dinci dediklerinizden hele vakit gaztesinden bir asker kaçağı yada çürük raporlu gösterin de bizde bilelim... dindar ve dinine bağlı kesim mehmetçik olarak nitelediği askerinede ordusunada bağlıdır.
ama bakın sizin savunduklarınızdan ulusalcı kesimden ben hemde çürüğü ayarlayan ekip olarak gata komutanlarından,yarsavcı eminağaoğluna, basının hergelecisi(bu tabir bana ait değil basında kendisine ait) a.hakan coşkununa kadar en az 10 isim sayarım.. kimmiş asker kaçağı çürükçü? düne kadar askerime yumurtacı diyen,jandarmaya ekmekçi diyen, faşist ordu diyen lümpen kafalılar basınından 2 satır cerehat fışkrıdı diye dini kesimi ordu düşmanı yapamassınız.. vakitten tek bir isim verin şu asker kaçağı diye .. ben 18 ay yaptım ,ama lümpenlerin kendi çocukalrını orduevlerinde yata yata kayırdıklarını adım gibi biliyorum. ulusalcı-laikçi kesimin gatakulliden aldıkları raporlar burda çarşafa girerdi.. ordu düşmnları dinciler değil dine düşman olanlardır.. şehitlik dini bir kavramdır dine saygısızların şehitlik ve mehmetçiği savunması bile komedi... te o kaaaa...
sayalım;
Asker Kaçağı ADD'li Teslim Oldu
30 Mayıs 2007 10:44
ADD Disiplin Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Öcal'ın asker kaçağı olduğu ortaya çıkmıştı. Haberler üzerine Öcal, jet hızıyla teslim oldu.
Asker kaçağı olduğu ortaya çıkan Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Disiplin Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Öcal, bu durumun basında yer alması üzerine Kozaklı Askerlik Şubesi'ne teslim oldu. Bülent Öcal'la ilgili işlemler başlatıldı.
Öcal'ın görev yaptığı Kayseri Şeker Fabrikası Müdürü Halil Karaçavuş yaptığı açıklamada Öcal'ın İzmir'deki birliğine teslim edildiğini söyledi. Karaçavuş, pazartesi günü Öcal'ın Kozaklı Askerlik Şubesi'ne başvurduğu ve oradan İzmir'deki birliğine dün itibariyle teslim edildiğini belirterek, "Bize Askerlik Şubesinden Öcal'la ilgili yazı bugün sabah geldi. Bakaya kaldığını bugüne kadar bilmiyorduk" dedi. Karaçavuş, Öcal'ın 20 Kasım 2003'te fabrikada işbaşı yaptığını ve dosyasında "askerlik yönünden sakıncası yoktur" şeklinde ilgili Askerlik Şubesinden yazı bulunduğunu da belirtti.
ERUYGUR'UN DA GÖZÜNDEN KAÇMIŞ
1987'de Tuğgeneralliğe terfi ettikten sonra ASAL (Askere Alma) Daire Başkanlığı yapmış olan eski Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener Eruygur'un, ADD'de birlikte çalıştığı Öcal'ın asker kaçağı olduğunu farkedemediği kaydedildi. ADD Genel Merkezi'nin konuyla ilgili inceleme başlattığı ve Öcal'ın bağlı bulunduğu askerlik şubesinden bilgi istendiği öğrenildi.
Asker Kaçağı ADD'li Teslim Oldu (Memurlar.Net - Forum)
Haberin kaynağı :
http://www.aktifhaber.com/read_news.php?nID=116992
______________________________
ZEKİ ÜÇOK, BAHRİYE ÜÇOK'UN YEĞENİ ÇIKTI
26 09 2009 00:01
Sahtecilik iddiasıyla hakim karşısına çıkartılan askeri hakim Zeki Üçok, Bahriye Üçok'un akrabası olduğu ortaya çıktı. Üçok, zengin ve sanatçı ailelerinin çocuklarına sahte çürük raporu hazırladığı iddia ediliyor.
