9-4 Saint Gobain Grubu ( Fransa):
Tüm Dünyaya yayılarak faaliyet gösteren çok uluslu bir şirket olup ham ve rafine bor tüketicisidir. İtalya'da ki Euromineralli kanalıyla ve İsviçre'de yerleşik Borade firması ile Etimin A.Ş.den ham bor alımı yapmaktadır.
Grubun Dünyanın çeşitli ülkelerinde seramik, abrasiv, refrakter, plastik, silikon, karpit, seramik hammadde, kristal ve dedektör, norpro grupları ve alt grupları vardır. 45 ülkedeki 200 adet şirketinin cirosu toplam 165 milyar EURO civarındadır.
9.5 0CF :
Owens Corning Fiberglass Corp' un yan kuruluşu Amerikan Berate Co Death Vollay deki Bill'e yer altı işletmesi faaliyetlerini ( kolemanit ve üleksit üretimi) Türkiye'den daha ucuz borat mineralleri temin etmesi nedeniyle durdurmuştur. OCF asbest üretimi nedeniyle 10 milyar $ tazminat ödemeye mahkum olmuş neticede iflas işlemleriyle karşı karşıya kalmıştır.
9-6 S0LVEY:
Türkiye'de ki yabancı sermayeli deterjan üreticileri temizlik ürünleri üretiminde kullandıkları Türk boraks ürününden mamul sodyum perborat tetrahidrat ve monohidrat . ürünlerinin büyük bir kısmını solvey, Degusa ( E-ON) Ausimont (italya), FMC (İspanya), firmalarından almaktadırlar. Halbuki bu rafine ürünler daha önce Türkiye'den ithal edilmiştir. Türkiye'de ki temizlik ürünleri sektöründe faaliyet gösteren bu firmalar, Benckiser, Hayat Kimya, Procter and Gamble dir.
10- BOR ARAMALARINDA “JEOFİZİK UYGULAMALARININ YERİ VE ÖNEMİ“
İnsan ve canlı yaşamında her türlü alana giren çok değerli Bor mineral kompleksi için gerek Ülkemizde ve gerekse Dünyada çok ciddi çalışmalar yapılmakta ise de,Bor ile ilgili hammaddenin kaynağı olan yer altı çalışmalarına (yer altı prospeksiyon) yönelik projeler nedense yetersiz kalmaktadır. Örnek olarak Ülkemizi ele alacak olursak Bor ile ilgili Jeofizik Prospeksiyon maalesef çok yapılmamaktadır. Bunun bir nedeni şu anda Bor ile ilgili işletmelerin açık bir işletme şeklinde ve yüzeyde yapılmasından kaynaklandığını söyleyebiliriz. Ancak bu konu ile ilgili 1971 tarihinde Etibank tarafından Eskişehir–Kırka bölgesinde Bor içeren sahada yapılan Jeofizik (Rezistivite) çalışmalarının Düşey Elektrik Sondaj (DES) eğrilerini ve aynı yerde yapılan Mekanik sondaj loglarını örnek gösterebiliriz.(Şekil 3,4,5) Burada Boraks içeren cevherli zonun,Jeofizik (Rezistivite) eğrileri yorumunda, çevreye göre düşük rezistivite değerleriyle deneştirildiği ve mekanik sondaj logu ile uyum sağladığı görülmüştür. Bu uygulamadan hareketle en azından oluşumu bu sahadaki oluşuma benzer sahalarda Jeofizik araştırmalarla örtü derinliğinin ve cevher kalınlığının bulunabileceği ortaya konmuştur. Bu yöntemle elde edilecek örtü kalınlığı ve cevher eşkalınlık (izopak) haritalarının hafriyat ve işletme projelerinde faydalı olacağı ve tasarruf sağlayacağı ortadır. Ayrıca yapılacak mekanik sondajların yerlerinin ve derinliklerinin daha saglıklı planlanması ise başka bir tasarruf şekli olacaktır.
Bor yataklarının Türkiye’nin batı sahalarında yer aldığı ve bu sahalarında genellikle Neojen yaşlı formasyonlarla kaplı olduğu göz önüne alınırsa derinlerde bulunan Bor cevherinin araştırılması için Jeofizik yöntemlerden agırlıklı olarak yararlanılması teknik bir zorunluluktur.
Modern cihazlarla yapılan böyle bir Jeofizik çalışmalar sonucunda,projeler hem kısa zamanda tamamlanacak ve hem de en ekonomik olarak hedefe varılmış olacaktır. Buna ilave olarak yeraltında derinliği ve konumu bilinmeyen Bor yataklarının tesbitinde olumlu katkılar sağlayacaktır. Bor yataklarının derinlerde ve çatlaklı,kırıklı zonlarda veya konumu belirsiz alanlarda olabileceğini düşünecek olursak,Jeofizik çalışmalarının,Bor yataklarının bulunduğu diğer ülkelerde olduğu gibi,sismik,gravite,manyetik,jeoelektrik,elektromanyetik yöntemler ve Kuyu Jeofiziği ölçüleriyle de desteklenmesi gerekecek ,arzu edilen hedef bilimsel ve teknik olarak rasyonel olacak.Ayrıca ekonomik olacağı gibi kısa zamanda sonuçlandırılmış olacaktır.
.
11-DÜNYA BOR REZERVLERİ
Dünya bor rezervleri hakkında güvenilir kesin bir rakam vermek güçtür. Dünyanın önemli bor yataklarının ise; Türkiye, Rusya ve ABD’de olduğu bilinmektedir.
Ülkemizden sonra dünyanın bilinen en önemli bor yatakları ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki Mojave Çölü’ndedir. Yine aynı bölgede Searles Gölünde önemli borat yatakları mevcuttur.
