İstanbul Semtlerİnİn Adlari Nerden Gelİyor

Cree

Murat
Altın Üye
Katılım
25 Haz 2005
Mesajlar
3,500
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
40
Aksaray:
Fatih'in sadrazamı İshak Paşa, İç Anadolu Bölgesi'ndeki Aksaray'ı ele geçirdikten sonra orada yaşayan bölge insanlarını bugünkü Aksaray semtinin bulunduğu yere gönderir. Aksaraylılar da semte adlarını verirler.


Ahırkapı:
Marmara Denizi'nin kıyısında yer alan yedi ahır kapısından birisi olan bu semte, Padişah atlarının bulunduğu has ahırın yanında yer aldığı için Ahırkapı ismi verildi.


Aşiyan:
kuş yuvası
Günümüzdeki ismini şair Tevfik Fikret'in burada bulunan, Farsça'da kuş yuvası anlamına gelen 'Aşiyan' isimli evinden alıyor. Bağlarbaşı: Semt, en ünlü bağ ve bahçelerin bir dönem burada yer
almasından dolayı bu adla anılıyor.


Bebek:
Semtin isminin nereden geldiği konusunda iki rivayet bulunuyor. Bunlardan ilki, Fatih Sultan Mehmet'in bölgeyi koruması için gönderdiği bölükbaşının Bebek lakaplı olması. Diğeri ise padişahın semtteki bahçesinde gezerken yılan görüp korkan şehzadesine bebek demesi ve bundan sonra bahçesinin bebek bahçesi olarak anılması.


Beşiktaş:
İlk görüş, semtin ismini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerini bağlamak için diktirdiği beş taştan aldığı yönünde. Diğeri ise bir papazın burada yaptığı kiliseye Kudüs'ten getirdiği beşik taşını koyduğu ve ismin buradan geldiği yönünde.


Beyazıt:
Sultan II. Beyazıt'ın buraya kendi ismiyle anılacak bir külliye yaptırmasından sonra semt, Beyazıt olarak anılmaya başladı.


Beyoğlu:
Semtin isminin nerden geldiği konusunda çeşitli rivayetler bulunuyor. Bunlardan ilkine göre, İslamiyet'i kabul edip burada oturmaya başlayan Pontus Prensinden adını alıyor semt. Diğerine göreyse, 'Bey Oğlu' diye anılan Venedik Prensinin burada oturmasından geliyor semtin adı. Son
bir rivayet de, burada oturan Venedik elçisine, yazışmalarda, "Beyoğlu" diye hitap edilmesinden semtin bu adla anıldığını söylüyor.


Bakırköy:
Bizanslıların 'Makri Hori' dedikleri semt, 14. yüzyılda Osmanlıların eline geçince 'Makriköy' adını aldı. 1925'te ulusal sınırlar içindeki yabancı kökenli adların değiştirilmesi sırasında Atatürk'ün
isteğiyle semt Bakırköy adını aldı.


Bostancı:
Semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan biri olmasından alıyor.


Çatladıkapı:
Bizans zamanında yapılan surların Sidera adı bir verilen kapısı, 1532 tarihinde meydana gelen depremde çatlayınca, hem semt hem de kapı Çatladıkapı olarak anılmaya başladı.


Çemberlitaş:
Bizans'ın en önemli meydanlarından Constantinus Forumu'nun bulunduğu yerdeki büyük sütunlardan birisi olan Çemberlitaş, semte adını verdi.


Çengelköy: Eskiden gemi çapaları bu köyde yapıldığı için isminin buradan geldiği tahmin ediliyor.


Çıksalın: Güzel manzaralı, geniş bir çevreye hakim olan bölgeye, halk arasında "çık, salın" denilmeye başlandı.

Eminönü:
Osmanlı döneminde çarşıdaki esnafı denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, adını burada bulunan 'Gümrük Eminliği'nden alıyor.


Feriköy:
Semt adını Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yaşayan Madam Feri'den alıyor. Bölgede bulunan geniş topraklar padişah tarafından Madam Feri'nin eşine bağışlanmıştı. Ama eşi ölünce semt onun ismiyle anılmaya başlandı.


