İmam Hatipler Laik Cumhuriyetin Medreseleridir

TraFoo

Banned
Katılım
3 Ağu 2009
Mesajlar
2,032
Reaction score
0
Puanları
0
thumbnail.php


Osmanlı zamanında, ilk yıllarda bir bilim yuvası iken, Duraklama ve Gerileme devirlerinde, gericiliğin, irticanın nerede ise kaynağı olmuş, sadece Arapça ve dini bilgiler veren, çağın bilim ve tekniğine sırtını dönmüş sözde bilim yuvası medreseler vardı. Kurtuluş savaşımızda bile askere gitmek istemeyen bu medreselerdeki mollalar, adeta bilime karşı tavır içinde bulunurlardı. Kurtuluş savaşımızın en kritik günlerinde, Batı Cephesinde her askere, her tüfeğe şiddetle ihtiyaç varken, bir medresede kanlı canlı mollaların Mustafa Kemal’e, “biz ulemayız askerlik yapmak istemiyoruz” demelerine karşı sinirlenen Mustafa Kemal’in, hemen mollaları cepheye sevk kararı olayını anımsarsanız, ne olduklarını anlaya biriz. Padişah Abdülhamit de, medreseli mollalar güya “ulema” diyerek, hiç askere aldırmazdı. İşte onların günümüzdeki uzantıları çıkarcı siyasilerin kışkırtmaları ile halen “katsayı” falan diyerek devlete sorun çıkardıklarına tanık olmaktayız.

Medreseler kapatılıp, modern okullar açılınca, bu medreselerde bedava yiyip, içip yatan mollalar, modern okullara karşı çıkarak düşman olmuşlar; laik TC ilan edilince de laikliğe, Atatürk devrimlerine cephe almaya başlamışlardı. İşte onların uzantıları o günlerden günümüze kadar, halen laikliğe karşı sürekli, kâh türbanı, kâh imam hatipleri kullanarak, kâh dinci partileri ile kavga vermekteler. Onların “bizim arka bahçemiz” dedikleri imam hatipler de günümüzde o medreselerin ve uzantılarının işlevini görmekteler.
İçine girmek için rotamızı çizdiğimiz, hedef aldığımız AB ülkelerine bir bakalım hangisinde, bizim imam hatip sayımız kadar AB ülkelerinin bütün şehirlerinde papaz hatip veya İncil hatip liseleri vardır? Hangi AB ülkesinde, bizim Kuran Kursları sayısı kadar İncil kursları vardır? Yoktur, çünkü onlar İncil’i ana dilerliye okur, kendi ana dilleriyle ibadetlerini yaparlar. Bunu taa XV. Yüzyıldan bu yana halletmişler, ondan sonra Avrupa Orta Çağ geriliğinden kurtulup aydınlanma, kalkınma sanayi çağına başlamıştır. Biz bu yenileme çabasına paralel ilerlememiz bir yana, XV. Yüzyılda bulunan matbaaya bile 270 yıl karşı çıkmışız veya yurda getirmekte gecikmişiz.

Biz Müslüman ülkeler, ne yazık ki bu aydınlanma çağını, yani ana dilde ibadet, ana dilde Kuran okuma çağını yaşayamadık. M. Kemal Atatürk, ilk kez Türkçe kamet, hutbe ve ezanı Türkçe-anadilde okunarak başlatmış; ölümünden sonra gelen medrese uzantıları, siyaset bezirgânları bunu önlemişlerdir. Şimdilerde AB ülkelerinin bazı yetkilileri “siz aydınlanma devrini yaşamadınız, sizi içimize alamayız” demekteler. İşte burada doğruluk payı vardır.
Türkçe ibadet-anadilde ibadet yurdumuzda gerçekleşse ne olurdu:
Herkes ibadetini Türkçe yapar, kutsal kitabını Türkçe okurdu. O zaman Kuran Kursların, imam hatip liselerine hiç gereksinim olmazdı. Herkes kutsal kitabın ne dediğini anlar, herkes rahatlıkla namaz kıldırırdı. Trilyonlara mal olan imam hatip ve Kuran kursu binalarına, masraflarına hiç gerek kalmazdı. Dinsel alandaki her türlü sömürü de, muska yazmaktan, üfürüğe kadar biterdi. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bazı bakanlıkların bile bütçesinden fazla olan bir din kuruluşuna gerek kalmazdı. İçine girmek için çabaladığımız AB ülkelerinin hiç birinde bizdeki Diyanet İşleri gibi resmi daire yoktur. Şunu kafamıza iyice yerleştirelim ki, Atatürk’ün arzuladığı gibi, ne zaman Türkçe ibadet olursa, o zaman Türk’ün aydınlanma çağı başlayacaktır.


