İstediğiniz Bu muydu?

TraFoo

Banned
Katılım
3 Ağu 2009
Mesajlar
2,032
Reaction score
0
Puanları
0
İstediğiniz Bu muydu?

thumbnail.php



Günlerdir ülkenin her yanından gelen şiddet haberleriyle uyanıyoruz. Ülkede yaratılan yapay etnik gerilim hızla tırmandırılıyor. Bilinçli olarak Kürt-Türk çatışması yaratılmış; yaratılan çatışmadan pay toplayanlar hızlarını almış yollarına devam ediyor.

Tokat’ta verilen 7 şehir, bir genç kızın Molotof kokteyli saldırı sonucu hayatını kaybetmesi, üniversiteli bir gencin çatışmada ölmesi, yürüyüşler, karşılıklı atışmalar… Her geçen gün Türkiye için yaratılan iç savaş senaryolarına yeni bir kanıt daha ekleniyor.

DTP’lilerin ve hükümetin sinir bozan açıklamalarına ise halk kendisi karşılık vermeye çabalarken bu fevri çabalar ise gerilimi bir kerte daha tırmandırıyor.

Ülkede büyük bir gerginlik havası almış başını gidiyor. Açılım söylemleriyle halk birbirine düşürülüyor.

Yaşanan şiddet olaylarının bir bölümünün medyaya yansımadığı ortaya çıkarken; medyaya yansımayan büyük çaplı olayları yaşayan halk kendi çabalarıyla bunları ortaya çıkarmaya çalışıyor.

Bir okuyucumuzdan gelen mailden anladık ki bahsettiğimiz durum son günler de Diyarbakır’da yaşanıyor.

Okuyucumuzun anlattığına göre Diyarbakır’da çatışmada ölen üniversiteli gence sahip çıkmak için 250 kişilik bir grup toplanıyor. Toplanan bu grup, fakülteleri tek tek dolaşarak öğrencileri ve hocaları zor kullanarak dışarı çıkartıyor, sınıfları boşaltıyor. Bu konuda bir itiraz olması durumunda ise camlar kırılıp, masalar ve sandalyeler fırlatılıyor.

Okuyucumuzun anlattığına göre bu olaylar Dicle Üniversitesi’nin çeşitli fakültelerinde pazartesi ve Salı günü meydana gelmiştir. Polisin içeriye alınmadığı olaylarda ise hocaların polisten yardım istemesi bir sonuç vermemiştir. Yaşanan olaylardan sonra öğrenciler okulu ağlayarak terk etmiştir. Bu olaylar sebebiyle üniversite bir haftalığına tatil edilirken basın mensuplarının okula alınmaması sebebiyle yaşananlar hiçbir şekilde medyaya yansımamıştır.

İşte bu şartlarda okurumuz bizden yaşananların medyada yer alması için yardım istemiştir.

Açılım söylemleriyle aylardır gündem meşgul edilirken yaşanan olayların, ülkedeki iç savaş provalarının sorumlularını başta aramak gerekir. Oy toplamak için halkın kırmızıçizgilerini ihlal edip, şehitleri çiğnetenlere sormak gerekir. İstediğiniz bu muydu?

Hakimiyet-i Milliye Gazetesi - İstediğiniz Bu muydu?-Merve ÇOBAN
 
Susmak istiyorum artık. Halkımın bu meseleden alnının akıyla ve kardeşçe çıkmasını istiyorum.

İstenilen bu değildi, istenilen dağlarda daha fazla şehit vermemekti. İstenilen doğulu halka "terörist" "düşman" gözüyle bakılmamasıydı. İstenilen mecliste de halkın arasında da bütünlük sayğlayıp terör illetini ülkemizden silip atmaktı.

Tersten bakalım bir de. İstenilen aslında halkın istediği değildi, Amerika'nın vs. isteğiydi. İstenilen doğuyu ülkeden söküp çıkarmaktı. İstenilen kardeşi kardeşe düşürmekti.

Peki, bir insan açılımın doğurabileceği güzellikleri görüp de, nasıl hala kötüdür diyebilir? Ya kördür, ya körü körüne bağlıdır "ideolojilere" değil mi? İster birinci olsun istenilen, ister ikinci; açılımın getirebileceği iyi sonuçlar getirebileceği kötü sonuçlardan daha ağır basar. Açılımla yapılmak istenen ülkenin menfaatineyse, bize de arkasında durmak düşer. Arkasında durup terörü defetmek, ülkece kenetlenip bağlanmak düşer. Yok açılımla yapılmak istenen kötüyse, bize yine açılımın arkasında durmak düşer, ama bu sefer açılımı yapanların karşısında durarak. Arkasında durup terörü de, hain politikacıları da, ülkemin başına musallat olmuş bütün hilekarları da yok etmek düşer.

Biz bugün galeyana gelip, doğuluların hepsini düşman görürsek, provokasyonlara uyup birbirimize düşersek, bu her açıdan birilerinin menfaatine olacak. Biz eğer açılımın bizim için asıl manasını keşfedemeyip, onun karşısında durmaya devam edersek, korkarım bu olaylar daha sürecek.

"Yani bitsin diyorum. Uzatın ellerinizi diyorum. Tanışalım, helallaşalım."
 
ergenekon'un bir kısmı hala dısarda olmasa her sey normale donecek.
 
Geri
Üst