Ayrıca, Sırbistan’da bor yatakları bulunmuş olup, savaş dolayısıyla arama işlemleri
tamamlanamamıştır.
Dünya bor rezervleri genellikle 3 bölgede toplanmaktadır:
-Amerika’da Güney-Batı Mojave Çölü
-Türkiye’yi de içeren güney-orta Asya orojenik kemeri
-Güney Amerika And dağları kuşağı
Dünyada en önemli bor üreticileri ise aşağıdaki gibidir:
11-1 ARJANTİN:
Arjantin; dünyada bor üretilen en önemli ülkelerdendir. 1998 yılında 123.000 ton B2O3 içeren 350.000 t ham bor üretimi ile dünyada önemli bir yere sahiptir.Önemli bor rezervleri Jujuy, Salta ve Catamarca(Peru yakınlarında) bulunmaktadır. Genellikle; kolemanit, üleksit, tinkal veya inyoit türü mineraller bulunmaktadır. Önemli üreticiler ise; RTZ Corp’nin bağlı şirketi Borax Arjantina SA, Uluslararası SR Minerals Barbados şirketinin bağlı kuruluşu Sucersal Argantina ve Ulex SA gibi dir.
Tinkal, kolemanit, üleksit ve inyoit/kernit üretilmektedir.
11-2 BOLİVYA:
1998 yılı üretimi yaklaşık 5.000 tondur. Yaklaşık 65 milyon ton, ortalama % 55 B2O3 tenörlü borlar(özellikle tinkal ve üleksit) ile %65 tenörlü en az 8 milyon ton borik asit rezervi mevcuttur.
Boron Chemicals Processses firmasının, ki Boron Chemicals International Ltd ile Trans America Industries Ltd firmalarının ortak kuruluşu olup, 1992 yılında 30.000 ton ham bor cevheri üretimi yaptığı belirtilmektedir. Buradan üleksit,borik asit ve sodyum perborat üretmiştir. Ayrıca, Boron Chemicals International ile Teck Corp 1992 yılında yıllık 75.000 ton sentetik kolemanit üretmek için anlaşmışlardır. Fakat bu proje daha sonra iptal edilmiştir(Roskill, 1999).
1996 yılında Boron Chemicals International ile Teck Corp. 16.6 % B2O3 içeren yaklaşık 2 milyon ton rezerv tespit edilmiştir. Yıllık 75.000 ton üretim tesisi için 28 milyon $ yatırım gerekmektedir.
Bolivya' da diğer bor üreticileri ise Compania Minera Tierra Ltd, Copla Ltda ve Lithium Company of America' dır. Bu firmalardan Compania Minera Tierra ltd ve Copla Ltda üleksit üretimi yapmaktadırlar. Compania Minera Tierra Ltd ürettiği üleksiti öğütülmüş konsantre olarak % 42 B2O3 bazında torbalı satmaktadır. Copla ltda ise cüzi miktarda üleksit üretimi yaparak tamamını ihraç etmektedir.
11-3 ŞİLİ
Şili bor yatakları Arjantin ve Bolivya sınırında oluşmuştur. Esas üretimi üleksittir. En büyük üretici Quiborax olup, üleksit ve borik asit üretmektedir. Minera del Boro, Minera Ascotan, Boroquimica diğer küçük üreticilerdir. Şili 1998 yılında 170.000 ton cevher üretmiştir. 1997 yılında, 16.014 ton üleksit ve 28.593 ton borik asit ihraç etmiştir. 1996 yılında ise 12.718 ton doğal bor ihraç ve 8.206 ton ise ithal etmiştir.
Minera del Boro ürettiği üleksit ve borik asiti Brezilya, Kolombiya ve ABD ve İsviçre’ye ihraç etmektedir.
Quiborax ise dünyada bilinen en büyük üleksit yataklarına sahiptir. Tahmini rezervler toplamı 1.500 milyon ton B2O3 olarak verilmektedir. Firma borik asit, sentetik kolemanit ve satılık üleksit üretimi için 150.000 ton üleksit üretimi gerçekleştirmektedir. Yıkanmış üleksit esas alınarak cam elyafı endüstrisi için üretim yapılmaktadır.Şirket, 24.000 ton kapasiteli sentetik kolemanit tesisini 1995 yılında kapatmıştır.
Quiborax firması, Frank and Shulte/Almanya firmasının bir kolu olan Frank's Alloys and Mineral Corp.' u Asya, Avustralya ve Yeni Zelanda' da borik asit pazarlaması için ajan tayin etmiştir.
Ayrıca Frank and Shulte, Quiborax firmasının üleksit ve sentetik kolemanit satışlarında da dünya ajanıdır.
SQM firması ise borik asit ve üleksit üretmektedir. Az miktarda üleksit üreten Sdad
Boroquimica ve borik asit üreten Occidental Chemical SAI gibi birçok şirket vardır.
11-4 ÇİN
Çin Mineral Endüstrisi (China' s Mineral Industry) verilen rapora göre Çin' in yıllık boraks üretimi 10.000 ila 18.000 ton/yıl borik asit ile 77.000 ila 110.000 ton/yıl boraks olarak belirtilmiştir. Çin' deki rezervlerin % 59' unun % 8.4 B2O3 muhtevalı boro-manyezit içerikli cevher olduğu ve bütün rezervlerin ise 860.000 ton B2O3 seviyesinde olduğu rapor edilmektedir.
Bu rezervlere ilave lityum bor rezervleri bulunmuştur. Net istatistikler olmamakla birlikte; US Geological Survey raporlarına göre; 1994 yılında 188.000 ton olan bor üretimi 1998 yılında 140.000 ton’a düşmüştür.
