1001Design
330i ///M3 Design
“Açılım”ın, “Genişletilmiş Ortadoğu Projesi” ile bir ilgisi var mıdır?
BAŞBAKAN’A SORU: “Açılım”ın, “Büyük Ortadoğu Projesi” veya “Genişletilmiş Ortadoğu Projesi” ile bir ilgisi var mıdır?
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Aşağıdaki sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanması isteğimi bilgilerinize sunarım.
Saygılarımla. 15 Aralık 2010
Süleyman Yağız
DSP İstanbul Milletvekili
Siirt’te 12 Aralık 2010 Pazar günü yaptığınız konuşmada, enişteleri olduğunuz Siirtli kardeşlerimize, “Türkiye’yi büyüttük, Türkiye’nin itibarını büyüttük, sofradaki ekmeği büyüttük. En önemlisi de demokrasiyi yücelttik, özgürlükleri genişlettik, yıllardır devam eden yasaklara son verdik, inkâr politikalarını elimizin tersiyle ittik. Bu sayede kardeşliğimizi güçlendirdik, birliğimizi, bütünlüğümüzü pekiştirdik” diye seslendiniz. Ben de bu vesileyle sormak istiyorum:
1- Neredeyse hemen herkesin tele-kulak kuşkusu yaşadığı için telefonla konuşmaktan ve “ortam dinlemesi”ne takılacağı endişesiyle birbiriyle sohbet etmekten bile çekindiği bir ülkede “demokrasinin yüceltilmesi”nden ve “özgürlüklerin genişletilmesi”nden söz edilebilir mi?
2- İktidar yandaşı olmayanların baskı ve kontrol altına alınıp sindirilmeye çalışıldığı, hak aramak isteyenlerin anında püskürtüldüğü, hiç şiddet içermeyen protesto eylemlerinin dahi polis tarafından en sert yöntemlerle bastırıldığı bir ülkede “yıllardır devam eden yasaklara son verildiğini” söylemek nasıl mümkün olabilir? Yoksa, “yıllardır devam eden yasaklara son verildiğini” söylediğiniz ülke başka bir ülke midir?
3- Medyaya yapılan baskılar ve bazı medya gruplarına verilen ağır vergi cezaları “ileri yasakçılığın” somut bir kanıtı değil midir? Bu aynı zamanda, halkın haber alma özgürlüğüne vurulmuş ağır bir darbe değil midir?
4- İktidarın kuşatması altındaki medya kuruluşlarının mensupları “oto sansür” uygulamak zorunda kalmaktadır. Yoksa, “genişletilen ve yüceltilen özgürlük”, “sansür”ün yeni adı mı olmaktadır?
5- Halkımızın ekonomik göstergeleri sürekli gerilerken, işsizlik verileri ürkütücü boyutlara ulaşırken, soframızdaki ekmeğimizin büyütülmesinden nasıl dem vurulabilir? Ekmeğimizin, masa başında arttırılan millî gelir hesaplamalarıyla büyütülmesi ne kadar gerçekçi olabilir?
6- Mersin’de Yrd. Doç. Dr. Ertuğrul Gödelek tarafından Türkler ile Kürtler arasındaki “sosyal mesafe”yi ölçmek amacıyla belli aralıklarla yapılan ve Akşam gazetesinin 14 Aralık 2010 tarihli sayısında yayımlanan araştırmaların sonuçlarına göre, 1998′de, Kürt deneklerin yüzde 12.8′i “Türk’le evlenirim” derken, bu oran, 2010′da SIFIR’a inmiştir. 1998’da yüzde 26.9′la “Kürt’le evlenirim” diyen Türkler’in oranı ise 2010′da yüzde 1.3′e gerilemiştir. Lokal de olsa bu sonuçlar endişe verici olarak görülmektedir. Bu durum, “açılım” politikalarınızın; kardeşliğimizi ve birlikteliğimizi güçlendirip pekiştirdiğini mi, yoksa tam tersine, insanlarımız arasındaki ayrışmayı daha da körüklediğini mi göstermektedir?
7- Daha önce sordum ama tatmin edici yanıt alamadım; bu vesileyle yinelemek istiyorum: Amaçladığınız “açılım”, sonuç itibariyle neyi amaçlamaktadır? “Açılım”ın, “Büyük Ortadoğu Projesi” veya “Genişletilmiş Ortadoğu Projesi” ile bir ilgisi var mıdır? “Açılım”ın, ileri vadede toplumsal bütünlüğümüzün ve ülkemizin bölünmesine neden olacağı yönünde, giderek yaygınlaşan bir kanaat vardır. Bunu, nasıl karşılıyorsunuz?
