Balyoz planlarıyla birlikte ne var ne yok çaldırmışız

  • Konbuyu başlatan Kutay Alp
  • Başlangıç tarihi
K

Kutay Alp

Guest
KOŞANER’E AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN İKİNCİ KASETTE SARSAN İTİRAFLAR

Genelkurmay eski Başkanı Koşaner’e ait olduğu iddia edilen ses kaydında Balyoz Darbe Planı adeta kabul ediliyor. Planın sızmasını eleştiren Koşaner, “Herşeyi çaldırmışız” diyerek tepki gösteriyor.

Eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’e ait olduğu iddia edilen ikinci ses kaydı, özellikle Balyoz darbe planı konusunda itiraf niteliğinde. Koşaner, bu planla ilgili vebalin Balyoz darbe planı dava sanığı Çetin Doğan’ın komutası altındaki 1.Ordu’da olduğunu ifade ediyor. Belgeleri doğrulayan ve plandan ziyade belgelerin dışarı sızmasına büyük tepki gösteren Koşaner, “Balyoz’da bize üzen taraf neyimiz var neyimiz yok çaldırmışız” değerlendirmesi yapıyor.

Belgelerin sızması tam bir rezalet

Kayıtlarda Ergenekon ve Balyoz darbe planı başta olmak üzere bir takım suçlamalarla TSK personelinin tutuklandığına dikkat çeken Koşaner, 1.Ordu Komutanlığı karargahında 2003’te yapılan plan semineri evraklarının hepsinin imha edildiğini belirtiyor. Koşaner konuşmasında, “Seminerle ilgili evrakların hepsi imha edilmiş olduğu için olay ortaya çıkınca bir şey bulamadık” diyor. Gazeteci Mehmet Baransu’nun belge, cd vb. evrakları teslim etmesi ve iddianamenin hazırlanmasından sonra olayın boyutlarını anladıklarını anlatan Koşaner, darbe planını değil belgelerin dışarı sızmasını “rezalet” olarak tanımlıyor. İşte Koşaner’e ait olduğu söylenen olay yaratacak açıklamalar:

Namerdin eline malzeme verdik


Şimdi bizi üzen taraf arkadaşlar Birinci Ordu’da her şeyimizi çaldırmışız. Seminerle ilgili neyimiz var neyimiz yok çaldırmışız, yetkisiz kişilere ulaşmış konuşmalarımız dahil. Esas rezalet bu. Bu nasıl olur. Ne konuşuyorsak adamların elinde. Sıkıntı burada. Bu rezilliği yapmışız. Balyozun hikayesi bu. Suç olan kısmı da işin içerisinde olabilir, onu burada kaydı-ihtiyatla sayıyorum. Ama bunlar hep bizim aleyhimizdeki kişilerin eline çok güzel malzeme verdi. Maalesef namerdin eline malzeme verdik. Bunların günahı, vebali, hatası koskoca Birinci Ordu’da bir plan semineri yapılıyor tüm planlar tüm teferruatıyla milletin elinde şimdi.


Gazeteciler anasını satar onu haber diye oraya koyar

Koşaner, basına da şu sözlerle yükleniyor: “Basın demek basın mensubunun görevi demek, haber olabilecek bir şeyi yakalarsa çok affedersiniz anasını bile satar onu oraya haber diye koyar. Hiç kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Basından olsun televizyoncu olsun gazeteci olsun, uzak durunuz... Basın bize hakaret de ediyor. Genelkurmay Başkanlığı’na veya silahlı kuvvetlere yapılan bir hakareti dava açamıyoruz, tüzel kişiliğimiz yok. Ne yapacağız? şahıs olarak açmak lazım. Ben Işık Koşaner olarak açmam lazım. Bizi zor durumda bırakan, hakaret eden gazetecilere, topladığımız paralarla (280.000-300.000 TL) dava açıyoruz şahıs olarak dava açmak kolay değil. Hakarete uğrayanlara iftira atılanlara hepimiz bir elimizde paramız olsun şahsen dava açalım dedik öyle mi? Hani size yazdım gönderdim. Şimdi elimizde paramız olsun, şimdi hangimize bir hakaret geldiği zaman hemen haber verin. Avukatınız hazır, paranız hazır...