Jilin, Lianoing, Quinghai ve Tibet bölgelerinde; boraks, borik asit , 12.000 ton kapasiteli ham bor, 300.000 ton kapasiteli ham demir bor ile askerit ve tetrabor üretilmektedir.
11-5 PERU
Peru' da esas bor üretimi üleksit olarak yapılmaktadır. Toplam rezervin 9 milyon ton civarında olduğu tahmin edilmektedir. Yıkanmış öğütülmüş cevherin B2O3 içeriği % 32 ile % 36 arasında değişmektedir.
Peru' da, 1998 yılında; Quimica Oquendo firması tarafından yıllık 30.000 ton kapasiteli ve yüksek kaliteli borik asit tesisi açılmıştır. şirket ayrıca; 15.000 ton/yıl kapasiteli üleksit tesisine sahiptir. Peru' da İtalyan Colorobbia Grup' un bir kolu olan Inka Bor tarafından da önemli oranda bor üretimi gerçekleştirilmektedir.
11-6 RUSYA & KAZAKİSTAN
Uzun yıllar, eski Sovyetler Birliği' nin bor kaynaklarının büyük bir kısmının Kazakistan' da bulunduğu ve toplam üretiminin % 95' inin bu kaynaklardan karşılandığı rapor edilmiştir. 1974 yılında 319.000 ton olduğu tahmin edilen bor üretiminin 1996 yılında 1 milyon tonu geçmiş,ancak 1997-1998 yıllarında ise gerilediği tahmin edilmektedir. Kazakistan’ın ham bor üretiminin ise yıllık 40.000- 50.000 ton olduğu tahmin edilmektedir.
Rusya' da bor depositleri Vladivostok yakınlarında olup, danburite ve datolite olarak elde edilmektedir. Bu mineraller direkt olarak cam üretiminde kullanılabilmekte veya diğer bor bileşikleri üretimi için hammadde olabilmektedirler.
Boratlar; JSC (Dalniegorsk'da) Bor Firması tarafından üretilmektedir. Cevher % 40-54 datolite bazlı olup, % 8-10 B2O3' e tekabül etmektedir. Bor, Rusya' da 200.000 ton/yıl kapasite ile en büyük borik asit üreticisi olup, 1994 yılında Japon Nippon Denko firmasıyla ortak bir kuruluş haline gelmiştir. Bu firmanın Japonya' da azalan borik asit üretimini karşılayacağı rapor edilmektedir.
Kazakistan, 50 m derinlikte; %20 B2O3 içerikli 20 milyon ton rezerve sahiptir. Boratlar, JSC Inderbor tarafından üretilmektedir.
11-7 SIRBİSTAN
Sırbistan’da önemli bor rezervleri bulunduğu ifade edilmektedir. Baljevac’da %37 B2O3 tenörlü 140.000 ton görünür rezerv tespit edilmiştir. Piskanja’da ise % 36-40 B2O3 tenörlü 10-12 milyon ton cevher tespit edilmiştir.
1996 yılında; Ibar 5.000 ton/yıl kapasiteli borik asit tesisi planlamıştır. Savaş nedeniyle borların aranması ve diğer yatırımlar tamamlanamamıştır.
11-8 İNGİLTERE
İngiltere' de yerleşik RTZ Corp. PLC firması ABD ve Arjantin' de madencilik operasyonları yapan dünyanın en büyük bor üreticisi olan RTZ Borax' ın bir koludur. Firmanın Fransa ve İspanyada' daki borat rafinerilerinde ve Hollanda' da bulunan stoklama ve terminalleri ile İngiltere' deki depolama tesislerinde ortaklığı bulunmaktadır. RTZ Borax' ın bir yan kuruluşu olan Borax Consolidated Ltd, 1980' li yıllarda Belvedere' deki tesislerinde borik asit üretimi gerçekleştirmiş ancak 1990 yılında kapatılmıştır. Bu tesisin üretiminin durdurulması nedeniyle oluşan boşluk Borax Francais SA' nın Coudekerque/Fransa fabrikasından karşılanmaktadır.
11-9 A.B.D.
ABD dünyada bor üretiminin % 41' ini gerçekleştiren ve dünya görünür rezervlerinin % 24’üne sahip olarak dünyanın en büyük borat üreticisidir. ABD Madencilik Bürosu (US Bureau of Mines)' nun 1996 tahminlerine göre ABD görünür bor rezervleri 40 milyon ton B2O3 ve muhtemel rezervler 210 milyon ton B2O3' tür. Bütün ABD rezervleri Güney Kaliforniya' da olup,başlıca cevherler tinkal, kernit ve tuzlu sulardaki boratlardır. Bunlar Boron, Searles Lake ve Death Valley' de bulunmaktadır.
US Borax tarafından Boron' daki rezervler toplam 25.9 milyon ton B2O3 olarak bildirilmektedir.
Searles Lake' deki rezervler ise 40 milyon ton sodyum borat olarak verilmektedir. Death Valley' de ise önem sırasına göre kolemanit, üleksit ve probertit rezervleri bulunmakta ve bu rezervlerin ortalama % 18 ile 24 B2O3 bazlı olmak üzere 181.000 ton ile 13.6 milyon ton arasında olabileceği tahmin edilmektedir.
ABD’de sentetik kolemanit cam sanayiinde kullanılmıştır.
12-TÜRKİYE’DEKİ MEVCUT DURUM
Türkiye’de bor minerallerinin işletmeciliği yalnızca Eti Bor A.Ş. tarafından işletilmektedir. Ham ve konsantre bor, aşağıdaki haritada da görüldüğü gibi 13-1 bölümünde belirtilen Eti Bor A.Ş bünyesindeki 5 işletme tarafından üretilmektedir.
13-TÜRKİYE REZERVİ
Türkiye’deki bilinen borat yatakları özellikle Eskişehir-Kırka, Balıkesir-Bigadiç, Bursa-Kestelek ve Kütahya-Emet’te bulunmaktadır.
