~♥~!k! ç!ç£k b! böCükt£n S£çm£L£r~♥~[angel_ina....ღ♥ღ...kuzay....ღ♥ღ...SAHRANİL]

angel_ina

Altın Üye
~♥~!k! ç!ç£k b! böCükt£n S£çm£L£r~♥~[angel_ina....ღ♥ღ...kuzay....ღ♥ღ...SAHRANİL]

•●● •●● Büyüyemiyorum =( ●●• ●●•




Saat yelkovanın akrebe ihaneti
Gözlerinin bekleme salonundayım
İnsanlardan bahsediyorsun çığlık çığlığa
Bana bakma ben bu ara ruhumu öpüyorum durmadan doyasıya...

Kirpiklerin bir kelebeğin uçak olma sevdası
Unutmuş beni yorgun banklarda
Göğsüme kondurmuşsun bir mavi bir beyaz dalga
Bak şimdi saçlarımda sonra parmaklarımda ve çok uzaklarda...

Bir uçurtma gökte ipi gözlerinde
Benim büyümemek için çok bahanem var ceplerimde
Bir elim kalemimin kanında bir elim bulutları ağlatmakta
Bana bakma ben bu ara hüzünlenmeyi öğretiyorum gördüğüm sokaklara.....




aLıntı​
 

kuzay

Pesimist


gidiyorum işte,
bak ne gelmeyişin öksüz ne de yokluğun
gidiyorum işte
hep beklediğin yere
geleceğin varsa da artık gelme
sakın gelme, hiç gelme
ben sana gelene kadar sen kimseye gitme



Yagmurlu bir gunde sana kosar gelirsem islak saclarimi duzelt basimi omzuna yasla nemli dudaklarimi dudaklarina ansizin degdir masum ve uzgun bir cocuk gibi konusursam anlaki sana muhtacim yalanda olsa ellerimi tut ve beni sevdigini soyle...
 

SAHRANİL

Altın Üye



Ben, sana ne söyleyebildim ki bunca zamandır? ..

Yağmur bırakmadan geçen bulutlar gibiydi zihnimdeki düşünceler;
dilime düşmeyen, sözcüklere dönüşmeyen! ..
Ben, sana ne söyleyebildim ki bunca zamandır? ..

Her zaman fazla oldu söyleyemediklerim, söyleyebildiklerimden! ..
Her zaman; bir bilinmez lisandaki çözülmez şiirleri koklayıp, hissettirmeye çalıştım sana...
Her zaman biraz daha zaman kolladım seslenmek için sana, ve her zaman hayıflandım;
Ben, sana ne söyleyebildim ki bunca zamandır? ..

Kendi karanlığında; güneşe görünmek için karar veren bir tohum gibiydim...
Zordu çıkmak gömüldüğüm çamurdan;
Ama güzeldi!..

Sen güzeldin ve ben, güzelleşiyordum seni düşündüğümde!..
Kendi karanlığında; güneşe görünmeye karar verip yeşillerini giyen bir tohum gibiydim...

Boyutları değişiyordu hayatımın...
Yani, değiştiren sendin boyutlarını hayatımın; büyüyordum, gelişiyordum, genişliyordum...
Söyleyebildiklerimden çoktu her zaman, söyleyemediklerim; bu yüzden kelimelerimin arası açılıyordu!..

Sığdıramadığım her duygu; iki kelimemin arasındaki boşlukta gizli...
O yüzden, yazdıkça parmaklarım,,, ve işte yine o yüzden söyledikçe dilim topallıyor!..
Toparlayamıyorum zihnimi...
Seni özlüyor, ve terliyorum özledikçe;
Seni koklamak için...
İçimdesin!

