Kimse O'ndan daha fazla milliyetçi değildir

_TozKoparaN_

Altın Üye
Seyyid Ahmet Arvasi Bey, ülkücülerin üzerinde çok hakkı olan bir mütefekkirdir. Türk milletini aşk derecesinde severdi. Değerlerimizden zerrece taviz vermezdi. Çeşitli öğretmen okullarında öğretmen yetiştirvdikten sonra İstanbul’a gelmişti. Ancak 1977-78 CHP iktidarı bu büyük insan için azap yılları oldu. Fikirtepe Öğretmen Okulunda çalışırken CHP hükümeti, diğer milliyetçileri çil yavrusu misali dağıttığı gibi Seyyid Ahmet Arvasi’yi de Tunceli’ye sürdü. Bu tayinin maksadı açıktı, O’nu vurdurmak. Zaten hayli zamandır Erenköy’deki evinden çıkamıyordu. Çıksa öldürülecekti. Dr. raporlarıyla yerini muhafaza edebildi. Nihayet 1979’da emekli oldu.
Merhum, hapis hayatından sonra
Bab-ı aliye, Enver Ören Beye geldikçe bizim Yeşilay Han’daki büromuzu da teşrif ederlerdi. Orada birebir bir çok sohbetlerine nail olma şansını elde ettim.
Bir gün şunu anlattı, ‘dolmuşta gidiyorum. Öğlen ajansı saati. Radyo açık. Bir haber dikkatimi çekti. MHP genel idare kurulu üyeleri belli oldu’ dedi ve isimleri saydı. Bir de ne göreyim benim adım da var’.

Belli ki Bağbuğ Türkeş, dostuna söyleme gereği bile duymadan onu partinin yönetimine getirmiş. Zira şunu da bizzat Arvasi Hoca’dan o sohbetlerimizde öğrenmiştim. Türkeş Bey, bir gün Arvasi Hoca’ya ülkücü gençleri kasdederek ‘bu çocuklara lütfen dinlerini-diyanetlerini öğret’ der. Aralarındaki muhabbet böylesine derindir.
Derken 12 Eylül 1980’de askeri darbe olur.

MHP, GİK üyeleri de içeri alınır.

Bu meyanda Ahmet Arvasi Bey de alınır ve Mamak’a götürülür. Bu zindanda ne yazık ki işkenceler görür. Bir kalem adamı, bir kelam adamı çağdaş Türkiye’nin büyük mütefekkiri işkencelere maruz kalır.

Neler yapmışlar?

Sohbetlerimizde bize sadece şu kadarını anlattı. Söz aynen kendilerine aittir. Ruhaniyetinden af dileyerek yazıyorum:
-Beni Mamak’ta demir kafes içinde maymun teşhir eder gibi teşhir ettiler!
Daha ne yapsınlar? Başka bir şey yapmaya veya başka bir şey nakline gerek var mı?
Ülkücülerin fikir üstadı, MHP’nin fikir rehberi Ahmet Arvasi Bey, şüphesiz ki ve asla ve kat’a partizan değildi. Merhum Türkeş de bir genel başkan fakat partizan değildi. Ne demek istiyoruz? Ahmet Kabaklı merhumdan bizzat dinlemiştim. MHP genel başkanı Türkeş, Kabaklı Hoca’nın DYP’den milletvekili adayı olmasında aracı olmuş ve seçim konuşmalarını desteklemişti.

S. Ahmet Arvasi’ler, Başbuğ Türkeşler için ehemmiyetli olan dünya görüşünün iktidar olmasıydı. Onun için Turgut Özal zamanında Ahmet Arvasi Hoca, ‘Turgut Bey’ der başka şey demezdi.

S. Ahmet Arvasi, okulda ve hayatta binlerce genç yetiştirdi. O gençler geometrik hızlarla arttılar. Eğer bir tarihte Türkiye komünist olmadıysa bir çoğu şehit olan o gençlerin büyük payı vardır.

Bugün Ahmet Arvasi Bey, hayatta olsaydı kesinkes şu anayasa referandumunda evet oyu kullanırdı. Aksini düşünmek abesle iştigaldir. Sadece o mu, Alparslan Türkeş de öyle, Gün Sazak da öyle, Erol Güngör de öyle. Buraya Muhsin Yazıcıoğlu gibi birçok başka güzel isim daha yazılabilir.

Onlar köktü.

Onlar bedel ödemiş, çile çekmiş milliyetçiydi.

Bugün ülkücülerin, milliyetçilerin sloganları bir tarafa bırakarak, partizanlığı bir tarafa bırakarak ciddi bir muhasebe yapmaları aklı selimle hareket etmeleri şart üstü şarttır.

CHP’ye yamanıyorlar.

