İsrail YİNE VURACAK !!!

GemaR

Banned
Katılım
29 Ağu 2009
Mesajlar
2,408
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Türk-İslam Birliği
ALLAH-U TEÂLÂ VE TEKADDES HAZRETLERİ'NİN MÜMİNLERİN BİRLEŞMELERİNİ EMİR BUYURDUĞUNA DAİR ÂYET-İ KERİME'LER


ÂL-İ İMRAN SÛRESİ. ÂYET: 102-103

“Ey iman edenler! Allah’tan nasıl korkmak lâzımsa öylece korkun. Sakın siz müslüman olmaktan başka bir sıfatla can vermeyin.

Hepiniz topluca sımsıkı Allah’ın ipine sarılın, parçalanıp ayrılmayın. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın.

Hani siz birbirinize düşman idiniz. Allah gönüllerinizi birleştirmiş ve O’nun nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz.

Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken, oradan da sizi O kurtarmıştı.

İşte Allah, doğru yolu bulasınız diye size âyetlerini böyle açıklıyor.”

Allah-u Teâlâ ilâhî bir gaye uğrunda birleşen bu bahtiyar kullarını Kur'an-ı kerim’inde meth-ü senâ etmektedir:

Onların gönüllerini birleştiren Allah’tır. Eğer sen yeryüzünde bulunan her şeyi verseydin, yine onların gönüllerini birleştiremezdin. Fakat Allah onların aralarını bulup kaynaştırdı. Çünkü O Aziz’dir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Enfal: 63)

Hazret-i Ömer -radiyallahu anh- Efendimiz, Kudüs halkına verdiği emannamenin hutbesinde sözlerine şöyle başlamıştır:

“Hamd olsun O Allah’a ki bizi İslâm dini ile aziz etti. İman ile şereflendirdi. Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- hürmetine bizi rahmetine nâil kıldı. Dalâletten kurtardı. Dağınık iken onun sayesinde bir araya getirdi. Kalplerimizi birbirine ısındırdı. Düşmanlarımıza karşı muzaffer kıldı. Memleketler ihsan etti. Bizi sevişen kardeşler haline getirdi.

Ey Allah’ın kulları! Bu nimetlerden dolayı Allah’a hamd ve senâ ediniz.”

İşte bu ilâhi lütfu idrak edenler böyle söylemiştir ve bununla öğünmüşlerdir. Bu bir şükürdür.

Bu gibi kimselerin ahiretteki akibetleri hakkında da Âyet-i kerime’de şöyle buyurulmaktadır:

“O gün bazı yüzler ağarır, bazı yüzler kararır. Yüzleri kararanlara ‘İnanmanızdan sonra kâfir mi oldunuz? Öyle ise inkâr etmenizden dolayı tadın azabı!’ denilecektir.” (Âl-i İmran: 106)


ÂL-İ İMRAN SÛRESİ. ÂYET: 105

“Kendisine apaçık deliller geldikten sonra, parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. Onlar için kıyamet günü büyük azap vardır.”

Bu Âyet-i kerime’de yetmiş üç fırkadan o bir fırkaya işaret ediliyor. Yani “Siz de o kayanlar gibi olmayın, onlar için pek acıklı bir azap hazırladım, siz de kayarsanız bu felâkete uğrarsınız.” diye o bir fırkayı ikaz ediyor Hazret-i Allah.

Diğer bir Âyet-i kerime’sinde ise:

“İnandıktan sonra yoldan çıkmış olmak ne kötü bir addır. Kim de tevbe etmezse işte onlar zâlimlerdir.” buyuruyor. (Hucurat: 11)

Zâlimler güruhundan olmamamız için Hazret-i Allah’ta birleşmemiz, yekvücud hâlinde olmamız icabediyor.

Her kim ki bu emr-i ilâhiyi dinlemeyip yoldan saparsa, imamına taparsa, artık onun Hazret-i Allah ve Resul’ü ile ne ilgisi olur? Hiçbir ilgisi kalmaz.

Bir Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“İşte böyle. İnkâra sapanlar bâtıla uydular, iman edenler ise Rabblerinden gelen Hakk’a uydular.” (Muhammed: 3)



HUCURAT SÛRESİ. ÂYET: 10

“Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’tan korkun ki, size merhamet edilsin.”


Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki:

“Ruhum kudret elinde bulunan Allah’a yemin ederim ki, iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de hakkıyla iman etmiş olamazsınız.” (Müslim)

Allah-u Teâlâ müminler arasındaki birliği temin edecek olan âmillerden bahsederken Âyet-i kerime’sinde ihtilafa düşmemelerini emir ve tavsiye etmektedir:

“Siz gerçekten inanıyorsanız Allah’tan korkun, aranızı düzeltin, Allah’a ve peygamberine itaat edin.” (Enfal: 1)

Müminlerin birleşmeleri, her hususta yardımlaşmaları farz-ı ayın hükmündedir.


“Ey iman edenler! Eğer küfrü imana tercih ediyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi dost edinmeyin. Sizden kim onları dost edinirse, işte onlar zâlimlerdir.” (Tevbe: 23)


“Eğer tevbe ederler, namazı kılarlar ve zekâtı verirlerse artık onlar dinde sizin kardeşlerinizdir. Bilen bir kavme biz âyetlerimizi böyle uzun uzadıya açıklıyoruz.” (Tevbe: 11)

Kupkuru bir zanla “Bunlar da dinde kardeşimizdir.” diyen, Allah-u Teâlâ imanla küfrü kesinlikle ayırdettiği halde bu emirleri kaldırmaya kalkan, iman ile küfrü karıştırmaya gayret eden kimse, Allah-u Teâlâ’nın hükmünü hükümsüz hale getirmeye çalıştığı için küfre kaymıştır.

Allah-u Teâlâ bir Âyet-i kerime’sinde, müminlerin kimleri sevip kimlerle dost olacaklarını beyan buyurmaktadır:

“Sizin yegâne dostunuz Allah’tır, O’nun Peygamber’idir ve Allah’ın emirlerine boyun eğerek namaz kılan, zekât veren müminlerdir.” (Mâide: 55)


İslâm kardeşliği ebedidir, ahirette de devam eder.

Âyet-i kerime’de:

“Dostlar o gün birbirine düşmandır, takvâ sahipleri müstesnâ.” buyuruluyor. (Zuhruf: 67)


“Allah’a ve Resul’üne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin, sonra korku ile zaafa düşersiniz ve kuvvetiniz elden gider. Bir de sabırlı olun, çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.”


Bir Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“Size açık açık deliller geldikten sonra yine kayarsanız, bilin ki Allah Aziz’dir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Bakara: 209)


ŞÛRA SÛRESİ. ÂYET: 13

“Dine bağlı kalın ve dinde ayrılığa düşmeyin.

“Kendisine Rabbinin Âyetleri hatırlatılarak öğüt verildikten sonra, onlardan yüz çeviren kimseden daha zâlim kim olabilir?

Muhakkak ki biz suçlulardan öç alacağız!” (Secde: 22)

“Bunlara ne oluyor ki hiçbir sözü anlamaya yanaşmıyorlar.” (Nisâ: 78)

“Yaratmak da emretmek de O’na mahsustur.” (A’raf: 54)

Kâfirlere karşı çok çetin, birbirlerine karşı çok merhametlidirler.” (Fetih: 29)

SAF SÛRESİ. ÂYET: 4

“Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir duvar gibi saf bağlayarak savaşanları sever.”
*Eğer baştan sona anlayarak okursanız Allah'ın bunu niçin yaptığını net anlarsınız.
Allah bize nasıl açık delliller(alametler) verdi nasıl uyardı ve bize ne demek istiyor bunu açıkça görebilirsiniz.Zaten dikkat ederseniz İsrailin herhangi bir nedeni yoktur sadece sanki birinden emri almış gibi bu bile kendi başına büyük alamettir.Allahu Alem.
İnsanlar durmun vehametini anlamalı bir an önce bir araya gelmeli Allah farz kılıyor aksi dışında gitgide helak olucağız Allah Osmanlıyı nasıl yıktıysa eski dönemde Firavunun hakimiyetini daha bir sürü birliği nasıl bozduysa şu an ki birlikleri bozmaya pek kudretlidir.
Onun için çekişip ayrışacağımıza birleşmemiş lazım tüm dünya İslam ülkeleri bir araya gelmeli bunun için her müslüman gayret etmeli Bedüizzaman ahir zamanda en büyük farz-ı görev budur diyor.Eğer hala bu kadar açık delillere diretirsek;​


İnkar edenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur. (Enfal Suresi, 73)

 
Geri
Üst