yüreğim sende... Ama bilirim
Seni sevmek ne idamlık bir suç
Ne baş eğer bir ayıp!

Boynum bükük gömülürüm
Gecenin karanlığına...
Kendime dönerim çaresiz
Beynim yitmiş, yüreğim kayıp!


Cumali Cumalioğlu
07.08.2008-14:01




Yasaksın Bana

ne diyebilirim ki sana;
coşkuna,sıcaklığına,hayallerine...


umutsuzum

ve seni yaşamaya söz vermişsem kendime
bilki sendeyim ama sensizim...

bunları sana söylemek zor


imkansızım

uzaksın,
zorsun,
yasaksın bana
yasaksın yarınlarıma...

güneşimsen aslında ve bilmiyorsan;


söyleyemiyorsam;

engelleri kaldıramıyorsam
bilki uzaksın sevdiğim...
ve yasaksın

ateşe dokunmak gibi gözlerine bakmak
sonsuzluğunda kendimi bulmak zor,


çok zor
sana yasak olmak...

gülüşüne karşılık verememek
seni içimde büyütememek zor
yani kolay değil seni sevmek

böylesine yasakken

kalbine dokunamamak kolay değil

bir anda yanmak
bir anda unutmak zor;

ben hala susuyorsam sana

SENİ SEVİYORUM
diyebilmek

zor... çünkü
sen böylesine


yasakken bana!


Ebru .....
8 Eylül 2008 - 19:00


Sevgili Ebru'nun son Notu:

BENİ; SENİ DEĞİL, SENİ UNUTMAYA ÇALIŞAN BENİ, YAZDIM ŞİİRLERİME...........

ELBET UNUTACAĞIM SENİ, ELBET BİR GÜN YAZACAĞIM SENİ SEVİYORUM DİYE...........
 
Cumali Cumalioğlu - Döne Döne Çağla!

:clapDÖNE DÖNE ÇAĞLA!

Direnmedin, nedir zorun
Kalkan et sözünü, korun
Bilirim senin için yok
Alşılmayacak bir sorun
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Onurunu mu vurdular
Hevesini mi kırdılar
Hangi gazaba uğradın
Seni bizden ayırdılar
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Dostların çok üzülecek
İstemeyenin gülecek
İyi-doğru olan neyse
Senden iyi kim bilecek?
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Aldırma sen ona, buna
Direnmek yakışır sana
Gideceğim deyip hemen
Kötü haber verme bana
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Çağla sözcükler piridir
Hem güçlü, hem de diridir
Sözü hançer arkadaşım
Yenilecek biri midir?
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Kötüye yenilmek neden
Pes edene kızarım ben
Hadi kuşan kalemini
Yapacağın bilirsin sen!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Tanımıyorlardı seni
Belki çoğu daha yeni
Senin kadar olmasa da
İnan, çok üzdüler beni
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

İyi bir eş, hem anadır
Sözümün çoğu sanadır
Doğrusunu sen bilirsin
Gönlüm kalmandan yanadır!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

İtler yine de ürecek
Dostların kaç gün soracak
Hepsi özlüyorlar dünden
Küslüğün küç gün sürecek
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Dinlesin hanımlar, beyler
Duysun ağzı bozuk şeyler
Anne, kardeş tanımayan
Herkese her şeyi söyler
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Sözlerim delici ok mu
Hak edene bunlar çok mu?
Söyle, haddini bilmezler
Gideceğin yerde yok mu?
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Benim özlediğim dostluk
Her yerde vardır bir puştluk
Gitmene sebep olanlar
Gülmesin, üstüne üstlük!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Yerini kim dolduracak
Bu dost, sensiz çıldıracak
Gitmeni fırsat bilenler
Başkasına saldıracak
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Çek kalemi, yaz bunları
Yerden yere vur onları
Meraklanma güzel dostum
Elbet gelecek sonları
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Şimdi en üretken çağın
Kopmayacak gönül bağın
Nasıl bir araya gelir
Deliler’in darmadağın
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Sevmeyenin yokmuş meğer
Dostluğun her şeye değer
Öğretmenlik neye yarar
Ataman olmazsa eğer
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Yerini kimler kapacak
Deliler yoldan sapacak
Saçma, şakalar yapsa da
Sisi, sensiz ne yapacak?
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Sevincim hepten azalır
Sensiz canımız sıkılır
Yeter artık üzme bizi
Gitme, portal öksüz kalır!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Yüreğim kederli yine
Özlem duyar sözlerine
Madem ki dönmeyeceksin
Hadi, iyi bak kendine!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Dilesem de ben esenlik
Gitme kal, neresi sen’lik?
Onuncu köy mutlak vardır
Sana yetmez öğretmenlik!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Kalbin bizimle vuracak
İçini özlem saracak
Tüm üzülenler giderse
Sonu nereye varacak?
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Denemeler dizi dizi
Bu portalde çoktur izi
Arkadaşım, güzel dostum
Gidersen unutma bizi
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Yine de son ricam senden
Gitme bir çakal yüzünden
Son isteğim, son dileğim
Gitme, bize lazımsın sen!
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!

Diren onları güldürtme
Kimseye kaçtı dedirtme
Burda yalnız bırakıp da
Cumali’yi de delirtme
Döne döne çağla artık
Yan ağla, hadi dön çağla!


Cumali Cumalioğlu
27.11.2008-19:20
 
Geri
Üst