Türkiye Bor Rezervi (milyon ton)
Rezerv Yeri Rezervler
B2O3
BİGADİÇ 935 261
EMET 837 221
KESTELEK 7 2
KIRKA 520 135
TOPLAM 2299 619
Türkiye Bor Rezerv Tipi(milyon ton)
Ürün Tipi Rezervler
KOLEMANİT 1.050
BORAKS 519
ÜLEKSİT 61
TOPLAM 1.630
13-1 SEKTÖRDEKİ KURULUŞLAR
Sıra No : Kuruluş Adı : Yeri : Mülkiyeti : Üretim Konusu
1 Bigadiç Bor İşl. Müd. Balıkesir Kamu Kolemanit,Üleksit
2 Kestelek Bor İşl. Müd. Bursa Kamu Kolemanit
3 Kırka Bor İşl. Müd. Eskişehir Kamu Tinkal
4 Emet Bor İşl. Müd. Kütahya Kamu Kolemanit
5 Bandırma Bor ve Asit Bandırma Kamu Rafine Bor Ürünleri
Fab. İşl. Müd.
4-TÜRKİYENİN BOR POLİTİKASI
Bor nükleer teknolojisinde, cam, deterjan, tarım, tekstil, sağlık alanında olmak üzere yaklaşık 250 alanda kullanılan ve gün geçtikçe kullanım alanı genişleyen önemli bir madendir.
Dünya rezervlerinin yaklaşık %65 i ülkemizde olduğuna göre, borun ülke ekonomisinde ne kadar büyük yeri olduğunu görüyoruz. Yılda yaklaşık 250 milyon dolarlık bor ihracatı maden ihracatı gelirlerimizin yaklaşık %50 sini oluşturmaktadır. Ayrıca çok daha iyi değerlendirme yapıldığında ülke gelirlerine çok daha büyük olacağı anlaşılmaktadır. Ülkemizin bor madeni bakımından zengin olduğunu dünya ülkeleri ve özel sektör tarafından çok önceleri biliniyordu. Bor madeninin üretimi yakın tarihe kadar, özel sektör ve yabancı şirketler işletmekteydi. Yabancı şirketler bor pazar fiyatını çok rahat ayarlayabiliyorlardı. Kamulaştırma yapılmadan önce yabancı şirketlerin bor için belirlediği fiyat 30-40 dolar civarındaydı.
1978 yılında borun kamulaştırılması gündeme geldi. Bor yatakları 2172 sayılı yasayla devletleştirildi. Böylece bor üretimini devlet adına Etibank üslendi. 1983 yılında 2840 sayılı yasa ile bor madenleri devlet eliyle Etibank tarafından işletilmeye başlandı. Daha sonra yeniden yapılandırılan Etibank, Etiholding adını aldı. Bugün bor madenlerinin üretimini ve rafineri tesislerinin işletilmesini Etiholdinge bağlı Etibor A.Ş. üslenmiştir.
Kamulaştırma yapıldıktan sonra bor madeninin Pazar fiyatı 250-300 dolar/ton’ a kadar yükselmiştir. Böylece dünya fiyat piyasasını belirleme gücü ülkemize geçmiş oldu.
Etibor A.Ş. bugün bor üretimini geliştirmek, yeni rafine tesisler kurmak için bilimsel ve teknik çalışmaları yürütmektedir. Türkiye bor pazarında üretimi ve pazarlaması ile daha etkin hale gelmek zorundadır.
Ülkemizde borun özelleştirilmesi için politikacılar, özel sektör, yabancı şirket ve holdingler yoğun çaba harcamaktadırlar. Fakat Türk halkı, sivil toplum örgütleri, sendikalar, TMMOB ye bağlı odalar ve bazı siyasi partiler özelleştirmeye karşıdır.
16- KAYNAKLAR:
1-Bilim Teknik Dergisi , Sayı: 414, Yıl:Mayıs 2002
2- Bor ile ilgili İnternet Web sayfaları
3- 8 inci 5 Yıllık Kalkınma Planı,Madencilik(Entüstriyel Hammaddeler: Kimya Sanayi
Hammaddeleri),Cilt:II ,Özel İhtisas Komisyonu Raporu
4- MTA Web sayfaları.
T.C.
ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ
MÜHENDİSLİK-MİMARLIK FAKÜLTESİ
MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ DERSİ
2001-2002 GÜZ YARIYILI
ÖRGÜN EĞİTİM
BOR MADENİ’nin ENERJİ ALANINDAKİ ÖNEMİ
Hazırlayan : Nuri Enes ÖLÇEN
No : M9820021
Ödevi veren : Doç. Dr. Muhsin Kılıç
Ödevi teslim alan : Doç. Dr. Muhsin Kılıç
Teslim tarihi : 14/12/2001
BOR
AMAÇ
Bor, Türkiye'nin coğrafi konumu kadar büyük bir öneme sahip, stratejik bir kaynaktır. Arap ülkelerinin petrolü, Rusya'nın doğalgazı onlar için ne ifade ediyorsa, bor da Türkiye için aynı anlama gelmektedir. Bor madeni nedir? Türkiye için neden bu kadar önemlidir?Bu yazımızda bu konular üzerinde duracağız.
GİRİŞ
BOR madeni ilk bakışta beyaz bir kayayı andırıyor. Çok sert ve ısıya dayanıklı. Doğada serbest bir element olarak değil, tuz şeklinde bulunuyor. Ülkemizde bulunan 'bor'un kalitesi de diğerlerine oranla daha yüksek. Toprağın 40 metre altında bulunan borun işlenmesi de, diğer elementlerle az karıştığı için kolay. Bor, periyodik sistemin üçüncü grubunun başında yer alan bir elementtir. Bu gurubun diğer üyeleri metal olmasına karşın Bor ametal sayılmaktadır.
