Albay Çiçek’ten haber geldi

MARCUSX

New member
Katılım
19 Ocak 2008
Mesajlar
2,051
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Kaf Dağının Ardı
Albay Çiçek’ten haber geldi

Bu köşede önceki gün yazdığım; “ölü dövücüler sevindi” başlıklı yazıda içimde her ciddi haber ve olay karşısında her zaman canlı tuttuğum “şüphe meleğini” harekete geçirmiştim.

“Bu imza gerçekse” demiştim.

Albay Dursun, köstebek midir?

Topluma yalan mı söyledi?

Doğruyu söylediyse!

İspat etsin istemiştim.

Beklediğim cevap hemen geldi. Dursun Çiçek adına avukatı İrem Çiçek, bana mektup gönderdi.

İftiradır diyor.

Karalamadır.

Vicdansızlıktır.

Adaletsizliktir.

Dursun Çiçek de bu sahte planı bütün toplum gibi gazetede gördü diyor. Mektup uzun ve detaylı, bu küçük köşede hepsini yayınlayamam. Ancak özünü bozmadan ve “Dursun Çiçek’in doğru söylediğinin ispatı sayılmasını” güçlendirecek bölümleri yayınlıyorum.

Sorular halinde geldi.

Dokunmadan yayınlıyorm.

“(...) Üzerinde hiçbir tarih olmayan ve askeri yazışma usullerine uymayan planın Nisan 2009 ayı içinde Genelkurmay Karargâhı’nda hazırlandığına kim karar verdi?

Aradan geçen dört ay sonra bir ihbarcı tarafından müvekkilimin (Dursun Çiçek’in) odasındaki çift kilitli dolaptan, haberi olmadan imhadan kurtarıldığı iddiası ile bir zarfa konularak İstanbul’daki Cumhuriyet Savcısı’na nasıl ulaştırıldı?

Neden dört ay beklendi?

İmza iddiaları dışında söz konusu planın müvekkilim (Dursun Çiçek) tarafından hazırlandığını ortaya koyan tek bir yasal delil var mı?

Defalarca talep edilmesine rağmen; plan üzerinde, parmak izi, kâğıt, mürekkep, bilgisayar ve yazıcı, ihbarcının gönderdiği zarfta ve planda aynı şekilde parmak izi, tükürük, hangi postaneden gönderildiği, yazıların ve kâğıdın kullanılma tarihi gibi diğer incelemeler neden yapılmıyor?

Bir gizli güç gerçeklerin ortaya çıkmasını ve ısrarla talep edilen imza dışındaki analizlerin yapılmasını önlüyor.

Bu gizli el kimin eli?

Sadece imza analizleri yapılıyor. Çünkü müvekkilimin (Dursun Çiçek’in) imzası teknik imkânları ve yetkileri fazla olan birileri tarafından o kâğıt parçasına imza taklit makinesi kullanılarak itina ile kopyalandı. O yüzden o ıslak imzalı sahte planda tek gerçeğe yakın olan şey, çok iyi takit edilmiş olan imzadır.

Bu komployu hazırlayanlar ve bu oyuna destek verenler işte bu gerçeği çok iyi bildikleri için sadece imza gündemde tutuluyor.

En son yine önce bir gazeteden öğrendiğimiz Jandarma Kriminal raporunda imza ile ilgili alt başlıklarda her şey müvekkilimin (Dursun Çiçek’in) imzasına benziyor diye değerlendirilirken, neden sonuçta da imza müvekkilimin imzasına benziyor denmiyor da eli ürünü olduğu kanaati yazılıyor. Kamuoyunun gerçekleri öğrenmesi adına bahse konu raporların tamamının açıklanmasını istiyoruz. Öyle içinden seçilmiş özel bölümlerin yargısız infaz için bazı gazetelere sızdırılmasını nefretle kınıyoruz...”

Evet sadece bir imza var.

Jandarma da doğruladı.

Ancak yığınla soru cevapsız.

Soruların gerçek delillere, şahitlere, bilgilere dayandırılmayan cevapları yoksa, “En son darbesini 30 yıl önce yapmış ve kurum olarak darbeciliğini kendisi öldürmüş orduyu karalamak için Dursun Çiçek’i kaba beyin yıkama propagandasıyla” mahkûm etmek adalete, insanlığa, hukuka sığar mı? Ölü dövücülükten demokrasi kahramanlığı çıkar mı?

Şu soru önemli:

Defalarca talep edilmesine rağmen; plan üzerinde parmak izi, kâğıt, mürekkep, bilgisayar ve yazıcı, ihbarcının gönderdiği zarfta ve planda aynı şekilde parmak izi, tükürük, hangi postaneden gönderildiği, yazıların ve kâğıdın kullanılma tarihi gibi diğer incelemeler neden yapılmıyor?

