GhOsT
Tuning Moderatör
- Katılım
- 16 Ocak 2007
- Mesajlar
- 6,658
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
İkili ilişkilerde biz kadın kısmı hep erkekleri suçlarız ya...
Akılları fikirleri sekste diye... Erkeğin beyni bel altından başka bir şeye çalışmaz, öyle biliriz.
Erkek dediğin kadın ruhundan anlamaz.
Saç okşamaz, ön sevişme nedir bilmez.
Ağzından çıkan lafın kadın kalbini nasıl kıracağını hesap edemez.
Biz sütten çıkmış ak kaşığız ya...
Biz ağzımızdan her çıkanı tartarız ya...
Dahası biz hep haklıyız ya...
Niye yazıyorum şimdi bunları?.. Geçen gece kızlar zirvesi vardı yine. Şu meşhur iki kişilik zirve!.. 'Bizim kız', "Akşama bir yerde oturalım mı, sana anlatacaklarım var" dedi. Bilirim ki, her böyle dediğinde bir şeyler olmuştur, arası bozulmuştur erkeğiyle...
Yanılmamışım.
Bu kez niye?..
Yeni bir aşka düştü bizimki. Dolu dizgin gidiyordu ki... Hakim olamamış -yeri geldiğinde- zehir saçan o 'kadın dili'ne...
"Bu gece görüşmeyelim, zaten gelsem de yaramam işine" deyivermiş. Reglmiş. Anlayın işte...
Oğlana çok dokunmuş bu laf.
"Ben seni seks yapmak için çağırmıyorum ki, sana sarılarak uyumak isteyebileceğimi düşünemiyor musun?.." diye sormuş.
Bir erkeğin aklından seks geçmeyeceğini düşünmek mi?.. Böyle bir şey yazmaz ki bizim kitapta. Erkekler seks delisidir kadının gözünde. Ama görüyorsunuz işte, asıl şeytan kadının içinde. Aklı da fikri de sekste olan o aslında...
Zaten kişi kendinden bilmez mi işi?.. O kadar doğru ki bu laf...
Geçenlerde bir başka arkadaşımla kıskançlıktan bahsediyorduk mesela. "Çok kıskanıyor beni" dedi. "Seviyor, ne güzel işte" dedim...
Ne cevap verse beğenirsiniz:
"Demek kendisi o kadar yaramaz ki aynı şeyleri benim de yapabileceğimi düşünemez mi?.."
Kıskançlık, sadece kendine güvensizliğin göstergesi olmayabilir mi yani?.. Kendi yanlışlarını karşısındakine mi yüklüyor insan?..
Mesela gözü dışarıdaysa, güzel kız/oğlan gördüğünde kayıtsız kalamıyorsa, her önüne gelene mavi boncuk dağıtıyorsa karşısındaki de öyle mi biliyor?..
Örtbas etmek için de kıskanç erkeği/kadını oynuyor belki.
Benim 'olmayan aklım' ermez bu işlere... Ama bir şeye çok inanırım. Haydi eğri oturup doğru yazayım. Gerçekten de çok büyük haksızlıklar yapıyoruz biz, erkek milletine. O benim en çok sevdiklerime...
Kötüyüz biz ya... Fesatız... İçten pazarlıklıyız...
Kim demiş erkek kadın ruhundan anlamaz, duygusuzdur diye.
Duygusuz olan biziz aslında. Karşımıza çıkan her erkeği aynı kefeye koyan. Hepsini 'daha önce hayatımıza girip bizi acıtan, canımızı yakan' gibi bilen.
Sırf intikam için bir başka erkekle yatabilen de biziz...
Ayrılık acısını ihanetle hafifletmeye çalışan bir cinsiz. Hangi erkek böyle bir şey yapıyor ki?..
Gidenin acısını yeni gelenle çıkarıyoruz biz, hiç sevmesek de geleni... Bazen o da yetmiyor, yedeğe alıyoruz bazı isimleri. Biri giderse elimizin altında bir kurban olsun diye... Yaralarımızı sarsın, saramasa da kendimizi kandırmamıza yardım etsin istiyoruz. Ruhumuz hep okşansın, kalbimiz ne kadar kırılırsa kırılsın, yeter ki varlığımızın sebebi, bizi biz yapan o egomuza bir şey olmasın.
Hanidir uzayan lafın kısası... Kadın mı dedin... Dinlenip dinlenip kaçacaksın abicim!..