İMAM HATİP DÜZ LİSELERE ALTERNATİF OLAMAZ

YÖK’ün 21 Temmuz 2009 da yapılan Genel Kurulunda aldığı kararla üniversiteye girişte farklı katsayı uygulamasını kaldırmıştı. YÖK bu kararla, katsayı yönüyle meslek liselerin normal liselerle eşit katsayı sistemi getirmiş, böylece meslek liseleri çıkışlıları istediği üniversiteye girebilecekti. Görünüşte güya eşitlik sağlanmıştı. Oysa düz lise çıkışlıları için bu durum dezavantajdır. Katsayı eşitleme çabası, imam hatipleri düz liselere alternatif haline getirmek, imam hatiplere ilgiyi artırmaktır. Ülkeyi din devletine götürme çabasını güden bu girişim, anayasanın laiklik ilkesine aykırıdır. Üniversitelere çağdaş bilim öğrenme yetisi ile öğrenim yapan düz liselere, imam hatipler denk alternatif olamaz. İktidarın buradaki tek amacı dinsel toplum, dinsel devlet yaratmaktır. Bu çaba ve uygulama Anayasanın laiklik ilkesiyle kesinlikle bağdaşmaz.

İstanbul Barosu da bu kararın iptali için yürütmenin durdurulması istemi ile Danıştay’a dava açmış. Danıştay’ın 8. Dairesi, YÖK’ün bu katsayı farkını kaldıran kararını “oy birliği ile” kaldırmıştır. Danıştay’ın yürütmeyi durduran kararında “mevzuata göre genel liseler yükseköğretime, meslek liseleri de mesleğe öğrenci yetiştirirler. Farklı statüye eşit muamele eşitlikle çelişkili” denilmiştir. Meslek lisesi mezunları iş hayatının, sanayinin ihtiyaç duyulan ara iş yerlerine eleman yetiştirilmesi için kurulmuşken, güya eşit sağlıyorum diye, kendi kol ve dalları dışında bir üniversiteye girme gayreti anlamsızdır. Bu güya katsayı eşitliği uygulaması pedagojik kurallara, Anayasamızın ve Temel Eğitim Yasasının hükümlerine aykırı bir durumdur. Gençlerimizin ve ülkemizin geleceği düşünülüyorsa, yasa ve yargı hükümlerine karşı koro halindeki propagandayı, dayatmaları, çağa aykırı umut tacirliğini bırakmalıdırlar. Dinci devlet, dinci toplum çabaları laiklikle yoğrulmuş AB kültürüne ve müktesebatına uymaz. Bu nedenle Danıştay’ın son kararı dorudur.

Katsayı eşitliğini kaldıran Danıştay kararını eleştiren, Laik TC nin Başbakanı RTE, bayram namazı ve Cuma namazı çıkışında, herkesin, hepimizin yargı kararlarına saygılı olmamız gerekirken, “bu karar tamamıyla ideolojik, kabul edilir hiçbir yanı yok” diyerek eleştiriyordu. Cami kapısında siyasi demeç veren bir başbakan, ne derece laikliğe saygılıdır, siz düşününüz. Arınç’tan başlayıp bakanları, milletvekilleri ile yargının kararını eleştirmeleri hukuk devletine yakışır mı?. Yargı kararına saygılı olmak şöyle dursun, kafalarına uymayan karar çıkaran hâkimler hakkında hemen soruşturmalar açmaktalar. Kuvvetler ayrılığı, yargı bağımsızlığı nerede? Oysa Anayasamıza göre, yargı kararları herkesi bağlar. Bilindiği gibi, Danıştayın, türbanın kamusal alanda reddine ilişkin kararını eleştiren Başbakan, “bir de ulemaya soralım, ulema ne diyecek” diyerek eleştirmiş, Danıştaya saldırıya ve hâkimin katledilmesine sebep olmuştu. Bu tür dinsel içerikli demeçlerin tahrike ve saldırıya neden olduğunu, Sivas Madımak Kahramanmaraş vb nice olaylarda gördük. Yine Başbakan RTE ve aynı grup tarafından, laik tavrını, kararlarını sürekli eleştirilen eski YÖK Başkanı nerede ise tabanca ile saldırıya uğruyordu. (Saldırgan, “YÖK başkanını vuracaktım” diyen kişi YÖK yakınında tabanca ile yakalanmıştı, anımsayınız).

İktidarın bu katsayı oyunları ile amacı, imam hatip çıkışlıların imam olmaktan ziyade, onları, devlet kadrolarına yönlendirmek, dinci zihniyeti devlet organlarına yerleştirmektir. Bunun başka izahı yoktur. R.T.E imam yetiştiren imam hatip okulunu bitirmiş, neden imam olmamış? Amaç imam olmak değil, halkın kutsal dini duygularını kaşıyarak, sömürerek devlet rantına (getirisine) oturmaktır. Böylece devlet kadrolarında yandaş kafalar (imam hatip çıkışlılar) arttıkça kendi dinsel ideolojini yerleştirmek çok daha rahat olacaktır. Şimdi işte onun sancılarını ve sürecini yaşıyoruz. “Kurbağa gittikçe ısınmaktadır”; yurdun her yerinde dinsel görüş, dinsel giyinme artmaktadır.

İktidar “AB, Batı” diyorsa da, gerek çıkardığı-çıkaracağı yasaları, güya içine girmeye çalıştığı AB standartlarına göre uyarlamak şöyle dursun, yönünü, politikasını Batı görüşleri aksine olarak doğuya çevirmiş, Hür Batı ile kavga eden İslami cepheye yönelmiştir. El Beşir’den, Ahmedinejat’tan, Hizbullah’tan Kaddafi’ye kadar aşna fişne olan iktidar, Batı’nın politikalarına ters bir durumda görünmektedir. RTE nın kafasındaki, “laiklik elden gidiyor diyorlar, halk istiyorsa elbette gidecektir” söylemi adeta uygulanmaya başladı.