Tehlikenin farkında olmalılar.

MHP’den kovulmuş milliyetçiler de bunun farkında olmalı.
Hayır! demek, köklere ihanet, ülkücülere karşı affedilmez kinler taşıyan Rahşan Ecevit’e evet demektir. Hayır demek, Başbuğ Türkeş’i hapseden mahkeme kararına alkıştır. S. Ahmet Arvasi’yi demir kafese kapatanlara ‘eline sağlık’ demektir.


Başlık biraz uzun olduğundan kısaltma yaptım , uygun görülmezse değiştirilebilir .
 

Time2Win

New member
Ülkücülük diye bir kavram var mıdır ki ? Türk - İslam sentezi diye bir saçmalık olabilir mi ? Ne Türklüğün sentezi olur , ne de İnancın siyaseti olur . Ya Türkçüsündür ya değilsindir. Kimseyi müslüman olacaksın yada olmayacaksın diye zorlamak kadar saçma birşey var mıdır ? Türk - İslam birliği de nedir ?? Dün bizi vuran araplarla birlik olmak mı ? Yere batsın öyle birlik . Benim kardeşim Türktür. Dini ne olursa olsun farketmez.Aynı şekilde arap , kürt benim kardeşim değildir.Dini ne olursa olsun.Biz dine karşı değiliz , kendimde müslümanım . Zaten Türklerin %95 i müslüman , daha bunu sentezleştirmeye ne gerek var ? Bu birliğin içine müslüman diye arapları , kürtleri katmak kadar saçma birşey olabilir mi ? Derdiniz müslümanlıksa , % 95 lik bir kısımın içinde geri kalan %5 de zaten bir süre sonra müslüman olur. Ama müslüman diye başka bir ırkın bu birliğin içinde işi yoktur !
 

hanifisari

New member
Ülkücülük diye bir kavram var mıdır ki ? Türk - İslam sentezi diye bir saçmalık olabilir mi ? Ne Türklüğün sentezi olur , ne de İnancın siyaseti olur . Ya Türkçüsündür ya değilsindir. Kimseyi müslüman olacaksın yada olmayacaksın diye zorlamak kadar saçma birşey var mıdır ? Türk - İslam birliği de nedir ?? Dün bizi vuran araplarla birlik olmak mı ? Yere batsın öyle birlik . Benim kardeşim Türktür. Dini ne olursa olsun farketmez.Aynı şekilde arap , kürt benim kardeşim değildir.Dini ne olursa olsun.Biz dine karşı değiliz , kendimde müslümanım . Zaten Türklerin %95 i müslüman , daha bunu sentezleştirmeye ne gerek var ? Bu birliğin içine müslüman diye arapları , kürtleri katmak kadar saçma birşey olabilir mi ? Derdiniz müslümanlıksa , % 95 lik bir kısımın içinde geri kalan %5 de zaten bir süre sonra müslüman olur. Ama müslüman diye başka bir ırkın bu birliğin içinde işi yoktur !
haklısın kardeşim türkluk sadece türke özgu bi öge dir
 

türk ocağı

serdengeçti
Ülkücülük diye bir kavram var mıdır ki ? Türk - İslam sentezi diye bir saçmalık olabilir mi ? Ne Türklüğün sentezi olur , ne de İnancın siyaseti olur . Ya Türkçüsündür ya değilsindir. Kimseyi müslüman olacaksın yada olmayacaksın diye zorlamak kadar saçma birşey var mıdır ? Türk - İslam birliği de nedir ?? Dün bizi vuran araplarla birlik olmak mı ? Yere batsın öyle birlik . Benim kardeşim Türktür. Dini ne olursa olsun farketmez.Aynı şekilde arap , kürt benim kardeşim değildir.Dini ne olursa olsun.Biz dine karşı değiliz , kendimde müslümanım . Zaten Türklerin %95 i müslüman , daha bunu sentezleştirmeye ne gerek var ? Bu birliğin içine müslüman diye arapları , kürtleri katmak kadar saçma birşey olabilir mi ? Derdiniz müslümanlıksa , % 95 lik bir kısımın içinde geri kalan %5 de zaten bir süre sonra müslüman olur. Ama müslüman diye başka bir ırkın bu birliğin içinde işi yoktur !
Ülkülük diye bir kavram vardır. Ete kemiğe dönüşmüş hali, yaklaşık kırk senedir Türk siyasetinin içindedir. Senin yok saymanla yokolmuyor. Türk-İslam sentezi değil, Türk-İslam Ülküsü. Davanın adını senteze dönüştürmek sizin gibi Türkün yanına İslamı yakıştıramayanların, veya İslamın yanında Türkü görmek istemeyen kaba softaların uydurmasıdır. Bir taraflarınızıda yırtsanız dedemiz Saltuk Buğra Handan buyana Müslümanız ve kafamızda uydurduğumuz dini değil, İslamın emirlerine göre fikrimizi oluştururuz sana uymazsa müslüman olmazsın olur biter. İslam müslümanlar kardeştir diyor. Bitmiştir. Gerisi kuru lakırdı.
 