Ancak, diğer elementlere olan yüksek kimyasal ilgisi nedeniyle doğada serbest halde bulunmayan bor'un meydana getirdiği minerallerin, çok eski tarihlerden beri tanındığı ve kullanıldığı bilinmektedir. En yaygın bor bileşikleri; borik asit ve bor'un sodyum, kalsiyum ve magnezyum ile meydana getirdiği bileşiklerdir.
BORUN TARİHÇESİ
Bor'un en çok kullanılan türü olan Boraks binlerce yıldan beri bilinmektedir Mısırlılar ve Mezopotamya Uygarlıklarının, bazı hastalıkların tedavisi ve ölülerin mumyalanmasında, Çinlilerin porselenlerinin cilalanmasında, Babillilerin kıymetli metallerinin ergitilmesinde boraks kullandıkları bilinmektedir.
Modern bor endüstrisi ise 13. yy.'da boraksın Marco polo tarafından Tibet'den Avrupa'ya getirilmesiyle başlamıştır. 1771 yılında, İtalya'nın Tuscani bölgesindeki sıcak su kaynaklarında Sassolit bulunduğu anlaşılmış, 1852' de Şili'de endüstriyel anlamda ilk boraks madenciliği başlamıştır. Nevada, California, Caliko Mountain ve Kramer yöresindeki yatakların bulunarak işletilmeye alınmasıyla ABD Dünya bor gereksinimini karşılayan birinci ülke haline gelmiştir. Türkiye' de ilk işletmenin, 1861 yılında çıkartılan "Maadin Nizannamesi" uyarınca 1865 yılında bir Fransız şirketine İşletme imtiyazı verilmesiyle, başladığı bilinmektedir.
1950 yılında Bigadiç ve 1952 yılında Mustafa Kemal Paşa yöresindeki kolemanit yatakları bulunmuştur. 1956 yılında Kütahya Emet Kolemanit. 1961 yılında Eskişehir Kırka Boraks yataklarının bulunması ve işletilmeye başlatılmasıyla Türkiye, dünya bor üretimi içinde 1955 yıllarında %3 olan payını 1962 de %15 , 1977 de %39 düzeyine yükselmiş ve giderek artan üretimi nedeniyle de günümüzde ABD'nin en önemli rakibi haline gelmiştir.
BOR'UN KULLANIM ALANLARI
Roket yakıtından, diş macununa kadar her alanda kullanılan bor, sanayinin tuzu olarak adlandırılabilir. İşte 400'den fazla üründe "olmazsa olmaz" denilen borun hayatımızdaki yeri:
Borcamlarda kulanılan bor, motor yağlarında ve çelik jantlarda da kullanılıyor. Ayrıca araba boyalarının içine katılan bor, parlaklığı ve kolay çizilmemeyi sağlıyor. Lastiklerin içindeki çelik teller de borla güçlendiriliyor. Bilgisayarlar, cep telefonları, walkmenler bugün bu kadar küçükse, bunu 'bor'a borçlu. Çünkü bilginin akışını sağlayan ince optik lifler, bor almadan sağlam olamıyor. Tarım ilaçlarında da bor var. Yalnız, çok kullanılırsa öldürüyor, dozunda olursa verimi artıran gübre oluşuyor. Bisküvi, pasta gibi gıda ürünlerinin yapıldığı kalıplarda da bor kullanılıyor. Eğer bor olmasaydı, kalıplar yüksek ısıya dayanmayacaktı. Ahşap ürünler, uzun ömürlü ve bozulmadan kalabilmeleri için, bor bulunan bir madde ile işleme tabi tutuluyor. Seramik sanayiinde; fayansların parlaklığı ve sertliği bor sayesinde oluyor. Porselen tabaklar da bor sayesinde var. Çamaşırları beyaz yapan aslında bor. Ateşe dayanıklı olduğu için yanmaz kumaş üretiminde de kullanılıyor. Tıp ve ilaç sanayiinde; diş macunlarında, yanık ve yara kremlerinde de bor var. Losyonlarda ve kremlerde de bor olduğunu unutmayın. Y Yakıt sanayii; borun en değerli olduğu sektör bu. Çünkü borlu yakıtlar itme güçlerinin fazlalığından dolayı, roket, füze ve savaş uçaklarında kullanılıyor. Çok yakın bir gelecekte borlu yakıtların, diğer motorlarda da kullanılacağı söyleniyor. Bu durumda borun önemi bir kat daha artıyor. Amerikalılar'ın havada infilak eden uzay mekiği Challenger'in sağlam kalan tek parçası, Türk borundan yapılan baş kısmı. Bu bile, Türkiye'nin elindeki gücün kanıtı.
Bor o kadar değerli ki, yakın gelecekte zenginliğin simgesi olacağı söyleniyor. Türkiye'nin elindeki bor rezervi, tüm dünyanın bor ihtiyacını tek başına 400 yıl karşılayacak düzeyde... Ama biz Türkler'in bundan haberi yok!.. Bu zengin maden, adeta ders kitaplarında saklanmış kalmış... Bor üzerinde çalışan uzmanların çoğunluğu, madenlerin özelleştirilmesine karşı. Çünkü bu denli zengin yatakların başka devletlerin kontrolüne geçmesini istemiyorlar... Bazı uzmanların dediğine göre, Amerikalılar, ülkelerindeki bor madenlerini kapatıp, Türkiye'den alım yapmaya başlamış. Çünkü Türk boru, hem kaliteli hem çok daha ucuz...
Dünyada bor mineral ve bileşiklerini tüketen sanayi dalları toplam B203 tonajı bazında aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür.