Galata:
Gala, Rumca da "süt" anlamına geliyor. Bir rivayete göre Galata'nın adı semtteki süthanelere gönderme yapılarak türetildi. Başka bir görüşe göre ise İtalyanca 'denize inen yol' anlamına gelen 'galata' kelimesi düşünülerek bu isim verildi.


Horhor:
Fatih'te bulunan semt, adını Horhor çeşmesinden alıyor. Rivayete göre Fatih Sultan Mehmet bölge civarında yürürken yerin altından su sesleri duyar ve yanındakilere, "Buraya bir çeşme yapın baksanıza 'hor hor' su sesleri geliyor" der ve buraya bir çeşme yapılır. Çeşme de semt
de Horhor ismiyle anılmaya başlar.

Okmeydanı: Fetih Ordusu kuşatmanın bir kısmını burada kurulan karargâhta geçirmiş. Semtin ismi de böylelikle Okmeydanı olarak kalmış.


Şişli:
Şiş yapımıyla uğraşan ve Şişçiler diye anılan bir ailenin burada bir konağı olduğu ve 'Şişçilerin Konağı'nın zamanla değişikliğe uğrayarak 'Şişlilerin Konağı' hâline gelmesiyle semtin adının Şişli olarak kaldığı anlatılıyor.


Şaşkınbakkal:
Henüz yerleşimin olmadığı dönemlerde yaz günleri denizden yararlanmak için bölgeye gelenlere bir bakkal dükkanı açıldığını görenler, burada iş yapılmayacağını düşünerek bakkala "şaşkın bakkal" yakıştırması yaptılar. Bundan sonra da semt Şaşkınbakkal olarak anılmaya başlandı.


Sütlüce:
Bugün Sütlüce semtinin olduğu yerde Süt Menbat isimli bir Rum köyü vardı. Köyün bir köşesindeki bakır bir kadın heykelinin memelerinden su akar; bu suyun, kadınların sütünü çoğalttığına inanılırdı. Bundan dolayı semt, Sütlüce olarak anılır oldu.


Tahtakale:
Sözlük anlamı 'kale altı' olan Taht-el-kale'nin bozulmasıyla Tahtakale'ye dönüşen semtin, Mercan ya da Beyazıt dolaylarındaki eski sur benzeri yapının aşağı kotunda yer aldığı için bu ismi aldığı tahmin ediliyor.


Taksim:
Osmanlı zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yer, Taksim olarak anılmaya başlandı.


Teşvikiye:
Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulması için teşvikte bulunduğu semtin adı Teşvikiye olarak kaldı. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve Valikonağı Caddelerinin kesiştiği kavşakta bulunan iki taş belgeleliyor.


Unkapanı:
Bazı satış yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adını taşıyan büyük teraziler bulunduğundan, buraları Kapan adını taşırdı. Sahiline buğday ve arpa yüklü gemiler demirlediğinden, semt bu adı aldı.


Üsküdar:
Bizans devrinde, Skutari denilen asker kışlaları, şehrin bu yakasında yer aldığı için semt Skutarion diye anılıyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a dönüştü.


Veliefendi:
Hipodrom bir zamanlar Şeyhülislam Veli Efendi'nin sahibi olduğu topraklar üzerinde kurulduğundan semtin adı Veli Efendi'yle anılıyor.


9 dilde İstanbul
İstanbul'un pek çok dilde çok farklı isimleri bulunuyor.