Yapılmazsa plan düzmecedir.

Asıl amaç, Albay Dursun Çiçek’i bitirmek değil, Güneydoğu’nun bölünmesine ve Kıbrıs’ın Türkiye’nin elinden gitmesine karşı diklenen Türk Ordusu’na diz çöktürmektir.


Necati Doğru
 
Adli Tıp imzanın Dursun Çiçek e ait olduğunu söyledi

TUBİTAK imzanın Dursun Çiçek e ait olduğunu söyledi

Emniyet Kriminal Dairesi imzanın Dursun Çiçek e ait olduğunu söyledi

Jandarma kriminal imzanın Dursun Çiçek e ait olduğunu söyledi

Ve Askeri Savcılık yaptığı incelemde imzanın Dursun Çiçek e ait söyleyerek tutuklanmasını talep etti


Şimdiii tüm bunlara bakarak bende diyorum ki nu imza Dursun Çiçek e ait olamaz. Çünkü Bu imzayı

ben attım.

Şimdi ben Dursun Çiçeke ve onun avukatlığını üstlenen tüm ergenekonculara tek bir soru soracağım.

Evet sadece tek bir soru.

Soru: Bu ihanet planı ortaya çıktığın da savcılık incelemek ve imzaları karşılaştırmak için senden imza örneği istediğinde neden buzamana kadar hiç kullanmadığın farklı bir imza attın.

hayatın boyunca hiç bir evrakta kullanmadığın bir imza örneğini İLK DEFA SAVCILIK İFADESİNDE ATARAK ergenekoncu yandaşlarını kandırabilirsin kaldı ki bazıları şimdiden " KANDIRILDIK" diye ağlıyorlar. bizi kandıracağınımı sandın

Söz konusu ergenekon çetelerini savunmak olduğunda şüpheci takılan saoyadı Doğru mustafa neden bu soruyu sormuyorsun Dursun Çiçeke

Merak etmeyin siz sormazsanız bile ilkokul 5.sınıf öğrencisi bile soruyor imzalar neden farklı diye
 
Velev ki bu kağıt parçası gerçek!Allah aşkına irtica ile mücadele suç mu?Yoksa Kubilay'ı katleden mürteciler Atatürk Cumhuriyetini yendi mi?Ülke savunması gibi irtica ile mücadele de TSK'nın asli görevlerindendir.İrtica ile mücadele için irticanın başı ve odağı olmuş kişi ve kurumlarlada mücadeleyi gerektirir.Velevki raporda,imzada gerçek.Suçmuş gibi bunu baştan inkar etmek hata idi.
 
İrtica (vahşilik/gericilik) ile mücadele etmek suç olduğu için böylesi acaip durumlarla karşılaşıyoruz.
 
Velev ki bu kağıt parçası gerçek!Allah aşkına irtica ile mücadele suç mu?

bu cümleyi tuttum.Şimdi irtica ve gaflet içinde olan varsa bu cümleye cevap versin.
 
Velev ki bu kağıt parçası gerçek!Allah aşkına irtica ile mücadele suç mu?Yoksa Kubilay'ı katleden mürteciler Atatürk Cumhuriyetini yendi mi?Ülke savunması gibi irtica ile mücadele de TSK'nın asli görevlerindendir.İrtica ile mücadele için irticanın başı ve odağı olmuş kişi ve kurumlarlada mücadeleyi gerektirir.Velevki raporda,imzada gerçek.Suçmuş gibi bunu baştan inkar etmek hata idi.

ha şu cümleleri baştan kursaydınızda milletide- forumuda 2 ye bölmeseydiniz keşke..)) baştan deseydinizya biz hertürlü komployu kuranları, yaptığımız hukuksuz gizli saklı şeyleri, irticayla mücadele ediyoruz diye yapma hakkına sahibiz deseydiniz ya.. bunu şimdi mi söylüyorsunuz.. ee ozaman baştan niye fasafiso dediniz, neden kağıt parçası dediniz? kaldıki irticayla mücadele neden suç olsun, elbette mücadele edin, edin de; yalnız olmayan irticayı kendiniz taşeron örgüt kurarak, sağa sola silah bırakarak, danıştayı kurşunlayıp, suçu dindaralara yıkarak değil, var olan gerçekte sizin adamlarınız olmayan, gerçekte hakikaten irticaya kucak açmış örgütlerle mücadele edinde bizde alkşlayalım..

