İtiraf

atn42

New member
Katılım
6 Ağu 2008
Mesajlar
2,052
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
PROMETHEUS'UN yanından
AKP Genel Başkanı miting alanından muhalefete sesleniyor:

“Eğer işsizliğe bir çaren varsa açıkla. O çareyi yerine getirmeyen bir başbakan varsa ben siyaseti bırakmaya hazırım. Ama çözüm yoksa lüzumsuz yere konuşma.”

Dinle öyleyse; çare bulan da var, bulduğu çareyi açıklayan da.Geçen hafta işsizlerin, işten çıkarılanların büyük ölçüde katıldığı miting yapıldı Kadıköy’de.

İşsizliğe, işini yitirenlere büyük destek veren DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi’yi TV haberlerinde izledik. Miting başlamadan önce ve mitingde yaptığı konuşmada hükümete saptadıkları bir çareyi önerdi.

Her işçi her gün bir saat az çalışırsa, en az 130 bin kişinin işten çıkarılmasının önüne geçilebileceğini söyledi.

İşçi elbette gelir kaybına uğrayacaktı ama; devir, kimi özverileri yapmaya zorlayan bir devirdi.

Olabilirliği de tartışılabilir bir öneriydi; ancak hükümet bu öneriyi dikkate alsaydı, kimi başka öneriler gündeme gelebilirdi. Ola ki daha etkili kimi önlemlerle işsiz kalarak sokağa dökülen binlerce insanımızın hiç değilse önemli bir bölümünün yaşam sıkıntısının önüne geçilebilirdi.

Çözüm getirin, gereğini yapmazsam istifa etmeyen namerttir anlamına gelen açıklamalar yapan Başbakan; acaba DİSK Genel Başkanı’nın önerisine kulak verdi mi?

Çalışma Bakanı Faruk Çelik, başta DİSK, işçi konfederasyonlarından acil, saptayacakları kimi olası önlemler üzerinde çalışmalar yapmalarını istedi mi?

Başbakan kalabalıkları gördü mü atıp tutuyor.

Muhalefete, iktidarına karşı çıkanlara yüklenmekte, hakarete varan ifadelerle suçlamakta mahir.

Ama çözüm önerilerinden habersiz.

***

O bağırıyor, bakanları da bu iktidarın gerçek yüzünü açıklayan itiraflarda bulunuyorlar.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, kimine göre tehdit, kimine göre gözdağı, şantaj bir açıklamada bulundu.

Seçmene seslenirken “hükümetle zıtlaşan yerel yönetimlerin projelerini Ankara’dan geçiremediklerini” söyledi. AKP’li olmayan bir belediyenin halk oyları ile halka hizmet için seçilen bir başka partiden bir belediyenin; halka ayrımsız hizmet vermekle yükümlü hükümet indinde başarı şansı olamayacağını ilan etti.

Bu bir Bakan’ın, AKP’nin bilinen yüzünün itirafı!

Yedi yıla yakın bir süredir RTE’nin uyguladığı benden olanlarla olmayanlar diye tanımlanacak ilkel demokrasi anlayışının, partizanlığın, ayrımcılığın belgelenmesi!

***

Bakan Şahin’i RTE’nin itirafı izliyor.

Ergenekon davasının siyasal bir dava olduğunu uçağına aldığı yalaka basına itiraf ediyor.

“… Bu konunun (Ergenekon) peşini bırakmayacaklarını… bu olay nereye varırsa varsın devam edeceklerini…” söylüyor.

Yürütme ile yargının iç içeliğini daha önce kabul eden bir Başbakan, bugün daha ileri aşamada.

Yargı ne karar verirse versin Ergenekon adı altında muhalifleri susturmaya, olmadık suçlar veya sorumluluklar icat etmeye devam edeceğini ilan ediyor.

O kadar ki, yurtiçindeki muhaliflerini susturmakla yetinmiyor.

Kıbrıs’ı satan AKP (RTE) politikalarına karşı çıktığı için Kıbrıs Türkü’nün bağımsızlığını yarım yüzyıldır savunan Rauf Denktaş’ı, Ergenekon davasının içine çekmeye çalışıyor.

Denktaş “kuruluşunda yer aldığı Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı’nın Ergenekon’a bulaştırmaya çalışıldığını” söylüyor.

Oysa Kıbrıs’ta 1950-60 arasında Kıbrıslı Türklerin Dr. Fazıl Küçük ve Denktaş’ın liderliğinde Rum saldırılarından soydaşlarımızı korumak için nasıl can ve kan vererek savaştığını… Ankara’nın yardım ve desteğini esirgemediği Türk Mukavemet Teşkilatı’nın Rumlara karşı savaşan yegâne kuruluş olduğunu, o günleri yaşayanlar; biz biliriz:

O sıralarda başını Kuran’dan kaldıramayan imam hatipli RTE adındaki son başbakan; bu gerçekleri ne bilsin, nereden bilsin?

Anlatsan da anlamaz.

Ergenekon soruşturması başlamadan önce bir savcı arıyordu. Buldu.

Türkiye gerçek anlamda çağdaş bir başbakan arıyor. Bulacak mı?

Ama bulmalı!


KAYNAK
 
Her işçi her gün bir saat az çalışırsa, en az 130 bin kişinin işten çıkarılmasının önüne geçilebileceğini söyledi.

İşçi elbette gelir kaybına uğrayacaktı ama; devir, kimi özverileri yapmaya zorlayan bir devirdi.

Çözüm bulmak ister bulursun. Ama amacın patronlara yaranmaksa ki öyle, çözüm aramassın bile!!! Bütün dünya krizde deyip çıkarsın işin içinden.
 
Geri
Üst