CHP'de "Değişim" rüzgarı esiyor

R.T.E

Banned
Katılım
10 Eki 2008
Mesajlar
431
Reaction score
0
Puanları
0

'Hepimiz kardeşiz, birbirimize ihtiyacımız var' diyen Baykal, çarşafıyla CHP'ye geçen üyelere rozet taktı. Çarşaflı üye CHP'yi tercih nedenini 'değişim' diye açıkladı
Baykal 'Daha önce AK Parti'ye oy verdik' diyen kişilerin de bulunduğu 15 bin kişinin partisine katılım törenine katıldı ve ilginç bir konuşmaya imza attı.


Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal, daha önce AK Parti'ye oy verdiği iddia edilen kişilerin de bulunduğu 15 bin kişinin partisine katılım törenine katıldı. Törene, çok sayıda başörtülü ve çarşaflı kadının katılması dikkat çekti. Kendisini karşılayıp çiçek veren başörtülü kadına rozetini Baykal taktı.

Baykal, "Birlikte yola çıkıyoruz. Başörtülüsü, türbanlısı, başı açığı, Erzurumlusu, Erzincanlısı, kadını, erkeği ile birlikte yola çıkıyoruz." dedi.

Sultançiftliği Hamza Yerlikaya Kapalı Spor Merkezi'nde düzenlenen törenle çok sayıda vatandaş Cumhuriyet Halk Partisi'ne geçti. Törene; partinin Genel Başkanı Baykal, partili milletvekilleri, belediye başkanları ile çok sayıda partili katıldı. Törene gelişinde coşkuyla karşılanan Deniz Baykal'a başörtülü 2 kadın çiçek takdim etti.




Salonda bulunan ve çoğunluğunu Erzincan ile Erzurumluların bulunduğu vatandaşlar tören öncesinde Erzurum yöresine ait halk oyunlarıyla eğlendi.

İstanbul'un yeni ilçesi Sultangazi'nin CHP'li belediye başkan adayı Ercan Karabayır, törenin açılış konuşmasını yaptı. Karabayır, toplumun hiçbir kesimini dışlamayacaklarını belirterek, "Biz vurucu gücüz. Çünkü öncelikle biz İstanbul'uz. Eğitim, sağlık ve sosyal yaşam istiyoruz. Sultangazi'yi her alanda Türkiye'nin en iyi ilçesi haline getireceğiz." vaatlerinde bulundu.

"Başkaban Baykal" tezahüratlarıyla kürsüye çıkan Baykal ise, "Kimse seni inancından, mezhebinden, etnik kökeninden, memleketinden dolayı kınamasın. Hepimiz eşitiz. Hepimiz kardeşiz. Hiçbir dışlama yok. Bizi birbirimize düşürmeye çalışanların oyununa gelmeyeceğiz. Siyaseti inanç, mezhep, memleket ayrımıyla yapmayacağız. Bakın aramızda türbanlısı var, Kürtler, göçmenler var. Hepimiz kardeşiz, birbirimizi seviyoruz. Birbirimize ihtiyacımız var." dedi.

Törene katılanların sadece partiye katılım törenine katılmadığını belirten Baykal, "Türkiye siyasetinde bir tuzağı bozuyorsunuz. Birileri çıkıp 'din iman' diyecek. 'Aman o partiye oy vermeyin, bize verin' diyecek. 'Ben giderim Almanya'da vatandaşın fitresine, zekatına el koyarım' diyecek. Din-iman diyeceksin, her yolsuzluğu yapacaksın. Sonra oy isteyeceksin. Yok öyle yağma! Nesi varmış Cumhuriyet Halk Partisi'nin? Nesi varmış Deniz Baykal'ın? Neden ona oy vermeyecekmişsiniz? 'Türkiye'nin bütün evlatları benim evladım' diyorlar; ama çocuk deyince onların aklına sadece kendi çocukları geliyor. Benim aklıma ise 70 milyonun çocuğu, hatta hiç görmediğim çocuklar geliyor. Bu oyunu bozuyorsunuz." dedi.

Bugüne kadar hiç bir araya gelmemiş insanlar olarak elele verdiklerini belirten Baykal, "Birlikte yola çıkıyoruz. Başörtülüsü, türbanlısı, başı açığı, Erzurumlusu, Erzincanlısı, kadını, erkeği ile birlikte yola çıkıyoruz." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin 6,5 yıldır bir iktidar ile yönetildiğini belirten Baykal, iktidar partisinin çok müsait bir zamanda görev aldığını belirtti.