yok öyle taşeronlara havale edttiğiniz , sağa sola gömdüğünüz , birilerini kışlkırtarak yaptığınız , önce suçu kendiniz işletip sonra aaaa burda irtica varmış diye millete komplo kurarark mücadele olmaz..

pisliğin,hukuksuzluğun, çamurun alasını yapıp, adam öldürmenin faili, suçun faili olacaksın, sonra o suça uygun dindar, milliyetçi, örgüt üretip suçu onlara yamayacaksın,kendi mahkemeni kurup aynı davanın hem şahidi,hem savcısı,hem yargıcı olacaksın,ardından taraf medyadan milleti kandırmak için satılık kalemlerle olayı başka türlü anlatacaksın bununda adını irticayla mücadele koyacaksın.. öylemi??

yermi millet be yaaa yermi haa?eskidendi çokkk eskidenn...))
 
İrtica ile mücadelede...Hepimiz Dursun Çiçek'iz elbette...
 
İrtica ile mücadelede...Hepimiz Dursun Çiçek'iz elbette...

iyide be kardeş sizde ne olacağınıza karar verin artık., Hrant vurulunca(vuranlar ilk günlerde ülkücü,dindar falandı ya) hepiniz hrant oldunuz ermeni oldunuz,uğur mumcu vuruldu vuranlar dindardı ya ilk zamanlarda hepiniz mumcu oldunuz, ama bugün gerçekler vuranlar vurduranlar dökülmeye başladıya ,hranta da mumcuya da sahip çıkmak bize düştü, siz alpaslan arslancı oldunuz ergenekoncu oldunuz ne hikmetse!!

şimdilik dursun çiçek olun elbette.. nasıl olsa bir gariplik olur ,onu günah keçisi yapan şimdi arkasında duranlar, yarın ağa büyük-darbe büyük lerin günahınıda ona yüklediğinde ,dursun çiçeğide savunmak bize düşmesin,ondan korkarım:)

israille yunanla ermeniyle mücadeleyi görev bilen yok, nasıl olsa içerde kendi ürettiğin kendin beslediğin bir irtica hayali ,ve düşmanın var, onla mücadle etmek işin kolayı elbette.. git adamların içine sız, okuluna yurduna silah sok sağa sola sakla, satılmış 3 tanede adam koy iftiracı, sonrada bastırıp irtica ile mücadele ediyoruz de..))) olur olur yutar bu millet..
 
tüm bunlardan sonra hala avukatlığa devam ediliyorya pess :hadiordan
 
İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
 
iyide be kardeş sizde ne olacağınıza karar verin artık., Hrant vurulunca(vuranlar ilk günlerde ülkücü,dindar falandı ya) hepiniz hrant oldunuz ermeni oldunuz,uğur mumcu vuruldu vuranlar dindardı ya ilk zamanlarda hepiniz mumcu oldunuz, ama bugün gerçekler vuranlar vurduranlar dökülmeye başladıya ,hranta da mumcuya da sahip çıkmak bize düştü, siz alpaslan arslancı oldunuz ergenekoncu oldunuz ne hikmetse!!

şimdilik dursun çiçek olun elbette.. nasıl olsa bir gariplik olur ,onu günah keçisi yapan şimdi arkasında duranlar, yarın ağa büyük-darbe büyük lerin günahınıda ona yüklediğinde ,dursun çiçeğide savunmak bize düşmesin,ondan korkarım:)

israille yunanla ermeniyle mücadeleyi görev bilen yok, nasıl olsa içerde kendi ürettiğin kendin beslediğin bir irtica hayali ,ve düşmanın var, onla mücadle etmek işin kolayı elbette.. git adamların içine sız, okuluna yurduna silah sok sağa sola sakla, satılmış 3 tanede adam koy iftiracı, sonrada bastırıp irtica ile mücadele ediyoruz de..))) olur olur yutar bu millet..

Bizim ne olduğumuz belli...Biz Mustafa Kemal Atatürk'ün kurmuş olduğu Laik demokratik cumhuriyetin adanmışlarıyız....biz bizdense doğru yapıyordur diyenlerden değiliz bu gün bizimle olanın yarın ihanet etmeyeceğinide bilemeyiz o sebeb ile ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz deriz.

Durum Aşağıda Mustafa Kemal'in dediği safhaya gelmiştir. Bizde elimizden geleni yapacağız...

GENÇLİĞE HİTABE

Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK
20 Ekim 1927
 
İrtica bu ülke için en büyük tehlikedir...Şu zamanda da görüyoruz ki; mertçe bizi alt edemeyen dış güçler, bizde herzaman mevcut olan irticai , gericileri kullanarak emellerini karşılamak istiyor....

