LOOPUSED
Altın Üye




















Stalingrad Muharebesi, Stalingrad Meydan Muharebesi[1] veya Stalingrad Savaşı, II. Dünya Savaşı’nın Doğu Cephesi'nde, Nazi ordularıyla Kızıl Ordu arasında, Stalingrad kenti için yapılan savaştır. Hemen hemen tüm tarihçiler tarafından II. Dünya Savaşı’nın kesin dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir. Bu savaş, tarafların tüm güç ve azimlerini ortaya koydukları, kıran kırana süren ve sonuçta tarihin en kanlı savaşıdır.
II. Dünya Savaşı üzerine yazan hemen bütün tarih yazarlarının ortak kanaati, Stalingrad Muharebesi'nin II. Dünya Savaşının dönüm noktası olduğu şeklindedir. Nazi Almanyasının Doğu'ya yayılma (Neuer Lebensraum im Osten: Doğu'da Yeni Yaşam Alanı) siyaseti temelinde, Ağustos 1942 tarihi, Alman ordularının zirveye ulaştığı tarihtir. Bu tarihte kıta Avrupasının neredeyse tümü Alman işgali altındadır. Belçika, Hollanda, Lüksemburg, Polonya, Danimarka, Norveç, Fransa, Çekoslovakya, Sırbistan, Yunanistan Alman çizmeleriyle çiğnenmektedir. Alman ordu birlikleri 22 Haziran 1941'de Sovyetler Birliği'ne karşı, daha yeni imzaladıkları karşılıklı saldırmazlık anlaşmasını (Molotov-Ribbentrop Paktı) hiçe sayarak, Barbarossa Harekatı adını verdikleri operasyona başlarlar ve saldırıya geçerler. Almanların esas aldıkları üç şehir, aynı zamanda Rusya'yı Kuzey-Güney ekseninde ikiye ayıran bir hattı da çizmekte olan Leningrad-Moskova-Stalingrad'dır. İlk başarısızlıklarını 1941 kışında Moskova önlerinde yaşarlar. Bununla birlikte Leningrad Alman kuşatması altındadır.
Ağustos 1942'de savaş, bugün Volgograd adını almış bulunan ve Stalin'in adını taşıyan Stalingrad yakınlarına ulaşır. Şehrin stratejik öneminin yanı sıra, taşıdığı isimden kaynaklanan psikolojik değeri de bu şehri bir mahşer yerine çevirecektir.
Stalingrad Muharebesi, Nazilerin dünyayı fethetme umutlarının sonunu temsil ettiği gibi, direnen Avrupa ve dünya halklarına da moral kaynağı olmuş, yenilmez bilinen kudretli Alman ordularının yok edilebileceğini göstermiştir.
kaynak