fearhot

New member
Aynı olayları babam da yaşadı 80 darbesinde.Erzurum ülkü ocakları başkanlığı yaparken götürüldü mamak'a.hala gözyaşlarıyla anlatır o dayanılmaz anılarını.Merhum Muhsin YAZICIOĞLU ile beraber yatmışlar.Aynı babam gibi ben de yüz bin tane oyum olsa yüz bini de evet diyorum.Ki babam gibi binlerce gerçek ülkücünün de aynı düşüncede olduğuna adım gibi eminim....
 

aybars24

New member
bırakın sımdı ülkücülere yaranmaya calısmayı secımlerde mhp meclıse gırdıgı zaman tayyıp ın laflarını unutmayın yok fasıstler felan dunya laf saymıstı. neymıs türkeş evet dermiş ölünün arkasından yorum yapmak bıraz sacma olmuyomu ozamn orda sayılan merhum ısımlerının harıcınde ölen kım varsa hepsi hayır oyu kullanırdımı diyelim bizde

darbe zamanı cemaatçiler hariç herkes çok çekti hemde öyle böyle değil.ama fetoş o darbeyi yapanlar için bizi kominizmden kurtaran cennetlikler demişti şimdede kalkmış utanmadan darbe edebiyatı yapıyorlar.

varsayımlar ve temenniyı bırakıp biraz gercekçi düşünelim.benm sorum şu: yeni anayasada hangi madde size tamam işte değişim budur kurtulduk darbe anayasasından dedırttı?
 

ghost031

New member
varsayımlar ve temenniyı bırakıp biraz gercekçi düşünelim.benm sorum şu: yeni anayasada hangi madde size tamam işte değişim budur kurtulduk darbe anayasasından dedırttı?
Kardeş Bana göre eski halinden daha kötü olan tek bir madde yok.
Peki sana göre Hangi madde Eskisinden daha kötü bir muhteviyete sahiptir. Hangisi bizi bölücü , hangisi askeri bitirici hangisi yargıyı siyasallaştırıcı vs. vs. Bana lütfen örnek göster
 

aybars24

New member
Kardeş Bana göre eski halinden daha kötü olan tek bir madde yok.
Peki sana göre Hangi madde Eskisinden daha kötü bir muhteviyete sahiptir. Hangisi bizi bölücü , hangisi askeri bitirici hangisi yargıyı siyasallaştırıcı vs. vs. Bana lütfen örnek göster
sorumun cevabı bu değil darbe anayasısından kurtulalım sloganları atmıyomusunuz hangi maddeyle bundan kurtulucaz?

bır ıkı madde zaten işlevde.hakem kurulu tamamen siyasi bir olay.

ayrıca meclisin yargıya üye seçmesi adayların tamamen siyasilere hizmet etmesi anlamına gelıyor.zaten anayasa degıstırmedekı temel nedende bu.yoksa darbe anayasasıymıs suymus buymus mılletı kandırmaya gerek yok bunlar tamamen demokrası ve hukuku hazmedememiş bir zihiniyetin amcını gizlemekte kullandığı perde.
 

ghost031

New member
sorumun cevabı bu değil darbe anayasısından kurtulalım sloganları atmıyosunuz hangi hangi maddeyle bundan kurtulucaz?

bır ıkı madde zaten işlevde.hakem kurulu tamamen siyasi bir olay.

ayrıca meclisin yargıya üye seçmesi adayların tamamen siyasilere hizmet etmesi anlamına gelıyor.zaten anayasa degıstırmedekı temel nedende bu.
İşte sorun da burada . Senin sorunun cevabı yok. Soruyu şöyle sormalısın. Hangi Madde eskiye nazaran daha demokratik olmuş ki sizde buna evet diyorsunuz. ? . Ki; bende ona göre bir cevap vereyim.

Meclisin Yargıya üye seçmesi kadar demokratik bir olay varmıdır. Meclis Halkın oyuyla seçilir. O meclisin Yüksek yargıya üye seçmesi tamamen halkın fikirleri ile doğru orantılı olarak gerçekleşecektir.