A) Cam sanayi (Isıya dayanıklı cam ve elyaf imali)
B) Seramik sanayi (Emaye, Frit ve Sır imali)
C) Temizleme ve beyazlatma (Deterjan) sanayi
D) Yanmayı önleyici maddeler
E) Tarım (Gübre ve zirai ilaç yapımı)
F) Metallurji (Ergimeyi hızlandırıcı ve çeliğin sertleştirilmesi)
G) Nükleer uygulama (Atom reaktörlerinde)
H) Diğer kullanım alanları (Dericilik , fotoğrafçılık, ilaç).
Bor mineral ve bileşiklerinin ülkemiz içinde kullanılması çok kısıtlıdır. Kırka (Eskişehir) ve Bandırma (Balıkesir) de yer alan tesislerde bor cevherleri rafine ürünlere dönüştürülmektedir.
TÜRKİYE BOR MADENCİLİĞİ
Türkiye'de bilinen başlıca borat yatakları Batı Anadolu'da yer almakta ve bu yataklar dünya rezervinin % 60-70'ine sahip bulunmaktadır.
Türkiye rezervinin % 37'si Bigadiç, % 34 Emet, % 28'i Kırka ve % l Kestelek bölgesinde bunmaktadır.
Bigadiç işletmesinde başlıca bor mineralleri kolemanit ve üleksit' tir. Boratlar 1-8 m. Kalınlıkta tabakalar halinde killer arasında yer alırlar. Kapalı ve açık ocaklardan üretilen tüvenan cevherler 600.000 ton/yıl tüvenan cevher yıkama kapasiteli konsantratörde zenginleştirilecek, 25-125 mm, 3-25 mm ve O, 2-3 mm kolemanit konsantreleri ile 3-125 mm ve O, 2-3 mm üleksit konsantreleri elde edilir.
ETİBANK BİGADİÇ MADENLERİ İŞLETMELERİ MÜESSESELERİ M MÜDÜRLÜĞÜ
Bigadiç yöresinde bor yataklarının bulunuşu 1950 yılında , Muharrem GİRGlN isimli amatör madencinin topladığının kolemanit olduğunun anlaşılmasıyla mümkün olmuştur. Aramaların başlamasıyla hızla gelişen bölgede dört Türk ve bir Fransız şirketleri tarafından kısa sürede 17 adet ocak açılmıştır.
Müessese Müdürlüğü Balıkesir iline bağlı Bigadiç ilçesi 12 km kuzeydoğusunda Osmanca köyü mevkiinde kuruludur. İdari tesisler ve Konsantratör tesisi burada yer almakta olup, halen tüvenan cevher üretim faliyetlerinin sürdürüldüğü Simav kapalı ocağı 2,5 km Acep Açık ocağı 3 km, Günevi Açık ocağı 8 km ve Arkagünevi Kapalı ocağı merkez tesislerine 8 km uzaklıktadır.
Müessese personeli için sosyal tesisler olarak Bigadiç ilçe yakınında 64 lojmanı , misafirhanesi ve lokali vardır.
BİGADİÇ BÖLGESİ BOR REZERVİ
Bigadiç bor yatakları rezerv bakımından Türkiye' nin en önemli yataklarıdır. Yörede Etibank'ın faaliyete başlattığı 1976 yılında 30 milyon ton olarak bilinen toplam rezerv bölgede gerçekleştirilen toplam derinliği 65419 metre olan 512 adet sondaj çalışması sonunda bulunanların ilavesi ile 630 milyon ton düzeyine yükseltilmiştir.
ARAŞTIRMA
Bor Stratejik Maden miydi?
Soğuk savaşın en uç noktası olan 1950 yılında, yüksek enerji yakıtı ile çalışacak uzun menzilli savaş başlıkları taşıyan ABD füzelerinde bor yakıtı kullanılması düşünüldü.
1951 Yılında bor madenleri ve bileşikleri "stratejik madde" olarak nitelendirilerek, ihracatta kontrole tabi tutuldu.
ABD'nde 1953 yılında "Zip" projesi uygulamaya kondu. Yakıt üretimi için sekiz fabrika kuruldu.
1957 Yılında Yakal Borasit AŞ'den Doğu Almanya'ya kolemanit götüren gemi NATO tarafından Çanakkale'de durduruldu. O yıl Türkiye’yi ve Ayrupa ülkelerini de içine alacak şekilde, ABD ile bir anlaşma yapılarak, demir perde ülkelerine bor satışlarına izin verilmedi.
1957 Yılında ABD yönetimi, Amerika dışındaki bor madenleri için stratejik bir stok oluşturmaya karar verdi. Türkiye'den 1957 - 1959 yılları arasında, ABD Sümerbank’a gönderdiği yün karşılığında, toplam 68.000 ton bor madeni alarak ABD’de depolandı.
Rusların roketlerinde yakıt olarak bor kullanmadığı öğrenilince 1959 yılında "Zip" projesi durduruldu.
Bu proje sonuna kadar ABD, Türkiye'den aldığı stokların sadece 5 tonunu kullandı. Gerisi on yıl daha stokta kaldı, hatta üzerlerinde ağaç bitti ve sonunda US Borax'a devredildi. Bu proje sona erdirilene kadar, yalnız Malta (New York)’taki fabrika için 1 milyar dolar harcandı.
Bu sıralarda NATO,Türkiye’den Varşova Paktı ülkelerine yapılacak bor madeni ihracatlarını yıllık 7500 tonla sınırlamıştı. 1962 yılında kota 30.000 tona çıkarıldıysa da, bor madenleri 1963 yılında NATO’nun stratejik maddeler listesinden tamamen çıkarıldı.
