AKP 12 Eylül'ün Ruh İkizidir

  • Konbuyu başlatan WoLF
  • Başlangıç tarihi
W

WoLF

Guest
AKP, kendi politik ihtiyaçlarını, öngördüğü toplum projesini gözeten bir anayasa değişikliği paketini, tek taraflı olarak, hazırlayıp milletin önüne koymuş bulunuyor.

Söz konusu politik ihtiyaç, yüksek yargıyı tarafsızlaştırmak değil, yandaş hale getirmek. Ama iktidar partisi bunu, 12 Eylül darbesi ile 1982 Anayasası ile hesaplaşma gibi göstermeye, yapılacak referanduma da böyle bir hayal mahsulü yüklemeye çalışıyor.

Bazı solcu geçinen sazanlar da bunu bir güzel yutuyorlar…

Oysa, kısa bir tarih turu ve serinkanlı bir analiz, AKP’nin 12 Eylül karşıtı olmak bir yana, 12 Eylül’ün ruh ikizi olduğunu, onun mirasçısı olduğunu ortaya çıkaracaktır.

Her şeyden önce, AKP, 12 Eylül darbecileri ile başlayan küreselleşmeci, neoliberal, piyasacı çizginin savunucusu olarak, bir mirasçıdır.

Kimin mirasçısı?

12 Eylül, Kenan Evren ismiyle özdeşleşmiş.

Oysa bir o kadar sembol isim Turgut Özal’dır ve AKP, Özal’ın mirasçısıdır.

12 Eylül askeri darbesi sadece siyasi sistemi bir diktatörlüğe çevirmekle kalmadı, ekonomik düzeyde de 24 Ocak Kararları ile neoliberal, piyasacı, emek karşıtı, küreselleşmeci kapitalizm patikasına taşıdı ve bu mimari de Turgut Özal’a aittir.

Turgut Özal, 12 Eylül 1980 öncesi Sabancı Grubu’nun koordinatörüydü, MESS isimli en militan işveren sendikasının başkanıydı. Demirel, Zincirbozan’a götürülürken müsteşarı Turgut Özal, 12 Eylül hükümetinin ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısı koltuğuna oturtuluyordu.

Turgut Özal-12 Eylül, hiç didişmediler. Darbe icraatını birlikte gerçekleştirdiler.

Yeniden parlamenter rejime geçme sırasında Evren cuntasının hedefi, iki partili sistem kurmaktı. Biri kendi partileri MDP, diğeri konu mankeni Halkçı Parti olacaktı. Özal, bu şablonu bozan ANAP’ı kurmaya kalkınca sürtüşme oldu ama Özal’ın hamisi ABD, Evren cuntasını ikna etmeyi bildi.

Özal’ın müritleri, 2002’de Erbakan’ın ortodoks milli görüşünden ayrılan Erdoğan-Gül ikilisinin kurduğu neoliberal-muhafazakâr AKP’nin ruh ikizleri olduğunu hemen anladılar ve AKP’nin omurgasını oluşturdular; hem kimlikleri hem de taşıdıkları ruh aynıydı…

Birkaç isim mi istersiniz:

Tayyip Erdoğan’ın en yakın kadrosundan Cemil Çiçek, Abdulkadir Aksu, Bayburt Milletvekili Ülkü Güney, Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya, Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Sağlam, Ardahan Milletvekili Saffet Kaya, İstanbul Milletvekili Murat Başeskioğlu, Kırıkkale Milletvekili Vahit Erdem, Ankara Milletvekili Zekai Özcan…

12 Eylül’ün sembol isimlerinden Turgut Özal’ın müritlerinin ete kemiğe büründürdüğü AKP, tıpkı 12 Eylülcüler gibi, emek karşıtı, anti-sendikal, anti-kamucu, neoliberal, piyasacı, küreselleşmeci bir çizgiyi benimsediler.

Hatta, doğruyu söylemek gerekirse, 2003-2008 döneminde IMF ile yürüttükleri program kapsamında özelleştirmede, liberalleşmede 12 Eylülcüler ve devamı ANAP’tan daha militan bir çizgi izlediler.

