Mayhoş
mayhoş

Kulaga Kaçan
Kulağa kaça çevremizde sıkça gördüğümüz bir türdür Gündüzleri taşlar ağaç kabukları yaprak döküntüleri altında saklanır Gece ortaya çıkar 18 mm boyunda ince uzun vücutlu kahverengi bir böcek Arka tarafında kıskaçları vardır İyi koşar ve uçar Sebze ve meyvelere zarar verir Çeşitleri: 900 kadar türü vardır
KuLağa KaÇan.. Kulağakaçanlar (Dermaptera) takımından vücudunun sonunda kıskaçları bulunan bir böcek İnce uzun vücudu parlak sarı kahverengidir Ön kanatları küçük ve derimsi yapıdadır Damarlı ve saydam olan arka kanatları büyük ve yarım dâire şeklindedir Kullanılmadıkları zaman boyuna ve enine katlanarak ön kanatlarının altına gizlenirler Nâdir hallerde gizlenmek için kulağa kaçtıklarından bu adı almışlardır Bâzı yörelerimizde saçkıran diye tanınır Petek gözleri iyi gelişmiş ipliksi antenli böceklerdir Erkeklerin kıskaçları kıvrık dişilerinki düzdür Kıskaçlar zehirsiz ve güçsüzdür Hayvanî ve nebâtî (bitkisel) besinlerle beslenirler Gündüzleri taşlar yapraklar ve ağaç kabukları altında gizlenir gece faaliyete geçerler
Evlere girer meyve ve tohum yiyerek bahçelere zarar verirler Çiçeklerin üreme organlarını ve renkli yapraklarını kemirirler Şeftali meyvelerine düşkündürler Hızlı koşar ve uçarlar 900 kadar türü vardır sistematiği ise;
Kingdom : Animalia
Phylum : Arthropoda
Subphylum : Hexapoda
Class : Insecta
Subclass : Pterygota
Infraclass : Neoptera
Order : Dermaptera
Family : Forficulidae
«Hortumlu maymun»
dünya yüzündeki en garip görünüşlü maymundur. Ortalama 7 - 8 santim uzunluğunda pek acayip bir burnu vardır. Bunun ucu erkekte çenenin altına kadar sarkar. Bu burun hareketli olduktan başka ortasındaki bir yarık gitt gözükmesi sonucunu doğurur.
Bu garip yaratık Borneo Adasında yaşar. Oldukça iridir. Ortalama olarak 75 santim uzunluğundadır rengi kızılımsıdır yalnız ayaklariyle sırtının alt ucunda grimsi kısımlar bulunur. Malayalılar ona «blanda» derler. Bu kelimenin manası «Hollandalı» dır.
Hortumlu maymun ağaç üzerinde yaşar ve ormanın başlıca suya yakın kısımlarını seçer. Yüzmesini bilir ve suyun içinde köpek gibi yol alır. Üzerine ateş edilirse derhal dalar ve yarım dakika sonra birkaç metre ötede suyun yüzüne çıkar.
Hortumlu maymun da angur gibi otçuldur yaprak ve meyva ile beslenir. Küçük sürüler halinde dolaşır. Öbür maymunların çoğunluğu kadar hareketli değildir. Bir dalın üzerinde uzun zaman sakin oturduğu olur.
Golyat ßöceği
Şimdiye kadar rastlanan en ağır böcektir.
Ağırlığı 100 grama kadar ulaştığı söylenen Afrika kökenli asıl vatanı Kamerun olan golyat böceğinin boyu 10 cm civarındadır.
Bilimsel adı (Goliathus goliath)
Ayrıca Orta Afrika Cumhuriyeti Kenya Kongo Nijerya ve Tanzanya gibi afrika ülkelerindede rastlanır.
Dünya'nın en ağır böceği olan Golyat Böceği'nin ağırlığı ortalama 100 gr. kadardır.
Uzunluğu ise 10 cm'dir.
Dişileri yumurtasını çürümüş ağaçların arasına koyarlar.
Larvaların boyu otalama 20 cm boyundadır.
Bu kurtçukların gelişmesi yaklaşık üç yıl sürer.
Bilimsel adı ise Goliathus Druryi'dir.
Afrika'nın en iri kınkanatlısıdır.
Rebgi zengin bir kızılımsı kahverengidir.
Troksinin üst yüzünde beyaz süsleri bulunur.
Özellikle palmiye ağaçlarının tepesinde oturup beslenir ve ağacın mahvına sebep olur.
Erkeklerinde dişilerde bulunmayan çatalımsı bir kafa uzantısı göze çarpar. Afrika'da otoyollarda sürücülere büyük zorluklar çıkaran bu böcek otomobillere sıçrayarak farlarını kırarlar.