Sana Bir örnek vereyim: A.necdet Sezer 2000 yılında DSP tarafından C.Başkanlığına aday gösterildiğinde , Karşısına aday olarak çıkan Sadi somuncuoğlu kendi partisinin m.vekilleri tarafından tartaklanarak adaylıktan vazgeçirilmeye zorlanmıştı. Hiçte demokratik olmayan şaibeli bir seçimle A.Necdet Sezer C.başkanı seçilmişti. Aynı C.Başkanı Görev süresince A.Y.Mahkemesine 8 tane üye atamıştı. Toplam 11 üyenin 8'i A.Necdet sezer kaynaklı idi. Sonrasında 2007 yılında C.Başkanlığı seçimi için aday olan Abdullah Gül 357 oy almasına rağmen CHP seçimi A.Yasa Mahkemesine götürdü. A.Y.Mahkemesi ise Seçimlerin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesi ile iptal etti. A.Necdet sezerin görev süresi dolmasına rağmen dört ay fazladan oturarak yine çok kritik kararların altına imza attı. Oysaki Anayasaya göre C.Başkanı görev süresinin dolması ile birlikte görevi bırakmalı ve TBMM başkanı bu görevi yeni C.Başkanı seçilene kadar devam ettirmeliydi. Gelelim 22 temmuz seçimlerine . Akparti bu seçimlerde Halkın % 47 sinin oyunu alarak ezici bir çoğunlukla İktidar oldu. Yaklaşık 20 milyon kişinin oyuyla Hükümet olan bir partiyi 11 üyesinin 8'ini A.Necdet sezerin atadığı A.Y.mahkemesi az kalsın kapatıyordu.

Şöyle bir düşünürsek 20 milyon kişinin oyunu alan bir parti sadece Ahmet Necdet Sezer tarafından kapatılacaktı. Bunun neresi Demokrasi neresi Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunun göstergesi. Lütfen biraz daha sağduyulu davranalım.
 

aybars24

New member
İşte sorun da burada . Senin sorunun cevabı yok. Soruyu şöyle sormalısın. Hangi Madde eskiye nazaran daha demokratik olmuş ki sizde buna evet diyorsunuz. ? . Ki; bende ona göre bir cevap vereyim.

Meclisin Yargıya üye seçmesi kadar demokratik bir olay varmıdır. Meclis Halkın oyuyla seçilir. O meclisin Yüksek yargıya üye seçmesi tamamen halkın fikirleri ile doğru orantılı olarak gerçekleşecektir.

Sana Bir örnek vereyim: A.necdet Sezer 2000 yılında DSP tarafından C.Başkanlığına aday gösterildiğinde , Karşısına aday olarak çıkan Sadi somuncuoğlu kendi partisinin m.vekilleri tarafından tartaklanarak adaylıktan vazgeçirilmeye zorlanmıştı. Hiçte demokratik olmayan şaibeli bir seçimle A.Necdet Sezer C.başkanı seçilmişti. Aynı C.Başkanı Görev süresince A.Y.Mahkemesine 8 tane üye atamıştı. Toplam 11 üyenin 8'i A.Necdet sezer kaynaklı idi. Sonrasında 2007 yılında C.Başkanlığı seçimi için aday olan Abdullah Gül 357 oy almasına rağmen CHP seçimi A.Yasa Mahkemesine götürdü. A.Y.Mahkemesi ise Seçimlerin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesi ile iptal etti. A.Necdet sezerin görev süresi dolmasına rağmen dört ay fazladan oturarak yine çok kritik kararların altına imza attı. Oysaki Anayasaya göre C.Başkanı görev süresinin dolması ile birlikte görevi bırakmalı ve TBMM başkanı bu görevi yeni C.Başkanı seçilene kadar devam ettirmeliydi. Gelelim 22 temmuz seçimlerine . Akparti bu seçimlerde Halkın % 47 sinin oyunu alarak ezici bir çoğunlukla İktidar oldu. Yaklaşık 20 milyon kişinin oyuyla Hükümet olan bir partiyi 11 üyesinin 8'ini A.Necdet sezerin atadığı A.Y.mahkemesi az kalsın kapatıyordu.

Şöyle bir düşünürsek 20 milyon kişinin oyunu alan bir parti sadece Ahmet Necdet Sezer tarafından kapatılacaktı. Bunun neresi Demokrasi neresi Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunun göstergesi. Lütfen biraz daha sağduyulu davranalım.
sizin bilginiz bu kadar işte o 8 üyeyi nasıl sectı necdet sezer önüne isimler geldi en fazla oy alanlar arasından secim yaptı bu normal deılmı. ama senın abdullah gülün üniversirtedeki secimde 2 oy almıs adamı secip görev veriyo buna niye sesin cıkmıyor.(bilgin var varsayıyorum buna göre yazıyorum bılmıyosan ızah ederım)