İktidar tüm kadroları ile İslami bir kadrolaşma çabası içindedir. İktidara geldiğinden beri siyasi-dini simge olan türban konusundaki anayasayı zorlayan çabası nedeni ile Anayasa Mahkemesinin “irticai olayların odağı olmak” tan aldığı ceza eyleminin devam etmekte olduğu, devlet kadrolarına atadığı din adamları ve İslami tavırlı politikaları göstermekte; iktidarın tüm bu tavırları ile de laik TC nin yönünü İslami devlete doğru götürmekte olduğu görülmektedir.
İşte o nedenledir ki, laik TC ni savunan orduyu, yargıyı her vesile ile yok ıslak imza, yok cuntacı, yok darbeci diyerek ve de herkesin telefonlarını dinleyerek baskı altına alması, yukarıdaki amacına ulaşmak için demokratik kuruluşları sindirmeye yönelik bir uygulamadır. AB nin istediği reformları yapacağı yerde, bu çeşit olumsuz tavır içinde olması, AB müktesebatı ile kesinlikle bağdaşmaz. Bu süreçte Türkiye’nin AB ye girmesi kesinlikle mümkün değildir.

Türkiye’de hemen her vilayette imam hatip bulunmakta, 2006 da iki milyon civarında imam hatip mezunu varken, 15 bin civarında imama ihtiyaç bulunmakta; imamı olmayan camilerde yetkisiz, vasıfsız, tarikatçı ve de ne olduğu bilinmeyen kimseler geçici imamlık yapmaktalar. Diyanet`in resmi verilerine göre, bugün ülke genelindeki toplam 79 bin 96 caminin 11 bin 878`inde din görevlisi yok. İmam-hatipsiz camilerin 7 bin 724`ü köylerde bulunuyor. Kalan kadrosuz camilerin 2 bin 856`sı il ve ilçelerde, bin 298`i beldelerde 12 bine yakın caminin imamı yok. 8 bin 222 kadar da Kuran kursu bulunmakta.

Öte yandan devletin tüm bakanlıklarına, Diyanetten naklen, imam hatip çıkışlı din görevlileri atanmakta; ilgili bakanlık ta sormuyor ki, “senin okuduğun dal başka, ülkenin imama ihtiyacı var, sen git imam ol” diye söylemiyor. En teknik kadrolara bile (TRT, RTÜK GİBİ) imamların atanması çok ilginçtir. Öte yandan, aynı kadrolara düz lise, üniversiteleri bitirmiş teknik ve ehil personel iş bulamazken, imamların atanması, devlet düzeninin İslamileştirme çabasından başka bir şey olamaz.
Dini bilgilerle yetişmiş kişi biatçidir; biatçi soru sormaz, sorgulamaz, özgür düşünemez, özgür düşünmeyen de bilim üretemez. Çünkü bilim ve bilimsel düşünce laik ortamında her türlü dini düşünce ve baskıdan özgürdür. Özgür olmayan, özgür düşünemeyen, sorgulamayan, tartışmayan biatçi kafalar asla bilim üretemez. Bilim üretemeyen uluslar, ne kadar doğal zenginlik kaynaklarına sahip olurlarsa olsunlar, laik ve özgürce bilim üreten ulusların sömürüsünden kurtulamazlar. Bunu Batı ile İslam dünyası açıkça görmekte ve yaşamaktadır. Dünyada dini motif ve simgeleri sürekli ön plana çıkarıp kalkınan, aydınlanan bir devlet yoktur. Aşırı dincilik irticayı üretir.
Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde, Türkiye'deki kadar çok din okulu (imam hatip okulu) yoktur ve sınırlı sayıdaki din okulları da zaten özeldir. Böylesine çok imam-hatip okulu, dine dayalı devlet eğitim kurumunun varlığı, dünyada ancak 'şeriat' rejimlerinde görülmektedir. Anayasasında dini yazan İsrail ya da Hıristiyan ülkelerinde bile dini eğitim veren liselerin sayısı, genel liselere oranla çok düşüktür. Genel liselerde zorunlu din dersi ise, bırakın laiklik, demokrasinin özüne de aykırıdır.

İmam-hatip Okulları, giderek, din adamı yetiştirme işlevini yerine getirmekten çok, liselere alternatif haline gelip başka mesleklere adam yetiştirmeye yöneltildi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in 2006 da açıklamalarıyla ortaya çıkan gerçek şu:
İşleri Örgütü'nde din adamı sayısının azlığından şikâyet eden ve bunu artırmak isteyen hükümetin bakanlıkları, Diyanet İşleri'nin kadrosundaki din adamlarını kendi kadrolarına geçirmekte birbiriyle yarış ediyorlar. Yani, Diyanet'in mevcut din adamı kadrolarını da boşaltıyorlar.

