Çavuşpaşa 'Ergenekon üssü' çıktı

Kalabalık lafa gerek yok.
Sen bana bu kanun hala yürürlükte mi değil mi? onu söyle.
Vatandaş suç işliyor mu işlemiyor mu?

Laik'lik kanunu da devrede ve asla değiştirilmez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez.
"Laik liği yeniden tanımalayacağız"
Bülent Arınç.


mesajı anladıgın için sana tesekkurler
bu sana göre öyle konuyu göstererek zamanı eleştirme konuyu saptırmıs olursun ayrıca kaynak eleştirmek yakışmıyor düşüncelerimizi koyalım ortaya düşüncemiz yoksa gereksiz tartısmaya gerek yok değil mi:goz:



güzel kardesim orda okuman yazman varsa kaynak zaman demişim zati haber vakite ait kimin bos konustugunu gösterdiğin için saol:goz:

Kaynak zaman demişsin konuda evet , ama Zaman'ın kaynağıda Vakit olduğu için ana kaynak Vakit oluyor.Haberin ait olduğu kurum kaynaktır.O zaman oraya Zaman yazmayacaksın Vakit yazacaksın.Yine boş konuşuyorsun.Neyse
 
Kaynak zaman demişsin konuda evet , ama Zaman'ın kaynağıda Vakit olduğu için ana kaynak Vakit oluyor.Haberin ait olduğu kurum kaynaktır.O zaman oraya Zaman yazmayacaksın Vakit yazacaksın.Yine boş konuşuyorsun.Neyse

yeter arkadsım benim haberi aldıgım kaynak zamandır haberi yapan vakittir bunu idrak edemiyosan bos bos tartısma cıkarmaya çalısma hiç altta kalamyın aman siz dört dörtlüksünüz hata yapma sansınız yok demi insan hatasını kabul eder de susar ya bukadarı pes bende seni ciddiye alıp cevap vermişim hadi sen devam et by mükemmel:goz:
 
Ergenekon Üssü dediğiniz Çavuşpaşa'da neler oluyormuş bir bakalım;


DOKUNULMAZLIKLARI MI VAR?
8 ceza, bir yıkım kararı var ama villalar ayakta!



İsmailağa cemaatinin yeni üssü olan Çavuşbaşı’ndaki 10 bin kaçak yapı haklarındaki binlerce dosya, para cezası ve yıkım kararına rağmen hala ayakta. Rizeli işadamı Yılmaz’ın 3 kaçak villası da bir türlü yıkılamıyor.




İstanbul’da Levent’e 15 dakika mesafede ve orman içinde bulunan Çavuşbaşı, kaçak bina cenneti olarak biliniyor. 2B yani orman özelliğini kaybetmiş toprak üzerine yapılan 10 binin üzerindeki bina, yasal olarak kaçak durumda. Peki bu kadar kaçak bina orman arazisi üzerinde nasıl yükseldi? Resmi makamlar bu duruma nasıl göz yumdu? İşte bu soruların cevabını bulabilmek için Çavuşbaşı’nda uygulanan yasal işlemleri incelemek gerekiyor.

Jandarma işlem yapıyor belediye göz yumuyor

Jandarma tarafından tespit edilen kaçak binalara Çavuşbaşı’nda imar olmadığı için ’imar kanununa muhalefet’ maddesi uygulanamıyor, TCK’nın 2863 sayılı ’Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefetten’ işlem yapılıyor. 2863 sayılı kanunda da kaçak bina için hapis cezası yerine para cezası kesiliyor. Çavuşbaşı’nda son üç yıl içinde 1.500’ün üzerinde dosyaya 2863 sayılı kanuna göre işlem yapıldı. Beykoz Adliyesi’ne iletilen davaların bir kısmı sonuçlanırken bir kısmının yargılaması ise devam ediyor. Kaçak yapılara uygulanan işlemin ikinci ayağında ise belediyeler bulunuyor. Yerel Yönetim Kanunu’na göre kaçak binaların yıkımını ancak büyükşehir belediyeleri yapıyor. Ancak yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Çavuşbaşı’nda bir çok binayla ilgili yıkım kararı olmasına rağmen bu kararlar uygulanmıyor.

