kral_tek59
New member
- Katılım
- 10 Ocak 2010
- Mesajlar
- 188
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
ilk mac cok zevksiz gecıyor bu vuvuzela yokmu lanet olsun ya gercı tum maclar oyle gecıyor ama bu ayrı bı işkence
2010 Dünya Kupası Haberleri [Tek Başlık]
- Konbuyu başlatan mchasso
- Başlangıç tarihi
- Katılım
- 22 Haz 2008
- Mesajlar
- 5,314
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 36
- Yaş
- 34
fildişi portekiz maçıda güzel olacak gibime geliyo
- Katılım
- 22 Haz 2008
- Mesajlar
- 5,314
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 36
- Yaş
- 34
Dünya Kupası : Günün Maçları
SAAT : 17:00
TRT HABER NAKLEN
FRANSA 1 - 2 GÜNEY AFRİKA
GOLLER:
GÜNEY AFRİKA : DK 20 Bongani Khumalo , DK 37 Abel Mphela
FRANSA : DK 70 Florent Malouda
TRT1 VE TRT HD
MEKSİKA 0 - 1 URUGUAY
GOLLER:
URUGUAY: DK 43 Luis Suarez
___________________________________________________
SAAT : 21:30
TRT HABER
TRT1 VE TRT HD
KAYNAK: BENİM
TRT HABER NAKLEN
FRANSA 1 - 2 GÜNEY AFRİKA
GOLLER:
GÜNEY AFRİKA : DK 20 Bongani Khumalo , DK 37 Abel Mphela
FRANSA : DK 70 Florent Malouda
TRT1 VE TRT HD
MEKSİKA 0 - 1 URUGUAY
GOLLER:
URUGUAY: DK 43 Luis Suarez
___________________________________________________
SAAT : 21:30
TRT HABER
TRT1 VE TRT HD
KAYNAK: BENİM
Iced Earth
New member
arjantin şöel sağlam bi çaksa şu yunanlara nasıl da keyiflenirim valla
- Katılım
- 22 Haz 2008
- Mesajlar
- 5,314
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 36
- Yaş
- 34
yunanistanın mutlaka yenmesi lazım güzel maç olacak
- Katılım
- 22 Haz 2008
- Mesajlar
- 5,314
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 36
- Yaş
- 34
Dünya Kupası’ndan hakem manzaraları!
Hakem Tribünü...
Futbol konuşmayı endüstri haline getirmiş ülkemizde nedense Dünya Kupası gibi bir büyük futbol organizasyonuna yeterli ilgi yok.
Aslında bu bizim genel tezimizi güçlendiriyor. Biz, futbolu değil, futbol konuşmayı seviyoruz. Kanallardaki tek tük programlarda maalesef yine görüntü kullanılmıyor. Herkes sanal bir şey üzerine konuşuyor. İzleyicinin o maçı, pozisyonu seyrettiği varsayılıyor. Teknikten, taktikten, analizden hiç bahseden yok. Bir gün gelecek elbet biz de daha üst düzey spor tartışmaları yapar hale geleceğiz.
İşin bir başka boyutuna geçecek olursak, bu durum en çok dünya kupası hakemlerine yarıyor. Araya FIFA’nın hakemlerden duyduğu memnuniyetle ilgili açıklamaları da serpiştirilince, eminim, bir kısım insan; ‘Bizim hakemlerimizi tabi ki bu tür turnuvalara almazlar, baksana adamlara.’ falan diyordur. Oysa durum hiç de öyle değil.
Dünya Kupası’nın başından beri pek çok hakem hatası oldu. Pek çok yardımcı hakem ofsaytlarda hata yaptı. Pek çok hakem, kart değerlendirmelerinde hata yaptı. Üstelik o hakemler, bu hataları, kendilerinin mutlak otorite ilan edildiği ve hiçbir şekilde tartışma konusu edilmelerine müsade edilmeyen bir ortamda yaptı. Türkiye’deki hakemlerin görev zorluklarını düşündüğünüzde, Dünya Kupası’nda hakemlik yapmak, dikensiz gül bahçesinden gül toplamak gibi. Bu vesileyle Türkiye’de olağan dışı zor koşullarda görevlerini yapmaya çalışan hakemlerimizi saygıyla selamlıyorum.