Bu yarışın sonundaki durum şu: Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Örgütü'nden 605 din adamını almış, kendi öğretim ve yönetim kadrolarına geçirmiş. Bayındırlık Bakanlığı'nın aynı kaynaktan aldığı din adamı sayısı 126, İçişleri Bakanlığı'nın 100, Başbakanlık ve Devlet Bakanlıklarının 48, Tarım Bakanlığı'nın 69, Sağlık Bakanlığı'nın 56, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 20... Liste böyle gidiyor.
Matbaaya 270 yıl direnen, bilimi yüzyıllardır kucaklamamış İslam dünyası ile çağdaş ve laikliği özümsemiş Batı arasındaki patent sayısını, basılan ve okunan kitap ve gazete sayısını kıyaslarsak arada korkunç bir fark olduğunu görürüz. İktidarımızın bazı siyasetçileri, şu çağda bile “laikliği yeniden tanımlamaktan” bahsetmekteler. Buna artık çağdaş dünyada gülerler.

Türkiye’de bayanların camilerde imam olması mümkün olmadığına ve bütün imam hatiplerde öğrencilerin yarısından fazlası, yüzde yetmişi kız olduğuna göre, kız çocukları ısrarla neden imam hatip okuluna gönderilmektedir?

Eğer Türkiye AB standardında bir ülke olmak istiyorsa, anadilde ibadete geçmelidir. Dünyanın hiçbir ülkesinde (ne ki hiçbir İslam ülkesinde) bu denli din okulu imam hatip lisesi olmadığına göre, şu çağda Osmanlı medresesi konumunda olan imam hatiplerin gereğinden fazlası kapatılmalıdır. Zaten okullarda din dersi zorunluluğu da bulunmaktadır.

“Milli Eğitim Bakanlığı 1924 yılında 29’a yakın imam-hatip okulu açmıştı. 1930’ların başına kadar varlıklarını devam ettiren bu okullar, rağbet görmemeleri nedeniyle gitgide azalmış ve 1931-32’de tümüyle kapanmışlardı. Ta ki 1950’lerde Demokrat Parti iktidarı döneminde yeniden açılıncaya dek. Bu tarihten sonra sayıları hızla arttırılan bu okullar, 70’li yıllardan itibaren patlamalı bir şekilde çoğaltıldılar. Toplumun sosyalist fikirlere sempatisinin arttığı, solun büyük bir güç kazandığı bu yıllarda, İslamcı harekete militan yetiştirme işlevi de gören bu okullar, ABD destekli hükümetler tarafından bizzat “komünizmi önleme” amacına hizmet etmek üzere yaygınlaştırıldılar. Bu dönemde, İslamcı hareketlerin ve sermaye gruplarının desteklenmesi, ABD’nin Sovyetler Birliği’ne karşı bir Yeşil Kuşak oluşturma planının doğrudan bir parçasıydı”.

Ülkemizdeki bu konuda acı gerçeği şöylece özetleyecek olursak, siyasilerimiz şunu bilmelidirler ki, hiçbir çağdaş ve laik ülkeye yakışmayacak uygulamalar içindeyiz, önce herkes evinin önünü süpürmelidir:
“Ülkemizde, Diyanete ayrılan bütçe 8 bakanlık bütçesine eşit ve üniversitelere ayrılan bütçenin 20 katı ise, 67 bin okul, 85 bin cami, 77 bin doktor, 90 bin din görevlisi var ise, kadın özgürlük adına giderek çağdaş yaşamdan uzaklaştırılıyor, 15–29 yaş grubu genç kızların % 60’ı, 25–29 yaş grubundakilerin % 66’sı ne okuyabiliyor ne de çalışabiliyor, ülke kadınlarının sorunları arasında türbanın % 1’ler de olmasına karşın anayasa değişiklikleri yapılabiliyor, ülke ekonomik performansı 55 ülke arasında 53.sırada, ülke sigorta şirketlerinin % 80’i Menkul Değerler Borsasının % 75’i, bankaların % 40’dan fazlası yabancıların eline geçmiş, her yıl ortalama 700 bin ile 1 milyon kişiye iş yaratmak gerekiyor ve bunun maliyeti de yine ortalama olarak 175 ila 200 milyar dolar civarında, her beş kişiden biri işsiz ve bu sayı sürekli artıyor, tüm bu olumsuzluklara karşın bizi yönetenler daha çok üreyin, daha çok çoğalın diyor, ülke bütünlüğü başta olmak üzere tüm değerlerimiz yakın tehlikelerle karşı karşıya, huzur barış kardeşlik ve istikrar için yeni politikalar ve muhalefet geliştirilemiyor, büyük halk yığınları umutsuz ve kaygılı, temelleri yürekli, aydın ve yurtsever insanların kenti Sivas’ta atılan Laik Cumhuriyetimiz tehdit altındadır. Tüm bu sorunların çözümü ve reçetesi ulusal güçler ve kurumlar yerine IMF, AB ve ABD’de aranıyor olmuştur”.

