AntidepresaN
New member
İddialar...[Yolsuzlukla Mücadele Sözünü Tekrarlayacaklar mı?]
Yolsuzluk ve yoksullukla mücadele yemini ile iktidara gelen AKP, hakkında 83 dokunulmazlık dosyası bulunan milletvekilleriyle 'bu dosyalar aklanmadan' tekrar sizden nasıl oy isteyebilecek, doğrusu çok merak ediyorum.
İstanbul'daki 3. Kolordu'nun Komutanı Korgeneral Ethem Erdağı, 2003 yılında iken Elazığ'da Komutanı olduğu 8. Kolordu'ya 3 adet hizmet barakası yapımı ihalesinde usulsuzlük yaptığı iddiasıyla yargılandığı askeri mahkemece geçen hafta cezaya çarptırıldı, dosya temyize sunuldu. Erdağı Komutan, 15 sayfalık savunmasında özetle şunları söylüyor: "Teğmenliğimden korgeneralliğime kadar TSK'yı yücelttim. Her rütbeye 1'incilikle terfi ettim. 30 madalyam, 100 takdirnamem var. Askerliğimin büyük bölümü dağlarda terörle mücadele ederek, geçti. Kişiliğime yakışmayan bu iddiaları şiddetle reddediyorum. Afganistan'a giderken, tutanakla harcamak üzere bana 3 milyon dolar nakit para verildi. Depremde 7 trilyon ödenek kullanıldı. Afganistan'da NATO ödeneklerinin kullanılmasında bile büyük titizlik gösterdim. 30 milyon Euro tasarruf yaptırdım. NATO komutanı takdirlerini dile getirdi. Şu andaki bu üzücü durum ve iddialar sadece beni değil TSK'yı da yıpratıyor."
Şimdi bu haberi niye özellikle dikkatinize sundum, söyleyeyim ey hassas okur; TSK, halen görevde olan, başarılarıyla bilinen önemli bir komutanını dahi, konu usulsüzlük vb. bir iddia olunca adaletin gereğine sunmaktan hiç çekinmez iken... Yolsuzluk ve yoksullukla mücadele yemini ile iktidara gelen AKP, hakkında 83 dokunulmazlık dosyası bulunan milletvekilleriyle "bu dosyalar aklanmadan" tekrar sizden nasıl oy isteyebilecek, doğrusu çok merak ediyorum.
Hakkında fezleke düzenlenenler arasında; Başbakan Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Gül, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de bulunuyor. Başbakan hakkında iddia edilen suç; görevi ihmal, zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmi evrak ve kayıtlarında sahtecilik. Gül hakkında düzenlenen dosyada ise, "Özel evrakta sahtecilik ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'na muhalefet" iddiası yer almakta.
Yolsuzluk-usulsüzlük iddiaları hepimizin hafızalarında tazeliğini koruyor, arşivlere şöyle bir göz atınca ilk karşımıza çıkan yazı-haberlere bakalım; "Unakıtan'ın ilk icraatı, kendi dosyasını da içerecek biçimde "vergi affı" çıkarması oldu! Ofer'e imtiyaz sağlayan Galataport ihalesindeki rolü de muhalefet tarafından Meclis'e getirildi. 2005 bütçesine de Meclis'te Unakıtan'la ilgili "akçalı" iddialar damgasını vurdu.
"Kemal Abi" iktidarın "yumuşak karnı" haline geldi. Bakanın Çamlıca'daki kaçak villasının, Üsküdar Belediyesi ve İstanbul 3 No'lu Koruma Kurulu kararıyla "imar planı" değiştirilerek kurtarılması ise yeni bir skandal oluşturdu."
Arşivlerden bir başka habere bakalım hemen; "İddialar o denli ayyuka çıktı ki AKP içinde de ciddi rahatsızlıklar baş gösterdi, Hatay Milletvekili Fuat Geçen, Hatay'daki büyük yolsuzluk dosyalarını ortaya çıkarıp partisinden istifa etti, iddialar ise ortada kaldı."
