Yunanistan'da sol kazanır da, bizde neden kazanamaz?

Poetic@L

New member
Katılım
25 Eyl 2009
Mesajlar
196
Reaction score
0
Puanları
0
Sabahın erken saatinde cep telefonuma gelen mesaj Yunanistan’daki seçimleri solcuların kazandığını bildiriyordu. PASOK lideri Papandreu, komşu ülkenin yeni başbakanı olacaktı. Yani solcular, sağcıları yenerek iktidara gelmişlerdi.
Bizdeki sol üzerine düşüncelere daldım tekrar... Sol, bizde sanki yüzyıldan bu yana seçim kazanamıyordu. Bir arkadaşım şöyle dedi: “Türkiye’de sol mu var ki?” Türkiye’de kendisini solda tanımlayan sosyal demokrat partilerin tamamının devletçi ve milliyetçi olduğunu biliyoruz. Evrensel ölçüler içinde bir sol-sosyal demokrat partinin ülkemizde bulunmadığı gerçeği, giderek daha geniş kesimler tarafından fark ediliyor.
Denebilir ki, diğer ülkelerdeki sol partiler de ‘milliyetçi’likten arınmış değiller. Örneğin Yunanistan’da seçimleri kazanan PASOK’un da milliyetçi olduğu öne sürülebilir. Bu bağlamda, Yunan sosyalizminin samimiyeti de tartışmaya açılabilir.
Ancak Yunan solunun ve Avrupa solunun birçok konuda daha demokrat, daha evrenselliğe yatkın bir çizgi izlediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. PASOK’un ‘milliyetçi’lik boyutu, bizim solculardan farklı olarak, devletçiliğe ve militarizmle mesafeli olan bir boyuttur.
Merkel, Sarkozy gibi Avrupa sağının önde gelen isimleri, yabancı düşmanlığı, Türklere düşmanlık gibi konularda ittifak içindeler. Yunanistan’da solcu Papandreu Türkiye ile ilişkiler, Kıbrıs sorununun barışçı çözümü noktasında sağcı Karamanlis’e göre daha olumlu bir çizgiyi savunuyor. Kıbrıs’ta Annan Planı’nı da PASOK desteklemişti.
Genel olarak, Avrupa’da sol partiler, o ülkelerde yaşayan azınlıklara, yabancılara, göçmenlere karşı diğer partilere oranla daha olumlu bir tutum gösteriyorlar. Avrupa’da yabancı düşmanlığının öncülüğünü sağcı partiler yapıyorlar. Bu sağcı
partiler Türkiye’nin AB üyeliğine karşı da daha olumsuz bir tutum içindeler. Bütün bunlar şaşırtıcı şeyler de değil, tam tersine, sağ ve solun evrensel/genel tanımlarıyla uyumlu olan şeyler.
***
İspanya, Portekiz ve Yunanistan uzun yıllar askeri yönetimlerin, militarizmin acısını çektiler. Bu acı, büyük bir hesaplaşmayla sona erdi. Bu ülkeler, askeri yönetimleri, onların bıraktığı kurumları temizlediler. Bu temizliğin başını da bu ülkelerdeki sosyalistler, sosyal demokratlar ve komünistler çektiler.
Türkiye’deki sol hareket ise bu alanda karışık ve karmaşık tutumlar gösterdi. CHP zaten devletçi ve militarist bir gelenekten geldiği için darbelerin pek uzağında durmadı. 12 Mart 1971 askeri darbesine karşı Bülent Ecevit’in çıkışı, geleneksel CHP’den bir kopuş anlamına geliyordu. Bu kopuş çok uzun sürmedi. CHP’nin çizgisi 12 Eylül 1980 askeri darbesinin de etkisiyle, aslına, militarizmin savunuculuğuna dönüştü.
CHP, bugün militarizme en yakın siyasi akım olarak öne çıkıyor. Bu ülkenin farklı renklerine olan yaklaşımı açısından da CHP’yi bir sol parti olarak değerlendirmek imkânsız. DSP’nin de bu bağlamda CHP’den farksız olduğunu söylemek mümkün.
Türkiye sosyalist hareketinin önemli bir ağırlığı, ne yazık ki milliyetçiliğin, militarizmin, devletçiliğin, bürokratik elitizmin, statükonun yanı başında duruyor. Bu genel tablo içinde baktığımız zaman Türkiye’de evrensel standartlar içinde bir sol hareketten söz etmek elbette ki mümkün görünmüyor. Ülkemizdeki sol hareketler Avrupa solu arasındaki temel ayrım noktasının militarizm ve demokrasi konusu olduğu tezi, her geçen gün kendini yeni örneklerle doğruluyor.
Bülent Ecevit’in 1971 askeri darbesine karşı çıkması ve anti-militarist bir çizgiyi savunması CHP’nin evrensel sol hareketle temasa geçmesine neden olmuştu. Şimdiki CHP, o mirasın üzerinde Sosyalist Enternasyonal’de yer alıyor. Bugün ise dünya sosyal demokrasisi CHP’yi kendi parçaları olarak görmüyor.
Şu anda Türkiye’de sol hareket iktidar adayı değil. Yakın zamanda da olacak gibi görünmüyor. “Türkiye bir değişim yaşarken, temel konularda yeniden yapılanma gereği duyarken, sol hareketin bunun dışında kalması kaderin ve yeni koşulların ironisi olarak mı görülmeli, yoksa ‘zaten bizdeki sol değildi ki’ diyerek normal mi karşılamalı?” sorusu üzerine kapsamlı olarak düşünmekte yarar görmekteyim.
***
Yunanistan’da yıllar önce tanık olduğum bir olayı burada bir kez tekrar ederek ne demek istediğimi örnekli aktarmak niyetindeydim. Çoğunluğu Avrupa’da yaşayan bir grup yurttaşımızla Atina’daydık. Türkiye Büyükelçiliği’ni de ziyarete gittik.
Büyükelçiliğin giriş bölümündeki masanın üzerinde Kenan Evren’in büyükelçiye imzaladığı fotoğraf duruyordu. Hatırladığım kadarıyla, yıl 2000 civarında olmalı. Askeri darbenin üzerinden 20 seneye yakın zaman geçtiği halde, demokrasiyle yönetildiği söylenen bir ülkenin büyükelçiliğinin şeref masasında bir darbecinin fotoğrafı yer alıyordu..
O tarihlerde, Yunanistan’da 1974 yılında yıkılan askeri darbenin önde gelen iki liderinden birisi cezaevinde ölmüştü. Diğeri, 20 yıldan fazla bir süredir cezaevinde yatmaya devam ediyordu. Cezaevinde ölen darbecinin cenazesine katılan bir milletvekili, sağcı Yeni Demokrasi Partisi’nden ihraç edilmişti.
Biz darbe anayasasıyla yönetilmeye devam ediyoruz. Değişiminin önündeki en büyük engel de ne yazık ki kendilerini solcu diye tanımlayanlar. Ve acı olan şu ki, bu gerçeği dile getirmeniz, onun değişimi konusunda somut bir katkı da sağlamıyor.
Halka güvenmeyen, militarizme, devlete, iktidara ve elitlere yaslanan bir solun, toplumun desteğini almasını beklemek, zaten gerçekçilikle bağdaşmaz.
http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=RadikalYazarYazisi&ArticleID=957796&Yazar=ORAL ÇALIŞLAR&Date=06.10.2009&CategoryID=98
 