İlgili Haberler
» Tutuklu hakim albay yeni göreve atandı
» 'Çürükçü' Albay'ın tutukluluğuna devam kararı
» Çürük ünlüler adli mercek altında
» 'Çete lideri Üçok'a kadın ayarlıyordu'
» Mahkemeye sevk edilen 6 kişi tutuklandı
» Şebekenin ağına takılan bazı isimler
» Albay Üçok hakında birçok suçlama var
» Zeki Üçok, Bahriye Üçok'un yeğeni çıktı
» Savcı Üçok mahkemeye sevkedildi
» Albayla birlikte 14 kişi gözaltına alındı
» Zeki Üçok'a soruşturma talebi
» Askeri savcıdan şok eden tehdit!
» Askeri hakimlere şok suç duyurusu
Bazı zengin aile çocukları ile sanatçılara askerlikten kurtulabilmeleri için sahte çürük raporu verdiği iddia edilen Hava Kuvvetleri Adli Müşaviri Albay Ahmet Zeki Üçok'un, 6 Ekim 1990 günü bombalı suikastte hayatını kaybeden ülkenin aydınlarından Bahriye Üçok'un yeğeni olduğu belirlendi.
Hava Kuvvetleri'nde Hakimlik yapan Üçok'un ayrıca Hava Harp Okulu'nda uçaksavar subayı olarak mezun olduğu ancak komutanlıkta daha sonra ortaya çıkan ihtiyaç üzerine Hukuk Fakültesi'ni görevde iken tamamlayarak adli müşavirliğe getirildiği kaydedildi. Zeki Üçok'un meslek kariyerinde suikast kurbanı Bahriye Üçok isminin önemli bir yer tuttuğu da öne sürüldü. (CİHAN)
Zeki Üçok, Bahriye Üçok'un yeğeni çıktı haberi Gündem haberleri, Gündem haberi, Gündem haber, Siyaset Haberleri , Politika haberleri, Sondakika haberler, Yerel Siyaset, Genel seçimler, Yerel Seçimler, Başbakanlar, Cumhurbaşkanları, TBMM, Yüksek Seçim
_______
09.12.2009 10:29:32 - (378)
NEFES’İN YÖNETMENİ LEVENT SEMERCİ: ASKER KAÇAĞI DEĞİLİM
Asker kaçağı olduğu iddia edilen Levent Semerci bu iddialara yanıt verdi
Sınır karakolunda teröristlerle mücadele eden bir komando timinin başından geçenleri konu alan “Nefes-Vatan Sağolsun” filminin yönetmeni Levent Semerci’nin Alman vatandaşı olduğu ortaya çıktı.
SEZONUN en çok izlenen ve üzerinden en çok tartışılan filmi “Nefes”in yönetmeni Levent Semerci’nin bugüne kadar hiç röportaj vermemesi ve filmi gişe rekoru kırarken Türkiye’de hiç objektiflere yansımaması iddiaları da beraberinde getirdi. Semerci’nin Almanya’dan Türkiye’ye dönmemesine gerekçe olarak asker kaçağı olduğu, hatta Ergenekon soruşturmasında adı geçtiği ve bu yüzden yurtdışına kaçtığı iddiaları ortaya atıldı. Günlerdir konuşulan bu iddialar ile ilgili başarılı yönetmenin yapım şirketi Creavidi’den açıklama geldi. İşte o açıklama: “Levent Semerci 20 yıldır Almanya’da yaşamaktadır ve Alman pasaportu bulunmaktadır. Kendisi Alman vatandaşlığına geçmiştir. Türkiye’de askerlik yapmakla yükümlü değildir. Ergenekon soruşturması ile ilgili iddia ise tamamen asılsızdır.”
Hürriyet - Türkiyenin Açılış Sayfası
NEFESİN YÖNETMENİ LEVENT SEMERCİ: ASKER KAÇAĞI DEĞİLİM Webim.eu Medya Haberleri
________
Sahte çürük raporu davası sonuçlandı
53 kişi hakkında ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak'' ve ''menfaat karşılığı sahte çürük raporu vermek'' suçlarından açılan davada karar çıktı.
1. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi, 53 kişi hakkında ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak'' ve ''menfaat karşılığı sahte çürük raporu vermek'' suçlarından açılan davada 40 sanığı, 25 gün ile 41 yıl 8 ay arasında değişen çeşitli hapis cezalarına çarptırdı.
Selimiye Kışlası'ndaki 1. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tümü tutuksuz olan sanıklardan Şaban Sebit, Bora Burkay Çağatay, Serhat Ünlü, Nurettin Yiyit, Oryal Erdik ile Uğur Özeray katıldı. Davanın diğer sanıkları ise duruşmaya gelmedi.
