ATATÜRK nasıl cumhurbaşkanı seçildi

kRuMp

murcielago
HH Üyesi
Katılım
24 Kas 2007
Mesajlar
3,560
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
administration of justice
NUH GÖNÜLTAŞ - BUGÜN

Hatırlamakta fayda var, Atatürk nasıl Cumhurbaşkanı oldu?
Sanıyor musunuz ki Mustafa Kemal Çankaya'ya büyük bir mutabakatla çıktı. Alakası yok! Ali Şükrü'süz, Topal Osman'sız Atatürk'ün Cumhurbaşkanı seçilmesini anlatmak mümkün değildir.
Atatürk önce meclisi seçti, sonra kendisini cumhurbaşkanı seçtirdi, ama yine de cumhuriyet ve kendi cumhurbaşkanlığı üzerinde tam bir mutabakat sağlayamadı Bize anlatılan tarih ne yazık ki, Cumhuriyet'in ilanından sonra Atatürk'ün hiç tartışılmadan, son derece büyük bir kamuoyu desteği ile cumhurbaşkanı seçildiğini söyler. Yalan söyleyen tarih utansın!
Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığına giden yol anlatılırken hiç anlatılmayan çok önemli tarihi olaylar vardır. Şimdi... İsmet Paşa Lozan'a gitti geldi ve başarısız oldu. Atatürk İsmet Paşa ile Eskişehir'de buluştu ve Lozan hakkında bilgi aldı. Ankara'ya döndüğünde kendisini kimse karşılamadı. Rauf Orbay Başbakan'dı, ona niçin karşılanmadığını sordu. Rauf Orbay başbakanlıktan istifa etti. Meclis Lozan görüşmelerini değerlendirmek için toplandığında tam dokuz gün Mustafa Kemal eleştiri yağmuruna tutuldu. Mustafa Kemal'e açıkça yüklenemeyen milletvekilleri İsmet Paşa'ya yükleniyorlardı.
Hariciye Vekili İsmet Paşa gensoru ile düşürülecekti. Ama Atatürk Rauf Orbay'ın kendisinin Lozan Görüşmeleri'ne gitmek istediğini yayarak milletvekillerini böldü ve İsmet Paşa da Lozan'a geri döndü. Ali Şükrü Lazistan milletvekiliydi.
Bölgesinde yolsuzluk ve zulüm olduğunu mecliste yaptığı bir konuşmada anlattı. Bunun sona erdirilmesi için meclisin ağırlığını koyması gerekiyordu. Ali Şükrü Lozan Konferansı'ndaki başarısızlıkları anlattığı bir oturumda, "Savaşta kazanılan masada kaybediliyor" diyordu. Mustafa Kemal öfkesinden silahına sarılmış, Ali Şükrü de silahını çekmişti.
Mecliste yaşanan bu olaydan sonra Ali Şükrü evinden meclise giderken ortadan kayboldu. Diğer Lazistan Milletvekili Ziya Hurşit Ali Şükrü'nün siyasi bir cinayete kurban gitmiş olabileceğini söylüyordu. Ali Şükrü'yü öldürenin Topal Osman olduğu ortaya çıktı. Ali Şükrü'nün cesedi bir kaç gün sonra Topal Osman'ın Çankaya'daki karargahının yakınlarında toprağa gömülü olarak bulundu.Topal Osman'ın karargahı top ateşine tutuldu. Topal Osman öldürüldü. Ziya Hurşit, Topal'ın öldürülmesini izlerin ortadan kaldırılması olarak yorumladı ve Ali Şükrü'nün ölümünden Mustafa Kemal'i sorumlu tuttu.Atatürk meclisin dağılacağını ve seçime gidileceğini arkasından da Halk Fırkası'nın kurulduğunu açıkladı. Meclis dağıtıldı, Halk Fırkası (Partisi) örgütlendi. Mustafa Kemal partinin de başkanı oldu. Milletvekilleri Mustafa Kemal'in parti başkanlığından istifa etmesi gerektiğini söylediler.
Çünkü hem devlet başkanı hem parti başkanı olunmamalıydı. Atatürk milletvekillerini tersledi. Yeni yönetim şeklinde partiler değil parti olacaktı. Bu da Mustafa Kemal'in partisiydi. Bu gelişme üzerine silah arkadaşları Mustafa Kemal'den uzaklaşarak Rauf Bey'in önderliğinde toplandılar. Atatürk'ün etrafında sadece İsmet Paşa ve Fevzi Paşa kaldı.
Tahmin edileceği gibi Halk Fırkası her yerde seçimi kazandı! Milletvekili seçilenler Mustafa Kemal'in onayı ile seçildi. Halk Fırkası'nın seçim bildirgesi 6. maddesinde "Ordu mensuplarının refahlarını sağlamak esastır" deniliyordu.
Yeni Meclis toplandı. Çok sesliliğin olmadığı bir meclisti. Asker milletvekillerinin sayısı birinci meclise göre yüzde 20'ye çıkmıştı. Tüm ordu ve kolordu komutanları milletvekili seçilmişti. Buna rağmen yine de Mustafa Kemal'e muhalif yok değildi ve özgür bir oylamada milletvekillerine cumhuriyeti kabul ettirmek mümkün görünmüyordu.
Fevzi Paşa mecliste ordunun son askerine kadar Mustafa Kemal'in yanında olduğunu söyledi.
Atatürk hükümeti istifa ettirdi. Ortalık yeniden karıştı. Meclis yeni hükümeti kuramıyordu. İşte bu sırada Atatürk "Böyle gitmemeli, yarın cumhuriyet ilan edeceğiz" dedi. 29 Ekim günü "Bu koşullar altında hükümet kurmak imkansız.
Türkiye'nin bir cumhuriyet olmasına, başında da bir cumhurbaşkanı olmasına karar verdim."
Oysa milletvekilleri Atatürk'ü hükümeti kursun diye çağırmışlardı. O rejimi değiştiriyordu. Önce Cumhuriyet ilan edildi. Oylamaya meclisin yüzde 52.7'si katılmadı. Arkasından Cumhurbaşkanlığı seçimine gidildi. Tek aday Mustafa Kemal'di. 334 milletvekilinin 158'i oylamaya katıldı, geri kalan 176 üye ise ne Cumhuriyet'in oylamasına ne de Cumhurbaşkanı seçimine katılmamıştı. Bu durumda Atatürk hem meclis başkanı, hem cumhurbaşkanı, hem Halk Partisi'nin başkanıydı.
Başkomutandı. Cumhurbaşkanı olduğu için Hükümet'i de kendisi atayacaktı. 1924'de değiştirilen Anayasa gereği Atatürk her dört yılda bir 1927, 31 ve 35'de tek aday olarak cumhurbaşkanı seçildi. Fakat yine de meclisin tamamının oylarını alamadı.
1927'de 335 üyeden 288'inin, 31'de 351 üyeden 289'unun, 1935'de de 444 üyeden 386'sının oyunu aldı. Atatürk işte böyle Cumhurbaşkanı oldu!
 