Grekçe : Vizantion
Latince : Bizantium, Antoninya, Alma Roma, Nova Roma
Rumca : Konstantinopolis, İstinpolin, Megali Polis, Kalipolis
Slavca : Çargrad, Konstantingrad
Vikingce : Miklagord
Ermenice: Vizant, Stimbol, Esdambol, Eskomboli
Arapça : Bizantiya, el-Mahsura, Kustantina el-uzma
Selçuklular zamanında : Konstantiniyye, Mahrusa-i Konstantiniyye, Stambul
Osmanlıca'da : Dersaadet, Deraliyye, Mahrusa-i Saltanat, İstanbul, İslambol, Darü's-saltanat-ı Aliyye, Asitane-i Aliyye, Darü'l-Hilafetü'l Aliye, Payitaht-ı Saltanat, Dergah-ı Mualla, Südde-i Saadet
 
bunlar mükemmel bilgiler yaaa saol
 
kartal pendik fln olsaydı :d ama çok ii saol
 
ıyı araştırma umarım sağlamdır bılgıı
 
teşekkürler iyi bilgiler için...
 
Ailen Cevren Ve Sevdiklerin Icin Okumalisin

10-15 gün önce bazi TV kanallarinin anahaber bültenlerine çikan feci bir
olayi size aktarmak istedim.

Olay Çengelköy'de oldu. Karsidan karsiya geçmek isteyen yasli bir teyze
yoldan geçenlerden yardim ister,kimsenin orali olmadigi teyzeye
23 yasinda bir kiz yardim eder, karsidan karsiya geçirirken kiz aniden
bayilir, masum görünüslü yasli teyze bir taksi çevirir kizi taksiye atar ve
taksiciye:

-kizim yolda yürürken fenalasti, hemen eve götürmem lazim der.

Taksiyi ATA2 sitelerine yakin bir yerde durdurur,taksiciden yardim alarak
kizi arabadan indirir komsularindan yardim alacagini söyleyerek taksiciye
gitmesini söyler.Taksici oradan uzaklastiktan kisa bir süre sonra
arabaniniçinde telefon çalmaya baslar kendi telefonunun
çalmadigini anlayan taksici kisa bir aramadan sonra arka koltugun altina
düsmüs olan telefonu bulur, israrla çalan telefonu açar telefonda bir erkek
vardir:

-bu telefon kizima ait,eve gelmesi gerekiyordu ama hala gelmedi siz kimsiniz
diye sorar, telefonu açan taksici kendini tanitir ve kizinizi annesiyle
falanca adrese biraktim der baba hayir annesi yanimda bulundugun yeri söyle
beni kizimi biraktigin adrese götüreceksin der ve polise haber verir,
polisler baba ve taksici kiziarar ama ne o adreste öyle bir teyze vardirnede
kiz ortadadir. Ertesi günü kiz Çengelköy'de MAXI alisveris merkezinin
önündeki bir çöp konteynerinin içinde ölü bulunur, tüm organlari alinmisitr,
otopsi raporuna göre kiza igne yapilmis ve bayilmasi saglanmis, aile feryat
figan tüm çengelköy ayaga kalkmis durumda. kime güvenecegiz.Yardim etme
güdülerimizi de köreltiyorlar, gerçekten yardima ihtiyaci olana da yardim
edemeyecegiz bunlar gibi soysuzlar yüzünden. Allah ailesine sabir versin.
Lütfen daha dikkatli olalim, gün geçtikçe böyle olaylar çogalmakta ve biz
neyin nerden gelecegini bilmez halde sans eseri yasiyoruz.
AMAN ARKADAŞLAR ÇOK DİKKATLİ OLALIM ÇOCUKLARIMIZI,YAKINLARIMIZI VE
ÇEVREMİZİ UYARALIM.

ALINTI..
 
Istanbul Semtlerinin Adlari Nerden Geliyor



Aksaray:
Fatih'in sadrazami Ishak Pasa, Iç Anadolu Bölgesi'ndeki Aksaray'i ele geçirdikten sonra orada yasayan bölge insanlarini bugünkü Aksaray semtinin
bulundugu yere gönderir. Aksaraylilar da semte adlarini verirler.

AHIRKAPI:
Marmara Denizi'nin kiyisinda yer alan yedi ahir kapiyindan birisi olan bu semte, Padisah atlarinin bulundugu has ahirin yaninda yer aldigi için
Ahirkapi ismi verildi.