Mahkeme heyeti, o dönemde GATA'da tabip olan Yarbay Habil Tunç'u, 23 kez ''menfaat karşılığı sahte çürük raporu vermek'' suçundan toplam 38 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı. Yarbay Tunç'a, ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek'' suçundan da 3 yıl 4 ay hapis cezası verildi.
Kararla birlikte Yarbay Tunç'un, Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarılması da öngörülerek, 23 ayrı olaya ilişkin temin ettiği paraların da müsaderesi kararlaştırıldı.
Mahkeme heyeti, Yarbay Habil Tunç hakkında, aldığı ceza nedeniyle kaçma şüphesi bulunduğu gerekçesiyle ''yakalama kararı'' verdi.
-DİĞER SANIKLAR-
Emekli Yüzbaşı Mehmet Olgun da ''suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak'' ve ''askerlikten kurtulmak için hile yapmak suçunu işleyen sanığın eylemine iştirak etmek suretiyle suç işlemek'' suçundan 2 yıl 6 hapisle cezalandırıldı.
Astsubay Esen Çolak da aynı gerekçelerle 3 yıl 10 ay, astsubay Serkan Güneri de 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklardan Neşe Başer'e de ''suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte dahil olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek'' suçundan, 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezası verildi. Sivil Dr. Şaban Sebit'e de ''askerlikten kurtulmak için hile yapmak suçuna iştirak''ten 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Asker olan sanıkların Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarılması da kararlaştırıldı.
Davanın diğer 34 sanığına da 25 günden başlayan çeşitli hapis cezaları verildi.
Haklarında ''suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak veya yardım yataklık'' ile ''askerlikten kurtulmak için hile yapmak suçuna iştirak'' dava açılan 11 sanık için ise bu suçları işlediklerine dair yeterli delil elde edilemediğinden beraatlarına karar verildi.
Yakalanamadıkları gerekçesiyle ifadeleri alınamayan Ömer Faruk Kaya ile Umut Tavukçu'nun dosyaları ise ayrıldı. Bu kişilere ''menfaat karşılığı sahte çürük raporu'' verdiği öne sürülen Tabip Yarbay Habil Tunç ile Astsubay Esen Çolak da ayrılan dosyada yine birlikte yargılanacak.
-DAVANIN GEÇMİŞİ-
1. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı, Konya'da askerlik görevini yapan Aytaç Tunç adlı erin, 2006 yılında izne geldiği sırada Haydarpaşa GATA Hastanesi Ortopedi Bölümü'ne hiç gitmediği halde buradan hava değişimi için rapor aldığı gerekçesiyle soruşturma başlatmıştı.
Soruşturma sonucunda düzenlenen iddianamede, 53 sanık hakkında ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, örgüt üyesi olmak veya örgüt üyelerine yardım ve yataklık'', ''menfaat karşılığı sahte çürük raporu vermek ve bu suça iştirak'' gerekçeleriyle dava açılmıştı.
AA
22.06.2009 15:55:14
Sahte çürük raporu davası sonuçlandı
_________________________
Vakit`ten ses getirecek haber
Vakit Gazetesi geçtiğimiz aylarda gündeme getirdiği ‘Generallerin Çürük Çocukları` haberinden sonra ses getirecek bir habere daha imza attı.
Vakit bir gerçeği daha ortaya çıkardı. Generallerin çürük raporu almayıp askere giden çocukları ve yakınlarından hiçbiri Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi"ndeki şehirlerde askerlik yapmamış!
Vakit"in geçtiğimiz aylarda gündeme getirdiği ‘Generallerin Çürük Çocukları" haberimizden sonra gazetemize onlarca çürük raporlu general yakınları ile ilgili ihbar yağarken Genelkurmay"ın haberimizi yalanlayabilmek için yoğun bir çalışma başlattığı ancak somut herhangi bir bilgiye ulaşılamadığı belirlendi.
