Giovane
Altın Üye
- Katılım
- 6 Haz 2006
- Mesajlar
- 5,648
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40

ikinin on dördüncü sokağı
karanlığın solak arşınları,
kimse bilmez sus'ları tasını tarağını
ve kimse bilemez,
‘’eski bir aşkın her daim yeni bir ayrılıkta yaşlandığını’’…
ufkun yalınlığı kadar yek’tir her yaşam,
ve çıkmamıştır hiçbir zaman
tekil bir kadından,
çogul bir adam
sureti sayılı hecelerde yankılanacak olan
…
şehrimin toprağı yağmur kokar
yeni bir filizi doğuramayacak kadar,
yitik ve ıslanmış
‘’yüreğim ıslaktır benim kuytularda ağlamaktan ve hafif uçuktur rengi kurusun diye kaç kez güneşe asılmaktan"
uçurum
kenarı soluklamalar biriktirirse
‘’aşk’’
ve
başlığı ,son satırına ezelden
nokta almışsa,
virane bir sevda’ya
bu söz,
ilk hecesinden yasaklıdır
…
bilirsin ya;
giden
an’larda
(kala)kalır
işte;
bilindik tüm korkuları
o lahza’dan ışık alır
ve işte
bu yüzden;
yüz’ü bu üç nokta’nın ardında
saklıdır
'' … ''