Bir başka örnek; AKP MKYK üyesi Ayşe Böhürler birkaç ay önceki Kızılcahamam'da AKP toplantısında, Erdoğan'ın yüzüne "AKP teşkilatlarında yer alanlar ile diğer normal vatandaşların mal varlıklarında büyümedeki orantısızlık dikkat çekiyor" diyerek yolsuzluğun AKP yönetimlerine sızdığı iddiasını dillendirdi. Örnekleri artırmak mümkün, kısacası tüm bu iddialar aklamadan AKP bir defa daha seçmenine "yolsuzlukla mücadele" sözünü nasıl verebiliyor, hayret değil mi?
Bilderberg İstanbul'da toplanıyor
Son olarak, farklı bir haberle noktayı koyalım; 31 Mayıs-3 Haziran arasında İstanbul'da, kimilerine göre gizli dünya hükümeti olduğu söylenen Bilderberg'in toplantısı gerçekleşecek. Toplantıya katılması muhtemel isimlerin başında Paul Wolfowitz, Henry Kissinger ve Donald Rumsfeld yer alıyor, bu isimlerin arka planlarını detaylandırmama sanırım gerek yok efendim. Toplantının konu başlığı ise "enerji."
Konuyla ilgili Erdoğan'a mektup yazan bir vatandaş son derece ilginç sorular yöneltiyor başbakana, diyor ki; "Bu tarz elit beyinler ve savaş tüccarlarının gizli bir toplantısı olası bir yeni savaş rantı yaratmak ile sonuçlanacaktır. Bu yüzden; İran'la yaklaşan savaşı planlamak için toplanıp toplanmayacaklarını bilmek isterim. Türkiye'yi bir sonraki savaşta bir satranç taşı olarak mı kullanacaklar? Ve, Türklerin kendi ülkelerinde neler olduğunu öğrenmesi için bağımsız Türk gazetecilerin toplantıya katılmasını istiyorum. Eğer Bilderberg Grubu'nun saklayacak bir şeyi yoksa; o zaman toplantının tam metnine ulaşmamız gerekiyor." Bence de çook çok yerinde bir talep bu.
Gündem giderek ağırlaşıyor.
Güler Kömürcü
Yolsuzluk ve yoksullukla mücadele yemini ile iktidara gelen AKP, hakkında 83 dokunulmazlık dosyası bulunan milletvekilleriyle 'bu dosyalar aklanmadan' tekrar sizden nasıl oy isteyebilecek, doğrusu çok merak ediyorum.
İstanbul'daki 3. Kolordu'nun Komutanı Korgeneral Ethem Erdağı, 2003 yılında iken Elazığ'da Komutanı olduğu 8. Kolordu'ya 3 adet hizmet barakası yapımı ihalesinde usulsuzlük yaptığı iddiasıyla yargılandığı askeri mahkemece geçen hafta cezaya çarptırıldı, dosya temyize sunuldu. Erdağı Komutan, 15 sayfalık savunmasında özetle şunları söylüyor: "Teğmenliğimden korgeneralliğime kadar TSK'yı yücelttim. Her rütbeye 1'incilikle terfi ettim. 30 madalyam, 100 takdirnamem var. Askerliğimin büyük bölümü dağlarda terörle mücadele ederek, geçti. Kişiliğime yakışmayan bu iddiaları şiddetle reddediyorum. Afganistan'a giderken, tutanakla harcamak üzere bana 3 milyon dolar nakit para verildi. Depremde 7 trilyon ödenek kullanıldı. Afganistan'da NATO ödeneklerinin kullanılmasında bile büyük titizlik gösterdim. 30 milyon Euro tasarruf yaptırdım. NATO komutanı takdirlerini dile getirdi. Şu andaki bu üzücü durum ve iddialar sadece beni değil TSK'yı da yıpratıyor."
Şimdi bu haberi niye özellikle dikkatinize sundum, söyleyeyim ey hassas okur; TSK, halen görevde olan, başarılarıyla bilinen önemli bir komutanını dahi, konu usulsüzlük vb. bir iddia olunca adaletin gereğine sunmaktan hiç çekinmez iken... Yolsuzluk ve yoksullukla mücadele yemini ile iktidara gelen AKP, hakkında 83 dokunulmazlık dosyası bulunan milletvekilleriyle "bu dosyalar aklanmadan" tekrar sizden nasıl oy isteyebilecek, doğrusu çok merak ediyorum.