bu kadar körü körüne savunduguna göre: meclis yargıya kaç üye seçiçek(biliyomusun) neye göre seçiçek adaylarda ne gibi kıstaslar göz önüne alınacak siyasi görüş etkili olacakmı bu konulardada aydınlatırsan ıı olur. bu adaylar vekillerle kulis yapıp fazla oy almaya calısırsa kıme karsı sorumlu olucak

yüksek yargıda görev almak isteyen kişi sadece abdülkadir aksuyla bile pazarlık yapsa yeri garanti çünkü bu sahıs cogu dogulu vekıl uzerınde soz sahıbı bız yargı bagımsız kalsın diye ugrastıkca sız hayır siyasallasacak dıye cırpınıyorsunuz
 

ghost031

New member
sizin bilginiz bu kadar işte o 8 üyeyi nasıl sectı necdet sezer önüne isimler geldi en fazla oy alanlar arasından secim yaptı bu normal deılmı. ama senın abdullah gülün üniversirtedeki secimde 2 oy almıs adamı secip görev veriyo buna niye sesin cıkmıyor.(bilgin var varsayıyorum buna göre yazıyorum bılmıyosan ızah ederım)
Sezer, cumhurbaşkanının görev ve yetkisi dahilinde olan atamalarda da antidemokratik tutumuyla dikkat çekti.
Sezer, teamüllere aykırı olarak tercihini sürekli en çok oyu alan aday yerine 2. hatta 3. sıradaki adayları tercih etti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı atamalarında daha önceki seçimlerde en yüksek oyu alan Vural Savaş’ın yerine Sabih Kanadoğlu’nu, yine en çok oyu alan Ergül Güryel yerine de Nuri Ok’u başsavcı atamıştı.
Sezer, başsavcı vekili seçiminde de en yüksek oyu Uğur İbrahimhakkıoğlu almasına rağmen, Abdurrahman Yalçınkaya’yı bu göreve getirmişti. Sezer, son olarak da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı makamına, en yakın rakibine 51 oy fark atarak 146 oy alan Ersan Ülker yerine 95 oy alan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekili Abdurrahman Yalçınkaya’yı atadı. Nuri Ok, 21 Mayıs 2007’de görevden ayrılacak ve yerine Yalçınkaya başsavcılık makamına gelecek.
Sezer, rektör atamalarında da antidemokratlığını gösterdi. En çok oyu alan Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan yerine daha az oy alan Prof. Dr. Kadri Yamaç'ı atadı.
 

ghost031

New member
bu kadar körü körüne savunduguna göre: meclis yargıya kaç üye seçiçek(biliyomusun) neye göre seçiçek adaylarda ne gibi kıstaslar göz önüne alınacak siyasi görüş etkili olacakmı bu konulardada aydınlatırsan ıı olur. bu adaylar vekillerle kulis yapıp fazla oy almaya calısırsa kıme karsı sorumlu olucak
Eski Hali
MADDE 146. – Anayasa Mahkemesi onbir asıl ve dört yedek
üyeden kurulur.
Cumhurbaskanı, iki asıl ve iki yedek üyeyi Yargıtay, iki asıl ve bir
yedek üyeyi Danıstay, birer asıl üyeyi Askerî Yargıtay, Askerî
Yüksek _dare Mahkemesi ve Sayıstay genel kurullarınca kendiBaskan ve üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çogunlugu
ile her bos yer için gösterecekleri üçer aday içinden; bir asıl üyeyi
ise Yüksekögretim Kurulunun kendi üyesi olmayan
yüksekögretim kurumları ögretim üyeleri içinden gösterecegi üç
aday arasından; üç asıl ve bir yedek üyeyi üst kademe
yöneticileri ile avukatlar arasından seçerYüksekögretim kurumları ögretim üyeleri ile üst kademe
yöneticileri ve avukatların Anayasa Mahkemesine asıl ve yedek
üye seçilebilmeleri için, kırk yasını doldurmus, yüksekögrenimgörmüs veya ögrenim kurumlarında en az onbes yıl ögretim
üyeligi veya kamu hizmetinde en az onbes yıl fiilen çalısmıs veya
en az onbes yıl avukatlık yapmıs olmak sarttır.
Anayasa Mahkemesi, asıl üyeleri arasından gizli oyla ve üye
tamsayısının salt çogunlugu ile dört yıl için bir Baskan ve bir
Baskanvekili seçer. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.


