
Bitmiş bir ilişkiyi kabullenemeyip zorla devam ettirmeye çalışırız. Peki neden?
Yıllardır süren ilişkini zorlaya zorlaya mı sürdürüyorsun? Bir türlü kopamıyorsun ama yine de doğru insanın o olduğundan emin değil misin?
Zorlaya zorlaya götürmeye çalıştığın, pek de hayallerini karşılamayan, birçok problem yaşadığın ama ısrarla sürdüğün bir ilişkin varsa okumaya devam et. Belli bir süredir devam eden duygusal ilişkilerde kişinin kendisine 'Bu ilişkiden emin miyim?' sorusunu sıklıkla sorması, arada kalmış bir ilişki içinde olduğunu gösterebilir. Arada kalmış bir ilişki kısa süre önce başlamış ya da uzun yıllardır devam eden veya evlilik planlarının yapıldığı, hatta evlilik aşamasındaki bir ilişki olabilir. Sürekli çatışma yaşamak bir kenara, görünürde keyifli zaman geçirilen, kişilerin birbirlerini az çok uygun bulduğu ilişkilerde bile alttan alta emin olamama, tedirginlik, sıkıntı yaşanıyorsa, arada kalmış bir ilişkiden söz edilebilir.
1. Uygunluk kriteri: ‘Birbirimize ailevi-mesleki-eğitim yönlerinden o kadar uyuyorduk ki…’ diye düşünen bir kişi (veya çift), ilişkinin ayrıntılarında gizlenen ve ilişkiyi arada bırakan özellikleri azımsayabilir. Karşılıklı uygunluk düzeyinin fazla olmasına rağmen taşlar bir türlü yerine oturmuyorsa, aslında önemli olan ancak önemsizleştirmeye çalışılan ayrıntılar, alttan alta o ilişkinin temellerini çürütebilir. Bu ayrıntılar, çift arasında açıklıkla ele alınmalıdır.
2. ‘O benim kısmetim’ kodlaması: Kişiler kendi beklentilerini, duygularını, değer yargılarını azımsayıp, sihirli bir zaman diliminde karşılarına çıkan kişinin ‘O’ olduğu düşüncesine saplanırlarsa, arada kalmış bir ilişkiyi sürdürmekte ısrar edebilirler. O ilişkiyi duygusal yakınlık hissi, değer yargılarındaki uyuşma gibi konularında değerlendirmeden, sadece ‘Tam da beklediğim zamanda karşıma çıktı, yaşım ilerlemeden zaman kaybetmeyeyim’ düşüncesine dayanılırsa, iteklenen bir ilişkide daha fazla zaman kaybedilir.
3. ‘Ben bırakmam, o bıraksın’ kodlaması: Arada kalmış bir ilişkide, beğeni düzeyi daha az olan kişi, karşı tarafın ilgisine alışıyorsa ve bundan bir tür ego tatmini yaşıyorsa, ilişkiyi akışına bırakarak ‘Ben bırakmam, ne olursa zamanı gelince olur’ diyebilir. Kadınlarda daha sıklıkla gözlenen, ‘Kadın erkeği bırakırsa gelecekte yalnız kalır ve bu yalnızlık onun suçu olur’ kültürel bir kodlamadır. Bu, arada kalındığı bilinen bir ilişkinin ısrarla sürdürülmesine yol açabilir.
4. Duygusal olgunlaşmanın yetersizliği: Duyguların yeterince olgunlaşmadığı durumlarda, karşımızdaki kişinin bize nasıl davrandığı, bizim ona hangi duyguları niye hissettiğimiz gibi konuları derinlemesine irdelemeyiz. Onun görüntüsünü beğenmiş olabilirin ve hissettiğin tutku duygusunu aşk olarak yorumlayarak, sana olan duygu ve davranışlarındaki kopuklukları görmezden gelmeye çalışabilirsin. Sevgi, aşk, beğeni, değer yargıları konularında duygusal olarak olgunlaşmamız ilerledikçe ve kişisel senaryolarımızın farkına vardıkça, duygusal ilişkilerde bu tür takılmalar yaşama olasılığımız azalır.
5. Kişisel senaryolar: Kişinin, yeterince motive olamadığı bir ilişkiden çıkamaması ‘Kendini feda et ama başkalarını asla üzme’ şeklinde gelişmiş kişisel senaryosuyla ilişkili olabilir. Kurtarıcı rolünü, farkında olmadan benimsemesi de, diğer olasılıktır. Karşı tarafın ilgisinin yetersiz olduğunu hissetmesine karşın o ilişkiyi ısrarla sürdüren bir başka kişi ise, ‘Benim bir ilişkide o kadar da mutlu olmama gerek yok’ gibi bir kişisel senaryoda takılmış olabilir. Bu kişinin duygusal ilişkilerinde kendini tanımladığı rol ‘Kurban modeli’ olabilir. Erken yaşlarda ciddi ayrılıklar yaşamış olanlar veya ebeveynleriyle bağımlılık ilişkileri sürenler de arada kalmış ilişkilerden kopmakta zorlanabilirler.
Ne yapmalı?
İlişkinizin arada kalmış olup olmadığını anlamak, zamanla veya ani gelişen olaylarla duyguların netleşmesi ile gerçekleşebilir. İlişkinin bütününü ve ilişkilerdeki benzer tutumlarını değerlendirmek için psikoterapiden faydalanabileceğin gibi, ‘Gerçekten onu mu istiyorum? Bu ilişkiyi sürdürmeyi bir başarı olarak kabul edip hırs haline mi getirdim? Yoksa yalnız kalmaktan mı korkuyorum?’ gibi sorulara cevap aramak işe yarayabilir.