Şimdi OYAK’ı kamu kurumu olarak kamu kurumu olarak kabul etme eğilimindeler. Böyle olursa, vergi vermek durumunda kalacağımız için emekliliğimizde alacağımız paralarda bayağı yüzde onbeş civarında düşme sözkonusu olacak. Sayıştay kanunu da değişti. Çok dikkat ediniz. Para işleri bundan sonra çok ciddiye bindi. Yönerge dışına çıkmayınız...”

Ses kaydı mahkemeye delil olarak sunulacak

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı gündeme bomba gibi düşen Genelkurmay eski Başkanı Işık Koşaner’in ses kaydı ile ilgili soruşturma başlattı. Herhangi bir şikâyet başvurusu beklenmeden başlatılan soruşturmada ses kaydında yer alan ifadelerin devlet sırrı kapsamında değerlendirilip, değerlendirilmeyeceği araştırılacak. “Devlet sırrı” görüşüne varılırsa devreye özel yetkili cumhuriyet savcıları girecek ve failler vatana ihanetten yargılanacak. Öte yandan Tunceli’de intihar ettiği açıklanan er Murat Oktay Can’ın davasında, müdahil avukatları ses kaydının delil olarak sunulacağını açıkladı. Acılı baba Oktay Can da, “Paşanın itirafları olayı doğrular nitelikte. Bütün deliller karartılmıştı” dedi. ZAFER KÜTÜK


http://www.stargazete.com/politika/...te-ne-var-ne-yok-caldirmisiz-haber-377477.htm
 
Milletin ordusuyuz paralı asker değiliz
- Biz milletin ordusuyuz. Onun bunun paralı askeri değiliz. Bunu da her zaman göstermek zorundayız. Biz milletin ordusuyuz. Bununla övünüyorum. Onun bunun paralı askeri, ordusu bilmemnesi biz olamayız. Biz bunun için asker olduk. Onun için bu görevi seçtik. Onun için fedakârlığa katlanıyoruz. Zaten bize çok görevler, yetkiler, veriyor yasalarımız. Onları bilip onlara göre yapın, konuşun, tartışın.

İçimizde helal süt emmemişler var
- Bizim içimizde maalesef helal süt emmemiş arkadaşlarımız da çıktı. Maalesef onu da bulamıyoruz. Belki birkaç kişi. Neticede maalesef çok malzeme vermişiz. Çok vermişiz malzeme. Halkımız endişeli ama halkımızı korumak için 35. maddenin (TSK İç Hizmetler Kanunu) bir yerde yazması gerekmez. Biz bunun için varız. Kimse bize akıl öğretemez, halkımız biraz endişeli gibi gözüküyor. Şimdi kim ne derse desin arkadaşlar, kim ne söylerse söylesin. Bunun bir yerde yazması da gerekmez.

Şehit aileleri ve gazilerle temas edin
- Şehit yakınlarına saygıda kusur ediyoruz. Yağmasanız da gürleyin. Bölgemizde bulunan şehitlerimizin yakınlarına gazilerimize arkadaşlar, biraz ilgide kusur ediyoruz. İlla kapısını çalıp da ziyaret etmek değil, ara sıra telefonla dahi olsa mutlaka herkes bölgesindeki gazi şehit ailesi gazilerimizle yakın temasını devam etsin. Yağmasak bile gürleyelim. Köy okullarını tamir ettirelim. Kaynağı validen, oradan buradan tırtıklarsınız. Bizim güzel âdetimiz vardı. Senede herkes bir iki köy okulunu elden geçirirdi filan. Onu pek yapamıyoruz herhalde. Köy okullarından en azından her sene birini ikisine el atalım. Bunun kaynağını validen oradan buradan tırtıklarsınız bunlar kolay hep yaptık bunu yav. İlla ki ödenek gelecek değil.

Bunlar da haberden kesilme yapılanlardı.

Ordu istemeyen ve ordunun yüklediği maddî, manevî özveriyi göze aldırmayan bir millet, tutsaklık zincirini kendi eliyle boynuna geçirir.(Gazi M.Kemal Atatürk)
 
Geri
Üst