Sevgili arkadaşlar, sonuç olarak anladığınız üzere toplumların dini üzerine, basitliği yada yüceliği üzerine yorum yapmıyorum.
Yeryüzündeki insanlar bir üretim merkezinden tek tip olarak hayata gönderilmiyor.
İnsan olmanın, canlı olmanın doğasında çeşitlilik var. Bu nedenle farklı diller, dinler, ırklar, toplumlar var.
Dünyayı ortak bir değer üzerinden değerlendirecek olursak insan diyebiliriz, canlı diyebiliriz. Çünkü bu ve benzeri değerler herkes için ortaktır.
Dile göre, ten rengine göre, boyuna posuna göre, milletine göre, inancına göre insanlara bir değer biçmeye kalktığımızda bu tablo ortaya çıkar.
Günah işlemiş müslümanı tövbe ettirerek ve cezasını çektirerek, cennete gönderirken, insanlık adına daha iyi yaşamış fakat istediğim dine inanmamış birini sonsuza dek cehennemin azap dolu köşelerinde dolandırır dururum derseniz mantıklı bir kişi afferin, çok doğru düşündün demez.
Kültür toplumların sahip olduğu değerlerin bir bütün olarak adlandırıldığı bir terimdir.
İçerisinde Ekonomi, bilim, ahlak ve dini inançlar, hukuk, yönetim şekli, beslenme, giyinme şekli gibi değerleri içeren geniş bir yelpazedir.
Dediğim gibi akıl ve kucaklayıcı olma arzusuyla yola çıkıp, sadece şu dine inanan kurtulur dersen olmaz.
Ayrıca saygılı bir davranışta olmaz.
Çünkü yok oldu, bozuldu denilen Hıristiyanlık, Yahudilik ve diğerleri, İslamiyet ne kadar canlı ve diri yaşanıyorsa, o derecede yaşanıyor.
Birisi Hıristiyanlığın yok olduğunu, Yahudiliğin tarihe karıştığını gösterebilirse en azından ben kendi adıma İslamiyeti bu açıdan değerlendirenlere hak veririm.
Tekrar ediyorum. Burada her hangi bir dini eleştirmiyorum. Dinler neden var demiyorum veya bu din neden var demiyorum.
Dinlerin varlığını ve gerekliliğini tartışmak zaten mantıklı olmaz.
Din, bazı kişi veya toplumların '' inanma ihtiyacını '' gideren bir sistemdir.
İnsanları tek tip giyinmeye, konuşmaya, düşünmeye, beslenmeye, inanmaya, yaşamaya davet edip durmanın mantıklı bir tarafı yok.
Benim diyeceklerim bundan ibarettir.