1968 Yılında Sanayi Bakanı olan Fethi Çelikbaş, o sıralardaki bir basın toplantısında, bor madenlerinin NATO'nun stratejik maddeler listesinden çıkması için 1963 yılında nasıl mücadele ettiğini anlatıyordu. Türkiye'nin bor madeni ihracatı 1967 de 200 bin tona çıktığı halde sadece Polonya 12 bin ton bor madeni satın aldı. 1966 Yılında Bandırma'daki ilk boraks fabrikası, Polonyalılara yaptırıldı. Fabrikanın bedeli Polonya'ya kolemanit olarak ödendi
Bor Stratejik Maden
Yakın bir gelecekte şu anda motorlu araçlarda kullanılan petrolün (benzin, mazot) alternatifi "bor" madeni olacağını bilim adamları ifade etmektedir. Dünyanın 400 yıllık ihtiyacını tek başına karşılayacak 2.5 milyar tonluk bor madeni ülkemizde mevcuttur. CIA ve ABD'nin Ortadoğu Araştırmalar Enstitüsünün hazırladığı "Bor Raporu"na göre dünya bor rezervlerinin yüzde 70'i Türkiye'dedir. Bor bir nevi Türkiye'nin petrolü ve doğalgazıdır. Ve ETİ Bor bürokratik hantallığına rağmen 2000 yılında kâr eden KİT'lerin 6'ncı sırasında yer alarak, 150 milyon dolar kâr sağlamıştır. Verimli bir çalışma ile bunun 1 milyar dolara çıkacağını uzmanlar söylemektedir. ETİ Bor'un rakibi olan U.S.Borax, ABD şirketidir. Kaldı ki Türkiye 'bor'un tonunu iç piyasada 230 dolara satarken; dış ülkelere 141 dolardan ihraç etmektedir. Dünya pazarının yüzde 88 bor ihtiyacını, Türkiye karşılamaktadır. Bor madeninde Türkiye tekel ülkedir. ABD 'bor'a gözünü dikmiştir. Bor madenlerinin değeri 900 milyar dolaradır.
Kamuoyu, dünyadaki bor rezervinin yüzde 70'ten fazlasının Türkiye'de olduğunu ve en az 2.5 milyar ton bora sahip olduğumuzu ve bunun ise dünya piyasa değerlerine göre 1 trilyon dolar olduğunu, Türkiye'deki borun dünyanın 350 yıllık ihtiyacını karşılayabileceğini ve sanayide en az 450 maddede kullanıldığını ilk defa öğrenmişlerdir.
Bor 1978 yılında devletleştirilmiş olup; bunu işleten Eti- Bor kâr etmekte ise de, verimli değildir. İstenildiği takdirde bu kârı en az 5 misline yani 1 milyar dolara çıkarmak mümkündür. Elbette borun özelleştirilmesi maskesi altında (şimdiden tespit edilen) muhtemelen ABD şirketlerine ölü eşek fiyatına satılmasına karşıyız. Ama devlet dövize ihtiyaç duyduğu bu kriz döneminde borun mümkün olan kârını neden 1 milyar dolara çıkarmıyor? Bunu engelleyen güçler kimlerdir. Dünya bor piyasasında büyük gelir sağlayan uluslararası şirketler, bu gelirini Türkiye'den bor alarak yapmaktadırlar. Bor kamulaştırılmadan önce gelir 50 milyon dolar idi. Bugün 300 milyon ise de, uzmanlara göre bu gelirin 1.5 milyar dolara çıkarılması mümkündür.
Deterjan sanayiinden kullanılan "sodyum perborat"ı ithal etmekteyiz. Bu ise Türkiye'nin ucuza sattığı tinkal ve perborattan yapılır. Hammaddeyi ucuza satıp sodyum perboratı fahiş fiyata alıyoruz. AB ülkeleri kazanıyor. Avrupa'ya hammaddeyi 140 dolara satıyoruz. 667 dolar fazlası ile 817 dolara satın alıyoruz. Yıllık kaybımız 150 milyon dolardır. Yani bordan kazanılan 300 milyon doların yarısı sadece deterjan sanayiinde kullanılan (sodyum perborat)'a gidiyor. ABD ve AB, Türkiye'yi bir bor deposu olarak görmektedir. İç piyasada 250 dolar olan boru dışarıda 140 dolara satıyoruz. Dünya piyasasında satılan borun yüzde 88'i Türk malıdır. Ama kazanan ABD'li firmalardır. TEKEL, ABD'nindir. Bor madeninin Türkiye'de işlenmesini önlemek için iç piyasada 250 dolara satılıyor ve sanayici boru işleyemiyor.
SONUÇ
GENEL DEGERLENDIRME VE ÖNERILER
1-Bor ve ferrokrom tesislerinin kurulusunda Batı'lıların nasıl yaklaştığını belirtmiştik. Birçok oyalama ve zorluğa rağmen tesisler kurulmuştur. Ayni durum trona için de geçerlidir. Her zaman bor tuzları Batı'nın gündeminde olmuştur. Dünya bor rezervlerinin %70 ine sahip olan Türkiye, dünya pazarının da %35 ini kontrol etmektedir. Bor üretimini ve pazarlamasını tek elde tutan ülkemiz önemli avantajlar elde etmiştir. Ancak, Bati her yönüyle cazip olan bu kaynağa karsı isteklerini sürdürmektedir. "Bu nedenle 1986 yılında Morgan Bank'ın hazırladığı Özelleştirme Master Planında Etibank için holding modeli öngörülmüş, bor ve krom gibi yüksek karlı isletmelerin satış listesine alınması önerilmiştir".