Asiyan:
Kus yuvasi. Günümüzdeki ismini sair Tevfik Fikret'in burada bulunan, Farsçada kus yuvasi anlamina gelen 'Asiyan' isimli evinden aliyor. Baglarbasi: Semt, en ünlü bag ve bahçelerin bir dönem burada yer almasindan dolayi bu adla aniliyor.

Bebek:
Semtin isminin nereden geldigi konusunda iki rivayet bulunuyor. Bunlardan ilki, Fatih Sultan Mehmet'in bölgeyi korumasi için gönderdigi bölükbasinin Bebek lakapli olmasi. Digeri ise padisahin semtteki bahçesinde gezerken yilan görüp korkan sehzadesine bebek demesi ve bundan sonra bahçesinin bebek bahçesi olarak anilmasi.

Besiktas:
Ilk görüs, semtin ismini Barbaros Hayrettin Pasa'nin gemilerini baglamak için diktirdigi bes tastan aldigi yönünde. Digeri ise bir papazin burada
yaptigi kiliseye Kudüs'ten getirdigi besik tasini koydugu ve ismin buradan geldigi yönünde.

Beyazit:
Sultan II. Beyazit'in buraya kendi ismiyle anilacak bir külliye yaptirmasindan sonra semt, Beyazit olarak anilmaya basladi.

Beyoglu:
Semtin isminin nerden geldigi konusunda çesitli rivayetler bulunuyor. Bunlardan ilkine göre, Islamiyet'i kabul edip burada oturmaya baslayan
Pontus Prensinden adini aliyor semt. Digerine göreyse, 'Bey Oglu' diye anilan Venedik Prensinin burada oturmasindan geliyor semtin adi. Son
bir rivayet de, burada oturan Venedik elçisine, yazismalarda, "Beyoglu" diye hitap edilmesinden semtin bu adla anildigini söylüyor.

Bakirköy:
Bizanslilarin 'Makri Hori' dedikleri semt, 14. yüzyilda Osmanlilarin eline geçince 'Makriköy' adini aldi. 1925'te ulusal sinirlar içindeki yabanci
kökenli adlarin degistirilmesi sirasinda Atatürk'ün istegiyle semt Bakirköy adini aldi.

Bostanci:
Semt, adini eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetistirildigi bostanlardan biri olmasindan aliyor.

Çatladikapi:
Bizans zamaninda yapilan surlarin Sidera adi bir verilen kapisi, 1532 tarihinde meydana gelen depremde çatlayinca, hem semt hem de kapi
Çatladikapi olarak anilmaya basladi.

Çemberlitas:
Bizans'in en önemli meydanlarindan Constantinus Forumu'nun bulundugu yerdeki büyük sütunlardan birisi olan Çemberlitas, semte adini verdi.

Çengelköy:
Eskiden gemi çapalari bu köyde yapildigi için isminin buradan geldigi tahmin ediliyor.

Çiksalin:
Güzel manzarali, genis bir çevreye hakim olan bölgeye, halk arasinda "çik, salin" denilmeye baslandi.

Eminönü:
Osmanli döneminde çarsidaki esnafi denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, adini burada bulunan 'Gümrük Eminligi'nden aliyor.

Feriköy:
Semt adini Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yasayan Madam Feri'den aliyor. Bölgede bulunan genis topraklar padisah tarafindan Madam Feri'nin esine bagislanmisti. Ama esi ölünce semt onun ismiyle anilmaya baslandi.

Galata:
Gala, Rumca da "süt" anlamina geliyor. Bir rivayete göre Galata'nin adi semtteki süthanelere gönderme yapilarak türetildi. Baska bir görüse göre ise
Italyanca 'denize inen yol' anlamina gelen 'galata' kelimesi düsünülerek bu isim verildi.

Horhor:
Fatih'te bulunan semt, adini Horhor çesmesinden aliyor. Rivayete göre Fatih Sultan Mehmet bölge civarinda yürürken yerin altindan su sesleri duyar ve yanindakilere, "Buraya bir çesme yapin baksaniza 'hor hor' su sesleri geliyor" der ve buraya bir çesme yapilir. Çesme de semt de Horhor ismiyle anilmaya baslar.

