öncelikle senin gibileri susturmanın bana büyük şeref verdiğini belirtmek isterim.neyzen tevfik dediğin kişinin aziz Atatürk'e soy sop sövdüğü şiirler vardır bunu biliyor muydun?
Şu şiirinin son iki kıtasını gerçekten fevkalade güzel yazmasına rağmen ilk iki kıtasını o derece saçmalamış.Allah ın emir ve yasaklarını soruyorsam sanane?
Abi beni öyle bir susturdun ki dilim tutuldu.Yalan bari söyleme Atatürk'e soy sop sövdügü şiirler varmış.Yapma ya onu yenimi uydurdunuz.Belki şöyle olabilir her şeyi çarpıtırsınız ya yukarıdaki yayınladıgım Atatürk'e hakaret edenlere yazdıgı şiiri bazı yobazlar Atatürk'e hakaret ediliyor diye suç duyurusunda bulunmuş ta fethullahın savcılarından biridir sanırım duvarında asan esnaf hakkında dava açmışlardı.Neyzen tevfik Atatürk'ü çok severmiş.İşte bir yazı;
MUSTAFA KEMAL VE NEYZEN TEVFİK:
Neyzen Tevfik'in Atatürk'le tanışması oldukça ilginçtir. Yakın dostlarından Hakkı Süha Gezgin, bir gün Atatürk'ün Neyzen Tevfik'i dinlemek istediğini; "sokulduğu inleri bildiği için" kendisine başvurduğunu ve arayıp bularak Dolmabahçe sarayına götürdüğünü belirtir. Gecenin nasıl geçtiğini ise şöyle anlatır:
"Atatürk'e uzun uzun aşkla üflemiş. Sofra'da kendinden geçmeyen kalmamış. Paşa duyduðu "haz"zın borcunu ödemek isteyerek:
“Tevfik bey, demiş, bu akşamın hatırası olarak size ne gibi bir hizmette bulunabilirim?” Neyzen'in cevabı: “Hiç!” olmuş. Paşa ısrar edince: “Ha,” demiş, “benim nüfus tezkerem yok bana bir kafa kağıdı çıkart.”
Paşa hayretle sormuş: “Canım nasıl olur, siz kaç yaşındasınız?”
“Altmışa yaklaştım...Ama bugüne kadar nüfus çıkartmadım. Çünkü biat edecek hükümet bulamadım. İlk defa senin hükümetine biat ediyorum.”
Neyzen Tevfik'in en iyi dostu Mehmet Akif Ersoydur. Yani Neyzen Tefvik'i sevme işini kendisiyle tamamen zıt fikirlere sahip olan Mehmet Akif yapmış da biz niye yapmayalım.
Neyzen Tevfik kibar birisi değildir. Lafını sakınmaz. Bunun nedenini en iyi kendisi anlatıyor sanırım:
Tutarım ben dilimi, kimseye sövmem ama,
Karşısında susmağa bir tek yüz bul!
Bu kadar kibarlık taslıyorsunuz ama merak ettim gerçekten; siz hiç küfür etmez misiniz? Bunu her insan yapar. Hele bu insan Neyzen Tevfikse, ölümüne muhalifse, anarşistse, ağzına da yakışıyorsa çok da iyi olur. Yazdığın dörtlüklere gelince ilk ikisi mükemmel bence. Son ikisi bence gayet esprili ancak Neyzen Tevfik'e ait olmadığına dair şüphelerim var. Neyzen Tevfik uzmanı sayılmam ama onun dilinin ağır olduğunu biliyorum. Bu yüzden son iki dörtlüğün ona ait olduğunu düşünmüyorum.
Kültür bakanlığının sitesinden bir alıntı yapayim: "Neyzenliğinin yanı sıra adını yergi ve taşlamaları ile de duyurmuştur. Kimi eleştirmenleri göre bu türün Nef'î ve Eşref'ten sonra üçüncü önemli temsilcisi sayılır. Ününün yaygınlaşmasında halk tarafından çok sevilmesinin de çok büyük payı vardır. Ancak oldukça eski bir dil kullanması nedeniyle güç anlaşılan ve biçimsel açıdan yetersiz kalan bu şiirleri pek kalıcı olmamıştır. Yergilerini genellikle siyasal ve dinsel baskıya, çıkarcılığa yöneltmiş, toplumdaki tüm haksızlıkları çekinmeden dile getirmiştir."
Bu alıntı Neyzen Tevfik'i gayet güzel özetliyor sanırım. Neyzen Tevfik'i küçümsemek ancak ve ancak sizin küçüklüğünüzü bir göstergesi olabilir. Beğenmek zorunda değilsiniz tabi ki ama "Neyzen Tevfik de kimmiş" demeye getirirseniz Neyzen Tevfik'in adı altında ezilirsiniz.
Lafımı da Neyzen Tevfik'ten bir dörtlükle bitireyim bari:
Hayliden hayli kalınlaştı yobazlık yeniden,
Softalık zorlu anırtı ile aldı yürüdü.
Kara bir kinle taassub pusudan çıktı yine,
Yurdu sâhâne cehâlet yeni baştan bürüdü.
Yani iftira atmayalım her önümüze gelene!