Baykal: Yok sayın Arınç YOK
CHP lideri Deniz Baykal, Bülent Arınç'a yüklendi.
CHP lideri Deniz Baykal, CHP grubunda gündemeki son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
AB ÜYELİĞİ
Baykal konuşmasına Merkel ve Sarkozy'nin Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki tavrına değindi. "Hem dış hem iç, ekonomik ve hukuki tartışmaların içinden geçiyoruz. İki gün önce Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ile Merkel'in Türkiye'nin Avrupa Birliğine yönelik yaptığı açıklamalara hükümetimizin dikkatini çekmek istiyorum. Bu iki devlet yöneticisinin Türkiye'nin Avrupa Birliği konusunda olumsuz düşüncelere sahip olduğunu biliyoruz. Türkiye ile Avrupa arasında tam üyelik müzakereleri yürütülürken, çok kaba bir şekilde 'Türkiye'nin Avrupa'da yeri yok' diyerek yapılan açıklamalar ve bu sıradışı hiç de anlayışla karşılanmayı haketmeyen açıklamalar karşısında Türkiye'deki yetkililerin hiç birinin ağzını açıp hiç bir açıklama yapma gereği duymaması gerçekten şaşırtıcıdır. Bu tavrı içime sindiremiyorum.
BAŞBAKAN TOPU TOBB'A ATTI
Başbakan Erdoğan'ı ciddi sorunlar karşısında çok sıradan, suçlayıcı polemiklerle Türkiye'nin sorunları karşısında tavır takınmamakla eleştiren Baykal, "Ekonomik krizle ilgili böyle bir tavra hep tanık oluyorduk. Bu tavır bir kez daha kendisini gösterdi. Başbakan, 'Türkiye'de finans sektörü iş yapmıyor, krediler işlemiyor bunun da sorumlusu sensin' diyerek Odalar ve Borsalar Birliğine topu attı.
BAŞBAKAN ŞİKAYET ETMESİN
Devlet piyasadan borç almak üzere piyasaya çıkıyor. Bütçe açığı 4'ten 19 katrilyona çıktı. Kaynakların tümüne sen kullanıyorsun sonra bankalara TOBB'a çıkışıyorsun. Şikayetlerin temelindeki asıl neden budur. Bankanın yanlış bir şey yapmadığı kuralları ile ortada. Bankacılıkla ilgili başbakan'ın şikayet edeceği yok. Neden yabancı bankalara sen sattın. Neymiş bankaları TOBB sıkıştıracakmış sen de kredi sağlayacakmışsın.
Devletin tüm kadroları Başbakan'ın yakınları yerleşti. Vatandaş şikayet ediyor. Sonra sen çıkıyorsun şikayet ediyorsun. Bu yaptığın bürokratik oligarşi. Sen medya almak istediğin zaman o bürokratik oligarşi devreye giriyor ve sana kredi veriyor.
İŞSİZ VATANDAŞA EMEKLİLİK
Esfender Korkmaz arkadaşımız bir teklif önergesi verdi. Krizde işsiz kalanların geçen süreyle borçlanma yoluyla emekli olmasını sağlayacak bir önerge verdik. Aynı şekilde kepenk kapatmak durmunda kalan esnafımıza da bir borçlanma imkanı tanınmalıdır diye bir düzenleme yapıyoruz. Böyle bir düzenleme yapılırsa prim de ödenmiş olacaktır. Ve işsizliğin sosyal sonuçları kontrol atlına alınmış olacaktır.
EĞİTİMDE VAHİM TABLO
Türkiye'de eğitim alanında da çok ağır bi tablo yaşanmaktadır. Eğitim giderek paralı hale gelmektedir. Bu Türkiye'nin sosyal sisteminde giderek daha ağırlıklı şekilde ortaya çıkan olumsuz bir tablodur. Ancak imkanları olanlar özel desteklerle, kurslarla, büyük paralarla çocuklarını okutabilenler, çocuklarını daha iyi yetiştirme sahibine eriyorlar. Demokrasi dediğimiz işte budur, demokrasi yoksul bir ailenin çocuğunu okutup, devletin en iyi yerine çıkarmak demektir.
BÜLENT ARINÇ'A ELEŞTİRİ
Yeni kabinedeki değişikliğe de değinen Baykal, Deniz Feneri konusunda yeni bir yaklaşıma kararlılığa ihtiyaç var diyen bakanları umutla insanlar beklerken bir büyük hayal kırıklığına uğradık. Deniz Feneri davasında yeni bir yaklaşım belediği Bülent Arınç'ın açıklamalarına değindi. Arınç'ın davayı Bir kaç edepsizin yaptığı bir olay haline getirmek istediğini söyledi. Bu sistematik bir düzenlemedir. Bu organize bir olaydır. Arkalarında kimse olmadan nasıl götürebilirler. Yok sayın bakan yok!.. Olayın ciddiyetini sizin anlamanız lazım. Bunun arkası önü çok iyi bir şekilde aydınlığa kavuşturulmalıdır.
ADALET FELÇ!.. SİYASET FELÇ!..