Yeni Hali :

MADDE 146. – Anayasa Mahkemesi ondokuz üyeden kurulur.
Türkiye Büyük Millet Meclisi; iki üyeyi Sayıstay Genel
Kurulunun kendi baskan ve üyeleri arasından, her bos yer
için gösterecekleri üçer aday içinden, bir üyeyi ise baro baskanlarının avukatlar arasından gösterecekleri üçer aday
içinden yapacagı gizli oylamayla seçer. Türkiye Büyük Millet
Meclisinde yapılacak bu seçimde, her bos üyelik için ilk
oylamada üye tam sayısının üçte iki ve ikinci oylamada üye
tam sayısının salt çogunlugu aranır. _kinci oylamada salt
çogunluk saglanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki
aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla
oy alan aday üye seçilmis olur.
Cumhurbaskanı; üç üyeyi Yargıtay, iki üyeyi Danıstay, bir
üyeyi Askeri Yüksek _dare Mahkemesi genel kurullarınca
kendi baskan ve üyeleri arasından her bos yer için
gösterecekleri üçer aday içinden; üç üyeyi Yüksekögretim
Kurulunun kendi üyesi olmayan yüksekögretim kurumları
ögretim üyeleri arasından gösterecegi üçer aday içinden;
bes üyeyi üst kademe yöneticileri, serbest avukatlar veya
Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından; iki üyeyi ise
yüksek ögrenim görmüs Türkiye Cumhuriyeti vatandasları
arasından seçer.
Yargıtay, Danıstay, Askerî Yüksek _dare Mahkemesi ve
Sayıstay genel kurullarından, Anayasa Mahkemesi üyeligine
aday göstermek için yapılacak seçimlerde, her bos üyelik
için, bir üye ancak bir aday için oy kullanabilir; en fazla oy
alan üç kisi aday gösterilmis sayılır. Baro baskanlarının
avukatlar arasından gösterecekleri üç aday için yapılacak
seçimde de her bir baro baskanı ancak bir aday için oy
kullanabilir ve en fazla oy alan üç kisi aday gösterilmis
sayılır.
Anayasa Mahkemesine üye seçilebilmek için, kırkbes yasın
doldurulmus olması kaydıyla; yüksekögretim kurumları
ögretim üyelerinin profesör veya doçent unvanını kazanmıs, avukatların en az yirmi yıl fiilen avukatlık yapmıs, üst
kademe yöneticilerinin yüksekögrenim görmüs ve en az
yirmi yıl kamu hizmetinde fiilen çalısmıs olması sarttır.
Anayasa Mahkemesi üyeleri arasından gizli oyla ve üye tam
sayısının salt çogunlugu ile dört yıl için bir Baskan ve üç
daire baskanı seçilir. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.
 

aybars24

New member
Sezer, cumhurbaşkanının görev ve yetkisi dahilinde olan atamalarda da antidemokratik tutumuyla dikkat çekti.
Sezer, teamüllere aykırı olarak tercihini sürekli en çok oyu alan aday yerine 2. hatta 3. sıradaki adayları tercih etti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı atamalarında daha önceki seçimlerde en yüksek oyu alan Vural Savaş’ın yerine Sabih Kanadoğlu’nu, yine en çok oyu alan Ergül Güryel yerine de Nuri Ok’u başsavcı atamıştı.
Sezer, başsavcı vekili seçiminde de en yüksek oyu Uğur İbrahimhakkıoğlu almasına rağmen, Abdurrahman Yalçınkaya’yı bu göreve getirmişti. Sezer, son olarak da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı makamına, en yakın rakibine 51 oy fark atarak 146 oy alan Ersan Ülker yerine 95 oy alan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekili Abdurrahman Yalçınkaya’yı atadı. Nuri Ok, 21 Mayıs 2007’de görevden ayrılacak ve yerine Yalçınkaya başsavcılık makamına gelecek.
Sezer, rektör atamalarında da antidemokratlığını gösterdi. En çok oyu alan Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan yerine daha az oy alan Prof. Dr. Kadri Yamaç'ı atadı.
yargının siyasallasmasına ve abdullah güle hiç deginmemen cok normal ama ben kacak dövüşmeyi sevmem dıkkat ettıysen her yazdıgına cavap yazdım ama sızın tayfa aradan bır soru cekıp cevaplar cunku dıgerlerıne cevapları yoktur . ahmet necdet sezer tamamen anayasaya bağlı kanunun verdıgı hakları kullanmıstır ıkıncıyıde secme hakkı vardı onu sectı ama sonuncuyu degıl.neyse konuyu dagıtmaya nıyetım yok ahmet necdet sezer konusu aç orda tartısalım.
 

ghost031

New member
yargının siyasallasmasına ve abdullah güle hiç deginmemen cok normal ama ben kacak dövüşmeyi sevmem dıkkat ettıysen her yazdıgına cavap yazdım ama sızın tayfa aradan bır soru cekıp cevaplar cunku dıgerlerıne cevapları yoktur . ahmet necdet sezer tamamen anayasaya bağlı kanunun verdıgı hakları kullanmıstır ıkıncıyıde secme hakkı vardı onu sectı ama sonuncuyu degıl.neyse konuyu dagıtmaya nıyetım yok ahmet necdet sezer konusu aç orda tartısalım.
Kardeş Bana iki farklı soru sormuşsun. Bnede Ayrı ayrı alıp cevaplamak istedim ama sen ne yazdığımı bile okumadan beni kaçak dövüşmeyle suçlamışsın. Bende diyorum ki Bak bu önyargılarından kurtulmadığın sürece Ne bana ne benim tayfama nede Akparti'ye karşı objektif açıdan bakamazsın.

