Son 3 yılda süper ligimizin ikinci yarısında ayyuka çıkan "şike" söylentilerinin tamamı Fenerbahçe üzerinde vücut buldu.
Fenerbahçe için büyük şanssızlık. "Yine de" saptanmış altı doldurulmuş deliller varsa neyin ne olacağını görebiliriz.
Şu an da Aziz Yıldırım sadece "tutuklu" olarak yargılanmaya devam edecek, yani ortada verilmiş kesin bir hüküm yok.
Kesin bir hüküm yokken sonuçlanmamış bir dava üzerinden TFF'nin Fenerbahçe'ye yaptırım uygulaması da "işgüzarlık" olacaktır. Davanın sonuçlanması( 'bu 3 yıl kadar bile sürebilir' ) mutlaka beklenmelidir. Umarım TFF karar verirken aceleci davranıp türk futbolunda izleri kolay kolay silinemeyecek izler bırakmaz.
Bazılarının söylediğinin aksine yeni TFF yönetiminin FB'yi bir alt lige düşürmesi, şampiyonluk tescilini bozması gibi yaptırımlar; yeni TFF'nin kendini ıspatlamasının gereği olduğunu düşünmüyorum.
Türkiye'de her skandal davada olduğu gibi yine medyada inanılmaz bir bilgi kirliliği var, bunda emniyetten sızdırılan sicil kayıt resimlerinin de büyük katkısı olduğunu söyleyebiliriz. Fenerbahçe'ye veya Fenerbahçelilere sempati duymuyorum ama nefrette etmiyorum.
Bağımsız mahkemelerimiz umarım verecek olduğu kararda "kamu vicdanını"da göz önünde bulundurur.
Ayrıca yildiray kardeşim canını sıkmana, duygulanmana veya dişlerini sıkıp ağlamamak için kendini zor tutmana gerek yok. Düşünme yetisi olmayan, içten pazarlıklı ve içinizdeki "ateşi" körüklemeyi hedef edinen rakip takım taraftarlarını da dikkate alma.(bir üstteki yorum konudaki en anlamlı ve aklı başında yorum).
Büyük camialar zor zamanlarda "büyük" olduğunu hissettirir(örn; topuk yaylasına yapılan çıkartma). Olur da iddia edilen suçlar sabit görülür, yöneticiler hüküm giyerse Fenerbahçe camiası birşey kaybetmez. Çünkü böyle büyük camialar kişilerin tekelinde değildir. Milyonlarca yüreğin sevdasıyla yoğrulmuş bir camiaya leke sürmeye yeltenen kişilerin(böyle bir durum varsa) tasfiye edilmesinden hoşnut olmalısın. Keşke Aziz Yıldırım dilini ısırabilmeyi bilseydi, bulduğu her fırsatta külhan beyi gibi konuşmalarda bulunmasaydı.(şampiyonluk sonrası bile basındaki bazı kalemleri kıracağını söylemesi) Zira Fenerbahçe'nin onun yönetiminde kazanmış olduğu bütün antipatinin temel kaynağı kendisiydi.