Bakın Almanya bu olayı tekrar ele almaya başladı. Türkiye'den 16 şirket hakkında ek bilgi istenmiştir. Buna rağmen hala hiç bir şey yapılmamıştır. O 16 kişinin ifadesi alınmamıştır, iş yerlerine gidilmemiştir. Onlar himaye altında durmaya devam ediyor. Adalet felç, adalet hareket edemiyor, siyaset felç! Siyaset 'Bir kaç edepsizin işi' diye bizi uyutmaya çalışıyor. Yine arkadaşımız Almanya'ya gitti ve belgelerle ilgili yeni bir bilgi edindi. 10 yılda 900 milyon euro toplanmıştır. Almanya'da YİMPAŞ dosyası, Deniz Feneri dosyasıyla birleştirilmiştir. Buradaki belgeler çok açıkça görülüyor ki, Almanya'daki Deniz Feneri paralarıyla Kanal 7 finanse edilmiştir.
ERGENEKON SORUŞTURMASI
Ergenekon soruşturmasına değinen Baykal, Danıştay ve Yargıtay başkanı Ergenekon ile ilgili çeşitli açıklamalar ve uyarılarda bulundu. Artık dünyada bu davayı yakından izliyor. Enson rueters haber ajansının yaptığı haberi hatırlatarak bu davasının siyasi bir dava olduğunu söyledi.
BAŞBAKAN SAVCILIKTAN DA İSTİFA ETTİ
Geçtiğimiz hafta Başbakan Erdoğan'a 'bu davanın altından çekil' demiştim. Başbakan yaptığı açıklamada, 'Ben davanın altında da değilim, üstünde de değilim' dedi. Bunu hiç olmazsa Başbakan'ın davanın altında görünmesinden kaçınma ihtiyacını memnuniyetle karşılıyorum. Bir de o gün, 'Ben bu davanın savcısı değilim' demişti. Oysa önceden de 'Ben bu davanın savcısıyım' diyordu. Başbakan savcılıktan da istifa etti.
TÜRKİYE'NİN KRONİK SORUNLARI
Türkiye'nin kronik 10 yıllarca yaşadığı sorunları var. Bunlar iç ve dış kaynaklı. İç ve dış sorunlarla karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu çerçeveden baktığınız zaman Kıbrıs ile sorunu var. Azerbeycan sorunu var. Terör sorunu var. Türkiye bunlarla karşı karşıya iken devletin en sorumlu yerindeki insanlar tarihi bir an yakaladık sorunları çözüyoruz diyorsa bir dakika deyip bunu düşünmemiz gerekir.
KÜRT SORUNU
Kürt sorunu ile ilgili bir tarihi fırsattan bahsediliyor. Bu nedir? Acaba Türkiye ile yıllarca çatışan PKK terörden yöntem olarak vazgeçmiş midir? Ya da yeni bir tavır içine mi girdi? Yöntem mi değişti tavır mı değişti? Daha geçen 11 , ondan sonra 2 daha gelirken yine şehit haberi vardı. Silahları kalıcı olarak susturmak değil şimdilik geçici bırakmak olur. Türkiye'yi etnik temelde ayrıştıracak ara çözümler bunlar ayrıştırmaya yöneliktir. İhtiyacımız olan ise etnik temeli bir tarafa bırakarak özgürce kültürü yaşayacağı ama tüm ülkeyle bütünleşmekten mutluluk duyacağı yönde çözümlerdir. Asimilasyon demiyorum entegrasyon. Bu yaklaşımımızı yıllar önce söyledik. Hepimizin ortaklaşa paylaştığı bir devlettir. Herkesin kimliği şerefidir. Af terörle mücadelenin yöntemi değildir. Af bir toplumsal barış projesidir. Terör gündemden düşmüş ve bir barış dönemi ortada görüldüğü anda af gündemdedir o zaman. Büyük devletler karar aldı "bu iş bitsin ee" bizden ne isteniyor? Hiçbir şey istenmiyor deniyor. Burada söylenenler kulaklarımızda. ne söyleniyor. Hepimiz Türkiye'nin bu sıkıntılardan kurtulmasını istiyoruz. Hepimiz hep birlikte yapılması gerekeni yapmaya hazırız. Ama bizi aldatmaya kalkmasınlar... Uluslararası ilişkilerde her türlü sorun devam ediyor. Tarihi fırsat deniyor. Biz de isteriz ama birilerinin ağır olması beyler bir saniye durun demesi lazım işte o CHP'dir. Buna tarihi fırsat mı mecburiyet mi denmeli bilmiyorum.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Bir süreden beri hükümetin Türkiye gündemine bir Anayasa değişikliği getirme çabası var. Bakanlar bu doğrultuda açıklama yapıyor, hükümet sözcüsü açıklama yapıyor. Ama Hala düşünülen anayasa değişikliği konusunda resmi bir açıklama yapılmadı. Bir Anayasa değişikliği için çaba var ama neyi değiştireceklerini onlar da bilmiyorlar. Ama sızdırılan projeler var. Anayasa değişikliği konusunda yargı organlarının başkanları konuştu. Sızdıralan projelerden bazı değişiklikler sızıyor. Bir ayağında Cumhurbaşkanlığı süresi seçimlerin süresi. Bunları daha yeni değiştirdik. Bir sorun ortaya atılmak isteniyor. bu değişiklikten önce
Cumhurbaşkanlığı değişti. Acaba eski kanunu işletebilir miyiz diyorlar ama hayır.Hukuk bu neden uzatmak istiyorsunuz...
Kaynak