Para cezalarını ödedi inşaatlara devam etti

VATAN’ın dünkü manşetinde ”İşte 2B vurgunu“ diye örnek gösterdiği İsmail Yılmaz’ın 3 villası hakkında da 8 kez para cezası kesildi. Yılmaz, bu villaların inşaatına 1998 yılında başladı. 2005 yılına kadar kaba inşaatı bitirildi. Bu 10 yıl zarfında Çavuşbaşı Jandarma birimleri inşaatla ilgili toplam 8 kez işlem yaptı. Bu işlemler Beykoz Savcılığı’na iletildi. Yapılan incelemeler sonucunda İsmail Yılmaz’a 8 defa 2863 sayılı kanuna muhalefetten ceza kesildi. Kanuna göre, 2863 sayılı kanuna uymayanlara 50 bin liradan 200 bin YTL’ye kadar ağır para cezası veriliyor. Bir başka ifadeyle İsmail Yılmaz kaçak villaları için en az 40 bin YTL ceza ödemek zorunda kaldı. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi 1 Aralık 2005 yılında yıkım kararı aldı. Fakat aradan geçen 3 yıl içinde herhangi bir yıkım işlemi yapılmadı.
Vatan,09.05.2008
 
dinci medya yazdıysa doğrudur... tartışmaya bile gerek yok. dinci medyanın yazdıkları ayet/hadis hükmünde kararname niteliğindedir. vs.vs.

bu dinciler "ergenekon" la meden buldular ne zaman dincilerin üzerine gidilse bu ergenekoncuların işi..


anlamayanlar için; dinci: dini sömürerek bundan maddi manevi çıkar sağlayan kişi/kurum.
yani; bir nevi münafık...
 
dinci medya yazdıysa doğrudur... tartışmaya bile gerek yok. dinci medyanın yazdıkları ayet/hadis hükmünde kararname niteliğindedir. vs.vs.

bu dinciler "ergenekon" la meden buldular ne zaman dincilerin üzerine gidilse bu ergenekoncuların işi..


anlamayanlar için; dinci: dini sömürerek bundan maddi manevi çıkar sağlayan kişi/kurum.
yani; bir nevi münafık...

herseyi fetullah gülene yoran bir kesim var karsı kesimden farklı bir tavır beklemek abes olmazmı sence onlar herseyi ergenekon der digerleride fetullah gülen der :goz:

ayrıca son söylediğine katılmamak elde değil yalnız orda sorun kimin dini kullandıgı kimin dinci oldugu ayrımını iyi yapmak ve 100 de 100 emin olmak lazım aksi taktirde iftiraya girer ve çok büyük vebali vardır
 
herseyi fetullah gülene yoran bir kesim var karsı kesimden farklı bir tavır beklemek abes olmazmı sence onlar herseyi ergenekon der digerleride fetullah gülen der :goz:

ayrıca son söylediğine katılmamak elde değil yalnız orda sorun kimin dini kullandıgı kimin dinci oldugu ayrımını iyi yapmak ve 100 de 100 emin olmak lazım aksi taktirde iftiraya girer ve çok büyük vebali vardır

Bir tarafta metalic adlı Hackhell Forumda siyasete mesaj yazan bir üye , vatandaş ;
Diğer tarafta kamuoyuna yansıyan haberler yapan büyük bir kuruluş
Metalic herşeye feto yu katarsa Zaman Vakit gibi dinci gazetelerde herşeye ergenekonu katar olmuş
Komik de olmuş
 
Konuyla pek alakalı olmayacak ama burda bana yol gösteren birileri varmış.bir çakal yavrusu bana akıl veriyormuş.Tanıyan var mı?

Üstüne vazife olmayan işlere karışan biri.
Kamyon dingiline benziyormuş.Görürseniz hemen tanırsınız.bu kadar tariften sonra.

Bana haber verin arkadaşlar

Sana senden başkası yol gösteremez , umutsuz vakalar için bir tedavi şekli yok diye biliyorum , sadece hastanın kendisi başaçıkabilir.
 
Bir tarafta metalic adlı Hackhell Forumda siyasete mesaj yazan bir üye , vatandaş ;
Diğer tarafta kamuoyuna yansıyan haberler yapan büyük bir kuruluş
Metalic herşeye feto yu katarsa Zaman Vakit gibi dinci gazetelerde herşeye ergenekonu katar olmuş
Komik de olmuş

orda kastettiğim siz ve sizin gibiler değildi cumhuriyet gazetesi ve kanaltürk gibi yayın kuruluslarıydı:goz:

ayrıca anlamadan etmeden yorum yapmaktan vazgec amacın beni tartısmaya cekmek ama ben senin gibi olmam devamlı hakaret tartısma gerilim sürtüşmeden yana bir yapım yok karısıklık bazılarının işine gelsede ben sevmem konuyu sabote ederek neye hizmet ettiğin aşikar sen devam et bir sonraki yorumunu heyacanla bekliyorum

artık senle konusurken her kelimeyi her cümleyi tek tek acıklamak zorunda kalıyorum ama napalım işimiz bu insanlara gercekleri göstermek
 
Yayın yasağı olan konu hakkında gene bildik gazetelerin iddaları.Nasıl yasak anlamış değilim.

