İslamiyet'i anlamayan Müslümanlar, iyi günlere zor kavuşur!
Takriben 45 yaşlarında, sakallı, pardesülü bir şahıs, "Allah'a isyan edenler refah içinde yaşarken, Allah'a ve Resulü'ne iman edenler perişan..." deyince hemen oradan uzaklaştım.
Düşünüyorum... Bu yaşa kadar bu sorulara cevap bulamamışsa, bu kıyafete mukabil kafanın içi İslam'a uydurulmamışsa bu problemler ne zaman çözülecek?
Bir Yahudi'yi ele alalım: Bu Yahudi'nin üniversite mezunu olması, lisan bilmesi, işindeki başarısı İslam'a uygundur.
Şimdi bir Müslüman'a bakalım: Bu Müslüman'ın tahsili yok, lisan bilmiyor ve hiçbir işte başarılı değil. Bu durumda Yahudi üstün bir hayat yaşarken, Müslüman zor duruma düşecektir.
İnsanlar hangi dinden ve ırktan olursa olsun, fizyolojik ve kabiliyet yönünden aralarında fark yoktur. Japon'u Müslüman'dan üstün kılan, ırki kabiliyetler değil, prensiplerdir. Müslümanların sürünmesine sebep olan da İslamiyet değil, cahiliye devri âdetleridir. İslamiyet her zaman her yerde galiptir, Müslümanlar mağlup olabilir. Pek çok ayet ve hadis ilimde ve teknikte ilerlememizi emretmektedir. Peygamberlerin her biri ilmin ve teknolojinin piridir.
Mesela Davut aleyhisselam demircilikte çok ileridir. Nuh aleyhisselam gemicidir. İsa aleyhisselam ölüleri dirilten bir tabiptir. Allah peygamberlerine bu vasıfları vermiş, böylece insanlığı ikaz etmiştir. Nasıl ki Davut aleyhisselam demircidir, size de bu yol açıktır.
Ama ne yazık ki, demiri en çok kullanan Almanlardır!
Halbuki demirin en çok bulunduğu yer İslam ülkeleridir. Fakat Müslümanlar "Hadid" Suresi'ni anlamamıştır. Demiri yaratan Allah'tır, demiri en iyi şekilde kullanan peygamberlerdir ve demir sanayisinden en çok zarar görense Müslümanlardır!..
Dikkat edilirse Müslümanları mağlup eden Avrupalılar değil, Avrupalıların prensipleridir. İşin tuhaf tarafı, o prensipler de İslam'ın malıdır. Dolayısıyla Avrupalılar İslam prensipleriyle kalkınırken, Müslümanlar Avrupalıların prensipleriyle batıyorlar.
Kahvehaneler, meyhaneler, tembellik... Bunların hiçbiri bizim prensiplerimiz değildir.
Mesela Suudi Arabistan uçak yapamıyor. Halbuki uçak yapmak haram değil haktır. Silah yapamıyor. İşte bu zamana göre silahlanmaması hak olmayan bir haldir. Yani Suudi Arabistan bu zamanın gereğini yapmayarak hakkın dışına çıkmıştır.
Amerika batıldır; fakat Amerika'nın sanayisi haktır. Allah Sani'dir, kulun sanatkâr olması da sünnettullaha ittibadır. Mağlup olan Müslümanlar, musibet mektebinde talim yaparlar, galip olmanın yolunu bulurlar.
Müslüman'ın her hali İslam'a uygun olmalı. Asr-ı saadette böyleydi, bugün ise böyle değil. Adam kâfir amma çalışkan, ilmi var, sanatı var. Kâfirin vasıfları Müslüman...
Amerika'da Teksas eyaletinde, füze üssünde, Amerikalılarla müşterek çalışıyoruz... Arkadaşım, Amerikalıya dedi ki: "Sana İslamiyet'i anlatayım mı?" Amerikalı da dedi ki: "Anlatma! Ben seni beğenmiyorum ki, senin anlattığın İslamiyet'i beğeneyim. Sen içki içmeyen Amerikalı gibisin!"
Bir kâfirin Müslüman olan bir vasfı, Müslüman'daki İslam'a uymayan bir vasfa galip olur! Amerikalıların bize galip olması gibi...
İyi anlaşılacak şey şudur: Filistin'de İsrail galip gelmiyor; Filistin'de İsrail'in teknolojisi galip geliyor. Allah'ın Kur'an'daki emirlerine karşı gelmek nasıl isyan olursa, tekvini emirlere karşı gelmek de öyle isyan olur.
"Fiziğe, kimyaya ne gerek var?" demek de Kur'an'a karşı gelmektir.
Bize gençliğimizde derlerdi ki: "Kur'an, hadis dururken matematik de neymiş? Ne diye uğraşıyorsunuz bu işlerle?"
İslamiyet'i maddi ve manevi sahada ele alamayan, maddeten ve manen Müslümanlarla kardeş olamayanlar, iyi günlere zor kavuşur!
Hekimoğlu İsmail