8- Zaman zaman “statüko”dan söz ediliyor ve buna karşılık da “çözüm”den ve “değişim”den dem vuruluyor. Bu iki sihirli sözcük, yani “çözüm” ve “değişim” ne anlama gelmektedir? Ülkemize ve ulusumuza ne getirecektir? “Çözüm” ve “değişim” hangi “statüko”yu sonlandıracaktır?
9- Öte yandan Wikileaks belgelerinde, başta şahsınız olmak üzere ülkemiz yöneticileri hakkında hakarete kadar varan iddialar yer almıştır. Örneğin, sizin, İsviçre bankalarında sekiz gizli hesabınızın olduğu bile iddia edilmiştir. Bu tür iddialar, “Türkiye’nin itibarını büyüttüğünüze” ilişkin söylemenizle çelişmiyor mu?
10- WikiLeaks belgeleriyle ilgili olarak, “ABD’li diplomatların dedikodu, magazin, iddia ve iftiralardan oluşan gayri ciddi yazışmaları” ifadesini kullandınız. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley ise sizin bu sözünüze karşılık, “Diplomatlarımız ülkelerde yaşanan gelişmelerle ilgili samimi ve dürüst değerlendirmelerini sunarlar. Bu faydalı ve önemli” dedi. Bunu nasıl karşılıyorsunuz? ABD’li sözcünün bu sözü, diplomatik nezaketi aşan bir ifade değil midir? ABD’li sözcüye bu konuda herhangi bir uyarıda bulunulmuş mudur?
11- Amerikalı yöneticilerin, WikiLeaks belgelerinin -daha yayımlanmadan- doğru olduğunu kabul etmelerine karşın bu konuda ülkemizden ve ülkemiz yöneticilerinden hiç özür dilememeleri, sadece üzüntülerini beyan etmekle yetinmeleri, sizce yeterli midir?
12- WikiLeaks belgelerinin ülkemiz ve bölgemizle ilgili olanlarının, şahsınıza ve hükümetinize yönelik bir tehdit amacı olarak kontrollü biçimde sızdırıldığı bazı çevrelerce iddia edilmektedir? Bu iddiayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
BAŞBAKAN’A SORU: ?Açılım?ın, ?Büyük Ortadoğu Projesi? veya ?Genişletilmiş Ortadoğu Projesi? ile bir ilgisi var mıdır? - İlk Kurşun Gazetesi
BAŞBAKAN’A SORU: “Açılım”ın, “Büyük Ortadoğu Projesi” veya “Genişletilmiş Ortadoğu Projesi” ile bir ilgisi var mıdır?

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Aşağıdaki sorularımın, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanması isteğimi bilgilerinize sunarım.
Saygılarımla. 15 Aralık 2010
Süleyman Yağız
DSP İstanbul Milletvekili
Siirt’te 12 Aralık 2010 Pazar günü yaptığınız konuşmada, enişteleri olduğunuz Siirtli kardeşlerimize, “Türkiye’yi büyüttük, Türkiye’nin itibarını büyüttük, sofradaki ekmeği büyüttük. En önemlisi de demokrasiyi yücelttik, özgürlükleri genişlettik, yıllardır devam eden yasaklara son verdik, inkâr politikalarını elimizin tersiyle ittik. Bu sayede kardeşliğimizi güçlendirdik, birliğimizi, bütünlüğümüzü pekiştirdik” diye seslendiniz. Ben de bu vesileyle sormak istiyorum:
1- Neredeyse hemen herkesin tele-kulak kuşkusu yaşadığı için telefonla konuşmaktan ve “ortam dinlemesi”ne takılacağı endişesiyle birbiriyle sohbet etmekten bile çekindiği bir ülkede “demokrasinin yüceltilmesi”nden ve “özgürlüklerin genişletilmesi”nden söz edilebilir mi?
2- İktidar yandaşı olmayanların baskı ve kontrol altına alınıp sindirilmeye çalışıldığı, hak aramak isteyenlerin anında püskürtüldüğü, hiç şiddet içermeyen protesto eylemlerinin dahi polis tarafından en sert yöntemlerle bastırıldığı bir ülkede “yıllardır devam eden yasaklara son verildiğini” söylemek nasıl mümkün olabilir? Yoksa, “yıllardır devam eden yasaklara son verildiğini” söylediğiniz ülke başka bir ülke midir?
3- Medyaya yapılan baskılar ve bazı medya gruplarına verilen ağır vergi cezaları “ileri yasakçılığın” somut bir kanıtı değil midir? Bu aynı zamanda, halkın haber alma özgürlüğüne vurulmuş ağır bir darbe değil midir?