ALMANYA-İNGİLTERE
Bu maç belki de turnuvanın en büyük hakem hatasına sahne oldu. Uruguaylı hakem, şu ana kadar gösterdiği performansıyla final maçının kuvvetli adaylarından birisiydi. Öyle bir hata yaptı ki neredeyse tüm kariyerini tehlikeye attı. Özünde hata yardımcı hakemin ama hakem ekibi bir bütün. Ve kim nasıl yardım ederse etsin, sorumluluk hakemin. Hakem gerekirse herkesin göremediğini görecek olan kişi. Top neredeyse yarım metre içeriye düştü ama yardımcı hakem, gol kararı vermeyip oyuna devam edince, hakem de ona uyup devam kararı aldı. Genel yorum, hakemin de süzebileceği kadar net bir pozisyon olduğu yönünde. İngiltere’yi maça ortak edecek gol, hakem kararıyla sayılmamış oldu. Maçın neticesi değişir miydi tartışılır. Gerçek olan tek şey maç o anda 2-1 Almanya lehineydi ve İngiltere’de iki dakika içerisinde bulduğu sayılmayan ikinci golüyle Almanlar’ı şaşkına çevirmişti. O tablodan her netice çıkabilirdi.
EK HAKEM OLSAYDI BU HATA OLUR MUYDU ?
Bu pozisyon sonrası UEFA ile FIFA arası hakem savaşında UEFA ciddi bir avantaj elde etti. Bu köşede Ek Hakem uygulamasına sıkça dikkat çekiyoruz. UEFA’nın bu konuda aldığı ciddi kararları size duyurduk. Buradan size ilan ediyorum. Çok yakında FIFA da bu konuda bazı uygulamalara geçmek zorunda kalacak. Futbolun gittiği nokta belli. Avrupa bu konuda öncü olacak. Herkes durumun farkına varmaya başladı. Ah bir de bizim MHK farkına varıp, bizi ciddiye alsa, Türk Hakemliği kanat takıp uçacak.
ESAS SORUN
Sorunumuz bu değil aslında. Hakem, İngilizler’i katletmedi.
Hakem, futbol düşmanı değil. FIFA, bu hakemi bu maçı bu skorla bitirmesi için görevlendirmedi. Hakem, kariyerinin en üst noktasındayken maalesef yaptığı hatayla tepetaklak olan bir futbol unsuru sadece. O da sahaya herkes gibi işini en iyi şekilde yapmaya çıktı. Ama olmadı. En çok hakem üzüldü. Tabi İngilizler de. Ama futbol bu. Golcünüz gol kaçıracak, kaleciniz topa hatalı çıkacak, savunmanız topu ıskalayacak, hakem pozisyonu iyi süzemeyecek. Goller olacak. Birileri sevinecek, birileri üzülecek ama kimse işine, birbirine olan saygıyı kaybetmeden ertesi gün kaldığı yerden devam edecek. Varsa hata unsurları değerlendirilecek ve hatalar minimize edilecek.
Dünya Kupası hakemleri, fauller, ofsaytlar kaçırdı, sert hareketlere yeterince duyarlı davranmadı, oyuncuların rövanş fauller yapmasını engelleyemedi, taçta hata yaptılar, autta kornerde hata yaptılar, çizgiyi geçen topu görmediler, maçın neticesine tesir edebilecek büyük hatalar da yapanlar oldu. Bunlar her hakemin yapabileceği hatalar. Tıpkı bizim hakemlerimiz gibi. Herkes elini vicdanına koysun, bizim hakemlerimizi yıllardır yanına yaklaşamadığı organizasyon bu. Hakemler hatasız mı? Asla.
Peki sizce esas sorun nerede? Bizim futbolu, futbolun olmazsa olmazı olan hataları algılama biçimimizde olmasın?