Baykal, "Şimdi İMF ile yeni bir anlaşma yapılmaya çalışılıyor. 6,5 yıldır bu ülkeyi kim yönetti? Geçim düzeldi, işsizlik azaldı, gelir arttı ve esnafın durumu düzeldi diyebilirmiyiz? Esnaf kepenk kapatıyor kepenk. Bugüne kadar Türkiye'ye gelmiş bütün iktidarların toplam iç borcu 220 milyar dolar iken sadece bunların neden olduğu borç 280 milyar dolardır. Üreticiyi teşvik ettiklerini söylüyorlar. Tamam, bunu yapsınlar. Ancak bütün Avrupa devletleri üretici kadar tüketimi de destekliyorlar. Esnafın, emeklinin, işçinin, vatandaşın alım gücünü artırmak lazım. Yoksa sadece zam yaparak kriz önlenmez. Zam yaparak sadece vatandaşın parasını cebinden almış olursun. Savunacak halleri yok." dedi.

Baykal'ın, "Ülkenin genel gidişatından memnun musunuz?" sorusuna salonda bulunanlar "Hayır" şeklinde bağırarak cevap verdi.

Baykal, konuşmasının ardından, partiye katılan 20 kişiye, diğer katılımları temsilen parti rozeti taktı. Baykal, ilk rozeti kendisine karşılayarak çiçek veren başörtülü kadına taktı. Rozet takılanlar arasında çok sayıda başörtülü ve çarşaflı kadının olduğu görüldü. Baykal, başörtülü kadınların rozetlerini örtülerinin üzerine taktı.

Tören sonrasında isimlerini vermek istemeyen 3 çarşaflı kadın, önce kayınbiraderlerinin partiye katıldığını; sonra da kendi istekleriyle partiye katıldıklarını söyledi.

Baykal'a çiçek veren ve ilk rozetin takıldığı başörtülü kadın ise, "Neden Cumhuriyet Halk Partisi? şeklindeki soruya, "Değişim, yenilik" cevabını verdi. Tören, rozetlerin takılmasından sonra sona erdi.


KAYNAK
 
sadece seçim çalışması samimi olsaydı üniversitede kılık kıyafet serbestisini anayasa mahkemesine götürmezdi, oğlunun yemin törenini, oğlunun veya kızının mezuniyet törenini göremeyen annelerin yanında olurdu.
 
gerçeller geçte olsa ortaya çıkıyor bakın..
artık çarşaflılar refah lı..
türbanlılar akp li..
tezi çürümüş oldu..
demekki türban yada çarşaf siyasi simge değilmiş..
chp de yobazların partisi değilmiş...
(...)

herşeyden öte önemli olan
türban yada çarşaf değil.
o örtünün altında ki düşünce seyridir..

ve gözümüz aydın kamuoyunu meşgul edecek
bir konu ve bir süreç başladı yine..
 
Bu baykal oy uğruna yakında usama bin ladini de partiye alırsa hiç şaşmam

oy uğruna düştükleri rezilliğe bakarmısınız
 
Başlık yanlış olmuş buna değim denmez

Oy uğruna yalakalık denir ikiyüzlülük denir

ama bu durum baykala ve CHP sine çok yakışmış

:)
 
Arkadaşlar ben itirafta bulunmak istiyorum

bu haberi okuyunca bunca yıldır baykala haksızlık ettiğimizi düşündüm

Baykal aslında kara çarşafa peçeye değil sadece başörtüsüne karşıymış

:)

:clap:clap:clap:clap

evet haklısın bencede baykal sadece başörtüsüne karşıymış

onun istediği karaçarşaf mış

yada oy uğruna yalakalık olmasın sakın
 
seçime yonelik calısma simdiden baslamıs hadi hayırlısı
 
ben bunun gibi bi tane daha habere aynı yorumu yapmıştım.
BAYKAL VARKEN CHP'DEN Bİ CACIK OLMAZ!!!
 
CHP den de bu beklenir zaten

yarasın yakılmıl Baykal a

CHP bu günlerde binbir surat rıfkıya döndü
 
Alem adam bu bykal =)
 
CHP, başörtülülere takılan rozeti tartışıyor

CHP, her seçim öncesinde olduğu gibi yine 'başörtüsü'yle barıştı. Genel Başkan Deniz Baykal, iki hafta sonunu İstanbul'da geçirdi ve aralarında çarşaflı kadınların bulunduğu vatandaşlara CHP rozeti taktı.

İnsanların kıyafetlerine büyük değer verdiklerini belirten Baykal, "Önemli olan insanların gerçek düşüncelerinin ne olduğudur. İnsanları tasnif etmemek, kılık kıyafeti ile hükme bağlamamak lazım." dedi. Ancak Baykal ve kurmayları, özellikle üniversitelerdeki eğitim özgürlüğüne yönelik anayasa değişikliği sürecinde farklı görüşleri savunmuştu.

