Anamı Al , Misafir Et !

Ata Kızı

Angel Of Revenge
Moderatör
Katılım
23 May 2010
Mesajlar
10,583
Reaction score
0
Puanları
0


Gazi, çiftliğinde dolaşıp hava alırken oldukça yaşlı bir kadına rastladı.
Atatürk attan inerek bu ihtiyar kadının yanına sokuldu.
- Merhaba nine.
Kadın Ata'nın yüzüne bakarak hafif bir sesle;
- Merhaba dedi.
- Nereden gelip nereye gidiyorsun?
Kadın şöyle bir duralayıp;
- Neden sordun ki, dedi. Buraların saabisi misin? Yoksa bekçisi mi?
Paşa gülümsedi.
- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim nine. Bu topraklar Türk milletinin
malıdır. Buranın bekçisi de Türk milletinin kendisidir. Şimdi nereden
gelip nereye gittiğini söyleyecek misin?
Kadın başını salladı.
- Tabii söyleyeceğim, ben Sincan'ın köylerindenim bey, otun güç
bittiği, atın geç yetişdiği, kavruk köylerinden birindeyim. Bizim
muhtar bana bilet aldı trene bindirdi, kodum Angara'ya geldim.
- Muhtar niçin Ankara'ya gönderdi seni?
- Gazi Paşamızı görmem için. Başını pek ağrıttım da... Benim iki oğlum gâ vur
harbinde şehit düştü. Memleketi gâvurdan gurtaran kişiyi bir kez
görmeden ölmeyim diye hep dua ettim durdum. Rüyalarıma girdi Gazi
Paşa. Bende gün demeyip mihtara anlatinca, o da bana bilet aliverip
saldi Angaraya, giceleyin
geldimdi. Yolu neyi de bilemediğimden işte agsamdan belli böyle kendimi ordan
oraya vurup duruyom bey.
- Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var mı? Kadının birden yüzü sertleşti.
- Tövbe de bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki.. O bizim
vatanımızı gurtardı. Bizi düşmanın elinden gurtardı. Şehitlerimizin
mezarlarını onlara çiğnetmedi daha ne isteyebilirim ondan? Onun
sayesinde şimdi istediğimiz gibi yaşiyoz. Sunun bunun gâvur dölünün
köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık mı? Buralara bir defa
yüzünü görmek, ona sağol paşam! Demek için düştüm. Onu görmeden
ölürsem gözlerim açık gidecek. Sen efendi bir adama benziyon, bana bir
yardım ediver de Gazi Paşayı bulacağım yeri deyiver.
Atatürk'ün gözleri dolu dolu olmuştu, çok duygulandığı her halinden
belliydi. Bana dönerek;
- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu bizim insanimizdir... Benim köylüm,
benim vefalı Türk anamdır bu.
Attan indim. Yaşlı kadının elini tuttum anacığım dedim, sen gökte
aradığını yerde buldun, rüyalarını süsleyen, seni buralara kadar
koşturan Gazi Pasa yani Atatürk işte karsında duruyor.
Köylü kadın bu sözleri duyunca şaşkına döndü. Elindeki değneği yere fırlatıp
Atatürk'ün ellerine sarıldı. Görülecek bir manzaraydı bu. İkisi de
ağlıyordu. İki Türk insanı biri kurtarıcı, biri kurtarılan, ana oğul
gibi sarmaş dolaş ağlıyorlardı. Yaşlı kadın belki on defa öptü atanın
ellerini. Ata da onun ellerini öptü. Sonra heybesinden küçük bir paket
çıkarttı. Daha doğrusu beze sarılmış bir köy peyniri. Bunu Atatürk'e
uzattı;
- Tek ineğimim sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi Paşa, bunu sana hediye
getirdim. Seversen gene yapıp getiririm.
Paşa hemen orada bezi açıp peyniri yedi. Çok beğendiğini söyledi.
Sonra birlikte köşke kad ar gittik. Oradakilere şu emri verdi;
-'Bu anamızı alın burada iki gün konuk edin.
Sonra köyüne götürün. Giderken de kendisine üç inek verin benim
armağanım olsun.'









Alıntı
 
Geri
Üst