Kendi insanlarımızın hakkını yemeyelim. Hakemlerimiz, bu yıl Cüneyt Çakır’ın performansı sonucu nihayet dünya klasmanında hakettikleri yere doğru ivme kazandılar. Katedecek çok yolları var. Onlarda bu azim var. Yeter ki biz, onların paçalarından çekmeyi bırakalım.
Dünya Kupası’ndaki tüm hakemlerle ilgili bazı değerlendirmelerim olacak.
İlerleyen günlerde paylaşacağım.
UEFA-FIFA arası çok ciddi bir hakem savaşı var. Kıta kontenjanı diye enteresan bir uygulama sonucu pek çok başarılı Avrupa’lı hakem dışarıda kaldı. O yüzden Ruanda’dan, Şeysel Adaları’ndan, Benin’den hakemler görüyoruz. Çok alt düzey müsabakaların oynandığı liglerden pek çok hakem var. Sebebi daha iyi olmaları değil, diğerlerinin kıta kontenjanına takılmaları.
En iyi olan hakemin final maçını yönetmesini diliyorum.
En büyük hayalim bir gün bir Türk hakemini oralarda görmek.
kaynak
Hakem Tribünü...
Futbol konuşmayı endüstri haline getirmiş ülkemizde nedense Dünya Kupası gibi bir büyük futbol organizasyonuna yeterli ilgi yok.
Aslında bu bizim genel tezimizi güçlendiriyor. Biz, futbolu değil, futbol konuşmayı seviyoruz. Kanallardaki tek tük programlarda maalesef yine görüntü kullanılmıyor. Herkes sanal bir şey üzerine konuşuyor. İzleyicinin o maçı, pozisyonu seyrettiği varsayılıyor. Teknikten, taktikten, analizden hiç bahseden yok. Bir gün gelecek elbet biz de daha üst düzey spor tartışmaları yapar hale geleceğiz.
İşin bir başka boyutuna geçecek olursak, bu durum en çok dünya kupası hakemlerine yarıyor. Araya FIFA’nın hakemlerden duyduğu memnuniyetle ilgili açıklamaları da serpiştirilince, eminim, bir kısım insan; ‘Bizim hakemlerimizi tabi ki bu tür turnuvalara almazlar, baksana adamlara.’ falan diyordur. Oysa durum hiç de öyle değil.
Dünya Kupası’nın başından beri pek çok hakem hatası oldu. Pek çok yardımcı hakem ofsaytlarda hata yaptı. Pek çok hakem, kart değerlendirmelerinde hata yaptı. Üstelik o hakemler, bu hataları, kendilerinin mutlak otorite ilan edildiği ve hiçbir şekilde tartışma konusu edilmelerine müsade edilmeyen bir ortamda yaptı. Türkiye’deki hakemlerin görev zorluklarını düşündüğünüzde, Dünya Kupası’nda hakemlik yapmak, dikensiz gül bahçesinden gül toplamak gibi. Bu vesileyle Türkiye’de olağan dışı zor koşullarda görevlerini yapmaya çalışan hakemlerimizi saygıyla selamlıyorum.
ALMANYA-İNGİLTERE
Bu maç belki de turnuvanın en büyük hakem hatasına sahne oldu. Uruguaylı hakem, şu ana kadar gösterdiği performansıyla final maçının kuvvetli adaylarından birisiydi. Öyle bir hata yaptı ki neredeyse tüm kariyerini tehlikeye attı. Özünde hata yardımcı hakemin ama hakem ekibi bir bütün. Ve kim nasıl yardım ederse etsin, sorumluluk hakemin. Hakem gerekirse herkesin göremediğini görecek olan kişi. Top neredeyse yarım metre içeriye düştü ama yardımcı hakem, gol kararı vermeyip oyuna devam edince, hakem de ona uyup devam kararı aldı. Genel yorum, hakemin de süzebileceği kadar net bir pozisyon olduğu yönünde. İngiltere’yi maça ortak edecek gol, hakem kararıyla sayılmamış oldu. Maçın neticesi değişir miydi tartışılır. Gerçek olan tek şey maç o anda 2-1 Almanya lehineydi ve İngiltere’de iki dakika içerisinde bulduğu sayılmayan ikinci golüyle Almanlar’ı şaşkına çevirmişti. O tablodan her netice çıkabilirdi.