ANOLLER'İN RENKLİ KESELERİ
Anollerin Renkli Kesesi
Anoller başları üçgen biçiminde uzun çeneli bir kerten kele türüdür. İnce vücutları ve kamçıya benzer kuyrukları vardır. Ayaklarında ise hem sivri tırnakları hem de eklemlerinden birinde oluklar şeklinde yapışkan yastıkçıklar vardır. Anol bunların yardımıyla dimdik duvarlara bile tırmanabilir. Erkeklerin boyunlarında ise yassı bir kese bulunur. Bu kese heyecanlandıkları zaman kaslar yardımıyla genişler. O zaman deri de gerilir ve pullarının arasındaki ilginç ve renkli şekiller ortaya çıkar.

Sanki kalemle üzerine iki göz bir burun bir de ağız çizilmiş de ortaya bu görüntü çıkmış. Ancak fotoğrafın üzerinde hiçbir hile yok.Yavru mürekkepbalığının gülen yüzü bir insanınkinden farksız.
Bu saydam yaratık farklı pigmentlerin bir araya gelmesiyle böyle gülümsüyor gibi görünüyor.Catalina ve Los Angeles arasında görüntülenen bu sıradışı mürekkepbalığı 'helicocranchia pfefferi' ismiyle biliniyor.
Boyu küçük bir portakalla aynı olan yaratık yaklaşık 100 metre derinlikte bulundu.
Mürekkepbalığı saldırıya uğradığı zaman mürekkep kesesinden suda dağılmayan ve ana hatlarıyla mürekkepbalığının vücut şeklini andıran koyu renkli bir sıvı püskürtür. Aynı zamanda mürekkepbalığının rengi açık bir hal alır. Böylece hayvanın püskürttüğü ve kendi şeklini alan mürekkep bulutu kendisinden daha fazla görünerek hasmını aldatır. O sırada da kendisi jet sistemiyle hızla oradan kaçar.
Mürekkepbalıkları bazen de suda hızla yayılan ve hiçbir şey görünemeyecek şekilde bir duman bulutu oluşturan bir çeşit mürekkep fışkırtırlar.

Güney Amerika'da yaşayan zehir oku fırlatan kurbağa saldırıya uğradığında
çok küçük zerresi bile bir insanı öldürmeye yeterli olan oldukça güçlü bir zehir
yaymaya başlar. Zehir kurbağa tarafından yalnızca savunma için
kullanılmaktadır. Diğer pek çok canlıda olduğu gibi zehir oku fırlatan
kurbağanın gözalıcı parlaklıktaki renkleri de düşmanları uyarma özelliğini
taşır. Bu canlıdaki zehir üreten sistemleri yaratan tüm alemlerin Rabbi olan
Allah'tır..

Mavi halkalı Ahtapot
Avustralya'daJaponya'da ve Pasifik Okyanusu'nda yaşar. Gökkuşağı taklidi yapar 2006 kayıtlarında dünyanın en zehirlileri arasında yer almayı başaran canlısı olarak yerini almıştır.Zehiri bir insanı 2 dakikada öldürür ve panzehiri hala yoktur. Hapalechlaena Lunulata Zehiri – Tetradotoxin Siyanürden 10 bin defa daha zehirli
Zehiri vücutta hızla bakteri türetir ve solunumu keser. Mavi çıngıraklı ahtapot bir golf topunun boyutundadır ama zehri insanları öldürmek için yeteri kadar güçlüdür.
Latince adı: Hapalochlaena lunulata
Genel adı: Blue-ringed octopus
Kökeni: Avustralya Endonezya Filipinler
Sıcaklık: 24°C - 27°C
Boyut: 5 - 7 cm
Yiyeceği: Yengeç
Zorluk: 4 – zor
Sıralamada 7.Sırasında yer almaktadır…