Ahmet Necdet Sezer'in ikinci yada üçüncü sıradaki adayları atamaya hakkı var ama bunu Abdullah Gül yaptığında olayı siyasallaştırmış oluyor. Gerçekten Ahmet Necdet sezerle ilgili bir başlık açalım. Bütün gerçekleri orada ortaya dökelim. Bakalım o mu daha az demokratik yoksa Abdullah Gül mü.?
 

Uzunefe

Altın Üye
Kardeş Bana göre eski halinden daha kötü olan tek bir madde yok.
Peki sana göre Hangi madde Eskisinden daha kötü bir muhteviyete sahiptir. Hangisi bizi bölücü , hangisi askeri bitirici hangisi yargıyı siyasallaştırıcı vs. vs. Bana lütfen örnek göster
Anayasa Mahkemesi üyelerinin sayısının artırılması ve görev sürelerinin 6 yıl 8 aydan 12 yıla çıkarılması... Sana birşeyleri çağırıştırmıyor mu ?
 

aybars24

New member
Eski Hali
MADDE 146. – Anayasa Mahkemesi onbir asıl ve dört yedek
üyeden kurulur.
Cumhurbaskanı, iki asıl ve iki yedek üyeyi Yargıtay, iki asıl ve bir
yedek üyeyi Danıstay, birer asıl üyeyi Askerî Yargıtay, Askerî
Yüksek _dare Mahkemesi ve Sayıstay genel kurullarınca kendiBaskan ve üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çogunlugu
ile her bos yer için gösterecekleri üçer aday içinden; bir asıl üyeyi
ise Yüksekögretim Kurulunun kendi üyesi olmayan
yüksekögretim kurumları ögretim üyeleri içinden gösterecegi üç
aday arasından; üç asıl ve bir yedek üyeyi üst kademe
yöneticileri ile avukatlar arasından seçerYüksekögretim kurumları ögretim üyeleri ile üst kademe
yöneticileri ve avukatların Anayasa Mahkemesine asıl ve yedek
üye seçilebilmeleri için, kırk yasını doldurmus, yüksekögrenimgörmüs veya ögrenim kurumlarında en az onbes yıl ögretim
üyeligi veya kamu hizmetinde en az onbes yıl fiilen çalısmıs veya
en az onbes yıl avukatlık yapmıs olmak sarttır.
Anayasa Mahkemesi, asıl üyeleri arasından gizli oyla ve üye
tamsayısının salt çogunlugu ile dört yıl için bir Baskan ve bir
Baskanvekili seçer. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.


Yeni Hali :

MADDE 146. – Anayasa Mahkemesi ondokuz üyeden kurulur.
Türkiye Büyük Millet Meclisi; iki üyeyi Sayıstay Genel
Kurulunun kendi baskan ve üyeleri arasından, her bos yer
için gösterecekleri üçer aday içinden, bir üyeyi ise baro baskanlarının avukatlar arasından gösterecekleri üçer aday
içinden yapacagı gizli oylamayla seçer. Türkiye Büyük Millet
Meclisinde yapılacak bu seçimde, her bos üyelik için ilk
oylamada üye tam sayısının üçte iki ve ikinci oylamada üye
tam sayısının salt çogunlugu aranır. _kinci oylamada salt
çogunluk saglanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki
aday için üçüncü oylama yapılır; üçüncü oylamada en fazla
oy alan aday üye seçilmis olur.
Cumhurbaskanı; üç üyeyi Yargıtay, iki üyeyi Danıstay, bir
üyeyi Askeri Yüksek _dare Mahkemesi genel kurullarınca
kendi baskan ve üyeleri arasından her bos yer için
gösterecekleri üçer aday içinden; üç üyeyi Yüksekögretim
Kurulunun kendi üyesi olmayan yüksekögretim kurumları
ögretim üyeleri arasından gösterecegi üçer aday içinden;
bes üyeyi üst kademe yöneticileri, serbest avukatlar veya
Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından; iki üyeyi ise
yüksek ögrenim görmüs Türkiye Cumhuriyeti vatandasları
arasından seçer.
Yargıtay, Danıstay, Askerî Yüksek _dare Mahkemesi ve
Sayıstay genel kurullarından, Anayasa Mahkemesi üyeligine
aday göstermek için yapılacak seçimlerde, her bos üyelik
için, bir üye ancak bir aday için oy kullanabilir; en fazla oy
alan üç kisi aday gösterilmis sayılır. Baro baskanlarının
avukatlar arasından gösterecekleri üç aday için yapılacak
seçimde de her bir baro baskanı ancak bir aday için oy
kullanabilir ve en fazla oy alan üç kisi aday gösterilmis
sayılır.
Anayasa Mahkemesine üye seçilebilmek için, kırkbes yasın
doldurulmus olması kaydıyla; yüksekögretim kurumları
ögretim üyelerinin profesör veya doçent unvanını kazanmıs, avukatların en az yirmi yıl fiilen avukatlık yapmıs, üst
kademe yöneticilerinin yüksekögrenim görmüs ve en az
yirmi yıl kamu hizmetinde fiilen çalısmıs olması sarttır.
Anayasa Mahkemesi üyeleri arasından gizli oyla ve üye tam
sayısının salt çogunlugu ile dört yıl için bir Baskan ve üç
daire baskanı seçilir. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.