2-Doğal kaynaklarımızın iyi değerlendirilmesinin gerekliliğini tekrarlamak isteriz. Bir ülkenin doğal kaynaklara sahip olması çok önemlidir. Ancak bu kaynakları nasıl kullandığınız, nasıl değerlendirdiğiniz de en az o kadar önemlidir. Dünyada çok zengin kaynaklara sahip olan ülkeler, hala geri kalmışlık kategorisinde yer almaktadır.
3-Bor, Türkiye için çok önemli doğal kaynaktır. Bu kaynağı ülke menfaatleri doğrultusunda değerlendirmek, nihai bor türevlerinin üretimini gerçekleştirmek ve birilerine peşkeş çektirmemek hepimizin görevidir.
4-Etibank, madencilik sektörünün geçmişte lokomotifi olmuştur. Günümüzde de bu özelliğini sürdürmelidir. Bor türevleri, Seydişehir Alüminyum ,Yüzüncü Yıl Gümüş Tesisleri'nin kapasite artırımı ve yenileme projeleri biran önce hayata geçirilmelidir.
5-Yıllardır savsaklanan Batili Tekellerin oyuncağı haline gelen Trona yatağının da zaman geçirilmeden isletmeye alınması ülke menfaatinedir. Birilerinin isteğine bırakılırsa bir yirmi yıl daha hiçbir şey yapılmadan geçirilecektir.
6-Türkiye sanayileşmesini tamamlayamadığından, nihai ürünün eldesini sağlayacak teknolojileri de gerçekleştirememiştir. Gelecekte ihtiyacımız olacak cevherleri, bugün, hammadde olarak ihraç ettiğimiz bir gerçektir. Hammadde ihracı ile yeterli katma değer sağlanamaz. Katma değerin yurt içinde kalması için Ar-Ge'ye ve teknolojik yatırımlara önem verilmelidir.
7- 21.yüzyıla girerken, maden isçisi asgari ücretle, mühendisler ise komik ücretlerle bu sektörde çalışmaktadır. Birçok alanda mühendisin önemini hala kavrayamamış sözde madenciler mevcuttur.
8-Hala ülkemizde teknik ve teknolojik gelişmelerden uzak üretim gerçekleştiriliyor. 1 m2 kesitli kuyudan, hem isçi, hem de cevher çıkarılmakta. Kova içinde çıkrık yardımıyla insan, malzeme ve cevher nakli yapılmaktadır. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Hem düşündüren hem de utanılacak bir manzara.
9-Enerji üretiminde öncelikle öz kaynaklarımızın değerlendirilmesi gerekir. Bazı kolaylıklar nedeniyle ithalat cazip gelebilir, ancak bu durum ülkeye uzun vadede bir şey kazandırmaz.
10-Madencilik sektöründeki KİT’lerin bugün çeşitli nedenlerle içine düşürüldükleri durumdan biran önce çıkarılmaları gerekmektedir. Yapılmayan yatırımlar nedeniyle meydana gelen teknolojik sorunların çözümü ve politik baskılar sonucu bozulan çalışma barisin yeniden sağlanması zorunludur. Özerk bir yapının oluşturulması, çalışanların örgütleri aracılığı ile yönetimin erkinde temsil edilmeleri ve kamu kuruluşları, politik baskılardan uzak, verimlilik ilkesi çerçevesinde yeniden yapılandırılmalıdır.
11-Madencilik ve çevre dengesi ülkenin gerçeklerine göre ele alınmalı, "Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak" slogancı bir anlayışla her şeye karsı çıkmak hiç kimseye birsek kazandırmaz. Bilimsel verilerin ışığında, ekolojik dengeyi bozmadan gereken her türlü önlem alınarak üretim gerçekleştirilmelidir.
12-Maden armacılığı konusunda 1980'lerden beri izlenen politikalar iflas etmiştir. Bugün, Ülkemizin doğal kaynaklarının yeterli düzeyde aranmadığını söyleyebiliriz. Maden aramacılığını bir altyapı hizmeti olarak görüyoruz. MTA yeniden yapılandırılmalı, her yönüyle ele alınmalı ve içine düşürüldüğü olumsuzluklardan kurtarılmalıdır.
13-Madencilik sektörü genellikle günlük politikalarla yönetilmiştir. Sağlıklı bir devlet politikası belirlendiği söylenemez. Gelişmiş ülkeler madenlerin temini konusunda uzun vadeli politikalar oluşturmuşlardır. Dünya hammadde kaynakları sinirlidir. Türkiye mevcut kaynaklarını çok iyi değerlendirmelidir. Gelecekle ilgili politikaları saptamalıdır. Sanayileşmiş bir Türkiye bugün tükettiği cevher miktarının 4-5 katini tüketecektir. Hammaddenin, ne kadarını öz kaynaklardan, ne kadarını ithal yoluyla karşılayacaktır. Madencilik sektöründe uzun erimli politikalar ve stratejiler oluşturmalıdır.
İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Güven Önal'a göre "BOR=REFAH"tır.Bor madenleri ülkemizin bağımsızlığı kadar önemlidir. Uyanık ve şuurlu olmaya mecburuz.Bu konunun önemini anlayalım etrafımıza anlatalım.
KAYNAKLAR
1-Mustafa Necati Özfatura [Türkiye Gazetesi Dış Politika yazarı]
5 Nisan‘01–12 Nisan‘01-17 Nisan‘01-2 Mayıs‘01-11 Mayıs’01 tarihli yazıları.
2-28 Ocak 1999 tarihli Maden Mühendisleri Odası açıklaması:
http://www.mining-eng.org.tr/www/cumhuriyet_donemi_madenciligimiz.htm
3-Bigadiç web sitesi
http://www.bigadic.gov.tr/semboller/bor.html
4-Borltd :
http://www.boraxtr.com/Anadosya/stretejikmad.html
5-TBMM Tutanak Müdürlüğü :
http://bt-stk.inet-tr.org.tr/b10901h.htm