Kırmızı dudaklı yarasa balığı dünyadaki dört yüzgecinin üzerinde yürüyen tek balıktır. Yürümek için tasarlanmış yüzgeçleri tuhaf görünüşlü burnu ve büyük kırmızı dudakları ile balığın son derece ilginç bir görünümü vardır.
Yarasa balıklarının kumun üzerinde bir insanın yürümesi gibi dolaşabilmelerini sağlayan organları göğüs yüzgeçleridir. Bu yüzgeçlerini kullanarak yarasa balıkları okyanus zemininde rahatça ayakta durabilir ve yüzgeç uçlarının üzerinde yürürler. Fener balıklarında olduğu gibi yarasa balıklarının da burunlarının altında diğer balıkları kandırmak için olta olarak kullandıkları küçük deri parçaları vardır. Yarasa balıkları etçil hayvanlardır. Bu oltayı kullanarak diğer balıkları yengeçleri kurtçukları ve deniz taraklarını yerler..
Dünyanın en küçük baLıgı
Boyutu bir 'sivrisinek' kadar; sazan ile de akrabalığı var
Dünyada bugüne dek keşfedilen en küçük balık BULUNDU
Paedocypris balığının yetişkinleri yalnızca 79 milimetre boyuna ulaşabiliyor İnce ve şeffaf görünümlü bu balık turbalı bataklıkların bol asitli sularında yaşıyor
Sazanın uzak bir akrabası olan balık planktonla besleniyor
Ancak İngiltere'deki Kraliyet Akademisi'nin bir dergisinde yayımlanan makaleye göre geleceği pek parlak görünmüyor
Bataklıkların tarlaya çevrilmek üzere kurutulması ormanların kereste için kesilmesi ve yangınlar yüzünden yaşama alanları hızla tükeniyor
Bu balıklar çok küçük oldukları için bugüne dek en zor koşullarda bile hayatta kalabilmiş
Örneğin büyük kuraklık dönemlerinde bataklığın kurumamış az sayıdaki bölgesine çekilebiliyorlar
Paedocyprisler küçük kalabilmek için diğer yetişkin balıklarda görülen pekçok özellikten vazgeçmiş
Örneğin beyinlerinin etrafında kemik dokusu yok
Dişileri çok az sayıda yumurta taşıyabiliyor Bu nedenle erkekler yumurtaları tek tek döllüyor.

15 santim uzunluğunda ve "silindir örümcek" diye anılan bir örümcek türü önüne konulan eti kısa sürede midesine indiriyor
Nevşehir'de halk arasında 'et yiyen örümcek' olarak da bilinen "silindir örümcek" ortaya çıktı... 2000 Evler Mahallesi TOKİ bloklarında boş alanda bulunan yaklaşık 15 santim uzunluğundaki örümcek bir kavanoz içine konularak koruma altına alındı.

Ağaçta yaşayan baLık
Doğal hayatın bilinen ana kurallarından biridir.” Kuşlar ağaçta balıklar suda yaşarlar”.
Gariplik o ya Amerikan bilim adamları Rivulus marmoratus Poey adını verdikleri balığın ağaçta da hayatta kalabildiğini keşfetmiş.
Bu balık gerektiğinde sudan çıkıyor ve ağaçta yaşamaya devam edebilen bir balık türü.
Florida’daki bir çevre koruma programı yetkilileri “Rivulus marmoratus Poey” isimli balığın hem ABD’nin bu eyaletinde hem de Orta Amerika ülkesi Belize’de yaşadığını bildirdi. Mangrov ormanlarında yaşayan balık biyolojik yapısını geçici olarak değiştirip su dışında da soluk alabiliyor.
Amerikalı bilim adamı Dr Scott Taylor ve ekibi bu balıkların çekilen sularla birlikte ağaç dal ve kökleri üzerinde aylarca yaşayabildiğini söylüyor. Beş santimetre (2 inç) uzunluğundaki balık suyun çekilmesiyle birlikte dallar üzerinde kalsa bile ölmüyor. Çift cinsiyetli balıklar su tekrar yükselince metobolizmalarını tamamen değiştirerek yeniden eski yuvasına dönebiliyor.
Havada nefes alabilen tek balık türü “Rivulus marmoratus Poey” değil. Güney-Doğu Asya’ da yaşayan yürüyen kedi balığı (walking catfish) da hava soluyabiliyor

Yürüyen kedi baLığı