Halep oradaysa, arşın burada.

Bakın özelleştirme verilerine, bakın devleti küçültme verilerine…

AKP iktidara geçerken kaç KİT çalışanı varmış?

384 bin. Şimdi? 184 bin… 200 bin tasfiye…

Bakın bakalım bugün sayıları 13 milyonu bulan işçiden-memurdan kaçı sendikalı?

3.5 milyonu.

Kaçı toplusözleşme yapabiliyor?

Ancak 750 bini...

Kaçı greve çıkıyor?

3 bini!.

Gelir bölüşümü?

12 Eylül döneminden bile geride.

Türkiye, Meksika ile birlikte, dünyanın en rezil bölüşüm tablolarından birine sahip.

12 Eylül 1980 ile hesaplaşma palavrasını sıkan AKP’nin 12 Eylül ile bir derdi olsa, 8 yıldır 12 Eylül simgelerine sessiz kalır mıydı?

Bugün adı işkence ile cellatlıkla anılan Kenan Evren’in, eseri 12 Eylül’ün ismi, hâlâ birçok okulda, caddede, bulvarda.

12 Eylül adını taşıyan birçok kamusal alan var.

Alın size Kenan Evren ilkokulları listesi:

Adana Seyhan /Adıyaman Kahta (yakında değişti) /Antalya Döşemealtı Nebiler/ Çanakkale Gökçeada / Diyarbakır Ergani /Gaziantep Şahinbey / Giresun /Hatay Dörtyol/Konya Çumra /Malatya Topsöğüt /Manisa Kula /Marmaris/ Niğde Bor/ Samsun Çarşamba / Sivas Şarkışla / Osmaniye Bahçe. Adı Evrenpaşa olan okullar: Bitlis, Elazığ, Erzurum, İzmir, Muğla Armutalan, Şanlıurfa Ceylanpınar. Adı 12 Eylül olan okullar: Ankara Haymana, Bitlis, İzmir Narlıdere, Siirt Baykan. Ve Evren liseleri: İstanbul Kadıköy, İzmir Konak, Manisa Alaşehir. Adana’da, G. Antep’te Kenan Evren isimli bulvarlar, caddeler…

12 Eylül rejimi ile derdi olan bir iktidar, bugüne kadar bu işkencecinin isminin kamusal kurumlarda taşınmasının dayanılmaz ağırlığına tahammül eder miydi?

Onların 12 Eylül karşıtlıkları yalandır, gerçek olan ise 12 Eylül’ün mirasçısı olduklarıdır.

KaynaK
 
Tek kozu 12 Eylül.Başka hiçbir şey ellerinde yok. Amacı 93 yaşındaki adamı yargılatmak değil , 2011'e hazırlık yapmak. Ola ki bir daha seçilirse TSK korkusu olmadan daha rahat hareket edecek.
 
hUKUK tahsili görmüş arkasından yıllarca ülke hukukunun her aşamasında ve tepesinde yıllarca çalışmış hukukcular asla 12 eylül cülerden bu değişiklik ile hesap sorulamayacağını söylüyor.

Akp li Burhan kuzu sembolik olacak en azından vicdanlar rahatlayacak diyor hesap soracağız demiyor.

Hala 12 eylül den hesap soracağız demenin mantığı nedir. 3-5 taşeron hukukcu oldugunu iddia eden kişiden başka herkes aynı fikirde .

80 li yılları pek hatırlamam. 10 yasında falandım. Sadece babam lisede okuyan abimi takip ederdi bişeylere karışmasın diye .

Ama okudum o yıllarda yapılan işkenceleri eziyetleri .

Keşke hesap sorulabilecek bişeyler yapsalardı simgesel değil fiili ...

Nokta dergisi vardı bilenler hatırlar İşkenceci bir polisin itirafları diye bir haber yapmıştı. Okurken tüylerimin diken diken oldugunu hala bugün kü gibi hatırlarım.

12 eylül ü şov yapıp yargıyı ele geçirmek olmasaydı amaç evet oyunu verirdim.

Ama

Hayır...
 
Mükemmel bir tespit yapılmış.
 
Geri
Üst