Bize tarihimiz anlatılmıyor hiçbir yerde de gerçeği anlatılmadı. Atatürk ilahlaştırıldı nutuk kutsal bir kitapmış gibi sunulmaya çalışıdı. Gerçek türk atasını zaten sever ama bir kesim bunu zorla yapmaya çalıştı.
 
İlginç ve çok güzel bir yazı olmuş kusura bakmasınlar ama şimdi ki Cumhurbaşkanları Başbakanlarıda hiçbiri Atatürk'ün yaptığı hiçbir fenakarlığı yapamazlar. Atatürk herşeyden önce tek vatandaşına bile özen gösterirdi. Hepsiyle tek tek ilgilenirdi. Paylaşım için teşekkürler.
 
evet interest bir yazı
 
hala atasının nasıl cumhurbaşkanı olduğunu sorgulayan bu türkiye cumhuriyetini kuran kişiye böyle yazılar hiç yakışmıyor

niçin yazılmış bir yazıdır bu işte bakın bizim cumhurbaşkanımız abdullah gül de böyle seçildi sizin atanız neden öyle seçildi gibi saçma bir benzetmedir burda yapılan Size yazara yorumlara ve konuyu açan şahsa yazık diyorum

ve de en önemliside üzerinde durmak istiyorum

50 60 senedir sağ hükümetlerle yönetiliyoruz ve atatürk ün nasıl cumhurbaşkanı seçildiğini sorgulayan ilk gazeteyi görüyorum bu hiç iyi bir şey değil ve sonumuz hiçde hayır değil daha vakit erken iken aklınızı başınıza toplayın inanın bundan kimse karlı çıkmaz
 