ABD, Türkiye'deki solu da sağı da kendi kurduğu Gladio yapılanması ile kontrol etti. Şimdi İslamcıları da kontrol ediyor ve ülkeyi babalar gibi Amerikan sermayesine satan iktidara karşı gelişen milli oluşumlara tahammül edemiyor.

Bu sebeple kendi çeteleri ile bu oluşumları karıştırıp kirleterek kamuoyuna öyle sunuyor ki bağımsız bir milli direniş olmasın.

Milliyetçiler veya ulusalcılar, Amerikan çetelerinin eylemleri ile zan altında bırakılarak, etkisizleştirilirken, senin mezarın kazılıyor Türk Milleti!
 
Yayın yasağı olan konu hakkında gene bildik gazetelerin iddaları.Nasıl yasak anlamış değilim.

ABD, Türkiye'deki solu da sağı da kendi kurduğu Gladio yapılanması ile kontrol etti. Şimdi İslamcıları da kontrol ediyor ve ülkeyi babalar gibi Amerikan sermayesine satan iktidara karşı gelişen milli oluşumlara tahammül edemiyor.

Bu sebeple kendi çeteleri ile bu oluşumları karıştırıp kirleterek kamuoyuna öyle sunuyor ki bağımsız bir milli direniş olmasın.

Milliyetçiler veya ulusalcılar, Amerikan çetelerinin eylemleri ile zan altında bırakılarak, etkisizleştirilirken, senin mezarın kazılıyor Türk Milleti!

Tebrik ederim nadir olan gerçekleri süzebilen bilinçli dostum.
 
Cumhuriyet Çıkmazı... Tayyip Sokak... Oruç Market!

060520080404104000350_3.jpg


Cumhuriyet Çıkmazı... Tayyip Sokak, Oruç Market!. Beykoz Çavuşbaşı, Fatih Çarşamba olma yolunda

Yüzde 82’si ormanlarla kaplı İstanbul’un ciğerleri konumundaki Beykoz’a bağlı Çavuşbaşı beldesinde İsmailağa cemaati varlığını iyiden iyiye hissettiriyor.

Su HAVZASINDAKİ 2B arazileri muhtarlar tarafından tarikat mensuplarına zilliyet devriyle satılıyor. Tamamı kaçak lüks villalarla dolu belde, tarikatın saklı cenneti gibi!



Beykoz Çavuşbaşı, VATAN ekibini döverek hastanelik eden İsmailağa tarikatının yeni üssü... 1950’lerin sonunda Polonezköy’den ayrılarak muhtarlık verilen, başta Rizeli ve Trabzonlular’ın yaşadığı sonradan Bayburt, Kars ve Malatya’dan aldığı göçlerle kozmopolit bir yapıya bürünen Çavuşbaşı beldesi son 10 yıldır tarikatların rahatça yuvalandığı gözlerden uzak bir merkez oldu... 94 bin dönümlük yeşil arazi üzerine kurulu 25 bin nüfuslu belde, lüks villa inşaatlarıyla dikkat çekiyor. 1990’ların başında İsmailağa cemaatinin yöneticilerinden Cüppeli Ahmet (Ünlü) Hoca’nın Çavuşbaşı’nın Çengeldere mahallesinine yaptırdığı Külliye’ye gidiyoruz. 2B arazisi içinde yer alan Çengeldere’de arsaların metrekare fiyatları sudan ucuz, 40 YTL’den başlıyor.

Miraç Emlak, Fetih Sokak

1999 yılında Defterdarlık tarafından el konan, ardından Milli Eğitim Bakanlığı’na verilen orman içindeki külliyenin ilk bölümünde yer alan Çok Programlı Lise’de 1000’i aşkın öğrenci eğitim görüyor. Yapımı süren ikinci kısımda ise gelecek yıl Anadolu Lisesi’nin hizmete gireceğini öğreniyoruz.



Çengeldere Mahallesi’nden, İsmailağa cemaatinin yoğun olarak yaşadığı Baklacı Mahallesi’ne doğru yöneliyoruz. Yol boyunca Miraç İnşaat Emlak, Oruç Ticaret, Fetih Sokak’ın talebalarının yanısıra Fatih’in Çarşamba mahallesinden alışık olduğumuz kara çarşaflı kadınların görüntüsü gözümüze çarpıyor. Sokaktaki adamlar çember sakallı, sarıklı, cüppeli, şalvarlı... Tarikatın kullandığı Cumhuriyet Çıkmazı Sokak’ta 1976 yılında yapılan Fazilet Camii’ne yaklaştığımızda peşpeşe sıralanmış lüks villalarla karşılaşıyoruz.