Çünkü biz müslüman bir ülkeyiz :)
 
bu ülkede batıya özenenler olduğu gibi kendi kültürünü benimsemiş muhafazakar milliyetçi insanların çokluğu olduğunu anlayamadıysa göremediyse yapcak bişey yok

özenmek böyle sömürülmek böyle işte
 
Türkiye'de Solun kazanamamasının en büyük nedeni halkın hiç bir zaman sola tam anlamıyla güvenememesinden kaynaklanmıştır. Kaldı ki şu aralar ülkemizde sosyal demokrasi (aslına bakarsanız demokrasi tümden) olmadığı için bu durum merkez ve sağ partilerin işlerine yarıyor.
 
nasıl kazansın ki? bu memlekette solcuların sayısı kaç ki? :D
 
nedeni şudur ki
soLda adam gibi bir Lider yok
yani bizim istediğimiz soLcu Lider komünist oLmayacak
oLsa oLsa sosyaList oLabiLir
şimdi soLda göz önünde oLanLarın hepsi sosyaList değiL
sosyaLfaşist

zaten 72 miLyonLuk bir üLkeye komünist ideoLojiyi empoze edemezsiniz

saygıLar
 
nedeni şudur ki
soLda adam gibi bir Lider yok
yani bizim istediğimiz soLcu Lider komünist oLmayacak
oLsa oLsa sosyaList oLabiLir
şimdi soLda göz önünde oLanLarın hepsi sosyaList değiL
sosyaLfaşist

zaten 72 miLyonLuk bir üLkeye komünist ideoLojiyi empoze edemezsiniz

saygıLar

bi gidin 1980 kalmış şeyleri bahsetme kominist lider mi varda şu anda türkiyede bi git alah aşkına yaw
 
Arkadaşın biri doğru demiş türkiyede solcu yok sosyal faşist var diye.

işte meselenin iç yüzüde bu. Türkiye de sol yok ki iktidara gelsin. Olmayan şey nasıl iktidara gelecek

Kendilerini solcu zanneden bu sıralarda MHP ile milliyetcilik yarışına girmiş gerçekte darbe şakşakcısı

derin devletin sözcüsü , halkın değilde brokrasinin siyasi temsilcisi olan yüzde 20 lik bir kitle var
 