Komutanların yaptıkları bu toplantıda son 20 yıl içinde Doğu ve Güneydoğu illerinde askerlik yapan general çocuklarının tespit edilip listesi çıkartılması yönünde karar aldığı ancak Genelkurmay Başkanlığı"nca yapılan araştırmada, Doğu ve Güneydoğu"da son 20 yıl içinde, bir generalin bile çocuğunun askerlik yapmadığı tespit edildi. Yapanlar ise ya İstanbul, Antalya ve İzmir üçgeninde yapmış ya da çürüğe ayrılmış. Genelkurmay Başkanlığı yapmış bazı generaller başta olmak üzere birçok kuvvet komutanının çocukları ile yakın akrabalarının askerlik görevlerini Ankara, Antalya, İzmir ve İstanbul gibi şehirlerde, yaptığı tespit edildi.
Vakit"in ele geçirdiği belgelere göre Korgeneral Hayri Güner"in 4 yakını, Şemdinli iddianamesinde adı geçen Korgeneral Selahattin Uğurlu"nun 4 yakını, Tümgeneral Ahmet Yavuz"un 4 yakını, emekli Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt"ın 8 yakını, Korgeneral Aslan Güner"in 9 yakını vatani görevlerini ya babalarının yanı başında ya da askeri okul gibi rahat yerlerde yapmış. Bu güne kadar şehit olan binlerce vatan evladının vatani görevlerini yaptığı bölgeler de yüksek rütbeli general çocuklarının çürüğe ayrılması veya dağıtım yerlerinin sadece Ankara, İstanbul ya da İzmir olması ise dikkat çekiyor. Aynı zamanda görev yeri olarak askeri jargonda “kebap” olarak adlandırılan, karargah, askeri okul, destek kıtası, levazım, depo ve sıhhiye gibi birliklerin seçilmesi olağandışı bir özeni gösteriyor.
Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt"ın damadı Ercan Caymaz kısa dönem askerliğinde acemiliğini İstanbul Levazım Okulu ve ustalığını da Ankara Muhabere Deposunda yaparken damat kardeşi Erhan Caymaz ise yedek subay olarak acemiliğini Ankara"da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Karargahı"nda, ustalığını da İstanbul Deniz Harp Akademisi"nde tamamlamış. Ercan ve Erhan Caymaz kardeşlerin ikametgah adresinin İstanbul olması ise gözlerden kaçmadı.
Org. Büyükanıt"ın yeğenleri Nuh Nihat Gürmarmara, Ahmet Burak Gürmarmara, ve Haydar Mert Mete, askerliğini Ankara"da, diğer yeğeni Yunus Ozan Gürmarmara ise hem ustalık hem de acemiliğini Balıkesir"de yapmış. Büyükanıt"ın yeğeni Onur Büyükanıt, Aydın ve Çanakkale"de askerliğini yaparken, diğer bir yeğeni Sırrı Cem Gürmarmara ise vatani görevini Ankara ve Edirne"de tamamlamış.
Yakınları kebap yerlerde görev yapan bir diğer general ise Cumhurbaşkanın başörtülü eşi Hayrunnisa Gül"ün elini sıkmamak için, kırmızı halının öte yanına kaçmasıyla meşhur Korgeneral Aslan Güner geliyor. Güner"in oğlu başta olmak üzere tam dokuz yakını var.
Vakit`ten ses getirecek haber
___________________________
Çürük YARSAV Başkanı Eminağaoğlu, GATA’dan sağlam çıktı.
13 Ekim Pazartesi 2008
Sahte çürük raporuyla askerlik yapmayan YARSAV Başkanı Eminağaoğlu’na GATA’dan verilen yeni rapor, sağlam olduğunu ve askerlik yapabileceğini ortaya koydu.
1984 yılında aldığı “çürük” raporundan dolayı askerlik yapmayan YARSAV Başkanı Eminağaoğlu’na 11 Eylül 2008′de GATA’dan verilen rapor, “turp gibi” olduğunu ve askerlik yapabileceğini ortaya koydu.
YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun 11 Eylül 2008′de GATA’da yapılan tetkiklerinin raporu Vakit’e ulaştı… Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreterliği’nin “Çürük raporu sağlam” açıklamasına rağmen, Eminağaoğlu’nun askerliğe elverişsiz hiçbir durumunun olmadığı ortaya çıktı. Eminağaoğlu’nun Vakit’e ulaşan GATA’daki muayene sonuçlarına göre, YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, bir ay önce GATA’da yaptırdığı sağlık taramasında turp gibi çıkmış.