Okmeydani:
Fetih Ordusu kusatmanin bir kismini burada kurulan karargâhta geçirmis. Semtin ismi de böylelikle Okmeydani olarak kalmis.

Sisli:
Sis yapimiyla ugrasan ve sisçiler diye anilan bir ailenin burada bir konagi oldugu ve sisçilerin Konagi'nin zamanla degisiklige ugrayarak 'Sislilerin
Konagi' hâline gelmesiyle semtin adinin Sisli olarak kaldigi anlatiliyor.

Saskinbakkal:
Henüz yerlesimin olmadigi dönemlerde yaz günleri denizden yararlanmak için bölgeye gelenlere bir bakkal dükkâni açildigini görenler, burada is
yapilamayacagini düsünerek bakkala "Saskin bakkal" yakistirmasi yaptilar. Bundan sonra da semt bu ad ile anilmaya baslandi.

Sütlüce:
Bugün Sütlüce semtinin oldugu yerde Süt Menbat isimli bir Rum köyü vardi. Köyün bir kösesindeki bakir bir kadin heykelinin memelerinden su akar; bu suyun, kadinlarin sütünü çogalttigina inanilirdi. Bundan dolayi semt, Sütlüce olarak anilir oldu.

Tahtakale:
Sözlük anlami 'kale alti' olan Taht-el-kale' nin bozulmasiyla Tahtakale'ye dönüsen semtin, Mercan ya da Beyazit dolaylarindaki eski sur benzeri yapinin asagi kotunda yer aldigi için bu ismi aldigi tahmin ediliyor.

Taksim:
Osmanli zamaninda sucularin; suyu, halka taksim ettikleri yer, Taksim olarak anilmaya baslandi.

Tesvikiye:
Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulmasi için tesvikte bulundu?u semtin adi Tesvikiye olarak kaldi. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve
Valikonagi Caddelerinin kesistigi kavsakta bulunan iki tas belgeliyor.

Unkapani:
Bazi satis yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adini tasiyan büyük teraziler bulundugundan, buralari Kapan adini tasirdi. Sahiline bugday ve arpa yüklü
gemiler demirlediginden, semt bu adi aldi.

Üsküdar:
Bizans devrinde, Skutari denilen asker kislalari, sehrin bu yakasinda yer aldigi için semt Skutarion diye aniliyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a
dönüstü.

Veliefendi:
Hipodrom bir zamanlar Seyhülislam Veli Efendi'nin sahibi oldugu topraklar üzerinde kuruldugundan semtin adi Veli Efendi'yle aniliyor.

9 dilde Istanbul
Grekçe: Vizantion
Latince: Bizantium, Antoninya, Alma Roma, Nova Roma
Rumca: Konstantinopolis, Istinpolin, Megali Polis, Kalipolis
Slavca: Çargrad, Konstantingrad
Vikingce: Miklagord
Ermenice: Vizant, Stimbol, Esdambol, Eskomboli
Arapça : Bizantiya, el-Mahsura, Kustantina el-uzma
Selçuklular zamaninda: Konstantiniyye, Mahrusa-i Konstantiniyye, Stambul
Osmanlicada: Dersaadet, Deraliyye, Mahrusa-i Saltanat, Istanbul, Islambol, Darü's-saltanat-i Aliyye, Asitane-i Aliyye, Darü'l-Hilafetü 'l Aliye, Payitaht-i Saltanat, Dergâh-i Mualla, Südde-i Saadet


alintidir
 
teşekkür ederim kurbağa kardeşim.Keşke yeşilyurt hakkında da bir bilgi olsaydı :D:D:D
 
KaRma' Alıntı:
konular birLestiriLdi.. arama yapaLım pLs =)
çok haklısın kardeşim de en az 3 veya 4 kez farklı yerlerden konu içinde arama yappıyorum çıkmıyor acaba arama yaparkende post yazdıgımızdaki gibi 45 sn beklemek mi gerekiyor her aramada yada yazı karakterlerinden aradıgımız şey çıkmayabilir mi teşekkürer...
 
Geri
Üst