Yok kaçamamışsan da 'obez ego'sunu beslemesine asla müsaade etmeyeceksin... Divanen olmazsa namerdim!..
yazar:?
Akılları fikirleri sekste diye... Erkeğin beyni bel altından başka bir şeye çalışmaz, öyle biliriz.
Erkek dediğin kadın ruhundan anlamaz.
Saç okşamaz, ön sevişme nedir bilmez.
Ağzından çıkan lafın kadın kalbini nasıl kıracağını hesap edemez.
Biz sütten çıkmış ak kaşığız ya...
Biz ağzımızdan her çıkanı tartarız ya...
Dahası biz hep haklıyız ya...
Niye yazıyorum şimdi bunları?.. Geçen gece kızlar zirvesi vardı yine. Şu meşhur iki kişilik zirve!.. 'Bizim kız', "Akşama bir yerde oturalım mı, sana anlatacaklarım var" dedi. Bilirim ki, her böyle dediğinde bir şeyler olmuştur, arası bozulmuştur erkeğiyle...
Yanılmamışım.
Bu kez niye?..
Yeni bir aşka düştü bizimki. Dolu dizgin gidiyordu ki... Hakim olamamış -yeri geldiğinde- zehir saçan o 'kadın dili'ne...
"Bu gece görüşmeyelim, zaten gelsem de yaramam işine" deyivermiş. Reglmiş. Anlayın işte...
Oğlana çok dokunmuş bu laf.
"Ben seni seks yapmak için çağırmıyorum ki, sana sarılarak uyumak isteyebileceğimi düşünemiyor musun?.." diye sormuş.
Bir erkeğin aklından seks geçmeyeceğini düşünmek mi?.. Böyle bir şey yazmaz ki bizim kitapta. Erkekler seks delisidir kadının gözünde. Ama görüyorsunuz işte, asıl şeytan kadının içinde. Aklı da fikri de sekste olan o aslında...
Zaten kişi kendinden bilmez mi işi?.. O kadar doğru ki bu laf...
Geçenlerde bir başka arkadaşımla kıskançlıktan bahsediyorduk mesela. "Çok kıskanıyor beni" dedi. "Seviyor, ne güzel işte" dedim...
Ne cevap verse beğenirsiniz:
"Demek kendisi o kadar yaramaz ki aynı şeyleri benim de yapabileceğimi düşünemez mi?.."
Kıskançlık, sadece kendine güvensizliğin göstergesi olmayabilir mi yani?.. Kendi yanlışlarını karşısındakine mi yüklüyor insan?..
Mesela gözü dışarıdaysa, güzel kız/oğlan gördüğünde kayıtsız kalamıyorsa, her önüne gelene mavi boncuk dağıtıyorsa karşısındaki de öyle mi biliyor?..
Örtbas etmek için de kıskanç erkeği/kadını oynuyor belki.
Benim 'olmayan aklım' ermez bu işlere... Ama bir şeye çok inanırım. Haydi eğri oturup doğru yazayım. Gerçekten de çok büyük haksızlıklar yapıyoruz biz, erkek milletine. O benim en çok sevdiklerime...
Kötüyüz biz ya... Fesatız... İçten pazarlıklıyız...
Kim demiş erkek kadın ruhundan anlamaz, duygusuzdur diye.
Duygusuz olan biziz aslında. Karşımıza çıkan her erkeği aynı kefeye koyan. Hepsini 'daha önce hayatımıza girip bizi acıtan, canımızı yakan' gibi bilen.
Sırf intikam için bir başka erkekle yatabilen de biziz...
Ayrılık acısını ihanetle hafifletmeye çalışan bir cinsiz. Hangi erkek böyle bir şey yapıyor ki?..
Gidenin acısını yeni gelenle çıkarıyoruz biz, hiç sevmesek de geleni... Bazen o da yetmiyor, yedeğe alıyoruz bazı isimleri. Biri giderse elimizin altında bir kurban olsun diye... Yaralarımızı sarsın, saramasa da kendimizi kandırmamıza yardım etsin istiyoruz. Ruhumuz hep okşansın, kalbimiz ne kadar kırılırsa kırılsın, yeter ki varlığımızın sebebi, bizi biz yapan o egomuza bir şey olmasın.
Hanidir uzayan lafın kısası... Kadın mı dedin... Dinlenip dinlenip kaçacaksın abicim!..
Yok kaçamamışsan da 'obez ego'sunu beslemesine asla müsaade etmeyeceksin... Divanen olmazsa namerdim!..
yazar:?
aLıntıdır !!!