Yani tıpkı Kurtuluş savaşımızdaki gibi, ama bu kez Emperyalistlerin silahsız işgali altındayız. Başımızda da, tıpkı Damat Ferit Vahdettin gibi, dini yurtseverlere-günümüz Kuva-yı Milliyecilerine, Atatürkçülere karşı kullanan, yargısına, Atatürkçü ordusuna saldıran, “türban, kurban, imam hatip” diyerek işgalcilerle işbirliği yapan, sadece kendi saltanatlarını, çıkarlarını düşünen, bir iktidar var. Ülkenin toprakları emperyalistlere satılmış, ülke ekonomik işgale uğramış, ülke Duyun-u Umumiye gibi IMF borcuna saplanmış; “memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve ihanet içinde olanlar”ca Kuva-yı Milliyeciler- Atatürkçüler, “Ergenekoncu, darbeci, cuntacı” fermanları ile gecenin kör karanlığında baskınlarla kodeslere atılmaktadır. Aylarca içeri atılan aydınlar, Atatürkçüler ne doğru düzgün yargıç karşısına çıkarılıyorlar, ne de yargılanıp ceza alıyorlar, yani tutukluyken ceza çekiyorlar. Böyle bir adalet olur mu? Amaçları, laikliği, Atatürk ve Atatürkçülüğü savunan aydınları sindirmektir.

Hakimiyet-i Milliye Gazetesi - Z-Raporu
 
imam hatiplere destek verilmesinden yanayım , bugün sahip cıkılmazlarsa , yarın el kaideci talibancı gibi manyak örgütler sahip cıkıp bela oluştururlar.
 
imam hatiplere destek verilmesinden yanayım , bugün sahip cıkılmazlarsa , yarın el kaideci talibancı gibi manyak örgütler sahip cıkıp bela oluştururlar.



Onun için hepsini kapatıcan kökten çözcen işi. Çünkü amacını çoktan aştı. Bir işi ya adam gibi yapıcan yada hiç yapmıcaksın.
 
Hangi amacını çoktan aştı? Hangi imam hatipliyi sen adam öldürürken gördün? Amacını biliyor musun ki bir kere böyle büyük laflar ediyorsun. İnsanın bilmediği konularda yorum yapması ve biliyormuş gibi tavır takınması ne kadar kötü..
 
Adam bir kere olsun görmemişti imam hatibi.Bizim Ayten hocamız vardı Meslek lisesinden İmam hatibe gidecek diye bir göbek atmadığı kalmıştı.Bize anlatırdı Ankarada bulunmuş bir kere onlar kadar akıllı çalışkan hele ki saygılı vatanperver yok dedi.
Bir kere içine girin bakın....Gıybet etmeyin.
 
Adam bir kere olsun görmemişti imam hatibi.Bizim Ayten hocamız vardı Meslek lisesinden İmam hatibe gidecek diye bir göbek atmadığı kalmıştı.Bize anlatırdı Ankarada bulunmuş bir kere onlar kadar akıllı çalışkan hele ki saygılı vatanperver yok dedi.
Bir kere içine girin bakın....Gıybet etmeyin.

Arkadaşım anlatılan imamhatiplere giden adamların iyi ya da kötü oldukları katil ya da psikopat oldukları değil. Anlatılan bu okulların sayısının gerekli olan sayıyı katbekat aşması ve mezun olanların eğitim aldıkları alanlarda değil de hiç alakası olmayan yerlerde ve resmi dairelerde kulanılması. KAPİŞŞŞŞŞŞ
 
Amacı nedir? Amacını aşmak insan öldürmekmidir?

İnsan öldürmek diyorsan ben sana bişi anlatayım. Esnaf bi komşum vardı. İmam hatip mezunu!!! İslamiyetin gereklerini yapardı. En azından öyle görünmeye çalışırdı. Bimem kaç kere hacca gitmiş anlatır dururdu. Biraz övünürcesine... Milleti zorla cumaya falan götürmeye kalkardı. Acaip de zengindi. İşleri tıkırında iyi kazanırdı. Ama çalardı. Evet ÇALARDI!!!! Nasılmı? Yanında 3 elemanı vardı 2 si sigortasız çalışırdı. O iki insanın sigortası onların hakkıdır. Sizin deyiminizle KUL HAKKIDIR!!! O insanların sigortasını ödememek onların hakkını ÇALMAKTIR...

İmam hatipli öldürmez örneğine imam hatipli çalar örneğim...

Ama amaç aşmak konusunda bunu kastetmemiştim. Bu okulların amacı imam yetiştirmek deilmi? Peki burda okuyan kız örencilerdemi imam olucak? Yoksa hatipmi? Kaç tane cami var kaçtane imam hatip okulu var?

O okulu bitiriceksen imam olucaksın. Zaten işin hazır, atarsın kapağı bi camiye devlet öder paranı mesleğin hazır. Ama ben imam olmucam ben avukat olucam vay efendim ben doktor olucam dersen katsayı ceremesini çemek zorundasın. Çünkü düz liseyi bitirip elinde hiçbir mesleği olmayan kişinin hakkını yemeye hakkın yok... Buda bi KUL HAKKIDIR!!!

Bu okulların imamdan çok cemaatcı tarikatcı nesiller yetiştirdiğide ortadadır....
 
Arkadaşım anlatılan imamhatiplere giden adamların iyi ya da kötü oldukları katil ya da psikopat oldukları değil. Anlatılan bu okulların sayısının gerekli olan sayıyı katbekat aşması ve mezun olanların eğitim aldıkları alanlarda değil de hiç alakası olmayan yerlerde ve resmi dairelerde kulanılması. KAPİŞŞŞŞŞŞ

Allah Allah Mezun Olan Vatandaşlar Uganda Vatandaşı Mı,
Bu Adamların Nerede Çalışmak İstyeceği Birilerinin Keyfinize Mi Kalmış.
 