’Mahmut Efendi hoş insandır’

Cemaat tarafından kullanılan bir başka camii ise Baklacı Mahallesi Mevlana Caddesi üzerindeki Ebubekir Camii... Girişteki güvenlik kulübesine yaklaşıp, Mahmut Ustaosmanoğlu’nu nerede bulacağımızı soruyoruz. Cemaat üyesi olduğu her halinden belli çember sakallı Ahmet Alarçin (55) elindeki sigaradan bir ’fırt’ çektikten sonra “1993’te Çavuşbaşı’na geldiğini, basının Çavuşbaşı’nı abarttığını, Mahmut Hoca Efendiyle uğraştığını” söyleyerek söze başlıyor. “İsmailağa cemaati insanları Hakk’a götüren bir cemaattir. Mahmut Efendi de hoş bir insandır. Ancak basın onun peşine düşüyor. Kendisi yaşlı başlı bir insandır. Dinini tam bilen yok. Nefis Allah’ın düşmanıdır bu da onu anlatır” diyor.

Hoca sağlığı için burada!

Beldenin merkez mahallesi olarak bilinen Çiftlik Mahallesi’ne gidiyoruz. Cemaate sempati duyduğunu gizlemeyen Zihni Kaya (54) ile tanışıyoruz. “Mahmut Hoca Efendi sağlığı nedeniyle buraya geldi” diyen Kaya şöyle devam ediyor: “Mahmut Hoca Efendi’ye doktorlar temiz hava almasını önerdiği için cemaatten yakın insanların davetini kırmayıp buraya geldi. Bu insanların gönüldaşları var ve kendisi iki üç defa Fazilet Camii’ne cuma namazına geldi. Caminin olduğu caddede trafiğin aksaması üzerine şikayet edenler oldu. Bu olay da böyle gündeme getirildi. Burada değişen hiçbir şey yok. Günübirlik gelenler elbette oluyor. Urfa’dan da Aydın’dan da onu sevenler görmek için geliyor ancak basın bunu da abartıyor.”

1992 yılında verdiği vaazlarda sakal bırakmanın hak olduğu, kadınların kocalarına itaatkâr davranması gerektiğini söyleyen Cüppeli Ahmet Hoca’nın izinden giden cemaatin yaşadığı beldede dokunun iyiden iyiye “yeşil”e kaydığını görmemek mümkün değil.

Orman içinde villalar

Doğma büyüme Çavuşbaşılı olan ve dokuz yıldır Çengeldere Mahallesi Muhtarlığı yapan Hüseyin Öztürk ise, beldelerinde İsmailağa ve diğer marjinal tarikatların varlığını doğruluyor. Çavuşbaşı’nın şehir merkezine 15 dakikalık mesafesiyle köy ve kent yaşamını birarada sunduğunu söyleyen Öztürk, “O yıllarda külliye tamamlansaydı ciddi anlamda baskı olurdu, gitmek zorunda kalırdık” diyor. İsmailağa tarikatına ev sahipliği yapan Çavuşbaşı’nda yol almaya devam ediyoruz. Kumarhaneciler kralı Ömer Lütfü Topal cinayeti nedeniyle 2000 yılında gözaltına alınıp öbür boyu hapse mahkum edilen Sami Hoştan’ın Yavuz Selim Mahallesi’nde yüksek taş duvarlar arasındaki villasını görüyoruz. AKPET Şirketler Grubu Başkanı Ali Aytemiz’in Çiftlik Mahallesi sınırları içerisinde Çamlık mevkiindeki “Ali Baba Çiftliği” de tüm ihtişamıyla yükseliyor.

Gencallar mağazalarının sahibi Hikmet Gencal ile Huzur Giyim’in ortaklarından Bahadır Gencallar’ın villaları da aynı yerde. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’a ait olduğu iddia edilen Çamlık’taki 7 dönümlük bir arazi de Çavuşbaşı’nda.

HOCA’NIN CAMİSİ FAZİLET

Beykoz Çavuşbaşı’nın her köşesinde İsmailağa tarikatının izlerini görmek mümkün. Öyle ki 2B arazisine yapılan kaçak camiinin adı bile Fazilet. Cumhuriyet Çıkmazı sokakta yer alan cami için Cuma günleri çok önemli. Çünkü tarikat lideri Mahmut Hoca burada namazını kılıyor. Cami avlusu yollara kadar hocayı görüp dokunmak isteyen cemaatle dolup taşıyor. Beldede lüks villa inşaatları dikkat çekiyor. Villaların hemen hepsi de baraj gölü manzaralı.

Vatan
 
Geri
Üst