AKP, ‘parakrasi’nin iktidar partisidir!

MG_eVİL

New member
Katılım
20 May 2008
Mesajlar
3,623
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Sevsenizde sevmesenizde sonuna kadar Atatürk ve fi
CHP’deki çıkar karşılığı aday gösterme iddialarının doruğa ulaştığı günlerde, iktidar partisinin kurmaylarının marifetleri de bir bir ortaya dökülmeye başladı.

Bu da siyasi partilerimizin; iktidarıyla, ana ya da yavru muhalefetiyle ne kadar kirlendiklerini gösteriyor.

Takdir edersiniz ki AKP’yle ilgili somut gelişmelerin heba olup gitmesine gönlüm razı olmaz!

Bu beylerin zaten ne kadar marifetli olduklarını biliyorduk da; doğrusu şu son ortaya çıkanlar bizim bile aklımıza gelmezdi!

İşte; sağlıklı demokrasilerde, her biri tek başına iktidar partisini bir gecede Yüce Divan’a götürebilecek gelişmeler:

BUNU TANIYAN TOSUN!

En önemli gelişme kuşkusuz “yolsuzluk avcısı” Kemal Kılıçdaroğlu’nun patlattığı Ekrem Tosun dosyası...

Kılıçdaroğlu, günlerdir Başbakan’a, “kim bu Tosun” diye sorup duruyordu...

Başbakan sonunda dayanamadı ve “ben bilmiyorum, hiç tanıdığım biri değildir... Söyle de tanıyayım” diye rest çekti.

Ama daha bu açıklamanın üzerinden birkaç saat bile geçmeden , Başbakan’ın “tanımam” dediği Ekrem Tosun’un, oğlu Burslu Bilal ile gelini Sema Erdoğan’ın “temsilci”si olduğu ortaya çıktı!

Hem de öyle “güvenilen” bir temsilci ki oğul ve gelin Erdoğanların, kuyumcu Cihan Kamer’le ortak oldukları şirketteki hisselerini o kontrol ediyor.

Yani; onlara para kazandırıyor!

Peki; Ata Gold isimli bu şirket ne iş yapıyor?

Cihan Kamer her ne kadar küçük gibi göstermeye kalksa da, bir metrekare yer kiralamanın bile mucize olduğu Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali’nin “Free Shop” bölgesinde takı satıyor!

İnsan da sormadan edemiyor:

Acaba Cihan Kamer, bu değerli mekanda mağaza açabilmek için, Başbakan’ın nüfuzuna mı ihtiyaç duydu?

Bu yüzden mi, bu işlerden hiç anlamamalarına rağmen Burslu Bilal ve Sema’yı kendisine ortak yaptı?

Oğlu ve gelini, bu kadar güvenip temsilci ilan ettikleri Ekrem Tosun’u neden babalarıyla tanıştırmadı?

TATLI TİCARET!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş iş başına geldiği günlerde, İstanbul’un en büyük sorununun kaçak yapılaşma olduğunu belirterek, gecekondulara karşı büyük bir savaş açmıştı...

Belediyeye ait yıkım ekipleri, yanlarına gazetecileri de alarak neredeyse her gün bir garibanın gecekondusunu yerle bir ediyordu.

Ama şimdi anlaşılıyor ki; Kadir Bey, imar yasalarının sadece yoksullar için geçerli olduğunu düşünüyormuş...

Çünkü kendisine ait bir tatlıcı şirketinin, Rumeli Hisarı’ndaki kaçak inşaatına göz yummuş!

Üstelik bu olayın ardından yaptığı açıklamada, şirketin o inşaatla ilişkisi olmadığını söylemeye kalkışmış... Fakat sonradan ortaya çıkmış ki; Topbaş ailesi gırtlağına kadar bu işin içinde...

Peki; olay ortaya çıkmış da ne olmuş?

Hiiiççç! Sadece inşaat daha da hızlanmış!

VİLLASINI UNUTMUŞ!

Son bomba ise Ankara’dan... MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “Ankara’da evim yok” diyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in bu haline çok üzülmüş... Tam ona ev almak için para toplamaya hazırlanıyormuş ki, Melih Bey’in Ankara’da evinin de, arsasının da, hatta villasının da olduğunu keşfetmiş!

Bu aldatılmışlık duygusuyla da Gökçek’in istifasını istemiş...

Melih Bey’den yanıt tez gelmiş:

“Evim olduğunu belgelerse istifa ederim. Aksi halde aynı tavrı kendisinden beklerim!”

Bunun üzerine Oktay Vural, sadece birkaç saat sonra bir basın toplantısı düzenlemiş ve Gökçek’in mal varlığına ilişkin açıklamalarında saymadığı bir dairenin, bir villanın, bir de arsanın tapularını gazetecilere göstermiş...

Sadece villanın piyasa değeri yaklaşık 1 milyon TL’yi buluyormuş!

Peki; Gökçek ne yapmış, istifa etmiş mi?

Elbette hayır... Dün gelen bilgilere göre “Kumaşçılar Çarşısı”nda dükkan dükkan dolaşıp, bu işten kurtulmak için uygun bir “kılıf” aramış... Aradığı kılıfı da bulmuş:

“Evleri satmıştım, vergi dairesine bildirmeyi ihmal etmişim!”



***

Kimse boş yere bu ülkede demokrasi olduğunu sanıp, kendisini kandırmaya çalışmasın. Bu ülkede, “parakrasi”den başka hiçbir şey yok... Çünkü demokrasilerde siyasi partiler, halk için çalışır.

Bizim “parakrasi”mizde ise sadece kendi çıkarları için “kara ticaret” yaparlar! Biz de bunları ciddiye alıp, sorunlara çözüm bulmalarını, halka hizmet üretmelerini bekleriz...

Bizim kadar saf bir seçmen kitlesi, başka bir ülkede daha var mı acaba?


*****

GÜNÜN SORUSU

Hakkındaki iddialarla gündemin tepesine oturan CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, kendisinin ve yakınlarının mal varlığını açıklamayı düşünür mü?

..::MUSTAFA MUTLU::..

AKAPEli arkadaşlar diyorlar kendi partilerini neden eleştirmezler bu CHPliler...

Hakkındaki iddialarla gündemin tepesine oturan CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, kendisinin ve yakınlarının mal varlığını açıklamayı düşünür mü?

bende soruyorum açıklasın eğer bi pisliği varsa atsınlar... hem partiden hem kodese...:goz::goz:
 
Geri
Üst