EK HAKEM OLSAYDI BU HATA OLUR MUYDU ?
Bu pozisyon sonrası UEFA ile FIFA arası hakem savaşında UEFA ciddi bir avantaj elde etti. Bu köşede Ek Hakem uygulamasına sıkça dikkat çekiyoruz. UEFA’nın bu konuda aldığı ciddi kararları size duyurduk. Buradan size ilan ediyorum. Çok yakında FIFA da bu konuda bazı uygulamalara geçmek zorunda kalacak. Futbolun gittiği nokta belli. Avrupa bu konuda öncü olacak. Herkes durumun farkına varmaya başladı. Ah bir de bizim MHK farkına varıp, bizi ciddiye alsa, Türk Hakemliği kanat takıp uçacak.
ESAS SORUN
Sorunumuz bu değil aslında. Hakem, İngilizler’i katletmedi.
Hakem, futbol düşmanı değil. FIFA, bu hakemi bu maçı bu skorla bitirmesi için görevlendirmedi. Hakem, kariyerinin en üst noktasındayken maalesef yaptığı hatayla tepetaklak olan bir futbol unsuru sadece. O da sahaya herkes gibi işini en iyi şekilde yapmaya çıktı. Ama olmadı. En çok hakem üzüldü. Tabi İngilizler de. Ama futbol bu. Golcünüz gol kaçıracak, kaleciniz topa hatalı çıkacak, savunmanız topu ıskalayacak, hakem pozisyonu iyi süzemeyecek. Goller olacak. Birileri sevinecek, birileri üzülecek ama kimse işine, birbirine olan saygıyı kaybetmeden ertesi gün kaldığı yerden devam edecek. Varsa hata unsurları değerlendirilecek ve hatalar minimize edilecek.
Dünya Kupası hakemleri, fauller, ofsaytlar kaçırdı, sert hareketlere yeterince duyarlı davranmadı, oyuncuların rövanş fauller yapmasını engelleyemedi, taçta hata yaptılar, autta kornerde hata yaptılar, çizgiyi geçen topu görmediler, maçın neticesine tesir edebilecek büyük hatalar da yapanlar oldu. Bunlar her hakemin yapabileceği hatalar. Tıpkı bizim hakemlerimiz gibi. Herkes elini vicdanına koysun, bizim hakemlerimizi yıllardır yanına yaklaşamadığı organizasyon bu. Hakemler hatasız mı? Asla.
Peki sizce esas sorun nerede? Bizim futbolu, futbolun olmazsa olmazı olan hataları algılama biçimimizde olmasın?
Kendi insanlarımızın hakkını yemeyelim. Hakemlerimiz, bu yıl Cüneyt Çakır’ın performansı sonucu nihayet dünya klasmanında hakettikleri yere doğru ivme kazandılar. Katedecek çok yolları var. Onlarda bu azim var. Yeter ki biz, onların paçalarından çekmeyi bırakalım.
Dünya Kupası’ndaki tüm hakemlerle ilgili bazı değerlendirmelerim olacak.
İlerleyen günlerde paylaşacağım.
UEFA-FIFA arası çok ciddi bir hakem savaşı var. Kıta kontenjanı diye enteresan bir uygulama sonucu pek çok başarılı Avrupa’lı hakem dışarıda kaldı. O yüzden Ruanda’dan, Şeysel Adaları’ndan, Benin’den hakemler görüyoruz. Çok alt düzey müsabakaların oynandığı liglerden pek çok hakem var. Sebebi daha iyi olmaları değil, diğerlerinin kıta kontenjanına takılmaları.
En iyi olan hakemin final maçını yönetmesini diliyorum.
En büyük hayalim bir gün bir Türk hakemini oralarda görmek.
kaynak