Amacı nedir? Amacını aşmak insan öldürmekmidir?

İnsan öldürmek diyorsan ben sana bişi anlatayım. Esnaf bi komşum vardı. İmam hatip mezunu!!! İslamiyetin gereklerini yapardı. En azından öyle görünmeye çalışırdı. Bimem kaç kere hacca gitmiş anlatır dururdu. Biraz övünürcesine... Milleti zorla cumaya falan götürmeye kalkardı. Acaip de zengindi. İşleri tıkırında iyi kazanırdı. Ama çalardı. Evet ÇALARDI!!!! Nasılmı? Yanında 3 elemanı vardı 2 si sigortasız çalışırdı. O iki insanın sigortası onların hakkıdır. Sizin deyiminizle KUL HAKKIDIR!!! O insanların sigortasını ödememek onların hakkını ÇALMAKTIR...

İmam hatipli öldürmez örneğine imam hatipli çalar örneğim...

Ama amaç aşmak konusunda bunu kastetmemiştim. Bu okulların amacı imam yetiştirmek deilmi? Peki burda okuyan kız örencilerdemi imam olucak? Yoksa hatipmi? Kaç tane cami var kaçtane imam hatip okulu var?

O okulu bitiriceksen imam olucaksın. Zaten işin hazır, atarsın kapağı bi camiye devlet öder paranı mesleğin hazır. Ama ben imam olmucam ben avukat olucam vay efendim ben doktor olucam dersen katsayı ceremesini çemek zorundasın. Çünkü düz liseyi bitirip elinde hiçbir mesleği olmayan kişinin hakkını yemeye hakkın yok... Buda bi KUL HAKKIDIR!!!

Bu okulların imamdan çok cemaatcı tarikatcı nesiller yetiştirdiğide ortadadır....

İki yüzlülük farklı bir olaydır, iki yüzlülük göründüğü gibi olmamaktır ki, iki yüzlü hacıyı düşüncesini savunan ateiste tercih eden olmamıştır dünyada. Sen komşunun yaptıkları üzerinden tüm imam hatiplileri suçlayamazsın, suçlarsan yanlış düşünüyosun demektir ki, zaten öyle.

Kadın imam duymamışsın sanırım hayatında, biraz daha araştırma yap bu konuda derim. Hani biraz daha bilgin olursa belki böyle düz düşüncelerden fikirler üretip forumda cevap yazmaktan vazgeçersin.

Kimin ne yapacağı kimsenin elinde değil. Sen o liseyi bitiren genci imam olacaksın diye zorlayamazsın. Kaç kişi üniversitesini bitirdiği işi yapıyo sanki. Kaldı ki bu çocukların imam hatipe isteyerek gittikleri bile muamma. Ya isteyerek gitmediyse? Düz liselileri savunan zihniyet acaba onların hakkını düşünmeyecek mi? Ben zaten isteyerek imam hatipe gidenlerin kolay kolay farklı meslek düşüneceklerini sanmıyorum. Çünkü böyle düşünceleri katılaşmış insanların ağız kokusunu çekeceklerini sanmıyorum. Kaldı ki çekecekler, onları belli bir yere şartlandırmak da kimsenin hakkı değil.
 
Tabi kapatın imam hatipleride kapatın. Camileride kapatın. Zaten bayram harici dolmuyor camiler. Çünkü bi orda öğreniyo insanlar Kuran-ı Kerimi. Allah sadece imam lara demiş zaten Kuran-ı Kerimi öğrenin diye. Başka hiç kimseye dememiş.
Düz lise okuyanlar çok bişi oluyo ya. Bu ülkede hangi liseyi okursan oku hiç bir şey olmuyorsun sadece işci! veya hamal oluyorsun. Üniversite okursan o zaman belki iş buluyorsun. Oda bi ihtimal.
Ülkenin hiç bir derdi kalmadı ya. Eğitim sistemi Mükemmel ya.
Siz hala tartışın bakalım imamhatipleri
Belki kurtarırsınız Ülkeyi bu şekilde.
Tabi Atatürkçüyüm diyen üniversiteli kız Atatürkün Samsuna ne zaman neyle çıktığını bilmez. Ama Laikliği savunur. Ama Atatürkü savunur. Dışarda çıplak gezer ben özgürüm der.
Dininden bi haber yaşar en ufak bi bela gelse başına açar ellerini dua eder. Herkesten daha dinci olur.
Hiç bir Atatürkçüde çıkmaz bu gidiş nereyedir diye. Atatürk böyle mi? söyledi.
Türkiye Cumhuriyetine böyle mİ? sahip çıkın dedi.
Siz burda Atatürk' üde bizim için savaşan canını veren aziz şehitlerimizi de küçük düşürüyorsunuz. Böyle konuların yasaklanması lazım aslında.
 
İnsanLarın DiniyLe DiyanetiyLe Bu Kadar ALakadar ve İLgiLi Olunmasını AnLamak Mümkün değiL. Hiçbir ebeveyin Çocuğunu imam Hatip OkuLuna Laik Türkiye Cumhuriyetine AzıLı Bir Düşman OLsun Diye Göndermez. Kendince Müteddeyin OLan DuyguLarının ÇocukLarındada Pekişmesini Bunun Yanısıra, Dini Eğitim ALmanın Yanında Modernizmin Getirdiği FırstaLardan YararLansın, İş Güç Sahibi, Dini Bilen İyi Bir İnsan Olsun Diye Göndermektedir. Son Derece HaLisane NiyetLe YapıLan Bu İşi Laik Cumhuriyeti BaLtaLayan Fikriyatın BaşLangıcı Saymak ArtniyetLidir.