 

angel_ina

Altın Üye
*** | Sorma KaLbiM | ***

sen önce
tanı bil kendini
sarılda kalbine
sonra beni sev dedi..

hepimiz
yalnızız bu yolda
hayat denilen oyunda
önce seni sonra beni bul dedi..

kırılma yapma kalbim darılma
nedeni var herşeyin
suçlu sorumlu arama

sorma sorma kalbim sorma
bilirsin sen aslında
yokki kaybeden aşk



içime
süzülür gizlice
mahsun gözyaşlarım
sessiz kalırım haklı gidişine



dedi ki yalnızız bu yolda
ömür denilen rüyada
sen sen ol tutsak etme
aşkı zamana



 

kuzay

Pesimist


cana kara çalar yüreğin
sivrildimi bir ucundan yaram
artık ziyandır türkülerim
ellerim
hiç bir saza nota basmaz
kara sapa gözyaşlarım birikir
bir keresinde sevdim der
bir keresinde sevdin der
bir keresinde veda vaktidir ...
kimse gelmez ...
sen yine kendine ülkene
sen yine kendi sevdana
kendi inancında bir türkü söyle
kimse dinlemezse
ben dinlerim ...
 

SAHRANİL

Altın Üye


Dar Vakitler ...
Dar Vakitlerdeyim
bir uçurum kenarında
çığlığın yarayla buluştuğu yerdeyim
tut beni ey hayat, düştüm düşeceğim
yoruldum hüzünler arası gidip gelmekten
siyah sakalımda ak acılar biriktirmekten
geçtiğim bütün yollar kördüğüm.

Uzak dağlara esen rüzgarın kimsesizliğidir ömrüm
ömrüm ki bir tutam düş, bir top ateş
çığlık çığlık nehirlere gömdüğüm her gece.

Bilirim zamansız vurdu beni zaman
her gece ağrılar içinde uykusuz, yorgun, viran
avareyim, divaneyim, kırgınım
bir yıkıntı gibi yaşıyorum yaşadığım yerde
kendi kendime küs, kendi sesime dargın
bilirim dostu yok yalnızlığın
yalnızlık ki, düğümlenmiş bir ip boğazımda
bir varmış bir yokmuş gibi hayat işte ey ömrüm

Güvenerek tuttuğum her elin hançeri saplandı yüreğime
bu yüzden her gün kanarım böyle kirlenmiş bu şehirde
adımlarım yıldız arar her gece kayıp yollarda
dar vakitlerdeyim ey ömrüm

Bir uçurum kenarında içime tutunmuş kalmışım
tutunduğum dal incecik, kırıldı kırılacak
sonbahar rüzgarları esiyor gönül şehrimde
bu yıl kış erken gelecek hayatıma belki
çiçeği açmadan dağlarımın solacak
ecel erken gelecek, acı da, hüzün de

Ah! nice bal sunduklarım
zehir verdiler karşılığında
acının ve ateşin üstündeyim ey hayat
bir yanım ateş, bir yanım uçurum
ne yana dönsem ihanetler kesmiş yolumu
ihanetler ki, bir ok gibi yüreğime saplı

ah ben ki, hayatın kara sevdalısı ey ölüm
hep bir sevda uğruna ölmek istedim, ölürsemde
karanfilin kırmızısına, menekşenin moruna
özgürlük ve kardeşlik için
yoksullara ekmek
çocuklara umut olmak için
ölmek istedim...
...
Ömrümün yaz vaktindeyim ey hayat
bu mevsimde sevmek
en çok bana yakışır
ölmek de...
ya da başka bir kapıdan girmek yeniden hayata...
 

angel_ina

Altın Üye
♥ Yasaklı Kelime Aşk ♥


Artık yasaklı kelime aşk
Hiç duyulmayacak bir his
Adı kaldı sadece bende,
yitirilmiş sevdalarım...

Söylediklerimi geri aldım aşkıma
Her haklı davamdan vaz geçtim
Düşünce dolu yollardan geçtim
Sevdim diyemedim yarım kaldım

Ne doğan güneş fayda oldu
Ne de yandaşlı dostlarım
Ben şimdi dünüme pişmanım,
kızgınım kararlarıma...