Ömer Faruk Eminağaoğlu, basında çıkan “Çürük raporunun düzmece olduğu” iddiaları üzerine Gülhane Askeri Tıp Akademisi’ne başvurarak, çürük raporu almak istemişti. Savcıyı, hastane kapısında Tuğgeneral M.Tahir Ünal karşılamış ve Eminağaoğlu’nun rapor işlemleri general düzeyinde takip edilmişti.
TETKİKLER TEMİZ ÇIKTI
Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun 11 Eylül 2008′de GATA’da yapılan tetkik sonuçları Vakit’e ulaştı. Kan tahlilleri, abdominal bilgisayarlı tomografi ve radyoloji tetkiklerinde Eminağaoğlu’nun 1984 yılındaki ameliyat raporunda ifade edilen hastalıklarına dair hiçbir belirtiye rastlanmadı. Radoloji Bölümü’nce hazırlanan abdominal bilgisayarlı tomografi raporuna göre Eminağaoğlu’na damardan ve ağızdan verilen radyo-opak maddeden sonra yapılan görüntülemede; karın bölgesinde bulunan organların hepsinin normal olduğu, bağırsaklarında yapışıklığa dair herhangi bir bulguya rastlanmadığı, karın bölgesinde hastalık işareti sayılabilecek hiçbir belirtinin olmadığı anlaşıldı. Savcının karın içindeki lenf bezlerinin de normal durumda olduğu tespit edildi. Çekilen ultrason neticesinde de aynı sonuca ulaşıldı, yani hastalık işareti sayılabilecek herhangi bir bulguya rastlanmadı. GATA’daki tetkikler esnasında süreci takip eden doktorlar tarafından doldurulan ‘Radyoloji Tetkik İstek Belgesi’nin “tanı” hanesinde herhangi bir ifadenin yer almaması da dikkat çekici bulundu.
İKİ TABİP SUBAY ‘SAĞLAM’ DEMİŞTİ
Yapılan tetkikler sonucunda savıcının sağlık durumunda herhangi bir anormallik bulunamaması üzerine, Eminağoğlu’na yeni rapor vermek yerine 1988 yılında verilen çürük raporunun doğruluğunun onaylanması yoluna gidildi. Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreterliği, yapılan açıklamada 15 Eylül 2008 tarihli ve 772 sayılı Sağlık Kurulu raporu ile Eminağaoğlu’na 1988 yılında verilen “askerliğe elverişsiz” raporunun teyit edildiğini duyurmuştu.
SON RAPOR NASIL VERİLDİ?
Eminağaoğlu’nun Genelkurmay Adli Müşavirliği’nde görevli eşi Serpil Eminağaoğlu’nun da devreye girmesiyle yürütülen süreçte savcının GATA’dan yeni rapor alması kararlaştırıldı. Bu kapsamda öncelikle Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1984 yılında yapılan ameliyatın raporu istendi. 24 yıl önce yapılmış bir ameliyatın raporunun bu denli süratle bulunarak GATA’ya gönderilmesi bile kafalarda ayrı soru işaretlerinin oluşmasına sebep olmuştu.
BU AYRICALIK NEDEN?
Vakit’in haberine göre; hakkında evrakta sahtecilik iddiaları bulunan Eminağaoğlu, Tuğgeneral M.Tahir Ünal tarafından benzeri görülmemiş bir jestle hastane kapısında karşılanmıştı. Karşılamanın görüntüsünün medyaya yansıması kamuoyunda “Bu ayrıcalık neden?” sorularının sorulmasına sebep olmuştu. Ama ayrıcalık kapıda karşılanmayla sınırlı kalmadı. Eminağoğlu’nun Sağlık Heyeti’ne sevkine dair belgenin, Genel Cerrahi Kliniği’nin iki generalinin imzasını taşıması ve “klinik konsey kararı” adı altında bir düzenlemeye gidilmesi, raporun hazırlanma sürecinin bütünüyle gayrı tabii olduğu izlenimini daha da güçlendirdi. GATA’nın işleyişini bilen kaynaklar, hastane tarihinde başka bir kişinin raporuna bu kadar özel itina gösterilmediğine dikkat çektiler.
Çürük YARSAV Başkanı Eminağaoğlu, GATA’dan sağlam çıktı. Haber Merkezi
_________________________________
daha fazla dökmeye gerek yok sanırım... çamura yatanlara bu kadarı yeter galiba.. önce habere bakarım ,sonra belgeye... belge dedinmi sayarım... teee o kaaaa...