O zamanlar da şimdi olduğu gibi farklı fikirlerin olması doğal yani. Ama ben şunu anlamıyorum,bu yazıyı yazan Nuh Gönültaş,doğru bir kaynak mıdır? Bu arada 'bbxw' nickli arkadaşın Nutuk'un kutsal kitap benzetmesini şiddetle kınıyorum,lütfen o da kaynak göstersin. Söylenecek çok şey var ama zaten bu toplum fikir ayrılıklarıyla kutuplaşmaya eğilimli olduktan sonra pek yoruma gerek yok. Anlayan anlar zaten...
 
benimilgili çeken bir konuyu burda paylaştım senden mi izin alarak konu açmam gerekiyor ayrıca o örümcek beyinli lafını sana iade ediyorum sana daha iyi yakışır...

burası bildiğim kadarıyla SERBEST KÜRSÜ hertürlü fikire tartısmaya acık bi yer olduğunu düşünüyorum ...

konuya yorumunuzu yaparsınız TERBİYE sınırları içerisinde olur biter arkadaşım...

bi daha cevap vermiyecgim...
 
Bir sürü rakam, tarih ve isim, çok iyi de, kaynak nerde?

Neye dayanılarak yazılmış bu yazı, ki kaynak gösterilmiş olsa bile, üstteki arkadaşın yazdığı gibi, o günkü şartlarda memleket için hayırlı olan yapılmış.

Nutuk hiç bir zaman kutsal kitap olarak gösterilmemiştir ayrıca, bugünleri önceden görebilen, sizlerin yeniden türeyeceğini farkedebilecek bir insan tarafından yazılmıştır.

O kadar ileri görüşlü biriymiş ki Atatürk; daha o zamandan uyarılarını yapmış.

O yüzden, kafa karıştırmaya çalışıp, herkesi okumayan , anlatılanlara inananlardan sanmayın.
 
benimilgili çeken bir konuyu burda paylaştım senden mi izin alarak konu açmam gerekiyor ayrıca o örümcek beyinli lafını sana iade ediyorum sana daha iyi yakışır...

burası bildiğim kadarıyla SERBEST KÜRSÜ hertürlü fikire tartısmaya acık bi yer olduğunu düşünüyorum ...

konuya yorumunuzu yaparsınız TERBİYE sınırları içerisinde olur biter arkadaşım...

bi daha cevap vermiyecgim...

kardeş burası serbest kürsüde , bunlara atalarını sorgulama hakkını kim veriyor ve sende saol gelip paylaşıyorsun ne güzel

atatürk haaytı boyunca tam 1800 küsür kitap okumuş birisidir onu sıradan biri olarak görmeyin şu hackhelldeki üyelerin veya o yazıyı yazan gazetenin çalışanlarının toplamı acaba bunu yapmışlar mıdır bırak 1 kişiyi toplamı diyorum sana
 
Nuh Gönültaş bir kez daha tatile çıkmak istiyor anlaşılan.

Bıraksın Atatürk'ün nasıl Cumhurbaşkanı seçildiğini de eğer Atatürk Cumhurbaşkanı seçilmeseydi babası kim olurdu bunların peşine düşsün...
 
O zamanlar da şimdi olduğu gibi farklı fikirlerin olması doğal yani. Ama ben şunu anlamıyorum,bu yazıyı yazan Nuh Gönültaş,doğru bir kaynak mıdır? Bu arada 'bbxw' nickli arkadaşın Nutuk'un kutsal kitap benzetmesini şiddetle kınıyorum,lütfen o da kaynak göstersin. Söylenecek çok şey var ama zaten bu toplum fikir ayrılıklarıyla kutuplaşmaya eğilimli olduktan sonra pek yoruma gerek yok. Anlayan anlar zaten...

dostum arkadaşın biri forumda artık bu hükümet geldiğine göre çocuklara "nutuk" değik "kur'an" hediye ederler diyip her iki kitabı aynı seviyeye indirecek kadar aşağlıycı bir cümle kullandı.Bu sadece forumda geçen bir cümle anlarsın artık.Biri Rabbimiz olan Allah'ın Kelamı biri Mustafa Kemal Paşanın Nasıl İkisini aynı seviyeye indirirsin.Birde Kur'an Dağıtmakmı daha yararlı yoksa Nutuk mu soruyorum?
 
kardeşim bunu yazanı eşit diyen birini öven bi cümle görmedim ben biz onlarıda kınıoruz kafana göre çekme bu tip şeyleri ama yok Atatürk böle die de yazılar yanlış o zmn fikir farklılıkları vardı ve meclisin ztn hepsinin oylarını almamış olması demokrasinin bir göstergesidir!
 