ÇocukLarına Müspet İLimLerin Yanında, Dini Eğitim VeriLmesini İsteyen İnsanlar DevLet KontroLünde Bir Organizasyona Tabi OLmayı Tercih EdiyorLarsa Bundan DüşmanLık Kisvesi BekLenmemeLidir. ELbette ÜLkenin Bu Kadar İmam ve Hatipe İhtiyacı Yoktur. Bu Türk İnsanın ve demokrasinin Çıkış YoLu Olarak Ortaya Koyduğu Bir İstisnadır.Tek Tip İnsan Yetiştirme ModeLi Dünya üzerinde Hiçbir ÜLkede Artık UğraşıLacak İşLerin Başında GeLmemektedir.

Terör Bu Kadar Can Alıp, ÜLkede Bu Kadar İşsiz Varken, GeLir DağıLımı Bu Kadar Haksız Pay EdiLirken, MiLLetin Dinine Burnunu SokanLarı ALLah'a HavaLe Etmekten Başka Birşey ELimden GeLmiyor.
 
ne medresesi yahu? adamlar medreselerin egitim kalitesinden
bihaberler. bugunkü imam hatip liseleri, eski medreselerin kıyısına
yaklasamaz. kaldı ki ne aynı kategoride degerlendirilirler ne de egitim
goren kişilerin yasları aynıdır. güldürüyorsunuz benı :))
 
İki yüzlülük farklı bir olaydır, iki yüzlülük göründüğü gibi olmamaktır ki, iki yüzlü hacıyı düşüncesini savunan ateiste tercih eden olmamıştır dünyada. Sen komşunun yaptıkları üzerinden tüm imam hatiplileri suçlayamazsın, suçlarsan yanlış düşünüyosun demektir ki, zaten öyle.

Kadın imam duymamışsın sanırım hayatında, biraz daha araştırma yap bu konuda derim. Hani biraz daha bilgin olursa belki böyle düz düşüncelerden fikirler üretip forumda cevap yazmaktan vazgeçersin.

Kimin ne yapacağı kimsenin elinde değil. Sen o liseyi bitiren genci imam olacaksın diye zorlayamazsın. Kaç kişi üniversitesini bitirdiği işi yapıyo sanki. Kaldı ki bu çocukların imam hatipe isteyerek gittikleri bile muamma. Ya isteyerek gitmediyse? Düz liselileri savunan zihniyet acaba onların hakkını düşünmeyecek mi? Ben zaten isteyerek imam hatipe gidenlerin kolay kolay farklı meslek düşüneceklerini sanmıyorum. Çünkü böyle düşünceleri katılaşmış insanların ağız kokusunu çekeceklerini sanmıyorum. Kaldı ki çekecekler, onları belli bir yere şartlandırmak da kimsenin hakkı değil.


Yoo ben komşumun yaptığını tüm imamhatiplilere vurmadım. Sen adam öldüren imamhatipli gördünmü dedin ben de al sana çalan imamhatipli dedim. Ben tüm imamhatiplileri aynı gördüğüm için demedim bunu ama sende tüm imam hatipliler melektir diyemezsin.

Evet kadın imam duymadım ama duymamam benim eksikliğim deil. Okadar imamhatipli mezun bayan var. Bana bilmem nerdeki birkaçtane bayan imamı mı örnek göstericeksin? Devede kulak... Hem dinine mensup birçok din adamınında kadın imamı onayladığınıda pek zannetmiyorum. Daha kadın erkek yanyana namaz kılınmasına tahammül edilemiyor, bayan imamın namaz kıldırmasına nasıl tahammül edilicek???

Kimseyi bişi için zorlamam. Elbette başka bişi olcaksa olsun. Ama hazır elinde mesleği varken düz liselinin hakkını yemesin. O mesajımdada belirtmiştim zaten anlamamana üzüldüm. Zorla imam hatipe gönderilenlerin hakkını bana deil, onların fikirlerini hiçe sayıp zorlayan ailelerine sor...!!!
 
Yoo ben komşumun yaptığını tüm imamhatiplilere vurmadım. Sen adam öldüren imamhatipli gördünmü dedin ben de al sana çalan imamhatipli dedim. Ben tüm imamhatiplileri aynı gördüğüm için demedim bunu ama sende tüm imam hatipliler melektir diyemezsin.

Evet kadın imam duymadım ama duymamam benim eksikliğim deil. Okadar imamhatipli mezun bayan var. Bana bilmem nerdeki birkaçtane bayan imamı mı örnek göstericeksin? Devede kulak... Hem dinine mensup birçok din adamınında kadın imamı onayladığınıda pek zannetmiyorum. Daha kadın erkek yanyana namaz kılınmasına tahammül edilemiyor, bayan imamın namaz kıldırmasına nasıl tahammül edilicek???