Artık yasaklı kelime aşk​

aLıntı
 

SAHRANİL

Altın Üye




eller bilmez yokluğunu
benden başka...koylarda sessizliğin
omzumda bir yük
taşıması zor değil

düşüncemde kayboluyorsun
bu gönül neylerse eylesin
oturup bi köşede beklemeyecek
unutma ki bu yokluk,
sana da zor gelecek..

beynimde dans edişin
yok..olmayacak bu böyle
vurgunluğun kaybolmayacak..
ya söküp atacağım bi kenara
ya da ilahi aşk-a sığınacağım

körpeliğim geride kaldı
tanıdığından ziyade fazlasıyım şimdi
kendini tanımazsın ki
beni görsen..unutmuşsundur belki...

ruhum okyanuslarda
çırpınıyorum ya nafile
gel ellerimden tut desem
bırakır mısın?
ya da kandırır mısın kendini?

ah ettim..
bi kelam etmeyişineydi sitemim
avunması zor sanma
alıştırdım..
sildim baştan seni

ismi yok bu şiirin..
senin adınaydı herşey
sen yoksun..
şiirin de adı yok...

 

angel_ina

Altın Üye
-_-_-sus-_-_-





Sus yeter söyleme terkedip gitsen bile bilmek istemem
Sus sus bir tanem sus yalvarırım konuşma artık söyleme
Garip oldu yüreğim gidince
Tutkumdun benim delice bir tanem
Ne çok hasret saklıymış bir günde
Aklım takılmış sevgine yüreğine anladım şimdi

Gel deneyelim yeniden
Boşverelim geçmisi eskiyi
Sevgimiz yeter

alıntı​
 

SAHRANİL

Altın Üye





AŞK TUT/SAK
/..Faili meçhul bir aşkın kimliğinde saklı kaybım…/
Bırak…sorma!
Hanesi boş kalsın ismine yüklediğim anlamın
Aşk de, nefret de ne dersen de..
Ben bile bilemezken bendeki vazgeçilmezliğinin sebebini
Bırak sözcüklerin kafası karışmasın…
Bir kelimeye
Bir dizeye
Bir şiire sığamayacak kadar ağrılı harflerim…
Yürekte sevmek çok zor
Dışarı çıkmak istedikçe içimdeki tutsak aşk
Susturdum çığlıklarını
Çırpındı
Yüreğimin duvarlarına yumruklar attı
Yırttı
Kanattı
İçim birkez daha acıdı
Sen acı/ma..!
Son gözyaşımı da yuttum
Şimdi ağrılarım dinmek bilmiyor
Aşk kaybından gideceğim…
Açın ışıkları geceler
Sigaramın dumanından kalemim ne yazdığını görmüyor…!
Yüreğimdeki mahkum aşk… Dur/ma kaç!
Nasıl olsa bulurum seni gidişinin ardındaki damla damla kan izlerinden!
 

angel_ina

Altın Üye





Ne zaman yagmur yagsa
Hep seni Hatirlarim
Istanbul agliyor Bak
Agliyor umutlarim
ama yürekler tasdan duvardi
söylenmemis cok söz vardi
bu adami ne sandin sen
senin için ölürdüm ben
bir savas gibiydi sanki
bir sevdadan daha fazla
kazananda olmadi ki sonunda
Ne zaman yüzüm gülse
hep seni hatirlarim
dagilir gülüslerim
dagilir umutlarim
ama yürekler tastan duvardi
söylenmemis cok söz vardi
bu adami ne sandin sen
Senin için ölürdüm ben



aLıntı​
 

SAHRANİL

Altın Üye




Gözlerim çocukları yoksul bir ülke şimdi
içimin kızıllığınca gül ve yangın
dalında unutulmuş bir üzüm tanesiyim belki
belki bir söğüt dalının efil efil titreyen yaprağıyım
uzak bir iklimde esip geçen rüzgarlara ağıt yakan

bir gün çözüp bakışlarımı tel tel kirpiklerimden
elif elif ağlayan gümüş saçlı bir anneye bağışlayacağım
son kez ağlayacağım belki düşerken sevdanın eşiğine
varsın bağışlamasın beni hayat ki,
ay uzak tepelerin ardına çekilsin
çarpa çarpa dövsün kıyılarımı acılar
yarasına figan düşsün kırlangıçların
eriyip gitsin hüzünlü bakışlarımda ne varsa
yokluğuma kahırlanmayacaksa bu kent
ah! çekmeyecekse ardımda kalan anılar