DOLAYISIYLA; DURSUN ÇİÇEK VE ONUN GİBİ BİNLERCE SUBAYIMIZIN ARKASINDAYIZ....

Belgeye gelince; baştan aşağı zırva....yok imza ona aitmiş....adli tıpların raporları varmışşş.....BEYLER YIL 2010....Her türlü teknoloji başta Amerika olmak üzere mevcut....Kaldı ki adli tıplar, kriminal laboratuarları %100 hüküm vermez....Ve keriz değildir ki TSK dahil hiçbir resmi kurum, YAZDIĞI EVRAKTA, YAPTIĞI PLANDA; PARTİ İSMİ.......KİŞİ VE CEMAAT İSMİ ......yaaaazzzzzmaaaaaazzzzzzz......

BÖLÜCÜ VE İRTİCAİ UNSURLAR......diye bahseder.....PARTİ İSMİ HİÇBİR ŞEKİLDE YAZILMAZ........AKP BİLE KASTEDİLSE; İMA EDİCİ TABİRLER KULLANILIR.AMA ÖLDÜRSENİZ AKP DİYE PARTİ İSMİ YAZDIRAMAZSINIZ......
 
Velev ki bu kağıt parçası gerçek!Allah aşkına irtica ile mücadele suç mu?Yoksa Kubilay'ı katleden mürteciler Atatürk Cumhuriyetini yendi mi?Ülke savunması gibi irtica ile mücadele de TSK'nın asli görevlerindendir.İrtica ile mücadele için irticanın başı ve odağı olmuş kişi ve kurumlarlada mücadeleyi gerektirir.Velevki raporda,imzada gerçek.Suçmuş gibi bunu baştan inkar etmek hata idi.

Ordumuz ilk görevi pkk ile mücadele olmalıdır.Tabiki irtica ve daha sonraki nedenler sıralanmalıdır.Ama bizim en önemli sorunumuz pkk terör örgütüdür.
 
Önce bu belge gerçek değil diyerek alçakca iftiralar atarak Taraf Gazatesine saldırdılar.

Bu ihanet planına tepki gösterenlere ise ordu düşmanı diye saldırdılar

amma velakin bu ihanet planının gerçek olduğu 4 birim tarafından onaylanıp en sonda askeri savcılık tarafından doğruluğu kabul edilince bizim ergenekoncu koro büyük bir kıvraklıkla dönüş yapıp

"irticayla mücade etmek suçmu. irticayla mücadele etmek askerin görevi. nevar bunda "diyerek
hiç utanmadan eski iftiralarını bir çırpıda yalayıp yuttular. afite olsun

Ancak Dursun Çiçek e hazırlattırılan bu ihanet Plan dan haberi olmayan ve bu İhanet Planını birkez bile okumamış ezberci ergenekoncular şayet bu ihanet planını okumuş olsalardı bu kez nasıl bir kıvraklıkla dönüş yapacaklar dı merak ediyorum doğrusu. Gerçi alıştıkları için zorlanacaklarını sanmam
 
İrticayla mücadele adı altında yaptıkları kahbeliğe bakar mısınız

cemaate bağlı öğrencilerin evlerine silah konulup daha sonra yapılacak baskınla bu silahları elegeçirip bu masum gençlerin silahlı terör örgütü kapsamında yargılanmaları sağlanacak. hemde askeri mahkemelerde

O alçak planda buna benzer daha ne ihanetler ve adice komplolar var.

Eğer siz masum insanların bu aşağılık oyunlarla suçlanmasına irticayla mücadele diyorsanız

bende şimdi başka bir şey derdim ama neyse vaz geçtim demiyorum
 
İrticayla mücadele adı altında yaptıkları kahbeliğe bakar mısınız

cemaate bağlı öğrencilerin evlerine silah konulup daha sonra yapılacak baskınla bu silahları elegeçirip bu masum gençlerin silahlı terör örgütü kapsamında yargılanmaları sağlanacak. hemde askeri mahkemelerde

O alçak planda buna benzer daha ne ihanetler ve adice komplolar var.

Eğer siz masum insanların bu aşağılık oyunlarla suçlanmasına irticayla mücadele diyorsanız

bende şimdi başka bir şey derdim ama neyse vaz geçtim demiyorum

dediğin gibi kahbeliğin adı nezamandan beri irticayla mücadele oldu

gerçi kendi camisini bile bombalamaktan çekinmeyecek hainler olduktan sonra öğrenci evlerine silah koyuta daha sonra baskın yapmak çok hafif kalsa gerek
 
Geri
Üst