Hakkında fezleke düzenlenenler arasında; Başbakan Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Gül, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de bulunuyor. Başbakan hakkında iddia edilen suç; görevi ihmal, zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmi evrak ve kayıtlarında sahtecilik. Gül hakkında düzenlenen dosyada ise, "Özel evrakta sahtecilik ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'na muhalefet" iddiası yer almakta.
Yolsuzluk-usulsüzlük iddiaları hepimizin hafızalarında tazeliğini koruyor, arşivlere şöyle bir göz atınca ilk karşımıza çıkan yazı-haberlere bakalım; "Unakıtan'ın ilk icraatı, kendi dosyasını da içerecek biçimde "vergi affı" çıkarması oldu! Ofer'e imtiyaz sağlayan Galataport ihalesindeki rolü de muhalefet tarafından Meclis'e getirildi. 2005 bütçesine de Meclis'te Unakıtan'la ilgili "akçalı" iddialar damgasını vurdu.
"Kemal Abi" iktidarın "yumuşak karnı" haline geldi. Bakanın Çamlıca'daki kaçak villasının, Üsküdar Belediyesi ve İstanbul 3 No'lu Koruma Kurulu kararıyla "imar planı" değiştirilerek kurtarılması ise yeni bir skandal oluşturdu."
Arşivlerden bir başka habere bakalım hemen; "İddialar o denli ayyuka çıktı ki AKP içinde de ciddi rahatsızlıklar baş gösterdi, Hatay Milletvekili Fuat Geçen, Hatay'daki büyük yolsuzluk dosyalarını ortaya çıkarıp partisinden istifa etti, iddialar ise ortada kaldı."
Bir başka örnek; AKP MKYK üyesi Ayşe Böhürler birkaç ay önceki Kızılcahamam'da AKP toplantısında, Erdoğan'ın yüzüne "AKP teşkilatlarında yer alanlar ile diğer normal vatandaşların mal varlıklarında büyümedeki orantısızlık dikkat çekiyor" diyerek yolsuzluğun AKP yönetimlerine sızdığı iddiasını dillendirdi. Örnekleri artırmak mümkün, kısacası tüm bu iddialar aklamadan AKP bir defa daha seçmenine "yolsuzlukla mücadele" sözünü nasıl verebiliyor, hayret değil mi?
Bilderberg İstanbul'da toplanıyor
Son olarak, farklı bir haberle noktayı koyalım; 31 Mayıs-3 Haziran arasında İstanbul'da, kimilerine göre gizli dünya hükümeti olduğu söylenen Bilderberg'in toplantısı gerçekleşecek. Toplantıya katılması muhtemel isimlerin başında Paul Wolfowitz, Henry Kissinger ve Donald Rumsfeld yer alıyor, bu isimlerin arka planlarını detaylandırmama sanırım gerek yok efendim. Toplantının konu başlığı ise "enerji."
Konuyla ilgili Erdoğan'a mektup yazan bir vatandaş son derece ilginç sorular yöneltiyor başbakana, diyor ki; "Bu tarz elit beyinler ve savaş tüccarlarının gizli bir toplantısı olası bir yeni savaş rantı yaratmak ile sonuçlanacaktır. Bu yüzden; İran'la yaklaşan savaşı planlamak için toplanıp toplanmayacaklarını bilmek isterim. Türkiye'yi bir sonraki savaşta bir satranç taşı olarak mı kullanacaklar? Ve, Türklerin kendi ülkelerinde neler olduğunu öğrenmesi için bağımsız Türk gazetecilerin toplantıya katılmasını istiyorum. Eğer Bilderberg Grubu'nun saklayacak bir şeyi yoksa; o zaman toplantının tam metnine ulaşmamız gerekiyor." Bence de çook çok yerinde bir talep bu.
Gündem giderek ağırlaşıyor.
Güler Kömürcü