Kuran'ın yeri ayrı, nutuk'un yeri ayrı. Her ikisininde ağırlı farklı. Bu soruyu bir müslüman'a sorarsanız Kuran der, hıristiyan ikisinide çöpe atar. Neden her tartışma konusunu eninde sonunda dine bağlanıyor anlamıyorum ki ?
Bu yazı tarafsız olarak yazılmış ise eywallah. Gerçek midir, doğru mudur bilmiyorum. Yok ama Atamızı, kurucumuzu, ilk cumhurbaşkanımızı yıpratmak amacındaysa we şu anki yönetimi desteklemek içinse yazıklar olsun.
 
Kuran'ın yeri ayrı, nutuk'un yeri ayrı. Her ikisininde ağırlı farklı. Bu soruyu bir müslüman'a sorarsanız Kuran der, hıristiyan ikisinide çöpe atar. Neden her tartışma konusunu eninde sonunda dine bağlanıyor anlamıyorum ki ?
Bu yazı tarafsız olarak yazılmış ise eywallah. Gerçek midir, doğru mudur bilmiyorum. Yok ama Atamızı, kurucumuzu, ilk cumhurbaşkanımızı yıpratmak amacındaysa we şu anki yönetimi desteklemek içinse yazıklar olsun.

Bizimde bişey dediğimiz yok arkadaşım.Ama zamanında birileri konuyu saptırdığı için bunu yazdım yoksa zaten o insanın bu benzetmesine kimse pirim vermez hele bir müslüman asla vermez.O zamanki Mecliste Hilafet ve Saltanat taraftarlarının hepsi zaten Atatürk karşıtıydı birde iktidar mücadelesi verenler vardı tabi ama şunu hepimiz çok iyi bilmeliyiz ki resmi kaynaklarda da bu yazar Mustafa Kemal Hükümetleri Hep kılpayılarla iktidarda kaldı.Buda Mustafa Kemalin Askeri dehalığının yanında meclisteki muhalefetle uzlaşmasıyla iyi bir Politikacı da olduğunu gösterir.
 
TARİH YAZMAK YAPMAK KADAR ZORDUR,YAPAN YAZANA SAĞDIK KALMAZSA HAKİKAT ŞAŞIRTAN BİR HAL ALIR.GERÇEKLERİ SÖYLEMEKTEN KACINMAYIN
========================================>>>>>
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
 
Bizimde bişey dediğimiz yok arkadaşım.Ama zamanında birileri konuyu saptırdığı için bunu yazdım yoksa zaten o insanın bu benzetmesine kimse pirim vermez hele bir müslüman asla vermez.O zamanki Mecliste Hilafet ve Saltanat taraftarlarının hepsi zaten Atatürk karşıtıydı birde iktidar mücadelesi verenler vardı tabi ama şunu hepimiz çok iyi bilmeliyiz ki resmi kaynaklarda da bu yazar Mustafa Kemal Hükümetleri Hep kılpayılarla iktidarda kaldı.Buda Mustafa Kemalin Askeri dehalığının yanında meclisteki muhalefetle uzlaşmasıyla iyi bir Politikacı da olduğunu gösterir.

Kişisel olarak benim Atamızın eleştirilmesine itirazım yok AMA, bu eleştiri hakkını fırsat bilipte önce Atatürk'ü we sonra İnkilaplarını yıpratmak we nihayetinde de Cumhuriyeti yoketmek isteyenler war. Bu oyuna gelmeyelim. Aynı şekilde din konusu da aynı Atatürk gibi her 2 taraftan da sömürülüyor. Atatürk'e olan saygınızı görmekten dolayı memnun oluyorum.
Atatürk'ün sawaşlar sırasındaki düşmanı hep belliydi. Fakat en büyük sawaşını cehalate karşı werdi. Ne yazık ki ömrü wefa etmedi we bu sawaşın sonunu getiremedi. Ne yazık ki cehalet Atamızın hakkın rahmetine kawuşmasından beri hep kazanıyor fakat en azından hilafet we saltanat yönetimleri şimdilik uzaklaştırıldı. Umarım hiçbir zamanda geri gelmez.
 
vay be, kaynağa %100 güvenenler olmuş.niye? çünkü yine Atatürk'ü bir şekilde kötülemeye çalışmış.

devam edin devam, fetoyu cumhurbaşkanı yapın da siz de kurtulun biz de kurtulalım.

Atatürk'ün kıymetini başka ülkeler anladı da bizim ülkede yaşayan bir kısım hala anlayamadı.
 
Geri
Üst