fatih pala
Banned
- Katılım
- 1 Şub 2009
- Mesajlar
- 240
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Biçare Başbakan Erdoğan'ın "işsizliğe çare" çağrısı yaptığı Bahçeli ve Baykal ikilisinden ilk cevabı Baykal verdi. Yeniçağ gazetesi yazarı İsrafil K. Kumbasar, Baykal'ın alelacele açıkladığı "çare paketi"ni TÜSİAD patronlarının hazırladığını iddia ettiği yazısında "AKP, zaten Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli sayesinde iktidarda değil mi?.." ifadelerini kullandı.
Krizin etkileri yeni yeni hissedilmeye başlandı. Kasım ayı itibarıyla tam 645 bin kişi işten çıkarılarak kapının önüne konuldu, milyonlarca kişi "Acaba sıra bize ne zaman gelecek?" sorusu ile yatıp kalkıyor.
Ama bugüne kadar "Bize bir şey olmaz, kriz teğet geçiyor" diyen iktidarın başı Tayyip Erdoğan, yumurtanın artık iyice kapıya dayandığını görünce ne yapacağını şaşırdı.
Belli ki bugüne kadar 'uluslararası' finans kuruluşlarının direktifleri doğrultusunda ekonomiyi idare eden Erdoğan'ın, seçim sonrasında ülkenin en önemli gündem maddesi haline gelecek olan 'işsizliğe' karşı herhangi bir somut 'çözüm' planı yok.
Erdoğan, Mardin'de düzenlenen mitingde muhalefet partilerinin başındaki Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli'ye aynen şu çağrıyı yaptı:
- "Sayın Baykal, Sayın Bahçeli. Ben buradan söz veriyorum. Eğer işsizliğe bir çareniz varsa açıklayın, o çareyi eğer yerine getirmeyen bir Tayyip Erdoğan varsa, hemen siyaseti bırakmaya hazırım."
Peki onların herhangi bir çözümü var mı? Ne yazık ki yok.
MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli, yapılan çağrıyı üzerine bile almadı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ise, 'alelacele' eline tutuşturulduğu açıkça belli olan yedi maddelik bir 'çare' paketi açıkladı.
Paketin, ilk dört maddesi aynen şöyle:
1-) "Otomobil ve dayanıklı tüketim mallarında geçici 6 ay süre ile KDV'yi kaldırın."
2-) "TL'nin aşırı değerlenmesini önleyin, maliye politikasını gevşetmeyi temel alın."
3-) "Kredi piyasalarındaki tedirginliği gidermek için Kredi Garanti Fonu oluşturun."
4-) "Sigorta primlerini ve ücretliler üzerindeki vergi yüklerini ve stopajı aşağı çekin."
Peki bu çözüm önerileri içerisinde 'yatırımları' artırıp, 'istihdam' yaratmaya yönelik herhangi bir işaret görebiliyor musunuz?
Hayır.
O zaman bu paket, kimlerin işine yarar dersiniz?
İşinden olanların veya iş bekleyenlerin mi?
Hayır.
O halde kimlerin?
Tabii ki 'TÜSİAD' patronlarının.
Kendi 'ideolojik' vizyonunuz ve alternatif 'ekonomik' planınız olmazsa, 'diğerlerinden' herhangi bir farkınız kalmazsa, işte böyle karşınıza çıkacak ilk önemli mesele karşısında apışıp kalıverirsiniz. Ya, ciddi anlamda herhangi bir 'çözüm' ortaya koyamazsınız, ya da 'devlet politikası' diye birilerinin elinize tutuşturduğu 'tırışkadan' icraatlar ile vaziyeti idare etmekten başka bir iş yapmazsınız. AKP, zaten Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli sayesinde iktidarda değil mi?..
http://www.milligazete.com.tr/haber/akpyi-iktidarda-tutanlar-116204.htm
Krizin etkileri yeni yeni hissedilmeye başlandı. Kasım ayı itibarıyla tam 645 bin kişi işten çıkarılarak kapının önüne konuldu, milyonlarca kişi "Acaba sıra bize ne zaman gelecek?" sorusu ile yatıp kalkıyor.
Ama bugüne kadar "Bize bir şey olmaz, kriz teğet geçiyor" diyen iktidarın başı Tayyip Erdoğan, yumurtanın artık iyice kapıya dayandığını görünce ne yapacağını şaşırdı.
Belli ki bugüne kadar 'uluslararası' finans kuruluşlarının direktifleri doğrultusunda ekonomiyi idare eden Erdoğan'ın, seçim sonrasında ülkenin en önemli gündem maddesi haline gelecek olan 'işsizliğe' karşı herhangi bir somut 'çözüm' planı yok.
Erdoğan, Mardin'de düzenlenen mitingde muhalefet partilerinin başındaki Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli'ye aynen şu çağrıyı yaptı:
- "Sayın Baykal, Sayın Bahçeli. Ben buradan söz veriyorum. Eğer işsizliğe bir çareniz varsa açıklayın, o çareyi eğer yerine getirmeyen bir Tayyip Erdoğan varsa, hemen siyaseti bırakmaya hazırım."
Peki onların herhangi bir çözümü var mı? Ne yazık ki yok.
MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli, yapılan çağrıyı üzerine bile almadı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ise, 'alelacele' eline tutuşturulduğu açıkça belli olan yedi maddelik bir 'çare' paketi açıkladı.
Paketin, ilk dört maddesi aynen şöyle:
1-) "Otomobil ve dayanıklı tüketim mallarında geçici 6 ay süre ile KDV'yi kaldırın."
2-) "TL'nin aşırı değerlenmesini önleyin, maliye politikasını gevşetmeyi temel alın."
3-) "Kredi piyasalarındaki tedirginliği gidermek için Kredi Garanti Fonu oluşturun."
4-) "Sigorta primlerini ve ücretliler üzerindeki vergi yüklerini ve stopajı aşağı çekin."
Peki bu çözüm önerileri içerisinde 'yatırımları' artırıp, 'istihdam' yaratmaya yönelik herhangi bir işaret görebiliyor musunuz?
Hayır.
O zaman bu paket, kimlerin işine yarar dersiniz?
İşinden olanların veya iş bekleyenlerin mi?
Hayır.
O halde kimlerin?
Tabii ki 'TÜSİAD' patronlarının.
Kendi 'ideolojik' vizyonunuz ve alternatif 'ekonomik' planınız olmazsa, 'diğerlerinden' herhangi bir farkınız kalmazsa, işte böyle karşınıza çıkacak ilk önemli mesele karşısında apışıp kalıverirsiniz. Ya, ciddi anlamda herhangi bir 'çözüm' ortaya koyamazsınız, ya da 'devlet politikası' diye birilerinin elinize tutuşturduğu 'tırışkadan' icraatlar ile vaziyeti idare etmekten başka bir iş yapmazsınız. AKP, zaten Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli sayesinde iktidarda değil mi?..
http://www.milligazete.com.tr/haber/akpyi-iktidarda-tutanlar-116204.htm