22 Temmuz seçimlerinde başörtüsü dağıtan, parti otobüslerine türbanlı kadın fotoğrafları yerleştiren CHP, yerel seçimler öncesinde yine benzer bir yaklaşım sergiliyor. İstanbul İl Başkanlığı, bir süre önce "Bu şehir benim!" kampanyası düzenledi ve billboardlarda türbanlı kadın fotoğrafları kullandı. Bu kampanya sonucunda partiye kazandırılan türbanlı ve çarşaflı kadınlara 6 ok rozetini bizzat Baykal taktı. Halbuki CHP, üniversitelerde başörtüsü özgürlüğü için Anayasa değişikliği teklifi hazırlayan AK Parti ve MHP'yi 'rejimi tehdit etmekle' suçlamıştı. Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında "Türban Kur'an-ı Kerim'in emri değil. 1400 yıllık İslam tarihinde türbanın yeri yok. Yerli değil, dışarıdan ithal." ifadelerini kullanmıştı. Başbakan Tayyip Erdoğan'ı suçlarken eşi Emine Hanım'a göndermede bulunarak, "Başörtüsü eşlerin ayıbını örtmez." demişti. Kurmayları da benzer açıklamalarda bulundu. Ankara Milletvekili Nesrin Baytok, başörtüsüne özgürlüğün kadına baskıyı artıracağını, domuz bağıyla insan öldüren Hizbullah terörünü getireceğini savundu. İstanbul Milletvekili Nur Serter, "Türban, kadını ikinci sınıf birey konumuna indirgeyen, kadın-erkek eşitliğini ortadan kaldıran, ikinci sınıf bir giyim tarzıdır." görüşünü dile getirdi. Başörtülüler için 'figüran' tanımlamasında bulunan İzmir Milletvekili Canan Arıtman'ın, "Sümerlerde fahişeler örtünmüş" ifadeleri kamuoyunda tepkiye yol açtı. Bir süre sonra grup toplantısına katılan başörtülü kadınlar salondan çıkarıldı. Üniversitelerde başörtüsü özgürlüğü getiren Anayasa değişikliğinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuran da CHP oldu. Çelişkili bulunan bu görüntüler partide de tartışmaya yol açtı. İzmir Milletvekili Canan Arıtman, çarşaflı kadınlara takılan rozeti, "Tüm kadınlarımız sorunlarının CHP tarafından çözüleceğini gördü ve bize ilgi duymaya başladılar." şeklinde yorumladı. CHP'nin türbanlı kadınlara karşı hiçbir önyargısının olmadığını savunan Arıtman, başörtüsünü AK Parti gibi 'siyasi araç' olarak kullanmadıklarını, bu nedenle başörtüsüne karşı gibi göründüklerini ileri sürdü. Arıtman, kadınların birçok sorununun olduğunu, üniversitelerdeki başörtüsü sorununun bunlardan sadece birisi olduğunu belirtti. İktidara geldiklerinde tüm sorunları çözmeyi vaat ettiklerini söyledi. Arıtman, "Sümerlerde fahişeler örtünmüş" şeklindeki sözünün ise yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını savundu. Eski CHP Kadın Kolları Başkanı Güldal Okuducu, parti tabanından kendisine değişik tepkiler geldiğini söyledi. Bazı partili kadınların "Bu görüntüye ne gerek vardı?" dediğini, bazılarının ise "Sıradan bir görüntü." yorumu yaptığını belirtti. Baykal'ın türbanlılara rozet takmasının gazetelere abartılarak yansıdığını anlatan Okuducu, bu görüntülerin CHP'nin ideolojisini değiştiremeyeceğini kaydetti. CHP'nin son kurultayında Baykal'a rakip olan Samsun Milletvekili Haluk Koç ise ağır eleştirilerde bulundu. Koç, "Kara çarşafı dekor yaparak verilmek istenen mesaj, partinin kimliği ve çizgisi ile ne denli uyumludur? Bu görüntüler eşliğinde ve bu gelişmeler dikkate alındığında, yapılmak istenen program ve tüzük değişiklerinin; örgütümüzü ve kamuoyunu yanıltmaya dönük ve göstermelik bir çabadan öteye anlam taşımadığı açıktır. Bu tutum nedeniyle CHP'nin ve dolayısıyla ülkemizin geleceği ile ilgili derin endişeler taşımaktayız." ifadelerini kullandı.

Daha önce ne dediler?

Deniz Baykal: Türban Kur'an-ı Kerim'in emri değil. 1400 yıllık İslam tarihinde türbanın yeri yok. Yerli değil, dışarıdan ithal.

Deniz Baykal: Başörtüsü eşlerin ayıbını örtmez.

Ankara Milletvekili Nesrin Baytok: Yapılacak anayasa değişikliği, kadınlara baskıyı, Hizbullah ve El-Kaide terörünü, yobazlığı getirecek. Domino taşlarının son durağı Afganistan olur.