gene sorularıma cevap vermıyosun degısen maddelerı sormadım onları google dan bende bulabılyorum. senınle anlasamıycaz cunku neye nasıl cevap vermen konusunda sıkıntı yasıyosun. ayrıca bnde önyargı yok sende biat var. ahmet gül birinci noter oldugu için sıze göre demokratik olur tabi neyse sonu hiç biryere baglanmıycak bir konu bu zamanımı boşa harcayamam. elle tutulur seyler yazıdgında cevap verırım
 

ghost031

New member
Anayasa Mahkemesi üyelerinin sayısının artırılması ve görev sürelerinin 6 yıl 8 aydan 12 yıla çıkarılması... Sana birşeyleri çağırıştırmıyor mu ?
Zaten Anayasa Mahkemesinde Görev yapmak için üst limit yoktu. Şimdi bu üst limit 12 yıl olarak değiştiriliyor. Sanırım bu konuda yanlış bilgi sahibisin
 

Time2Win

New member
Ülkülük diye bir kavram vardır. Ete kemiğe dönüşmüş hali, yaklaşık kırk senedir Türk siyasetinin içindedir. Senin yok saymanla yokolmuyor. Türk-İslam sentezi değil, Türk-İslam Ülküsü. Davanın adını senteze dönüştürmek sizin gibi Türkün yanına İslamı yakıştıramayanların, veya İslamın yanında Türkü görmek istemeyen kaba softaların uydurmasıdır. Bir taraflarınızıda yırtsanız dedemiz Saltuk Buğra Handan buyana Müslümanız ve kafamızda uydurduğumuz dini değil, İslamın emirlerine göre fikrimizi oluştururuz sana uymazsa müslüman olmazsın olur biter. İslam müslümanlar kardeştir diyor. Bitmiştir. Gerisi kuru lakırdı.
Türk-İslam ülküsü ? Saçmalıktan öte birşey değil. Ben sana bunun en güzel açıklamasını şöyle yapmışım değil mi . Ne Türklüğün sentezi , ne inancın siyaseti olur.Bizim amacımız sadece Türklerin olduğu bir birlik , Büyük Türk Birliği.Büyük TURAN ! Senin elinden gelen ise beni dinsizlikle yargılamak , dine düşmanlıkla suçlamak.Kapasiten o kadar tabi ne yapacaksın sende haklısın :thumbdown: Ben senin bunları diyeceğini bildiğim için önceden açıklamışım değil mi ? Biz hiç bir dine karşı değiliz ki Anadolu Türkleride dahil , Türklerin %95 i zaten müslüman . Geri kalan %5 de illa ki müslüman olur o birlik içerisinde.Ama aramızdaki fark ne biliyor musun ? Biz yeniden Büyük Türk Birliği'ni oluşturup , hem inancımızı hem sosyal hayatımızı orda yaşamak isterken , siz güya ÜLKÜCÜler kürdü , arabı da bu birlik içine alıp kardeşlik martavalları okuyorsunuz.Yere batsın öyle din kardeşliği.Din kardeşin şerif hüseyin i biliyor musun ? Din kardeşin bugün kü filistin Kıbrıs sorununda rum'a destek çıktı biliyor musun ? Din kardeşin kürtler bugün senin askerini vuruyor biliyor musun ? Benim yalnız kardeşim Türktür.Ateist te olsa , müslüman da olsa , hristiyan da budist te olsa.Sizin gibi körlere de iyi takunya yalamalar ! :thumbdown:
 

HTML

Üst