Kimseyi bişi için zorlamam. Elbette başka bişi olcaksa olsun. Ama hazır elinde mesleği varken düz liselinin hakkını yemesin. O mesajımdada belirtmiştim zaten anlamamana üzüldüm. Zorla imam hatipe gönderilenlerin hakkını bana deil, onların fikirlerini hiçe sayıp zorlayan ailelerine sor...!!!

dini eğitim sadece meslek edinip maaş bağlatıp imamlık yapmak için değildir. kadın imam olması şart değildir müslümanlık yanında bir kitap getirmiştir. içinde bir ilim yatmaktadır bunu öğrenmek isteyen bayanlar olabilir kız erkek ayırmamak gerek gericilik kadınlar niye imam hatipe idiyor imam olup maaş balamayacaklar demektir... belkide senin düştüğün yanlışa düşmemek için imam hatipe gidiyorlardır ne biliyorsun? belki senden fazla kuran müslümanlık ve diğer dinlerdede bilgilenmek içindir? zorla iamm hatipe değil hiç bir üniverste bölümüne sokmak iyi değildir benide ailem çok doktor yapmak istedi ama olmadım İNSANLARIN ÖĞRENME VE AYDINLANMA İSTEĞİNE DİĞER İNSANLAR ENGEL OLAMAZ HAKKINDA ATIP TUTAMAZ en azından önce imam hatipi bitir sonra gel yorum yap... sana niye kimse bunu okudun demiyosa niye okuyosun demiyorsa sende diyemessin haddii aşmamak gerek ...
 
Özgür bi üLkedeyiz ya başını kapayan için İmam Hatip LiseLeri biLe zorLaştırıLdı artık.. Unutmayın ki bü üLkede Laz,Çerkez vs kitLeLeri varsa başını kapayan,mini etek giyen kitLeLeri de vardır ve devLet tüm kitLeLere hitap etmeLidir..

fert iLLa okumak için 'açıLım' yapmak zorunda değiLdir..
 
Onun için hepsini kapatıcan kökten çözcen işi. Çünkü amacını çoktan aştı. Bir işi ya adam gibi yapıcan yada hiç yapmıcaksın.


Senin gibi düşünenler sayesinde bu ülkede bacılarımızın başları açıldı.
imam hatiplerimiz kapatıldı.
gün gelicek devran dönecek.. GÖRECEKSİNİZ O GÜN !
 
Onun için hepsini kapatıcan kökten çözcen işi. Çünkü amacını çoktan aştı. Bir işi ya adam gibi yapıcan yada hiç yapmıcaksın.
enin gibi düşünenler sayesinde bu ülkede bacılarımızın başları açıldı.
imam hatiplerimiz kapatıldı.
gün gelicek devran dönecek.. GÖRECEKSİNİZ O GÜN !
 
dini eğitim sadece meslek edinip maaş bağlatıp imamlık yapmak için değildir. kadın imam olması şart değildir müslümanlık yanında bir kitap getirmiştir. içinde bir ilim yatmaktadır bunu öğrenmek isteyen bayanlar olabilir kız erkek ayırmamak gerek gericilik kadınlar niye imam hatipe idiyor imam olup maaş balamayacaklar demektir... belkide senin düştüğün yanlışa düşmemek için imam hatipe gidiyorlardır ne biliyorsun? belki senden fazla kuran müslümanlık ve diğer dinlerdede bilgilenmek içindir? zorla iamm hatipe değil hiç bir üniverste bölümüne sokmak iyi değildir benide ailem çok doktor yapmak istedi ama olmadım İNSANLARIN ÖĞRENME VE AYDINLANMA İSTEĞİNE DİĞER İNSANLAR ENGEL OLAMAZ HAKKINDA ATIP TUTAMAZ en azından önce imam hatipi bitir sonra gel yorum yap... sana niye kimse bunu okudun demiyosa niye okuyosun demiyorsa sende diyemessin haddii aşmamak gerek ...


İmam hatipler meslek lisesidir. Adı üstünde imam ve hatip yetiştirir...!!!

Ancak şuan tarikat, cemaat ve fettullahçıların arka bahçesi konumunda olduğu için, Atatürkün resmini avatar olarak kullanan, aslında ilkelerinin yanından bile geçmeyen fikirlere sahip olan sen ve senin gibi zatlar, buraları meslek lisesi olarak deil din eğitimi veren yerlermiş gibi görür... Ve fanatizim boyutunda savunur...Belki rejimi yıkmak belkide cennete gitme hayali ile...

Din dersi almak istiyorsa her lisede zorunlu olarak veriliyor zaten. O kitaptaki ilimden bahsediyorsan onlarca kuran kursu var gitsin ordan alsın ilimini.

Benim düştüğüm yanlış inanmamaksa, ÇALAN imam hatipli anımı oku istersen. Evet inançsız olmasın ama HIRSIZ OLABİLİR... Bumu yani???

Zorla imamhatibe gönderilenler ile seni doktor yapmaya kalkan ailene karşı haklarını savunacak deilim. Yani her seferinde neden böle acaip örnekler verionuz ki...

Anlaması kıt olanlar için son kez yazıcam. Alıntı yaptığın mesajımdada dediğim gibi katsayı mesleği olanla mesleği olmayan arasındaki eşitliktir. Bunu ister idrak edersin istersen atıp tutmak dersin. Beni bağlamaz.
 
Geri
Üst