İstanbul Milletvekili Nur Serter: Türban, kadını ikinci sınıf birey konumuna indirgeyen, kadın-erkek eşitliğini ortadan kaldıran, ikinci sınıf bir giyim tarzıdır.

İzmir Milletvekili Canan Arıtman: Türban bayrağı adı altında bir karşı devrim hareketi yapılmak isteniyor. Türban masum bir bireysel özgürlük ve eşitlik meselesi değil. Bu sistemde ne yazık ki kadınlar, hem figüran hem de kurban durumundadır.


Habib Güler

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=761481&title=chp-basortululere-takilan-rozeti-tartisiyor
 
793681226997058.jpg



Şu siyaset işine bulaşmayayım diyorum ama gel de bu habere yorum yapma....

Bu ne perhiz ne lahana turşusudur anlamadık gitti....Başörtülüler, çarşaflılar evlatlarının yemin törenlerine , mezuniyet törenlerine gittiklerinde tü kaka , Chp ye katılmaya gelirlerse başüstüne...Böyle ikiyüzlülük ancak Türk siyaset sisteminde olur...
 
Akp iyi nemalandı başörtülelerden chp de nemalanmak istiyo anlaşılan...
 
TEHLİKENİN Farkında mısınız ? Kara Çarşafa Chp Rozeti


r8wbqe.jpg


TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ

KARAÇARŞAF'A CHP ROZETİ haberini görmeyen Cumhuriyet'e bu filmi hatırlatıyoruz

Kara Çarşaf sonunda CHP'ye de girdi

ÇARŞAFLI KADIN O ROZETİ ATTI

SOL'un çarşafla imtihanı

CUMHURİYET BU FOTOĞRAFI GÖRMEDİ

Baykal çarşaflı kadınlara CHP rozeti taktı, tartışma patladı. CHP lideri Deniz Baykal'ın çarşaflı kadına rozet taktığı anın fotoğrafı bütün gazetelerin ana sayfalarını süslerken, Cumhuriyet gazetesi bu fotoğrafı yayınlamadı.

CUMHURİYET'İN UNUTTUĞU REKLAM FİLMİ
Oysa aynı Cumhuriyet, 22 Temmuz seçimlerinden önce başlattığı 'Tehlikenin Farkında mısınız!' kampanyası kapsamında yayınladığı kısa ve çarpıcı filmlerle 'kara çarşaf tehlikesine' dikkat eçkiyordu. Fimde, "Bu sandığın içindeki tehlikeyi görüyor musunuz? Oylarınızı laik ve demokratik türkiye için birleştirin. Cumhuriyetinize sahip çıkın"mesajı verilerek, seçimlerde AKP'ye oy verilmesi halinde irticanın geleceği vurgulanıyor ve açıkça sol ittifak için oy isteniyordu.

SANDIKTAN NE ÇIKACAK
Cumhuriyet gazetesi o gün, çarşaflı ve türbanlı kadınları laik demokratik cumhuriyetin karşısındaki en büyük tehlike olarak lanse ediyordu. Ancak, CHP çarşaflı kadınlara rozet takınca, bu tehlike ortadan kalkmış olmalı ki, Cumhuriyet olayda haber değeri bile görmedi. Gazetenin başyazarı İlhan Selçuk, bugünkü köşe yazısında "Seçim sandığından ne çıkacak?" sorusunu sordu. Selçuk, "Halkımız tehlikenin farkında mı?..Yoksa Allah’ı, peygamberi, dini, imanı kullanan takıyyecilerin peşinde mi?.." derken, Baykal'ın çarşaflı kadınlara CHP rozeti takması haberi kendi gazetesinde yer almıyordu.

İşte Cumhuriyet'in 22 Temmuz'dan önce yayınladığı 'Tehlikenin Farkında mısınız' filmi..

İzlemek İçin Tıkla

Kaynak
 
yağmur nereye yağıyorsa tarlayı oraya cekiyorlar diye yalanlayanlar,
nedense o yağmura kendilerinin de ihtiyacı olduklarını farkedip kendi yalanladıklarına simdi de kendileri inanmak zorunda kalıyorlar. bunu secim otobüslerinde ki afişlerle de gördük.

bu siyasi bir oyun, artık kime ve neye inanacağını şaşırmış millet.
ama akıllı insan, her davranış biçiminin arkasındakilerini görebilen insandır.


Not: Kara şarşafa sonuna kadar karşıyım. Kitabımızda Allah'u Teala ağzınızı, burnunuzu sadece gözleriniz kalarak kapatın dememiş. bunu böyle yapanlar sadece ortalığı karıştırmaya çalısan insanlar diyorum sadece !



 
Geri
Üst