4- İktidarın kuşatması altındaki medya kuruluşlarının mensupları “oto sansür” uygulamak zorunda kalmaktadır. Yoksa, “genişletilen ve yüceltilen özgürlük”, “sansür”ün yeni adı mı olmaktadır?
5- Halkımızın ekonomik göstergeleri sürekli gerilerken, işsizlik verileri ürkütücü boyutlara ulaşırken, soframızdaki ekmeğimizin büyütülmesinden nasıl dem vurulabilir? Ekmeğimizin, masa başında arttırılan millî gelir hesaplamalarıyla büyütülmesi ne kadar gerçekçi olabilir?
6- Mersin’de Yrd. Doç. Dr. Ertuğrul Gödelek tarafından Türkler ile Kürtler arasındaki “sosyal mesafe”yi ölçmek amacıyla belli aralıklarla yapılan ve Akşam gazetesinin 14 Aralık 2010 tarihli sayısında yayımlanan araştırmaların sonuçlarına göre, 1998′de, Kürt deneklerin yüzde 12.8′i “Türk’le evlenirim” derken, bu oran, 2010′da SIFIR’a inmiştir. 1998’da yüzde 26.9′la “Kürt’le evlenirim” diyen Türkler’in oranı ise 2010′da yüzde 1.3′e gerilemiştir. Lokal de olsa bu sonuçlar endişe verici olarak görülmektedir. Bu durum, “açılım” politikalarınızın; kardeşliğimizi ve birlikteliğimizi güçlendirip pekiştirdiğini mi, yoksa tam tersine, insanlarımız arasındaki ayrışmayı daha da körüklediğini mi göstermektedir?
7- Daha önce sordum ama tatmin edici yanıt alamadım; bu vesileyle yinelemek istiyorum: Amaçladığınız “açılım”, sonuç itibariyle neyi amaçlamaktadır? “Açılım”ın, “Büyük Ortadoğu Projesi” veya “Genişletilmiş Ortadoğu Projesi” ile bir ilgisi var mıdır? “Açılım”ın, ileri vadede toplumsal bütünlüğümüzün ve ülkemizin bölünmesine neden olacağı yönünde, giderek yaygınlaşan bir kanaat vardır. Bunu, nasıl karşılıyorsunuz?
8- Zaman zaman “statüko”dan söz ediliyor ve buna karşılık da “çözüm”den ve “değişim”den dem vuruluyor. Bu iki sihirli sözcük, yani “çözüm” ve “değişim” ne anlama gelmektedir? Ülkemize ve ulusumuza ne getirecektir? “Çözüm” ve “değişim” hangi “statüko”yu sonlandıracaktır?
9- Öte yandan Wikileaks belgelerinde, başta şahsınız olmak üzere ülkemiz yöneticileri hakkında hakarete kadar varan iddialar yer almıştır. Örneğin, sizin, İsviçre bankalarında sekiz gizli hesabınızın olduğu bile iddia edilmiştir. Bu tür iddialar, “Türkiye’nin itibarını büyüttüğünüze” ilişkin söylemenizle çelişmiyor mu?
10- WikiLeaks belgeleriyle ilgili olarak, “ABD’li diplomatların dedikodu, magazin, iddia ve iftiralardan oluşan gayri ciddi yazışmaları” ifadesini kullandınız. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley ise sizin bu sözünüze karşılık, “Diplomatlarımız ülkelerde yaşanan gelişmelerle ilgili samimi ve dürüst değerlendirmelerini sunarlar. Bu faydalı ve önemli” dedi. Bunu nasıl karşılıyorsunuz? ABD’li sözcünün bu sözü, diplomatik nezaketi aşan bir ifade değil midir? ABD’li sözcüye bu konuda herhangi bir uyarıda bulunulmuş mudur?
11- Amerikalı yöneticilerin, WikiLeaks belgelerinin -daha yayımlanmadan- doğru olduğunu kabul etmelerine karşın bu konuda ülkemizden ve ülkemiz yöneticilerinden hiç özür dilememeleri, sadece üzüntülerini beyan etmekle yetinmeleri, sizce yeterli midir?
12- WikiLeaks belgelerinin ülkemiz ve bölgemizle ilgili olanlarının, şahsınıza ve hükümetinize yönelik bir tehdit amacı olarak kontrollü biçimde sızdırıldığı bazı çevrelerce iddia edilmektedir? Bu iddiayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
BAŞBAKAN’A SORU: ?Açılım?ın, ?Büyük Ortadoğu Projesi? veya ?Genişletilmiş Ortadoğu Projesi? ile bir ilgisi var mıdır? - İlk Kurşun Gazetesi