‘Sanıyorum komutan gerekli davranışı gösterecektir’

zerkli

New member
Katılım
7 Eyl 2008
Mesajlar
2,738
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
faşizm uygulayandan uygulanana bulaşan bir hastalı
Arınç, “Ben Meclis Başkanlığı yaptım. Meclis’ten böyle bir belge veya iddia edilen şahısla ilgili soruşturma başlasaydı derhal o kişiyi görevden alırdım” dedi...

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, dün NTV’de katıldığı programda,

irtica belgesiyle ilgili güncel konulara ilişkin soruları cevaplandırdı. Arınç’ın sözleri özetle şöyle:

TSK’YA İNANIRIZ: (’İrtica belgesi tekrar gündeme geldi. Bu belgenin giderek TSK’nın prestijine, görünüşüne zarar veren bir hal aldığı yorumları yapılıyor. Buna katılıyor musunuz?’sorusu üzerine) TSK’nın yıpranmasını kesinlikle istemiyoruz ve buna izin verecek, yol açacak bir davranışın da içinde olmayacağız. Eğer Türkiye’de bu kurumu yıpratmak isteyen, psikolojik bir hareket yaparak, bu güçlü kurum üzerinde şüphe gölgeleri veya eleştiri veya kendi içinde birbirine düşürmek isteyenler varsa öncelikle Silahlı Kuvvetler’e inanırız.

KİMSE SAHİP ÇIKMIYOR, BAYKAL BİLE: Eskiden böyle bir belge yayınlansaydı ve bu Silahlı Kuvvetler’e mal edilseydi, kimse buna karşı çıkmazdı. ’Cumhuriyeti koruma kollama vazifesi yok mu, onlar da bunu yapıyorlar. Batı Çalışma Grubu, bir başkası bunu yapmamış mıydı’ diyebilirlerdi. Ama Türkiye demokratikleşti. Artık hiç kimse bu belgeye sahip çıkmıyor, Baykal bile...

SİLAHLI KUVVETLER DIŞINA ÇIKARTILMALI: Söz konusu belgenin fotokopi olduğu, aslının olmadığı açıklandı, hatta “kağıt parçası” ifadesi kullanıldı. Sayın Genelkurmay Başkanımız, çok doğru bir iş daha yaptı, ’Eğer aksi ispat edilirse bu soruşturulabilir’ dedi. Şimdi aksini ispata yarayacak bir şey ortaya çıktıysa, bunu savcı bilir ben bilmiyorum ama gazetelerde hepimiz gördük ki, bunu ihbar eden kişi ki, -içerden birisi olduğu söyleniyor-, eğer doğruysa o, isimler vererek, hatta bunu kimlerin hazırladığını söylüyor. O zaman sayın Genelkurmay Başkanımıza, yani benim nasihat etmem, tavsiyede bulunmam söz konusu değil, ama hem bir hukukçu olarak hem kişisel olarak böyle olaylara yaklaşım tarzım da bilindiğine göre, kesinlikle bu soruşturmanın en iyi imkanlarla yapılması ve gerçekten bu işe dahli olanlar varsa bunların öncelikle Silahlı Kuvvetler dışına çıkarılması ve sonra da yargılanması, haklarında da bir karar verilmesi lazım.

YARGIYI YÖNLENDİRMEYİZ: (Belge doğruysa hükümetin tutumu ne olacak? sorusu üzerine) Konu yargının işi. Hükümet olarak yargıyı yönlendirme gibi bir düşüncemiz yok. Yargının vereceği kararı veya yargı yoluna gidildiği takdirde, Silahlı Kuvvetler’in takınacağı tavrı tamamen kendileri bilir.

KURTLAR VADİSİ’NİN VERSİYONLARI: Senaryoların hepsi doğru olabilir. O yüzden zaten Silahlı Kuvvetler’i doğrudan hedef almak çok yanlış olur. Olabilir ki birileri, hükümet ile Silahlı Kuvvetler’in arasını bozmak için böyle bir zamanlamayla böyle bir şeyi uydurmuş da olabilir. Yani Kurtlar Vadisi’nin çeşitli versiyonlarını Türkiye’de yaşamak mümkün. Bu iddianın sonuna kadar araştırılması gerekir. Bir naçizane tavsiyem de o.

GÖREVDEN ALIRDIM: Meclis Başkanlığı yaptım. Meclis’ten böyle bir belge veya bunu yazdığı iddia edilen şahısla ilgili soruşturma başlasaydı ben derhal o kişiyi görevden alırdım, açığa alırdım. Sanıyorum saygı değer komutan bu konuda gerekli davranışı gösterecektir. Bunun sonucunun Silahlı Kuvvetler’e çok daha büyük itibar kazandıracağını, hatta gerçek bir itibara dönüşeceğini umuyorum.



‘Sanıyorum komutan gerekli davranışı gösterecektir’






evet bende bülent arınç ın böyle bir tavır sergileyeceğini tahmin ediyorum. deniz feneri davasında zahit akmana karşı takıntığı tutum bunun belgesidir.

ama aklıma şöyle bir soru da gelmiyor değil.

peki sayın bülent arınç madem bu kadar doğrucu davutsunuz neden başbakana milletvekili adayı olmadan önce üzerinizdeki klapazanlık davasıdan kurtulun ya da cumhurbaşkanına milletvekili olmadan önce üzerinizdeki trilyon davasından kurtulun diye bir şey demediniz?

yok eğer dediniz de bu lafınız dinlenmediyse o insanlarla nasıl olduda yol arkadaşlığı yaptınız?

öyle ya kolkola yürüdüğün bir adam varsa ve üstünde çamur varsa o çamur sanada bulaşır. bu kaçınılmaz.

ve bir soru daha geliyor aklıma.

sayın bülent arınç madem yasalara bu kadar bağlıydınız ve demokrasiyi seviyordunuz neden üyesi ve yöneticisi olduğunuz partiler her defasında laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaktan dolayı kapatılıyor ve ya maddi cezalar alıyorken hala suç işleyenlerle birlikte duruyorsunuz? hukukçu bir insansınız ve suç işlenmesine yardımcı oluyorusnu ya da göz yumuyorsunuz. bu çelişki değil mi?

ya da sadece derdiniz şu mu?

suçu biz yada bizim için çalışnalar işlerse sorun yok. başkaları işlerse istifa etsinler.


pamukovadaki hızlandırılmış tren kazasında 7 kişi öldükten sonra ulaştırma bakanı istifa etti değil mi?

ya da şu lafı mı dedi acaba?

"Zor anlarda kaçacak adam değilim. Kazayı fırsat bilip bize karşı yönelenler ülkeye kötülük yapıyor..."


dürüstlük en büyük erdemlerden biridir.
 
Geri
Üst