Ah! ey yarasında nehirler fışkıran kalbim
susuyorum işte acılara akan bir sesle
hayat ki, ateşten bir ip boynumda
koynumda buzdan bir top
ne zaman doğrulsam dokuz yerimden vururlar beni

biliyorum her susuşun ardında bir yalnızlık var
bir özlem, bir kahır var
bilinsin ki, bir yanı yangındır susuşlarımın, bir yanı ölüm
aşkın kor ateşlerinde sınanmış bir semenderim ben
her gece kalbimin ortasında bir çöl çiçeği açar adı Leyla
bir yanı Yusuf’tur acılarımın bir yanı Züleyha
yolları beklemekten yorgun, yıllara gözyaşı dökmekten

hüzünlü yüzüm, aykırı sakalımla
ondandır dünyanın orta yerinde kederli bir dağ gibi duruşum
siyahlar giyinişim, saçlarımı taramayışım
bir yaban gülü gibi ıssızda ağlayışım
bir derviş gibi yakışım kalbimi, boynumu büküp bakışım
ondandır
bunca incinmişliğim ondan
kemirirken içimi utangaç ulalar heyulasında geçmişim

susuyorum ki, acıma kimseler merhamet etmesin
çünkü hep sevgilerden aldım suların derin akışını
ve nakışını yüreği elmas bir kızın dantelinden söktüm
biliyorum yangınlar kentinde kıvılcımlar
bir sevdadır gül yaprağına konmuş
bütün yıldızlar sırtını dönmüş bana, ayda küs
hayat bu işte ey kalbim bir varmış bir yokmuş

varsın kirpiklerimden acı dökülsün
yüreğimde büyüttüğüm kır menekşeleri için
son bir damla su istiyorum senden ey kalbim allah aşkına
bu çölleri sen yarattın iflah olmaz ömrüme
senden aldım bu kadar sevmeyi, özlemeyi, kahrolmayı
şimdi boynumda kendi ellerim bağışlama beni
tükenmiş ümitlere yeni vahalar gerekmiyor çünkü

her bahar kuşlar kanat çırpınca özgürlüklere
sesler gelince karlı dağların ardından türkü ırmaklarında
ve ben uzanıp durduğumda yatağıma ince bir su gibi ıssız
sorun kalbime özlemek nedir, acı nedir, hüzün nedir
yasaksa aşk titreyen yüreklerin deltasında
varsın kurusun güller, sular kararsın, kumlar yansın
bir çöl akşamıyım artık
bıçak keskinliğinde yakınmadan esip geçiyor düşlerim

savunmasızım, sus ey kalbim intizarın sende kalsın
gizle, vuslatı arzulayan bir kor ol yan kalbim, kimse bilmesin

bütün çığlıklarını kuşansın gelsin ölüm..



 

angel_ina

Altın Üye
♥ Susuyorum ♥



...bak gecene uyandım yine!
tutup soluğumu avuçlarımda seni üşüdüm sensizliğin içinde...
gri dumanlara boğdum hüznünden kalan bakışlarımı...
yoktun!..

yakmak istedim yokluğunu,
beni yaktığı gibi
olmadı yakamadım...

...bak gecene uyandım yine!
sözün bittigi yerde, yüregimin kanadığı yerdesin hala...
ıslak bi hüznün dipsiz girdabına yaslandığım bi yanlızlıksın...

ne zaman yüzümü sana çevirsem unutmak oluyor adın;
dilinde bi sus payı içimde kırılganlaşırken seni ağlıyorum
kaçamak bakışlar atıyorum sensizliğe
ve susuyorum biraz daha
azalırken yokluğunda....



aLıntı​
 

HTML

Üst