Komünist nedir ki?Sosyalist olsun Komünist olmasın,içtin mi?
iLk cvp sana arkadaşım
sosyaListLe komünist aynı mı sence?
amacım tartışmak değiL yanLış anLaşıLmasın
ben çok içinde buLundum bu tür şeyLerin
eğer o kadar süre yanLış biLdiğim bir şeyLer varsa
öğreneyim amacım bu

bi gidin 1980 kalmış şeyleri bahsetme kominist lider mi varda şu anda türkiyede bi git alah aşkına yaw

bende oLmadığını söyLüyorum zaten
beni yanLış anLamışsın sen
saygıLar

 
ne sol ne sag Türkiye yi geliştiren her yöne...eyw...Türkiyeyi ne sağ yönetsin ne sol Türkiyeyi Türkler yönetsin de başka bi isteğim yok..
 
Benim bildiğim kadrıyla Sosyalizm ile Komünizm arasında çok ince bir fark vardır.
Komunizm'de devlet yoktur ancak Sosyalizm'de devlet vardır.
Sosyalizm,Komunizm'e geçiş için bir adımdır ve ayrıca Sosyolizm Komunizm'in bir alt kategorisidir...

Aslında birbirinden çokta farklı olmayan hadiseler.
Ve gördüğüm kadarıyla Türkiye Komunist Partisi dışında Komunizm'i ideoloki olarak baz alan bir parti yok.Yada ben bilmiyorum.

Ama Mustafa Kemal Atatürk'ün o meşhur sözünden sonra bence Sosyolizm bile tehdittidir...
Yani bu gün Sosyolizm yarın Komunizm.Nihayetinde arada uçuru yok =)

Konuya gelirsek neden sol iktidar olamıyor.
CHP'nin İnöni ile Demokrat parti sayesinde iktidardan inişinden beri
Sol görüş neden iktidar olamadığı konusunda bir fikir yürütemediyse şayet iktidar olamaması konusunada hak vermek gerekir.

O kadar yıl bir sebep blamadılarsa biz nasıl bulalım dimi =)

Benim nacizane görüşlerim

1.Ülkenin merkezi solunda ''Baykal'' denen şahsiyetin oluşu''
2.Ülkenin %99'unun inancına çoğu zaman engeller koyan tutumları.
3.Halkın zamanında solda olumsuz olaylar tecrübe etmesi,
4.Yerel anlamda tutucu ve uygulanabilir projeler sunulamaması.
5.Laiklik gibi bir konu üzerinde çok fazla ve tekbir olguymuş gibi duruşu
6.Halkın solla birlikte inançlarını yerine getirememe korkusu [Oldukça Geçerli sebep]
7.Merkez solun sadece çamura yer verip,olumlu icraatlere yer vermesi,
8.Radikal Milliyetçi gruplara ''hiçbir ülkede olmayan şekilde'' yaklaşma ve benzer tutumlar sergilenmesi
9.Solun ülkenin geneline hitap etmeyip oy alabileceği bölgelere yoğunlaşıp diğer bölgelere yeteri ilgiyi göstermemesi.


Aklıma gelen konular bunlar.

Ayrıca bazı arkadaşlar ''soldan korkulduğundan'' bahsetmiş.
Bu halk boş yere bu korkuyu beslemez.
Bu sebep-sonuç ilişkisidir.
Ayrıca solun bu imajı düzeltmeye dair ciddi çalışmalarının olmayışı ve vurdum duymaz tavırları
bu korkunun devam etmesi için yeterli sebepler...

unutma zamanında dsp iktidara gelmişti akp den hemen önce

Tek partili dönemin sonundan sonra hiçbir sol tek başına iktidar olamamıştır.
DSP koalisyon ile başa geldi.DSP-MHP-ANAP koalisyonu
 
sebep çok açık: türkiye de sol bir parti yok.

ortanın solu falan olmaz. olsa olsa solun ortası olur. öyle bir partide malesef yok ülkemde.

sol parti dediğin fakir fukaranın hakkını arayan, işçinin yanında olan, çevreye duyarlı, dünle bugünle değil gelcekle ilgilenen, statik değil kinetik projeler üretebilen, sermayeden yana değil üretenden yana olan, haksızın hırsızın hep karşısında olan...

türkiyede böyle bir parti olmadığı için ülkemde sol iktidar olamıyor.

80 öncesinde devrimci kesimin o kadar büyümesinin tek nedenide yukarda saydığım çoğu maddeyi gerçekleştirmiş olmalarındandır.
 
Bazıı arkadaşlar doğru demiş .Türkiye de sol parti yok ki

CHP ve diğer patiler dine karşı savaş açmayı solculuk zannediyorlar


turistik bölgelerden oy alan bir sol parti olabilir mi
 
:D turistik yerlerden oy alan parti :D:D AKP ne İstanbuldan daha turistik yermi var.. Çocuk..
 
Geri
Üst